Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2635 E. 2022/2738 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2635
KARAR NO: 2022/2738
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 09/08/2022
NUMARASI: 2022/447 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 20/10/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin tekstil atölyesi işletmekte olduğunu, 20.05.2022 tarihinde davalı … Anonim Şirketi’nden geldiğini beyan eden şahıslar müvekkilinin iş yerine ait sayacı incelediğini ve yapılan kontrolde ”manyetik müdahale uyarısı” verilmesi sebebiyle laboratuvar incelemesine gönderileceği söylenerek, sayaç değiştirme tutanağı düzenlendiğini ve mevcut sayacın incelenmek üzere alınarak yerine başka bir sayaç takıldığını, davalı … Anonim Şirketi tarafından 03.06.20221 tarihli … seri numaralı 96.272,28-TL bedelli ve 03.06.20221 tarihli … seri numaralı 10.536,71-TL bedelli faturalar düzenlenerek, kaçak elektrik kullandığı iddiasıyla müvekkili adına faturalar düzenlendiğini, söz konusu bu faturaların hukuka aykırı olarak düzenlendiğini, müvekkili, 05.03.2021 tarihinde … Mh. … Cd. N:… Arnavutköy adresindeki taşınmaza geçtiğini, kaldığı süre boyunca elektrik sayacı üzerinde oynama yapmadığını ve kaçak elektrik kullanmadığını, kaçak elektrik tüketimi söz konusu olmadığından elektrik kesintisinin durdurulmasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu adreste kurulu bulunan … hizmet numaralı tüketim noktasına ait tesisatta müvekkili şirket yetkilileri tarafından 01/06/2022 tarihinde yapılan optik okuma kontrolünde, davacının sayaca manyetik yöntem ile müdahalede bulunduğunu, optik okumada manyetik müdahale uyarısı verdiği tespit edildiğini, … sayaç değiştirme tutanağı ile sayaç laboratuvara sevk edildiğini, Laboratuvarda yapılan muayene sonucunda “Sayaçta manyetik alan ikazı var. Sayacın hafıza okumalarında periyodik olarak 75 adet manyetik alan müdahalesi bulunduğu tespit edilmiştir.” olduğu belirtilerek davacının kaçak enerji kullanımı yaptığı tespit edildiğini ve kaçak tutanağı düzenlendiğini, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin tespit edilen durumu açıklayan Kaçak elektrik enerjisi tüketim halleri başlıklı 42. Maddesinde, gerçek veya tüzel kişinin kullanım yerine ilişkin olarak; “c) Perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşması mevcutken sayaçlara veya ölçü sistemine müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle,eksik veya hatalı ölçüm yapılması veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmemiş sayaçtan geçirilerek, mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketmesi” kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiğini, davacının kaçak kullanım ile tüketici hem müvekkili şirketi maddi zarara uğrattığını hem de çevresinde kendisiyle aynı trafo ve kablo üzerinden enerji alan diğer tüketicilerin sağlıklı enerji kullanma hakkını da engellediğini, tedbirin %15 teminat mukabilinde verilmiş olmasının da hukuka aykırı olduğunu beyan ederek; ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, taleplerinin reddi halinde- tedbirin devamına karar verilmesi halinde karşı tarafın ticari faaliyetlerini hala sürdürdüğü bu sebeple ödeme kuvvetinin bulunduğu, dava sürecinde borçtan kurtulmak adına bu kurumdan yararlandığı göz önünde bulundurularak, müvekkili şirket tarafından tahakkuk edilen alacak miktarının %100’ünün teminat olarak depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce 20/07/2022 tarihli ara karar ile; Tedbir talep eden tarafın İhtiyati Tedbir Talebinin Kabulü ile; takdiren talep konu fatura bedellerinin toplamı olan 106.809,09-TL’nin %15’i oranında (16.021,40-TL) nakdi veya gayri nakdi teminat sunulması halinde talep konusu aleyhine tedbir talep edilen dağıtım şirketi tarafından tedbir talep şirketin … tesisat/hizmet no’lu kullanım yerinde kullanmakta olduğu elektrik enerjisinin; 03.06.2022 tarihli … seri numaralı 96.272,28-TL bedelli ve 03.06.2022 tarihli … seri numaralı 10.536,71-TL bedelli fatura borçlarından dolayı tedbir talep edenin elektriğinin kesilmemesine yönelik ihtiyati tedbir kararı uygulanmasına karar verilmiş, verilen ara karar sonrası davalı tarafça itiraz yoluna gidilmiş, yapılan itiraz duruşmalı olarak değerlendirilmiş ve davalının tedbire ilişkin talebi 09/08/2022 tarihli ara karar ile reddedilmiştir. 09/08/2022 tarihli ara karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının kaçak elektrik kullanımının mahallinde yapılan kontroller sonucu düzenlenen tutanak ile tespit edildiğini, Söz konusu tutanağa istinaden Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri doğrultusunda hesaplama yapıldığını, davalı şirket tarafından ilgili hükümler ışığında yapılan tespit ve tahakkukta hata bulunmadığını, Somut olayda yaklaşık ispat ve ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığını, Davacının kaçak kullanım ile hem müvekkili şirketi maddi zarara uğrattığını, hem de çevresinde kendisiyle aynı trafo ve kablo üzerinden enerji alan diğer tüketicilerin sağlıklı enerji kullanma hakkını engellediğini, Verilen ihtiyati tedbir kararının, ortaya çıkacak kamu zararının engellenmesinin önüne geçtiğini, Yerel mahkemece ihtiyati tedbir kararının meydana getirebileceği sonuçların hiçbir suretle değerlendirilmediğini, Müvekkil şirketin Anayasal haklarının ihlal edildiğini, Tedbirin %15 teminat mukabilinde verilmiş olmasının da hukuka aykırı olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını, aksi görüş halinde de % 100 oranında teminat alınmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 72 maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup dava konusu borç kaçak elektrik kullanımından kaynaklanmaktadır. Davacı dava dilekçesinde dava konusu kaçak elektrik faturaları nedeniyle elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı talep etmiş, mahkemece tedbir talebinin kabulüne % 15 oranında teminat alınmasına karar verilmiş, takdir olunan teminat miktarı süresi içinde mahkeme veznesine yatırılmıştır. Davalı vekili; elektriğin kesilmemesi yönündeki tedbir talebi yönünden yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediğini, tedbir şartlarının oluşmadığını beyanla tedbirin kaldırılmasını, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise % 100 oranında teminat alınmasını talep etmiş, mahke- mece bu yöndeki itirazı reddedilmiş olmakla davalı aynı nedenlerle istinafa başvurmaktadır. Ancak, dava konusu kaçak elektik tüketimine konu mahallin iş yeri ve dava konusu borcun varlığı ve miktarının yargılamaya muhtaç olduğu, söz konusu faturalar nedeniyle elektriğin ke- silmesi halinde davacının telafisi zor zararının oluşacağına dair yaklaşık ispat koşulu yerine getirilmiş ihtiyati tedbir dava konusu fatura/faturalar ile sınırlanmış olmakla elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesi HMK 389 md hükmüne uygundur. Mahkemece takdir olunan % 15 oranındaki teminat miktarının yeterli ve somut olaya uygun olduğu değerlendirilmiş olup teminat yasal süre içinde (21/07/2022 tarihinde) mahkeme veznesine yatırılmıştır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf baş vurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.