Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2746 E. 2023/2865 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2746
KARAR NO: 2023/2865
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/05/2022
NUMARASI: 2021/789 E – 2022/373 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 05/10/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile Davalı-Borçlu, uzun yıllar “…” isimli adi ortaklık bünyesinde 04.03.2021 tarihine kadar ortak olarak çalıştıklarını, Müvekkili ile Davalı-Borçlu arasında 04.03.2021 tarihinde “… ve … Ortaklığı Bitirme Protokolü” isimli bir protokol yapıldığını, bu protokole göre ortaklığın sona erdiğini, İşbu protokol gereğince Davalı-Borçlu tarafından Müvekkile 100.000,00-TL tutarında para ödemesi yapılacağının kararlaştırıldığını, Davalı-Borçlu tarafından 01.04.2021 tarihinde Müvekkilin ısrarları sonucunda kararlaştırılan ilk taksit, 40.000.-TL üzerinden Davalı-Borçlunun ortaklıkla ilgili harcamaları mahsup edilerek 26.000.-TL olarak Müvekkilin banka hesabına ödendiğini, davalının 30.09.2021 tarihinde ödenmesi gereken 30.000.-TL taksit ödemediğini, davalıya ihtarname çekildiğini ancak davacının yinede borcunu ödemediğini, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini beyanla itirazın iptali ile davasının kabulünü talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görev yönünden reddi gerektiğini, taraflar arasındaki 04.03.2021 tarihli protokol iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olup, müvekkili davacıya bir kısım ödeme yaptığını ancak davacı taraf kendi edimlerini yerine getirmediğini, bu nedenle icra takibine konu bakiye tutar sebebi ile ödemezlik defini ileri sürdüğünü, huzurdaki davanın tarafları arasında bir adi ortaklık yürütülmüş olup bu adi ortaklık kapsamında taraflar birlikte spor okulları işletildiğini, taraflar yaşadıkları uyuşmazlık sonrasında bu adi ortaklığı tasfiye etmek için 04.03.2021 tarihli protokol imzaladığını, bu protokol kapsamında Müvekkil …, Davacı …’a para ödeme borcu altına girerken … ise birçok “yapma ve yapmama” borcu altına girdiğini, davacı tarafın müvekkili ile yaptığı protokolde “…” başlıklı 10. Madde uyarınca müvekkil …, davacı tarafa 40.000-TL ödemeyi taahhüt ettiğini, davacı tarafın dosyaya sunduğu “whatsapp” yazışmalarında da anlaşılacağı üzere müvekkili tasfiye sonrasında 16.440-TL harcama yaptığını, bu tutar tarafların mutabakatı ile ilk taksit olan 40.000-TL’den 16.000-TL’yi mahsup edip bakiye tutar 24.000-TL olarak davacı …’ın hesabına gönderildiğini, buna göre taraflar arasındaki protokolde, davacı …’ın ortaklık sırasında yapmış olduğu harcamalara ilişkin olarak düzenlenen 10. Madde’de yazılı bu tutar müvekkili tarafından ödendiğini, bu nedenle protokolün 40.000-TL’lik ilk taksiti bakımından müvekkili borcunu ifa ettiğini, Davacı taraf protokolün 2. Maddesinde yazılan ” …” markasını kullanmama taahhüdünü yerine getirmediğini, Davacının halen bu markayı kullanmakta olduğu ekte yer alan internet sitesi görüntüleri ile sabit olduğunu, Protokolün 4. Maddesinde yer alan “Demirbaşların Paylaşılması” başlığı altında yer alan şekilde ofis mobilyaları davacı tarafından müvekkile teslim edilmediğini, davacı tarafın müvekkiline teslim etmesi gereken sekiz adet ofis sandalyesi, spor minderleri ve basketbol toplarının mevcut olduğunu, davacı taraf bu demirbaş tesliminde üzerine düşen hiç bir teslimi yerine getirmediğini, Protokolün 5. Maddesi uyarınca “Sosyal Medya Hesapları” için işlem yapılmaması taraflarca kararlaştırılmış olmasına rağmen Davacı taraf bu sosyal medya hesaplarını kullanmaya devam ettiğini, Tarafların “…” olarak ortaklığına ait sosyal medya hesapları davacının sahibi olduğu “İstanbul …” olarak değiştirildiğini, bu şekilde davacı taraf sosyal medya hesaplarına dokunmama taahhüdünü yerine getirmediğini, karşı tarafın sosyal medyada ve sair internet ortamlarında müvekkili ile ortaklığına ait hesapları kendi okulu olarak değiştirdiği de görüldüğünü, bu durum bile başlı başına davacının sözleşmeyi yerine getirmediğinin ispatı olduğunu, Protokolün 6. Numaralı maddesinde “Evrak ve Dataların Paylaşılması”dır. Bu evraklar Davacının kontrolündeki Üsküdar Lisesi’ndeki ofiste olup müvekkil birçok kez talep etmesine rağmen davacı taraf müvekkilline evrak vermemiş ve müvekkilinin ofise almadığını, Davacı taraf protokolün 7. Maddesinde yazan diğer tarafın öğrencilerinin velileri ile iletişime geçmemem taahhüdünü yerine getirmemiş ve müvekkilin öğrencilerinin velileri ile iletişime geçtiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.İlk Derece Mahkemesi tarafından; “…Eldeki dosyada alacağa konu bedelin karşılığı sözleşmenin 1.maddesinde belirtildiği üzere değer olarak daha az değerli salonları aldığı için davacı lehine öngörülmüştür.Taraflar arasındaki sözleşme bir bütün olarak incelendiğinde 100.000,00 olarak belirlenen bedel ödeme borcunun karşılık borcu ve bununla değişim içerisinde bulunan edimi,sözleşmenin 1.maddesinde yer alan ve daha fazla değerli olduğu belirtilen spor salonlarının davalı tarafından kullanılmasıdır.Söz konusu spor salonlarının,adi ortaklık tasfiye edildikten sonra davalı kullanımında olduğu açık olup davacının bedel alacağı muaccel hale gelmiştir.Davalı tarafından ödemezlik defii olarak ileri sürülen ve sözleşmede belirlenen diğer edimler bedel borcunun karşılıklı edimi ve değişim içerisinde bulunduğu edim olmayıp davalının ödemezlik defiini ileri süremeyeceği kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Alacağın miktarı hususunda anlaşmazlık olmadığından alacak belirlenebilir ve likit olup icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. Adi ortaklığın işlettiği işletmeler ticari işletme vasfında olduğundan ve uyuşmazlık adi ortaklık tasfiye protokolüne ilişkin olduğundan 6102 sayılı TTK’nın 12/1.maddesi uyarınca mahkememiz görevli kabul edilmiştir. ” gerekçeleriyle 1-Davanın kabulü ile; İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin takip talebi doğrultusunda devamına, 2- Kabul edilen asıl alacak miktarı olan 60.000,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; tarafların tacir olmadıklarını, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, davaya konu protokol gereği davacının markayı kullanmama, ofis mobilyalarını teslim etme, sosyal medya hesaplarını kullanmama, evrak ve dataları teslim etme, öğrenci ve verilerle iletişime geçmemeye ilişkin protokol hükümlerini yerine getirmediğini, mahkemece protokolün 1. Maddesi hariç diğer maddelerinin değerlendirilmediğini, alacağın likit olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davacı vekili istinaf başvurusuna cevabında, talebin reddine karar verilmesini istemiştir. Dava, taraflar arasındaki adi ortaklık fesih protokolüne dayalı alacağın tahsili talebiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Eldeki dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra açılmıştır. Ticaret sicil kayıtlarına göre yapılan incelemede tarafların tacir oldukları anlaşılmakla göreve ilişkin istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Dosya kapsamından, taraflar arasında spor okullarının işletilmesi konusunda adi ortaklık yapıldığı ve adi ortaklığın 04.03.2021 tarihinde “… ve … Ortaklığı Bitirme Protokolü” ile sona ermesine karar verildiği anlaşılmaktadır. Davalı protokol gereği ödemeleri kısmen yaptığını ikrar etmekle beraber, davacının edimlerini yerine getirmediğini savunmaktadır. Mahkemece davaya konu protokol incelenerek alacağa konu bedelin karşılığı sözleşmenin 1.maddesinde belirtildiği üzere değer olarak daha az değerli salonları aldığı için davacı lehine öngörüldüğü, taraflar arasındaki sözleşme bir bütün olarak incelendiğinde 100.000,00 olarak belirlenen bedel ödeme borcunun karşılık borcu ve bununla değişim içerisinde bulunan edimi,sözleşmenin 1.maddesinde yer alan ve daha fazla değerli olduğu belirtilen spor salonlarının davalı tarafından kullanılması olduğu, söz konusu spor salonlarının, adi ortaklık tasfiye edildikten sonra davalı kullanımında olduğu açık olup davacının bedel alacağı muaccel hale geldiği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Açıklanan nedenlerle, mahkemece verilen kararda maddi vakıa ve hukuki denetim yönlerinden usul ve esas yönden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davalının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesine göre reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 4.098,60 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.024,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.073,95 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 05/10/2023