Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2948 E. 2023/1923 K. 13.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2948
KARAR NO: 2023/1923
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/10/2022
NUMARASI: 2019/543 E – 2022/722 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 13/06/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirketin, EPDK’dan (Enerji Piyasası Denetleme Kurumu) aldığı onay ile Eylül 2012’den bu yana tüm Türkiye’de elektrik enerjisi tedariki ve toptan satışı hizmeti sunduğunu, davalı/borçlunun da müvekkili şirket ile akdettiği sureti dava dilekçesine ekli sözleşmeye binaen müvekkili şirketten elektrik satın aldığını, ancak elektrik tüketim bedelinden kaynaklanan faturaları ödemediğinden temerrüde düştüğünü, defaatle yapılan uyarılara rağmen ödeme yapılmadığından söz konusu fatura bedellerinin tahsili amacıyla davalı/borçlu aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyaları üzerinden ilamsız takibe girişildiğini, davalı /borçlunun yetkiye, borca ve fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durduğunu beyanla davalının söz konusu icra dosyalarına vaki itirazının iptali ile takibin devamına, borçlunun % 20 oranında icra inkar tazminatı ile mahkumiyetini istemiştir. Davalı yasal süre içinde davaya cevap vermemiş, 03/12/2020 tarihli beyan dilek- çesinde; davacının dosyaya sunduğu ‘Elektrik Toptan Satış Sözleşmesi’ nin basitçe incelenmesi sonu- cunda dahi sözleşmenin … San. Tic. A.ş. yetkilisi tarafından kaşelenerek imza- landığının görüleceğini, dolayısıyla söz konusu sözleşmenin tarafının … San. Tic. A.Ş. Olduğunu, davacının da bu durumu bildiğini, dosyaya sunulan faturalarla sözleşmenin tarafı ara sındaki farklılığı anladığını, söz konusu sözleşmenin üzerindeki taraf kısmının üzerini açıkça çizerek davalı … borçlu gibi göstermeye çalıştığını, ancak davalı şirketin davacı yana hiçbir ad altında borcunun bulunmadığını, bilirkişi raporunda, alacağın dayanağı olduğu ileri sürülen ‘elektrik toptan satış sözleşmesi’ nin incelenmediğini, sözleşmenin davalı … İnş. Taah. Tic. A.Ş. tarafından değil … San. Tic. A.Ş. tarafından imzalandığının bile fark edilmediğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi’nce: “Davanın KABULÜ İLE, 1-Davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yapılan itirazın İPTALİ ile takibin takipteki diğer koşullarla DEVAMINA, Davalının, kabul edilen 7.220,91 TL’nin %20’si oranında (1.444,20-TL) inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2-Davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yapılan itirazın İPTALİ ile takibin takipteki diğer koşullarla DEVAMINA, Davalının,kabul edilen 11.807,70-TL’nin %20’si oranında(2.361,54-TL) inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine ” karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı /davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Kendi ellerinde bulunan sözleşmenin bir suretini dosyaya ibraz ettiklerini, bu sözleşmenin tarafı dava dışı … A.Ş. olup sözleşmede her hangi bir çizilme ve tahrifat bulunmadığını, karşı tarafın da buna itiraz etmediğini, ancak davacı tarafça sunulan ve hükme esas alınan sözleşme örneğinde … A.Ş. isminin çizilerek … A.Ş. ibaresinin yazıldığını, (davacının bu eylemi açıkça özel evrakta sahtecilik ve dolan- dırıcılık olup olayla ilgili olarak İstanbul CBS’na suç duyurusunda bulunduklarını) mahkemece bu durum tespit edilmesine rağmen … A.Ş ile … A.Ş.’nin yöneticisinin ve adresinin aynı olduğu, faturalar 8 gün içinde itiraz edilmediğinden bahisle müvekkilinin sorumluluğuna gidildiğini, tahrifat ve sahtecilik iddiası yönünden inceleme yaptırma gereği duymadığını, ısrarla talep etmelerine rağmen müvekkili şirketin defterleri üzerinde inceleme yapılmadığını, yerel mahkemenin usul ve yasaya aykırı olarak verdiği bu karar nedeniyle menfi tespit/istirdat davası açılmasının zorunlu hale geldiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir. Dosyanın tetkikinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine ‘Elektrik Toptan Satış Sözleşmesi’ ve cari hesaptan kaynaklanan faturaya dayalı alacaklarının tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. ve İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dos- yaları üzerinden ilamsız takibe girişildiğini, davalı /borçlunun “böyle bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca ve fer’ilerine itirazda bulunması nedeniyle takiplerin durduğu, takip alacaklısının her iki takibe vaki itirazın iptali talebiyle eldeki dava açılmıştır. 1-Davacının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına konu ettiği dava değeri 7.220,00 TL olup karar tarihi olan 2022 yılı itibariyle istinaf sınırı olan 8.000,00 TL’ nin altında kalmaktadır. Bu nedenle davacının söz konusu takip dosyası ile ilgili istinaf dilekçesinin HMK 341, 346,352/1-b md gereğince reddi gerekmiştir. 2-İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına gelince; Davacının alacağı ‘Elektrik Toptan Satış Sözleşmesi’ kapsamında tahakkuk olunan cari hesaba dayanmakta olup dayanak sözleşme dosyaya ibraz edilmiştir.
Davalı vekili bu sözleşmenin tarafının müvekkili … A.Ş. Değil, dava dışı … A.Ş. şirketi olduğunu, müvekkilinin bu sözleşme ile sorumlu tutulamayacağını savunmak- tadır. Sözleşmelerin nispiliği ilkesi gereği sözleşme, kural olarak o sözleşmede taraf olanları bağlayacağından buna bağlı olarak sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda davanın tarafı da o sözleşmenin taraflarıdır. Bu durumda taraflar arasında akdi ilişkinin varlığının ispat edilmesi ve yargı- lamanın sözleşmenin tarafları arasında sürdürülmesi esastır. (Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 2019/ 24936 E.- 201904298 K. Nolu 01/04/2019 tarihli, 2019/62 E., 2019/7349 K. Nolu 17/06/2019 tarihli ve 2016/23632 E., 2018011039 K. Nolu ilamları) Somut olayda uyuşmazlık taraflar arasında hukuken geçerli bir sözleşmenin bulunup bulunmadığı ve davalının bu sözleşme kapsamında borçlu olup olmadığı hususunda toplanmaktadır. Sözleşme aslı dosya içinde mevcut değildir. Mahkemece verilen ara karar gereğince davacı ve davalı tarafça sözleşmenin fotokopisi ibraz edilmiş olup tetkikinde; “… A.Ş. Elektrik Toptan Satış Sözleşmesi” başlıklı olup tarih bilgisi içermediği, “Elektrik Enerjisi Tedarik Eden” kısmında “… A.Ş.- … Caddesi,No: … … Plaza Kat: …-… Şişli /İstanbul” “Elektrik Enerjisi Tüketen” kısmında “… A.Ş. -Organize Sanayi karşısı … Mevkii, Aziziye/Erzurum” ayrıca şirket yetkilisi olarak …’nun adres ve telefon bilgisine yer verildiği, sözleşme altında … A.Ş.’nin kaşesi basıldıktan sonra şirket yetkilisi tarafından imzalandığı, ancak “Elektrik Enerjisi Tüketen” kısmında yazılan “… A.Ş.” ibaresinin alttaki yazı görünür şekilde çizildiği ve üzerine … A.Ş. ibaresinin yazıldığı anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince “Her ne kadar davalı taraf sözleşmenin tarafı olmadığından bahisle husumet itirazında bulunmuş ise de; sunulan sözleşme örneğinden Elektrik enerjisini tüketen isim/ünvan bölümünde … A.Ş isminin üzeri çizilerek davalı … A.Ş yazıldığının görüldüğü, sözleşme ekinde sunulan vergi levha bilgilerinin davalı şirkete ait olduğu, imza sirkülerindeki şirket unvanının davalı şirkete ait olduğu, faturaların davalı şirket adına düzen lendiği, sözleşmede yer alan … A.Ş. kaşesindeki adres ile vergi levha bilgilerinde davalı … A.Ş adreslerinin aynı olduğu, sözleşmede şirket yetkilisi olarak imzası bulunduğu görünen …’nun Ticaret sicil kayıtlarına göre davalı şirketin yetkilisi olduğu dikkate alındığında davalı şirketin husumet itirazı yerinde görülmemiştir.” denilerek davalı şirket hakkında yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir. Ancak 6100 sayılı HMK’nun “Yazı veya İmza İnkârının Sonucu” başlıklı 209. Madde- sinde “Adi bir senetteki yazı veya imza inkâr edildiğinde, bu konuda bir karar verilinceye kadar, o senet herhangi bir işleme esas alınamaz.” denilmesine ve 211.maddesinde sahtecilik incelemesini ne şekilde yapılacağı düzenlenmesine rağmen mahkemece davalı tarafın sözleşmedeki tahrifat ve sahte- cilik üzerinde durulmamış, taraflar arasında hukuken geçerli bir sözleşmenin bulunup bulunmadığı hususu aydınlatılmamıştır. Davalı vekilinin istinaf dilekçesi ekinde ibraz olunan ticaret sicili kayıtları ile dosya içinde mübrez Ticaret Sicili Gazetesi örneklerinin tetkikinde, davalı … İhtiyaç Maddeleri San. ve Tic. A.Ş.” … Mah. … Bul. No: … Aziziye /Erzurum adresinde “belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda motorlu kara taşıtı ve motosiklet yakıtının (benzin, dizel, biodizel, LPG,CNG vb) perakande ticareti” alanında faaliyet göstermekte iken, … Turizm, Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’nin “…, … Cad. … Apt. Altı Dış kapı no: … Yakutiye /Erzurum” adresinde faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır. Dosyaya eklenen ticaret sicili gazetesinden, bahsedilen şirketlerin unvan değişikliğine ilişkin bir kaydın bulunmadığı görülmektedir. Her iki şirketin yetkilisinin aynı kişi (…) olması veya davacının ibraz ettiği sözleşme örneğine davalı şirketin vergi kaydının eklenmesi davalıyı sözleşmenin tarafı haline getirmeyecektir. Buna göre;İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına konu alacak hakkında karar verilmek üzere; öncelikle, davacı tarafa takip ve davanın dayanağı olan sözleşme ASLINI -sahtecilik incelemesine esas olmak üzere- dosyaya ibraz etmeleri için kesin süre ve imkan verilerek, ihtarat yapılması, sözleşme aslının ibrazından sonra ,bu belge ile ilgili tarafların beyanına (isticvabına) başvurulması, mahkeme hakimince çıplak gözle yapılacak incelemenin tutanağa geçiril- mesi, soruşturma dosyası ile varsa soruşturma kapsamında alınan bilirkişi raporunun dosyaya celbi, sonrasında davalının tahrifat iddiaları yönünden konusunda uzman bilirkişiden uyuş- mazlığı çözmeye elverişli, itirazları giderici rapor alınarak taraflar arasında hukuken geçerli bir sözleşmenin bulunup bulunmadığının tespiti, ayrıca taraflar arasındaki akdi ilişkinin izlenmesi, takip konusu alacağın varlığı ve miktarı yönünden, davalının ticari defter ve kayıtlarının da incelenmesi, toplanan delillere göre hasıl olacak sonuç dairesinde karar tesisi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Açıklanan nedenlerle, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına ilişkin istinaf başvurusunun HMK 341, 346, 352/1-b maddesi gereğince reddine, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK 353/1-a-6 md gereğince tespit edilen eksiklikler yeniden yargılama gerektirdiğinden dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına ilişkin istinaf başvurusunun HMK 341, 346, 352/1-b maddesi gereğince reddine, Davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13/06/2023