Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/3188 E. 2022/3305 K. 26.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/3188
KARAR NO: 2022/3305
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ASIL DAVA DOSYASININ
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/08/2022
NUMARASI: 2022/176 E
İSTİNAF EDİLEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: BİRLEŞEN İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/08/2022
NUMARASI: 2022/564 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit&|İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 26/12/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı/borçlunun kullanımında olan tesisatta müvekkili kurum tarafından yapılan kontrolde kayıtlı – sözleşmeli sayacın giriş kofrasından harici hat çekilmek sureti ile kaçak elektrik enerjisi kullanıldığının tespit edilmesi üzerine zabıt tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 42/1-b maddesi gereği, tanzim edilen dava konusu … seri numaralı ve 25/02/2022 tarihli Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı’na istinaden, 24120 kwh karşılığı olarak 60.389,93 TL kaçak elektrik tüketim ve 24790 kwh karşılığı olarak 27.015,66 TL kaçak ek tüketim tahakkuku yapıldığını, davalı borçlu aleyhine tahakkuk ettirilen 87.405,59 TL kaçak elektrik bedeline, 372,93 TL gecikmiş gün faizi ve 67,13 TL faizin KDV’si ilave edilerek toplam 87.845,65 TL fatura bedeli için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden takibe girişildiğini, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla; Öncelikle davalı/borçlunun taşınır, taşınmaz malları ve üçüncü kişilerdeki hak ve ala- cakları üzerine İK m. 257 gereği dava ve takip kesinleşinceye kadar teminatsız veya mahkemece uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyati haciz konulmasına, Borçlu tarafından menfi tespit talebiyle İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/176 esas sayılı dosyası üzerinden açılan dava ile iş bu dosya arasında bağlantı bulunduğundan davaların birleştirilmesine, Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazının iptali ile takibin devamına, davalı/borçlunun hükmolunacak meb- lağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ile mahkumiyetini, Yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce 10/08/2022 tarihli ara karar ile; “davalının mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisinin kaçmaya hazırlandığına ya da kaçtığına ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden nitelikte işlemler yaptığına dair dosya kapsamına yansıyan bir bilgi ve belge bulunmadığı, yargılamanın derdest olduğu, alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği” gerek- çesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde: Davacının dava konusu adreste kaçak elektrik kullandığı hususu dosyaya ibraz edilen Kaçak/usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı, kaçak tahakkuku, faturalar ve tespit tutanaklarının tutulduğu güne ait fotoğraflar ve video kaydı ile sabit olup yaklaşık ispatın sağlandığını, borcun muaccel olduğunu, rehin ile teminat altına alınmadığını, somut olayda ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunu, mahkemece verilen red kararının kamu alacağının tahsili yönündeki ilerleyişi olumsuz şekilde etkilediğini beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; İİK’nun İhtiyati haciz şartları başlıklı 257.maddesinde; ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir: 1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa; 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa; Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hük- müne yer verilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Eldeki dosyada da , birleşen dava kaçak elektrik kullanım bedeli ve ek tahakkuka ilişkin fatura bedelinin tahsiline yönelik takibe vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İhtiyati hacze konu alacak tek taraflı olarak düzenlenen tutanağa dayalı faturadan kay- naklanmaktadır. Alacağın varlığını ” yaklaşık ispat”a elverişli başkaca delil sunulmamış olup uyuş- mazlık konusu yargılamaya muhtaçtır. Dosyanın bulunduğu aşama itibariyle İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirilmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalı/birleşen davanın davacısı…’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Birleşen davanın davacısı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Davalı-birleşen davanın davacısından alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 26/12/2022