Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2761 E. 2022/2868 K. 07.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2761
KARAR NO: 2022/2868
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 21. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/08/2022
NUMARASI: 2022/495 E –
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 07/11/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı/borçlunun kullanımında olan “… Mah…. Cad. No:… Kat:…Büyükçekmece/İstanbul” adresli ticarethanede müvekkili şirket ekiplerince 19/06/2021 tarihinde yapılan kontrolde “R ve T fazlarına ait gerilim uçları sayaç klemensine izoleli bir şekilde bağlandığını, S fazına ait gerilim ucu sayaç klemensinden çıkık olduğu, sayacın 3 fazda gerilim ucunun çıkık olduğu ve sayacın kayıt yapmadığı” hususunun tespit edilmesi üzerine zabıt tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereği … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı tanzim edildiğini ve bu tutanağa istinaden mevzuat hükümleri çerçevesinde davalı adına 104.328 kWh karşılığı 220.921,76 TL kaçak elektrik faturası ve 144.955 kWh karşılığı 150.047,58-TL kaçak ek tahakkuk faturası düzenlenmiş olduğunu , ancak borçlu tarafından fatura borcunun ödenmediğini, alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, fakat davalı tarafından haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurduğunu beyanla, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında davalının icra takibine vaki itirazının iptalini ve takip talebinde gösterilen şartlarla devamını, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesini ve olayda yaklaşık ispat koşulunun gerçekleştiği nazara alınarak davalı borçlunun takip tutarı kadar menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Sözkonusu kararı davacı vekili istinaf etmiş olup dilekçesinde özetle;mahkemece deliller ve gerekçeli karar arasında herhangi bir illiyet bağı kurulmamış ve dava konusu olay hakkında muhakeme yapılmadığı, kanun hükmü atfı ile celse arası hüküm kurulduğu, sunulmuş olan deliller neticesinde yaklaşık ispatın fazlasıyla sağlandığı, şirket çalışanları tarafından çekilen ve kaçak elektrik kullanımını gösteren görüntülerin video kaydının alındığı, video kaydının dosyaya sunulduğu, ihtiyati haciz kararı verilmesi için aranan tüm şartların gerçekleştiği, ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu ara karar kaldırılarak ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; derdest bulunan dava ödenmediği ileri sürülen kaçak elektrik fatura bedellerinin tahsiline yönelik yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talebine ilişkindir. İİK.nun 257. maddesinde düzenlenen “İhtiyati haciz şartları” düzenlenmiştir. Bu hükme göre, müeccel bir alacak için kural olarak ihtiyati haciz istenemez. İstenebilmesi için, alacaklının alacağını vadesinde alabilmesinin ciddi bir şekilde tehlikeye düştüğüne veya düşmekte olduğuna delalet edecek hallerin varlığı şarttır. Bu haller İİK 257/2 maddesinde sayılmış olup, vadesi gelmemiş borçtan dolayı, borçlunun muayyen ikametgahı yoksa; borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar yada bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa, bu nedenlerden birinin bulunması halinde ihtiyati haciz istenebilir. İİK 258. maddesine göre, alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında kanaat getirecek delil göstermeye mecburdur. Alacağın varlığını muayyen bir ihtimal dahilinde gösteren vakıaların ispat edilmesi yeterlidir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesi Başkanlığının 2016/5783 E. 2016/4664 K.sayılı kararında “Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İİK’nun 257 vd. maddeleri gereğince para borcu alacaklısı rehinle temin edilmemiş bir alacağı için borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ile alacaklarını haczettirebilir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için tam ispat gerekmemekte olup, mahkemenin alacağın ve ihtiyati haciz sebeplerinin varlığına kanaat getirmesi yeterlidir (İİK’nun 258/1- gerçeğe benzerlik karinesi). Somut olayda, talep eden alacağının dayanağı olarak tek taraflı olarak düzenlediği sözleşmeye dayalı faturayı göstermiştir. Bu durumda, mahkemeye alacağın varlığına kanaat getirilecek yeterli delil sunulmadığından, ihtiyati haciz kararının koşulları mevcut değildir. Mahkemece, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir. Dava itirazın iptaline ilişkin olup, ihtiyati hacze konu alacak fatura alacağına dayanmaktadır. Davada dava konusu alacağın tek taraflı düzenlenen tutanağa dayalı olması sebebiyle, davalının bu tutanağın aksini ispat imkanı olup, kaçak elektrik kullanımının tesbitinin haksız fiil olması sebebiyle de yargılama gerektirdiği, bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun varlığına kanaat oluşturacak bir durumun bulunmadığı anlaşıldığından, davada İİK 257. madde gereği ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, asıl ve birleşen dosya davacısının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 07/11/2022