Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2979 E. 2023/1920 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2979
KARAR NO: 2023/1920
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/02/2022
NUMARASI: 2017/468 E – 2022/150 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 13/06/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket çalışanları tarafından davalının iş yerinde yapılan denetimlerde kaçak elektrik enerjisi kullanıldığı tespit edilmekle bu hususun tutanak ile kayıt altına alındığını, tutanak gereğince tahakkuk olunan elektriğin tüketim bedeli ödenmedi- ğinden davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır. İlk Derece Mahkemesi’nce: 1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; 1.472,26 TL asıl alacak 80,93 TL gecikme zammı, 14,57 TL gecikme zammı KDV’si olmak üzere toplam 1.567,76 TL yönünden davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, kabul edilen miktar yönünden takibin aynı koşullarla devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-Asıl alacağın kabul miktar yönüyle %20’si üzerinden icra inkar tazminatının dava- lıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde: a.)Davacının kullanımında bulunan … tesisat numaralı tüketim noktasında kurulu bulunan tesisatta müvekkili saha ekipleri tarafından16.07.2014 tarihinde yapılan kontrollerde … seri numaralı Makel marka sayacın eksik tüketim yaptığı ve yandan delik olduğu tespit edi- lerek sayacın söküldüğünü ve … seri numaralı …marka sayacın takıldığını, işleme ilişkin olarak 16.04.2014 tarihli … seri numaralı sayaç değiştirme tutanağı tutularak sökülen sayacın laboratuvara sevk edildiğini, laboratuvarda yapılan muayene sonucunda “Sayacın klemensi sol yandan delinerek akım giriş ve çıkış uçlarına bakır tel vasıtasıyla şönt yapılmıştır.” tespiti yapılarak kaçak işlemi uygundur sonucunun bildirildiğini, bu tespit üzerine söz konusu tüketim noktasında saha ekiplerince 18/07/2014 tarih ve… seri numaralı kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı düzen- lendiğini, Tutanak tarihinde ve öncesinde mahalde davalı … adına abonelik kaydı olma dığını, … adına aboneliğin başlangıcının – tutanak tahakkuk tarihinden 7 ay sonrasına isabet eden 23.02.2015 günü olduğunu, bilirkişi 16.07.2014 – 06.11.2015 tarihleri arasını ihtilafsız dönem olarak görerek hesaplama yapmış ise de, büyük bir çoğunluğu sözleşmesiz dönemde geçen bu kulla- nımın, yine aynı tarih aralığında enerji kesmelerine maruz kaldığından ihtilafsız dönem olarak kabul edilemeyeceğini, ilgili kullanıcının ihtilafsız dönem olarak kabul edilebilecek bir kullanım dönemini bulunmadığından müvekkil şirketçe yapılan hesaplamanın mevzuat dahilinde reel tespite dayalı evraka göre yapıldığını, Bu bağlamda davaya konu sayacın laboratuvar sonuçlarında %30 eksik kayıt yaptığı, demantın 2,42 ve kaçak kullanım süresinin 91 gün olarak tespit edildiği dikkate alınarak 91 gün üze- rinden hesaplama yapıldığını, abonelik bulunmadığından çalışma saatinin %20 artırılarak 9,6 saat olarak hesaba dahil edildiğini, buna göre müvekkili şirketçe sayacın eksik kayıt yapma oranı dikkate alınarak yapılan hesaplamada % – 30 eksik kayıt değeri X 2,42 kw demant değeri = 72,6 kw güç değe- rinin bulunduğunu, Buna göre 16.04.2014-16.07.2014 tarih aralığı için 91 gün X 0,6 kullanım faktörü X 72,6 kw güç X 9,6 saat = 38054 kwh tüketim hesaplandığını ,tahakkuk faturası tanzim edilirken 91 günlük bu döneme isabet eden 15861 kwh tüketim düşülerek 22193 kwh karşılığı 11.767,90-TL tahak- kuk ettirildiğini, müvekkili kurum tarafından yapılan tespit ve tahakkukta herhangi bir hata bulun- madığını, Bilirkişilerin ilgili tespitinin tamamen hukuki veya teknik dayanaktan yoksun ve gerekçesiz, raporun denetime elverişsiz olduğunu, b.)Ayrıca bilirkişi raporunda ” sayacın muayenesinin bakır telle şönt yapılarak yapıl- dığı” öne sürülmüş olsa da, Sayaç Muayene Formu’nda “sayacın bağlantı klamenslerinin yandan deli- nerek sayacın giriş çıkış uçlarının birleştirilmiş olduğunun tespit edildiği” yazılı olmakla bağlanan bakır tel sayacın muayenesi yapılırken şönt yapmak amacıyla bağlanmadığını, eksik kaydetme yap- ması amacıyla sayaca davalı tarafından takıldığından beri zaten sayaçta mevcut olan bir bağlantı olduğunu, bilirkişi heyetinin muayene yöntemine ilişkin tespiti hatalı olup teknik olarak da gerekçe- lendirilmediğini, c.) Bilirkişi raporunda hesaplamalara dahil edilen kurulu güç miktarının yer aldığı abo- nelik sözleşmesi 04.10.2015 tarihli olup 16.07.2014 tarihinde yapılan kaçak elektrik kullanım tespi- tinden 1 yıl 2 ay 18 gün sonra yapılmış olan abonelik sözleşmesinin 1 yıldan daha uzun süre önceki somut duruma ilişkin sağlıklı bir bilgi vermeyeceğinin açık olduğunu ,ayrıca müvekkili şirketçe yapı- lan iş elektriğin dağıtılmasından ibaret olup dağıtım işinden farklı bir iş olan satış ve abonelik işlem- lerinin ayrı tüzel kişiliği haiz tedarikçi şirketler tarafından yerine getirildiğini, Davacının dava dışı tedarikçi şirket ile yaptığı perakende satış sözleşmesinde belirli bir bağlantı gücünün belirtilmiş olması o tüketim noktasında daha evvel, bağlantı gücünün üzerinde yük çekmediği anlamına gelmeyeceğini, d.) Bilirkişi raporunda kaçak tüketim miktarının hesabında esas alınacak sürenin yanlış belirlendiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda “Ancak, davacı şirket, 05.07.2014 – 16.07.2014 arasında sayacın kaydettiği 20478 – 5688 =14790 kWh tüketim için 2014/08 dönem tahakkuku yaptı- ğından, dava konusu olay 16.04.2014 – 05.07.2014 arasında 80 gün kaçak elektrik kullanım olayına dönüşmüştür. Davacı şirketin, 05.07.2014 – 16.07.2014 arasındaki tüketime ilişkin tahakkuk icra taki- binin de, huzurdaki davanın da konusu değildir. Bu nedenle 05.07.2014 – 16.07.2014 arasındaki döne- min tüketim miktar ve bedelinin kadri maruf olup olmadığı konusu incelenmeyecektir. Sadece, şemada kırmızı boyalı 16.04.2014 – 05.07.2014 arasındaki 80 günlük dönemin kaçak elektrik enerjisinin mik- tarı ve buna ilişkin kaçak elektrik enerji bedeli hesaplanacaktır.” şeklinde süre tespiti yapıldığını, Ancak davalının 16.04.2014 tarihinden itibaren kaçak elektrik kullanımı gerçekleş- tirdiği tespit edilmiş olup müdahale edilmiş sayacın müvekkili şirketçe değiştirildiği 16.07.2014 tari- hine kadar kaçak olarak elektrik enerjisi kullandığını, bu bağlamda 16.04.2014 – 16.07.2014 arası dö- nemin tamamında kaçak elektrik enerjisi kullanıldığını, bilirkişi raporunda- müvekkili kurumun hesa- bından farklı olarak- 11 günlük sürenin ayrık tutulmasının hesaplamada hataya sebebiyet verdiğini, Davalı yan kaçak elektrik kullanmadığını gösterir ve tutanakların aksini kanıtlar nite- likte, tespit tutanağı vs belgelerle aynı kapsam ve mahiyette herhangi bir somut delil sunamadığını beyanla kararın kaldırılmasını istemiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir. Dosya içeriğinden; davacının saha ekipleri tarafından, davalının işyerinin bulunduğu “… Mah. … SK. No: ../D Eyüp” adresindeki … tesisat numaralı tüketim nok- tasında , 16.07.2014 tarihinde yapılan kontrollerde ,”… seri numaralı … marka sayacın eksik tüketim yaptığı ve yandan delik olduğu” tespit edilerek sayacın söküldüğü ve yerine … seri numaralı …marka sayacın takıldığı, bu işlemin 16.04.2014 tarihli … seri numaralı Sayaç Değiştirme Tutanağı ile kayıt altına alındığı ,ayrıca sökülen sayacın laboratuvara sevk edildiği, laboratuvarda yapılan muayene sonucunda “sayacın klemensi sol yandan delinerek akım giriş ve çıkış uçlarına bakır tel vasıtasıyla şönt yapılmıştır. kaçak işlemi uygundur” denilmekle davalı hakkında 18/07/2014 tarih ve … seri numaralı kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı düzenlendiği, tutanağın tanzimi sırasında davalı … hazır bulunmuş ise de, imzasının alınmadığı (veya imtina ise belirtilmediği) , sonrasında bu tutanak gereğince davalı hakkında 11.767,90 TL tutarında 01/08/2014 son ödeme tarihli kaçak elektrik tüketim tahakkuku yapıldığı, Faturanın ödenmemesi üzerine davacı tarafından, davalı aleyhine ,Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden 11.767,90 TL asıl alacak + 763,36 TL ge- cikmiş gün faizi + 137,39 TL faizin KDV’sinden ibaret toplam 12.668,65 TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız takibe girişildiği, davalının itirazı nedeniyle takip durduğundan itirazın iptali talebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık , davacının takip dayanağı fatura nedeniyle davalıdan alacaklı olup olma- dığı ve alacak miktarının ne olduğu hususunda toplanmış olup HMK 190 ve MK 6.md gereğince davacı iddiasını ispat ile yükümlüdür. Davacı, alacağın dayanağını oluşturan kaçak tespit tutanağını, sayaç değiştirme ve mua- yene raporlarını, hesap bülteni vs delilleri dosyaya sunmuştur. İlk derece mahkemesince; uyuşmazlığa ilişkin olarak …’dan 09/01/ 2020 ve 12/08/2020 tarihli, …’dan 03/12/2020 tarihli ve …,… ve …’den 14/09/2021 tarihli raporlar alınmıştır. Bu raporlar ele alındığında; 1-…’ın; a.)09/01/2020 tarihli raporunda;”Tutanağa konu mahal Fırın/Ekmek/Pasta işlet- mesidir. Davacı kurumca kaçak tahakkuku hesaplamasında 72,6 kw. güç değeri 0,6 kullanım faktörü ile çarpılmak suretiyle dikkate alınmıştır. Hesaplamalarda güç değeri kaçak tahakkuk bedeline direkt etki etmektedir. Davacı kurumca, elektronik sayacın en yüksek kayıt ettiği 2,42 kw. x 30 (eksik kayıt oranı) = 72,6 kw. değeri üzerinden güç tespiti yapılmıştır. Baz alınan değerin davalının ticari faaliyete başlamadan önceki (Temmuz/2013) sayaç güç değeri olduğu tespit edilmiştir. Bu bakımdan, herhangi bir tereddüde mahal verilmemesi için; özellikle işletmedeki toplam güç değerinin davacı kurum kayıtları ile sorgulanması/değerlendirilmesi gerekeceği kanaatine varılmıştır. Mahkemece de uygun bulunması halinde; davalı tarafça ticari faaliyete başlanılan 16.04.2014 tarihinden 18.07.2014 tutanak tarihine kadar abonelik sözleşmesi yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise sözleşme gücünün davacı kurumca mahkemeye bildirilmesi, davalı taraf ile imza edilen 23.02.2015 tarihli abonelik sözleş- mesine esas sözleşme gücünün davacı kurumca mahkemeye bildirilmesi, yukarıda detayı verilen mevzuat (Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği) hükümlerinin dava konusu tutanağa uyarlanabilmesi için 4143166 nolu aboneliğe ait Endeks Döküm Kayıtlarının (2013 yılından itibaren) davacı kurumca mahkemeye sunulmasının gerekeceği, eksik belgelerin mahkemece temin edilmesine müteakip yukarıda tespit edilen hususlar açıklığa kavuşturularak denetime elverişli bir rapor tanzim edilebileceği” b.)12/08/2020 tarihli raporunda; davalı tarafça 16.04.2014 tarihinde işe başlan- masına rağmen (kira kontratı da bu tespiti desteklemekte), davacı kurum davalı öncesinde mahalde ticari faaliyet yürüten dava dışı bir şirketin Temmuz 2013 döneminde sayacının kayıt ettiği güç değeri üzerinden kaçak tahakkuk hesaplaması yapmıştır. Yani davalı 5,01 kw güç değerinden sorumlu tutul- ması gerekirken 72,6 kw güç değerinden sorumlu tutulmuştur. Bu hal ile yapılan uygulama (kaçak tahakkuk hesaplaması) hatalıdır. Davalının icra müdürlüğüne verdiği itiraz dilekçesinde bu hususa değinilmiştir. Tereddüde mahal verilmemesi bakımından tarafımca ön rapor düzenlenmiş gelen bel- geler doğrultusunda kesin kanaat belirtilmiştir. Endeks döküm kayıtlarında Nisan 2014 tarihindeki sayaç işareti 4617,03 kwh. görünmesine rağmen Sayaç Muayene formu’nda Nisan 2014 tarihindeki endeks değeri 19557 kwh. olarak görünmektedir. Kurum kayıtları sayaç endeks bilgileri bakımından çelişkilidir. Bu çelişki davacı şirketin davalıyı 91 günlük kaçak kullanım döneminde 15861 kwh lik tüketimden sorumlu tutmasına neden olmuştur. Bu tüketim (15861 kwh) dava konumuz değildir. Ancak davacı tarafça hatalı olarak hesap edilen 72,6 kw lık güce tekabül eden 38054 kwh lik tüketimden düşüldüğünden takibe konu asıl alacak bedeli ile bağlantılıdır. Davalının tutanak tarihi itibariyle ki , ancak davacı taraf davalı adına 05.07.2014 – 16.07.2014 tarihler arasındaki 11 günlük süre için 20478 kwh – 5588 kwh =14790 kwh tüketim üzerinden dava konusu olmayan tahakkuk da çıkartmış olduğundan (dava konumuz olmayan 2014/08 dönem faturası) ve bu tüketimin davacı kurumun hatalı olarak tespit ettiği 72,6 kw güce tekabül eden 38054 kwh’lik kaçak tüketimden düşülmüş olunması nedeniyle davalının dava konusu olan 22193 kwh lik tüketime tekabül eden 11.767,90 TL tutarındaki asıl alacak kaçak bedelinden sorumlu tutulamayacağı kanaatine varılmıştır. Özetle; kaçak tahakkukuna esas 91 günlük kullanım döneminde davacı taraf davalı adına tüketemeyeceği miktarda (15861 kwh) normal fatura tahakkuku çıkartmış olduğundan davalının bir de eksik tüketim varmış gibi takibe konu kaçak tahakkukundan sorumlu tutulamayacağı itirazında haklı olacağı, çıkartılan fazla tahakkukun (2014/08 dönem faturası) ise dava konusu olmadığı” 2- …’ın 04/12/2020 tarihli raporunda; İhtilaflı sökülen eski sayaç tara- fından kaydedilen günlük ortalama elektrik tüketimi ile yeni takılan ihtilafsız sayaç tarafından kaydedilen günlük ortalama elektrik tüketimi arasında 5,17 kat fark bulunduğu, sökülen dava konusu eski sayacın çok ciddi oranda eksik tüketim yaptığı, bu durumun sayaca müdahale edildiği anlamına geldiği, davalı şirketin, EPDK Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin Kaçak elektrik enerjisi tüketimi halleri başlığının 26. Maddesinin 1. fıkrasının (a) ve(b) bentlerinde tanımlanan şekilde, perakende satış sözleşmesiz ve sayaca müdahale ederek tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle kaçak elektrik kullandığı, davalı şirketin, dava konusu 18.07.2014 tarih ve F/674226 seri numaralı seri numaralı Kaçak elektrik tespit tutanağından ve bu tutanağa tahakkuk eden 3.974,15 TL kaçak tüketim bedelinden sorumlu olduğu, davalı şirketin, davalıdan, 3.974,15 TL asıl alacak, 257,79 TL gecikme faizi ve 46,40 TL faizin KDV’si olmak üzere, toplam 4.278,34 TL alacaklı olduğu görüşü bildirilmiştir. 3….,… ve …’in 14/09/2021 tar. raporunda: – DAVA KONUSU ELEKTRİK ENERJİ TÜKETİMİNİN NİTELİĞİ: Davacı şirket, … seri numaralı 10A/220 V sayaca davalının “şönt” diye nitelen- dirdiği harici bakır tel bağlayarak eksik tüketim kaydetmesine neden olduğu iddiasıyla kendi labora- tuvarında % 96,8 eksik kayıt yaptığını 17.07.2014 tarihli laboratuvar raporuyla belirlemiş ve akabinde 18.07.2014 tarih ve … sayılı kaçak elektrik tutanağı düzenlemiştir. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 26. Maddesindeki; “Sayaca müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edil- mesini engellemek suretiyle elektrik enerjisi tüketilmesi” kaçak elektrik enerjisi tüketimi sayıldığından dava konusu somut olay kaçak elektrik enerjisi tüketimidir.
– DAVALI ŞİRKETİN HESABININ İRDELENMESİ: Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 27.Maddesinde; “kaçak tespit tutanağında yer alan bilgilerin eksiksiz olarak doldurulmasının esas olduğu” amir hükmü yer almıştır. Sözü geçen hüküm gereğince, tespit anında tutanak tanıklarınca işyerindeki elektrikli cihazların cins, güç ve adetlerinin tutanağa yazılması şarttır. Ancak, davacı şirket, tespit anında cihazların kurulu güçlerini tutanak tanıklarına tespit ettirmemiştir. Sadece, kaçak tutanağına hatalı kayıt yapan sayacın hatalı demand gücü (1,9 kW) ile çekilen anlık akımı (13 A) tespit ettirmiştir. Aşağıda ayrıntılı şekilde açıklanacağı üzere, demand güçle de, anlık akımla da sayacın eksik kaydettiği tüketimin doğru olarak hesaplanması mümkün değildir. Ayrıca, bu hesaplama usulleri Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 28.maddesine de aykırıdır. Sözü geçen 28.maddede kaçak elektrik tüketiminin kurulu güç ile hesaplanmasına ilişkin amir hüküm yer almaktadır. Davacı şirket, hatalı kayıt yapan sayacın hatalı demand gücünü (2,42 KW), sayacın eksik kaydetme oranı olarak tespit ettiği (30) kat sayısı ile çarparak kurulu gücü 2,42 kWx30- 72,6 kW olarak belirlemiştir. Ancak, hatalı kayıt yapan sayacın kaydettiği demand güç de hatalı olur. Sayacın, davacı şirketin laboratuvarında yapılan doğruluk testi Ölçü ve Ölçü Aletleri Muayene Yönetmeliği 57. Maddesindeki Elektrik Sayaçlarının Muayenesi esaslarına aykırı yapılmıştır. Sayaca harici bakır tel bağlayıp “şönt” diye adlandırarak doğ- ruluk testi yapılmaz. Yapılan doğruluk testi yanlıştır. Doğruluk testi, sayaç ayar masasına bağlanarak şönt adı verilen bakır tel bağlanmadan yapılmalıdır. Şönt, sayacın içerisine bağlanmışsa yapılabilir. Yönetmeliğe aykırı doğruluk testi yapılırsa 30 sayısı gibi orantısız sonuçlar elde edilir. Ayrıca, yönet- melikte sayacın hata oranı ile kurulu güç ve tüketim miktarı hesaplanabileceğine ilişkin hüküm yer almamıştır. Yine tespit tarihinde ölçülen anlık akımla hesaplanan 13Ax0,220 kV- 2,86 kW gücün 25 katı, ticarethanenin sözleşmedeki 8,35 KW kurulu gücünün 9 katı olup davacı şirketin hesapladığı kurulu güç orantısız ve hatalıdır. Ayrıca, kaçak döneminde ortalama günlük tüketim 13,55 kWh/gün, tespit tarihinden sonraki dönemin ortalama günlük tüketimi 69,06 kWh/gün olup, artış 5 kat ol- muştur.Davacı şirketin hesapladığı gibi 30 kat eksik tüketim söz konusu olmamıştır. En önemlisi de, demand güç kurulu güç değildir. Çünkü, kurulu güç sabit bir büyüklük olup günün değişik saatlerinde, yılın değişik gün, ay ve mevsimlerinde değişiklik göstermez. Halbuki, demand güç farklı değerler- dedir. Aynı hususlar çekilen anlık akımlar için de geçerlidir. Literatürde; “Kurulu güç, bir tesiste bulunan elektrik cihazlarının anma (etiket) güçlerinin toplamı olarak” tanımlanmıştır. Bu nedenle, EPDK,yönetmeliklere tüketimin literatürde tanımlanan kurulu güç ile hesaplanması hükmünü koy- muştur. Sayılan nedenlerle, davacı şirketin, belirlediği, kurulu güç (72,6 kW), sayacın eksik kaydettiği tüketim (22193 kKWh), kaçak tüketim bedeli (11.767,90 TL), takip tarihine kadar ferileriyle birlikte hesapladığı toplam bedelin (12.668,65 TL) hatalı olduğu kanaatine varılmıştır.
– ÖNCEKİ BİLİRKİŞİ RAPORLARININ İRDELENMESİ: … tarafından hazırlanan raporlarda; dava konusu ticarethanenin sözleşme gücünün 5,01 KW olmasına rağmen davacı şirketin belirlediği kurulu gücün (72,6 kKW) hatalı olduğu, bu sebeple hesapladığı 11.767,90 TL asıl alacaktan davalının sorumlu tutulamayacağı görüşlerine varılmıştır. Bilirkişinin genel mütalaası doğrudur. Ancak davalı, 16.04.2014-05.07.2014 arasında kaçak elektrik enerjisi kullanmıştır. Çünkü, davalı eksik kayıt yapması için sayacın akım uçlarına dışarıdan bakır tel bağlamıştır. Ayrıca sözleşme gücüne göre yapılan hesaplamada sayacın eksik kayıt yaptığı anlaşılmaktadır. Bilirkişinin sözü geçen dönemde tüketilen kaçak elektrik enerji bedelini sözleşme gücüyle hesaplaması gerekirdi. Hesaplamadığından raporları eksik düzenlenmiştir. … tarafından hazırlanan raporlarda, genel mütalaa doğrudur. Ancak, kurulu gücü hatalı belirlediği gibi ve sayacın kaydettiği tüketimleri de tenzil etmemiştir. Bu nedenle, raporda hesaplanan 3.974,15 TL asıl alacak ve 257,79 TL gecikme zammı, 46,40 TL gecikme zammının KDV ve nihayet 4.278,34 TL toplam bedel fazla hesaplanmıştır.
KACAK TÜKETİM MİKTARININ HESABINDA ESAS ALINACAK SÜRE:Kaçak kullanım başlangıç tarihi 16.04.2014 ve kaçak kullanım tarihi de 16.07.2014 olduğundan kaçak kullanım süresi 16.04.2014-16.07.2014 arasında 91 gün olarak belirlenmiştir. Ancak, davacı şirket 05.07.2014-16.07.2014 arasında sayacın kaydettiği 20478-5688-14790 kWh tüketim için 2014/08 dönem tahakkuku yaptığından, dava konusu olay 16.04.2014-05.07.2014 arasında 80 gün kaçak elektrik kullanım olayına dönüşmüştür. Davacı şirketin, 05.07.2014-16.07.2014 arasındaki tüketime ilişkin tahakkuk icra takibinin de, huzurdaki davanın da konusu değildir. Bu nedenle 05.07.2014- 16.07.2014 arasındaki dönemin tüketim miktar ve bedelinin kadri maruf olup olmadığı konusu incelenmeyecektir. Sadece, şemada kırmızı boyalı 16.04.2014-05.07.2014 arasındaki 80 günlük dönemin kaçak elektrik enerjisinin miktarı ve buna ilişkin kaçak elektrik enerji bedeli hesaplanacaktır.
-DAVA KONUSU TİCARETHANENİN ORTALAMA GÜNLÜK CALIŞMA SAATİ: Davacı şirket, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 29. Madde ç) bendinde “diğer abonelerde; 8 saat kabul edilir”; d) bendinde; “Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşması olmayanlara, çalışma saatleri % 20 oranında artırılarak uygulanır” hükmüne göre 8×1,2= 9,6 saat olarak belirlenmiştir. Bu nedenle, ortalama günlük çalışma saati 9,6 saat olara alınacaktır.
– DAVA KONUSU TİCARETHANENİN KURULU GÜCÜ Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 27.Maddesinde tespit anında kurulu gücün tespit edilmesine ilişkin amir hüküm olmasına karşın ve teknik olarak da eksik tüketimin doğru hesaplanabilmesi için gerekli olmasına rağmen davacı şirket, tutanak tanıklarına ticarethanenin kurulu gücünü tespit ettirmediğinden, tüketim miktarı hesabında davacı ile davalı arasında imzalanmış olan 04.10.2015 tarihli elektrik sözleşmesindeki kurulu güç değeri olan 8,35 KW esas alınacaktır.
– KAÇAK TÜKETİM MİKTARININ HESAPLANMASI : Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 28. Maddesinde; “Öncelikle tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerine göre, tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç de- ğerinin bulunmaması durumunda, ihtilafsız aynı dönemki tüketim miktarına göre, hesaplanır. Kaçak kullanım tespitinin yapıldığı tarihten geriye dönük olarak yapılan incelemeler sonucunda, tüketim değerlerinin düşmeye başladığı tarih tespit edilebiliyorsa, bu tarihten önceki aynı dönem, ihtilafsız dönem olarak kabul edilir. Doğru tespit edilmiş tüketim değeri yoksa, tespit edilen kurulu gücün kul- lanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve bu değer 3 kW’ın altında olmamak üzere ortalama günlük çalışma saatlerine göre hesaplanır” hükmü vardır. Ancak, dava konusu olayda tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değeri ve ihtilafsız aynı dönemki tüketim miktarı olmadığından, tespit edilen kurulu gücün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve ortalama günlük çalışma saatlerine göre hesaplanacaktır. Ancak, davacı şirket, tutanak tanıklarına ticaret- hanenin kurulu gücünü tespit ettirmediğinden, tüketim miktarı hesabında davacı ile davalı arasında imzalanmış olan 04.10.2015 tarihli elektrik sözleşmesindeki kurulu güç değeri olan 8,35 kW esas alınacaktır. Ticarethanenin ortalama günlük çalışma saati 9,6 saat, kaçak kullanım süresi 80 gün, kullanma faktörü 0,6 alınarak 16.04.2014-05.07.2014 arasındaki tüketim 8,35 kWx0,6x 9,6saatx80gün = 3847,68 kWh olup, bu dönemde sayacın kaydettiği 6688 kWh-4617 KWh -1071 kWh tenzil edilerek sayacın eksik kaydettiği tüketim 3847,68 KWh-1071 kWh= 2776,68 kWh olarak hesaplanmıştır.
-EK TÜKETİM BEDELİNİN FATURALANDIRILMASI ise şu şekildedir.
-GECİKME ZAMMININ HESAPLANMASI: 6183 sayılı Kanununda belirlenen %16,8 gecikme zam oranı dikkate alınarak faturanın son ödeme tarihi olan 01.08.2014 icra takip tarihi olan 18.12.2014 kadar 139 gün için gecikme zammı; (1.472,26TL/1,18)x16,8×139/(360×100)- 80,93 TL hesaplanmıştır. Gecikme zammının KDV’si 80,93TL x0,18-14,57 TL olarak belirlenmiştir. (somut olay abonesiz kaçak tüketim şeklinde vuku bulmuş olup tarafların sıfatına ve uyuşmazlığın niteliğine göre, gecikme zammı değil avans faizi uygulanması gerekir ise de, davalının bu hususta istinaf başvurusu bulunmamaktadır.)
-DAVACININ İCRA TAKİP TARİHİ İTİBARİYLE ALACAĞI: Davacının asıl alacağı: 1.472,26 TL Gecikme Zammı: 80,93 TL Gecik.zam. KDV’si:14,57 TL Toplam alacak: 1.567,76 TL olarak hesaplanmıştır. Üçlü bilirkişi kurulunca düzenlenen ve hükme esas alınan raporun dosyadaki delillere uygun, hükme elverişli olduğu, önceki raporlara vaki itirazların giderildiği anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar vermek gerekmiştir
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Davacıdan alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13/06/2023