Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2862
KARAR NO: 2022/3013
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/09/2022
NUMARASI: 2022/737 E –
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 21/11/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının fiili kullanımında olan tesisata ait ticarethane niteliğindeki adreste müvekkili şirket ekiplerince yapılan kontrolde kaçak elektrik tutanağının tanzim edildiğini, işbu tutanağa istinaden mevzuat hükümleri çerçevesinde davalı adına kaçak elektrik faturası ve kaçak ek tahakkuk faturası düzenlendiğini, davalı borçlu aleyhine tahakkuk ettirilen kaçak elektrik bedeline faiz ilave edilerek ödeme emri gönderildiğini, davalı tarafından borca itiraz edilerek takibin durduğunu, davalının ilgili kaçak elektrik kullanımına ilişkin tahakkuk edilen faturaların son ödeme tarihi geçmiş olmasına rağmen borcunu ödemediğini, alacaklarının muaccel hale geldiğini, rehin ile de temin edemediklerini, borçlunun mal kaçırma ve adres değiştirme ihtimali bulunduğundan hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar borçlunun borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi için İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 07/09/2022 tarihli ara karar ile; İhtiyati haciz talep eden davacı vekili tarafından ihtiyati haciz talebine dayanak olarak kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı, tahakkuk bülteni ve faturaların sunulduğu, kaçak elektrik kullanım tespit tutanağı, tahakkuk bülteni ve faturaların tek taraflı düzenlenmiş olması, kaçak elektrik kullanılıp kullanılmadığının yargılama ile belirlenebileceği gözetilerek yaklaşık ispat koşulunu sağlamayan ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı, davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; İhtiyati haciz talebine ve davaya konu edilmiş olan alacak “kaçak elektrik” kullanımından doğan fatura alacakları olduğu, dava dosyasının içeriğine davalı hakkında tutulmuş olan kaçak elektrik zaptı, video, kaçak elektrik faturası sunulduğu, alacağın varlığı, miktarı, sebebi, konusu, gerekçesi, kaynağı dosya kapsamına sunulmuş olan belgelerle sabit olduğu, ihtiyati haciz kararı verilmemesi “kamu alacağı” niteliğindeli kurum alacaklarını riske atmakta ve kamu zararına sebebiyet verdiği, ihtiyati haciz şartlarının bulunduğu, kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;birleşen dava ,itirazın iptali talebine ilişkindir. Dava ödenmediği ileri sürülen kaçak elektrik fatura bedellerinin tahsiline yönelik yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İİK.nun 257. maddesinde düzenlenen “İhtiyati haciz şartları” düzenlenmiştir. Bu hükme göre, müeccel bir alacak için kural olarak ihtiyati haciz istenemez. İstenebilmesi için, alacaklının alacağını vadesinde alabilmesinin ciddi bir şekilde tehlikeye düştüğüne veya düşmekte olduğuna delalet edecek hallerin varlığı şarttır. Bu haller İİK 257/2 maddesinde sayılmış olup, vadesi gelmemiş borçtan dolayı, borçlunun muayyen ikametgahı yoksa; borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu nedenlerden birinin bulunması halinde ihtiyati haciz istenebilir. İİK 258. maddesine göre, alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında kanaat getirecek delil göstermeye mecburdur. Alacağın varlığını muayyen bir ihtimal dahilinde gösteren vakıaların ispat edilmesi yeterlidir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Dava itirazın iptaline ilişkin olup, ihtiyati hacze konu alacak fatura alacağına dayanmaktadır. Davada dava konusu alacağın tek taraflı düzenlenen tutanağa dayalı olması sebebiyle , davalının bu tutanağın aksini ispat imkanı olup,kaçak elektrik kullanımının tesbitinin haksız fiil olması sebebiyle de yargılama gerektirdiği, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun varlığına kanaat oluşturacak bir durumun bulunmadığı anlaşıldığından, davada İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, birleşen dosya davacısının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/11/2022