Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2598 E. 2022/3394 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/2598
KARAR NO: 2022/3394
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KOCAELİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/05/2021
NUMARASI: 2017/1160 2021/346
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali|İstirdat|Alacak
KARAR TARİHİ: 29/12/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı-karşı davalı vekili 29/11/2017 tarihli dava dilekçesi ile; taraflar arasında 29/12/2015 tarihli ve 03/06/2016 tarihli ek protokol ile Kocaeli ili, Başiskele ilçesi, Döngel mevkiinde … parselde tapuda kayıtlı taşınmaz üzerinde villa inşaatı yapmak konusunda anlaştıklarını, davalı tarafın müvekkiline imalatlar yaptırdığını ancak üzerine düşen ödemeleri yapmadığından müvekkilinin iflasın eşiğine geldiğini, bunun üzerine müvekkili ile davalı arasında 31/03/2017 tarihli anlaşma ile müvekkili üzerine kayıtlı taşınmazı davalıya sattığını, sözleşmenin keşidesi sırasında dava konusu taşınmazın yarı hissesinin de davalı üzerinde kayıtlı olduğunu, taraflar arasındaki ortaklığın tasfiyesini sağlayan 31/03/2017 tarihli sözleşmenin 2. Maddesinde tarafların sorumluluklarının düzenlendiğini, 5. Maddesinde ise ödeme şeklinin düzenlendiğini, davalının taraflar arasındaki protokolün 5. Maddesine göre 15/08/2017 tarihinde 300.000,00 USD ödemesi gerektiğini, taksitin ödeme tarihinden itibaren 15 günlük bir süre bulunduğunu, bunun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Kocaeli … İcra Müdürlüğünün … Takip sayılı dosyasında ilamsız icra takibi yaptıklarını davalının bu icra takibine taraflar arasındaki sözleşmenin 2. Maddesine dayanarak itirazda bulunduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu, zira taraflar arasındaki sözleşmenin 5. Maddesine göre 15/08/2017 tarihinde ödenmesi gereken taksitin en geç 30/08/2017 tarihine kadar ödenmesi gerektiğini ancak ödemediklerini, davalı tarafından Kocaeli … Noterliği kanalıyla 07/08/2017 tarihli ihtarname gönderilerek müvekkiline tadilat ruhsatının alınması için 1 aylık süre verildiğini, bu ihtarnamenin müvekkiline 09/08/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, dolayısıyla bu ihtarnameye göre davalının 09/09/2017 tarihine kadar sözleşmeye bağlı olarak edimlerini yerine getirmesi gerekirken 15/08/2017 tarihli taksitini keyfi olarak ödemediğini, yine davalı tarafça müvekkiline gönderilen 08/08/2017 tarihli Kocaeli … Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamede tam olarak sözleşme gerekleri yerine getirmesini, aksi takdirde bundan sonraki taksit ödemelerinin durdurulacağının ihtar edildiğini, bu ihtarnameden de anlaşılacağı üzere davacının muaccel olan 15/08/2017 tarihli borcunu ödemesi gerektiğini, müvekkilinin 31/03/2017 tarihli sözleşmenin 5. Maddesinin a şıkkının son paragrafında yazılı şekle uygun olarak ipotek hakkından feragat ederek tapuya bildirmesine rağmen 15/08/2017 tarihli dava konusu 300.000,00 USD’nin ödenmediğini, bu ödemenin yapılması için davlaya Konya … Noterliği kanalıyla … yevmiye numaralı ihtarname gönderdiklerini ancak ödemenin gerçekleşmediğini, sözleşmenin 2. Maddesinde “Alıcı inşaatın tadilat ruhsatını belediye ye sunduktan sonra satıcıya yazılı olarak bildireceği, satıcı da yazılı bildirimden sonra en fazla 1 ay içerisinde ruhsatı alacağını” kapsadığını, oysa davalı tarafından Başiskele belediyesine dava konusu taşınmazdaki tadilat ruhsatı ile ilgili herhangi bir başvurusunun bulunmadığını, dolayısıyla davalı üstüne düşen edimini yerine getirmeden müvekkilinden ediminin ifasını isteyemeyeceğini, bu nedenle öncelikle yargılama sonuna kadar takdiren teminatsız olarak Kocaeli ili, Başiskele ilçesi, …. mevkiinde … parselde kayıtlı taşınmaz ile tüm alacaklarına İİK’nun 257. Maddesi gereğince ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz kararı verilerek borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takibin devamına, borçlunun takip konusu borcu ödeme halindeki USD kuru üzerinden TL olarak tahsiline ayrıca alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı-karşı davacı vekili cevap dilekçesi ile; Davacının eksik belge sunduğu, sözleşme maddelerini görmediğinden eksik belge ile yanılarak dosya üzerinden resmi senet ile ödenmiş borçtan dolayı ihtiyati haciz kararı verildiğini, şirketin ödemelerine zarar gelmemesi için ihtiyati haczin kaldırılmasını talep ettiğini, davaya konu alacağın tamamının Kocaeli Başiskele ilçesi … Mah. … ada da bulunan 21.132,41 m2 taşınmaz satımı ile alakalı olduğunu, söz konusu taşınmazın tapu idaresinde 31/03/2017 tarihli resmi satış tapu senedi ve resmi ipotek yapıldığını, alacak ve borçların dayanağının bu resmi senet olduğunu, dava konusu yapılan 15/08/2017 tarihli borcun davacının son taksiti olduğunu, kalan taksitlerin ise … Bankası kredi kefalet alacağı olduğunu, davacının bu alacağına ipotek koyduğu bedelini alarak ipoteği kaldırdığını, bu taksitin davacıya yaklaşık 4 ay önce ödendiğini, davacının da ödeme nedeni ile ipoteğini kaldırarak davacının talep edeceği alacağının kalmadığını, ödeme ile ipoteğin kaldırıldığını, davacının alacağını aldığını bildiği halde keza müvekkili şirkete sattığı inşaatın yıkıldığını da bildiğini, Başiskele Belediyesi’nin müvekkiline kestiği cezanın kendi hatasından kaynaklanmasın nedeni ile Başiskele Belediyesine yatırıldığını, yıkılan bir yer için sözleşmede ödeme talep etmeyeceğini bildiklerini, kötüniyetli olarak bu davayı açtıklarını, eksik belge sunarak mahkemeyi yanılttığını, ihtiyati haciz kararını infaz ettiğini, bu nedenle kötüniyetli davacının inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ettiklerini belirterek davanın reddi ile konulan ihtiyati haczin kaldırılmasını, cari ilişkiye dayanılması halinde şirketin zararının karşılanıp inşaata ruhsat aldıktan sonra alacak ve borçların takas edilerek neticeye göre karar verilmesine, davacının %40 icra inkar tazminatı ödemeye hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir. Davalı-karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; karşı davalı … A.Ş finans sıkıntısı çektiği için, müvekkili … ile ortaklık kurulduğunu, proje kurulduğunu, ancak karşı davalının piyasa borcu ve inşaat yapımında yaşadığı zorluklar nedeni ile anlaşmazlık doğduğunu, bu nedenle %100 projeyi üstlenmek zorunda kaldığını, davalı banka ve belediye yapılan görüşmeler ile, karşı davalıya güvenebileceğine dair garanti verdiklerini, karşı davalının ruhsat sorunundan bahsedilmediğini, davalının yabancı menşeli olması nedeniyle, davalı bankanın doğrudan kredi vermediğini, bankanın önerisi üzerine karşı davalının kullanacağı krediye karşılık, taşınmazda ipotek tesisine izin verdiğini, ipotek tesisi esnasında, karşı davalının bankaya 544.720 TL borcu olduğunu, diğer kısmının muvazaalı bedelsiz olduğunu, karşı davalının kendi taşınmazlarında banka borcu için ipoteği olduğunu, müvekkilinin tadilat ruhsatı için belediyeye başvurduğunu, davalı banka yetkililerinin muvazaalı işlemle zarar verdiğini, karşı davalının tadilat ruhsatı olmayan bağımsız bölümleri kendisine sattığını, zararı olduğunu, muvazaalı ipoteğin fekkine; ihtardan sonra kullandırılan kredi borcundan sorumlu olmadığının tespitine, taksitin durdurulmasına, taraflar arasında 29.12.2015 tarihli protokol kapsamında, karşı davalı … San ve Tic AŞ … ve … parsellerin tevhit edilecek olan taşınmazları sermaye olarak gösterirken, karşı davacı …’nin 4.000.000 USD’yi sermaye olarak gösterdiği, inşaat tamamlanmadığı takdirde, giderlerin 1/2 olarak paylaşılacağının kararlaştırıldığı, inşaatın yapım ve ruhsat işlerinin, … San ve Tic AŞ tarafından karşılanacağını, belirlendiğini, taraflar arasında 31.03.2017 tarihli satış sözleşmesi kapsamında, 29.12.2015 tarihli protokol, 03.06.2016 tarihli ek protokolden doğan anlaşmazlık sonucu tarafların görülen lüzum üzerine, aralarındaki sözleşmeyi iptal ve ibra konularında anlaşma yaptıklarını, 3226 ve 3231 parsellerin tevhit edilmesi sonucu, 3245 parsel oluştuğunu, bu parselin inşaatın devamı, tamamlanın tümünün devrinin … San ve Tic AŞ’nin, …’ye 4.000.000 USD karşılığında devredileceği ve bu bedelin 1.200.000 USD’sinin taşınmazın devir esnasında ödeneceğini, geri kalan bedelin taksitler halinde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, bu ödemelerin teminatı olarak da taşınmazın devri esnasında … San ve Tic AŞ lehine ipotek tesis edileceğini, taksitler ödendikten ipoteğin düşeceğinin kararlaştırıldığını bildirmek suretiyle, taşınmaz üzerine tesis edilmiş ipoteğin fekkini, doğan zararın tazminini, bu şekilde tazminat alacağının, karşı davalı nezdinde bulunan borcundan takas edilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı-karşı davalı vekili karşı davayı cevap dilekçesi ile; Davalı karşı davanın davasını ihtiyati haciz / tedbir talepli olduğunu, muvazaalı işlemden 1.000,00 TL menfi tespit davasından dolayı 1.000,00 TL ve haksız tedbirden dolayı 100,00 TL olmak üzere toplam 2.100,00 TL değerle davasını açmasına rağmen eksik harç ödediğini, muvazaalı işlemden dolayı ipoteğin fek talepli davasında da dava bedelinin belirsiz olmadığını, hem tapu kaydında hem de gelen banka kayıtlarında dava değerinin net olarak 7.000.000,00 TL olduğunu, davalı-karşı davacının buna göre harcını tamamlaması gerektiğini, müvekkili ile diğer davalı … arasında mecburi veya ihtiyari dava arkadaşlığı olmadığını, ilk açılan davada İş Bankasının taraf olmadığını, birlikte açılan davaya itiraz ettiklerini, sonradan açılan davanın davalarından tefrikini talep ettiklerini, davalı karşı davacının davasındaki taleplerininde ayrı ayrı dava konusu olduğunu, davalı karşı davacının açmış olduğu davada davanın konusu ve taleplerinin net ve anlaşılır olmadığını, mahkemece eksiklerin giderilmesi için davalı karşı davacı tarafa süre verilmesini, davalı karşı davacının dava konusu projenin tüm hukuki durumunu bilerek satın aldığını açıkça kabul ettiğini, müvekkili ile davalı karşı davacı arasında yapılan 29/12/2015 tarihli protokol ve 03/06/2016 tarihli ek protokol ile Kocaeli Başiskele İlçesi, … Mevki … parsel sayılı taşınmaz üzerine villa inşaatı yapma konusunda anlaştıklarını, 31/03/2017 tarihli anlaşma ile müvekkili üstündeki tüm taşınmazları davalı karşı davacıya sattığını, satış sözleşmesinin dava konusu ile ilgili maddeleri davalı karşı davacının tüm beyanlarını yalanladığını, alıcının inşaatın tadilat ruhsatını belediyeye sunduktan sonra satıcıya yazılı olarak bildireceğini, satıcıda yazılı bildirimden sonra en fazla bir ay içinde ruhsat alacağını, aksi takdirde cezai şart uygulanacağını, Başiskele Belediyesinden alınan 16/10/2017 tarihli yazısında arşiv kayıtlarında dava konusu taşınmazın tadilat ruhsatı ile ilgili herhangi bir başvurunun bulunmadığını belirttiğini, sözleşmenin içerdiği hükümlerden bir kısmının hükümsüz olması diğerlerinin geçerliliğini etkilemeyeceğini, bu hükümler olmaksızın sözleşmenin yapılacağının açıkça anlaşılırsa sözleşmenin tamamının kesin olarak hükümsüz olacağını, sözleşme konusu taşınmazın müvekkilinin yasal olan tadilat ruhsatının alınmasını taahhüt ettiğini belirterek davalı karşı davacının usul ve yasaya aykırı davasının reddi ile davalarının kabulüne, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. İlk derece Mahkemesi tarafından; Asıl davanın KISMEN KABULÜ ile Davalının Kocaeli …İcra Dairesinin … e sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 1.060.140,00-TL alacaktan davalının takas def’ine konu 729.369,00 TL’nin mahsubu sonucu bulunan 330.771‬,00 TL üzerinden devamına Hüküm altına alınan 330.771‬,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, Karşı davanın REDDİNE, Birleşen Kocaeli 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/692 E sayılı davanın KABULÜ ile 1.200.000,00 USD nin 300.000,00 USD ‘sine 16.09.2017, 300.000,00 USD ‘sine 16.10.2017 , 300.000,00 USD ‘sine 16.11.2017, 300.000,00 USD ‘sine 16.12.2017 tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarınca USD cinsi 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, Birleşen Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/659 E sayılı davanın REDDİNE, karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı karşı davacı … Ticaret Ltd. Şti. Tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Tüm dosya kapsamına nazaran; 5235 sayılı Kanun’a 694 sayılı K.H.K. ile eklenen Ek-1. maddesi aşağıdaki şekildedir: Ek Madde 1- (Ek: 15/8/2017-K.H.K.-694/136 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/131 md). Bölge Adliye Mahkemelerinin yargı çevresinin 25. madde uyarınca; değişmesi halinde, bu değişikliğin uygulanması için Resmî Gazetede belirlenen tarihten önce ilk derece mahkemelerince verilen kararların istinaf incelemesinde, karar tarihi itibarıyla yetkili bölge adliye mahkemelerince yargı çevresinin değiştiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilemez. Yargı çevresinin değiştirilmesinden önce istinaf incelemesinden geçen dosyalar, yeniden istinaf incelemesine konu edilmesi halinde de ilk incelemeyi yapan bölge adliye mahkemesince sonuçlandırılır. Bölge Adliye Mahkemelerinin; yargı çevresinin 25. madde uyarınca değişmesi halinde, bu değişikliğin uygulanması için Resmî Gazetede belirlenen tarihten önce Bölge Adliye Mahkemeleri Cumhuriyet Başsavcılığınca açılan soruşturmalar ile Bölge Adliye Mahkemelerinde yürütülmekte olan kovuşturmalarda yargı çevresinin değiştiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilemez. Soruşturma neticesinde açılacak kamu davaları da aynı yer Bölge Adliye Mahkemesi’nde görülür. Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu 06/06/2018 tarihli ve 217 sayılı kararı ile Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi’nin 03 Eylül 2018 tarihi itibariyle faaliyete geçirilmesine karar verilmiştir. Dosya kapsamına nazaran; Kocaeli 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce, 2017/1160 Esas sayılı dosyadan verilen ilk derece mahkemesince 23/02/2018 ve 18/01/2018 tarihli ihtiyati tedbire ilişkin ara kararlar hakkında istinaf başvurusunda bulunulması sonucunda,Dairemizin 10/05/2018 tarih 2018/1051 Esas 2018/530 Karar ile 15/05/2018 tarih, 2018/936 Esas – 2018/551 Karar sayılı kararlarıyla istinaf başvurularının esastan reddine karar verildiği; T.C. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince ; birleşen Kocaeli 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/692 Esas sayılı dosyasında verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 28/11/2018 tarihli ara kararının istinafı üzerine 08/03/2019 tarih, 2019/177 E., 2019/183 K., sayılı kararı ile esastan inceleme yapıldığı,akabinde iş bu dava dosyasının ,dairemizce tedbir istinaf incelemesi yapılan dosya ile birleştirilerek birlikte yargılamaya devam edildiği,iş bu istinaf incelemesinin ise asıl ve birleşen dava dosyasında esasa yönelik verilen karara ilişkin olduğu ve esasa yönelik kararın verildiği tarihte Sakarya Bölge Adliye Mahkemesinin faaliyete başladığı,esas incelmesinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla; dairemizin yetkisizliğine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 06/06/2018 tarih ve 217 sayılı kararı gereğince istinaf kanun yoluna başvuru incelemesinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden dairemizin YETKİSİZLİĞİNE, 2-Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi tarafından da yetkisizlik kararı verildiğinden olumsuz yetki uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu HMK’nın 352. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/12/2022