Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2566 E. 2023/2657 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2566
KARAR NO: 2023/2657
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/02/2022
NUMARASI: 2021/286 E – 2022/61 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 21/09/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, Kaçak/Usulsüz Elektrik Tüketimi Tespit Tutanaklarında belirtilen … Mah. … Cad. No:… Dükkan Sultanbeyli Pendik İstanbul adresindeki işyerinde, perakende satış sözleşmesi düzenlemeden, mührü fek edip kesilen elektriği açarak … tesisat numaralı elektrik hattında … seri numaralı sayaç üzerinden kaçak elektrik tükettiğini, davalının kaçak elektrik tükettiği hususu, kurum görevlilerinin tuttuğu tutanaklarla tespit edildiğini, yazılı borç nedeniyle kesme ve mühürleme tutanağından da görüldüğü üzere 16.07.2018 tarihli tutanakla elektrik kesilerek … no’lu mühürle mühürlendiğini, davalı tarafından perakende sözleşmesi düzenlenmeden mührü söküp kaçak olarak elektriğin tüketildiğini, dava konusu alacağın talebe rağmen ödenmemesi nedeni ile davalı hakkında İstanbul Anadolu … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulmuş olup davalı dosya borcunun tamamına itiraz ederek takibin durdurulması neticesinde İLK. md.67 uyarınca itirazın iptali davasının açılması zaruretinde kalındığını, davalı da hali hazırda kuruma olan borçlarını ödemediğini, davalı haksız ve kötüniyetli olarak borca itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğu,beyanla itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap vermeme suretiyle davayı inkar etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından; “Toplanan deliller, dava dilekçesi, cevap dilekçesi ,19.12.2021 tarihli bilirkişi raporu, İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı ile birlikte yapılan değerlendirmede; Davalının, … tesisat numaralı elektrik hattında … seri numaralı sayaç üzerinden kaçak elektrik kullandığı iddiasıyla hakkında 19.10.2018 tarihli ve 20.12.2018 tarihli kaçak elektrik tutanağı tutulduğu, denetime elverişli 19.12.2021 tarihli bilirkişi raporuna göre davacının ödenmeyen fatura borçları sebebiyle elektriğinin kesildiği ve sayacın mühürlendiği, davaya konu 19.10.2018 ve 20.12.2018 tarihli kaçak elektrik tutanaklarına göre elektriğin mühür fekki yapılarak açıldığı, kaçak elektrik kullanımının yapıldığı,19.10.2018 tarihli kaçak elektrik tutanağına göre kaçak kullanım bedelinin 4.437,70 TL olduğu, 20.12.2018 tarihli kaçak elektrik tutanağına göre kaçak kullanım bedelinin 4.021,26 TL olduğu, takip öncesi davalı temerrüde düşürülmediğinden faiz talebinde bulunulamayacağı, dolayısıyla davacının takip tarihi itibariyle 8.458,96 TL alacaklı olduğu…” gerekçeleriyle 1-Davacının DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE ile Davalı borçlunun İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE ,takibin 8.458,96 TL asıl alacak üzerinden devamına , takip tarihi itibariyle avans faiz işletilmesine, alacak yargılamayla belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalı ve katılma yoluyla davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; davacının kaçak elektrik kullanımı iddiası ile müvekkili aleyhine ilamsız icra takibini başlattığını, iddiaların haksız olduğunu, müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığını, müvekkilinin takibe itirazlarının raporla da doğrulandığını, iddia edilen kaçak elektrik kullanımına ilişkin Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulmadığını, müvekkilinin kaçak elektrik kullandığında ilişkin şüpheden uzak somut deliller bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davacı katılma yoluyla yaptığı istinaf başvurusunda özetle; hükme esas bilirkişi raporunun kısmen hatalı olduğunu, itirazların değerlendirilmeden karar verildiğini, dosyaya sundukları 10.03.2016 tarih ve … seri nolu kaçak elektrik tüketimi tespit tutanağından da görüldüğü üzere davalı yönünden önceden tutulan tutanak bulunduğunu, bu nedenle kaçak elektrik hesabının 2 kat alınarak yapılması gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava, kaçak elektrik kullanımına dayalı başlatılan takibe vaki itirazın iptal istemine ilişkindir.Davalı, davaya cevap vermeyerek davayı tümden inkar etmiş, takibe itirazında ise belirtilen borçların doğru olmadığını, kullandığı bedelden fazla talep edildiğini, icra edilen bedelin gerçeği yansıtmadığını, kullandığım elektriğin kaçak ve usulsüz olarak kullanmadığını ileri sürmüştür. Dosya kapsamından, 16.07.2018 tarihli Borç Nedeniyle Kesme ve Mühürleme Tutanağına göre, elektrik tüketim borcunun zamanında ödenmediği için elektrik enerjisinin kesildiği ve mühürleme yapıldığı, 19.10.2018 tarihli ve 20.12.2018 tarihli tutanaklarla a kesilen elektrik açma kullanıldığı tespit edildiği, anlaşılmaktadır. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişi raporunda; borcu sebebiyle elektriği kesilerek sayacı mühürlenen tesisatta mühür fekki yapılarak elektrik enerjisi kullanıldığı ve bunun da ilgili Yönetmelik hükümlerine göre kaçak elektrik kullanımı olarak nitelendirildiği davacı … A.ş. tarafının haklı olduğu davada, davalı …’den, 11.01.2019 takip tarihi itibariyle 8.751,81-TL talep edebileceği ve davalının dava konusu icra takibinin bu kısmından sorumlu olduğu yönünde görüş bildirmiştir. Buna göre elektrik kesme tutanakları ile sonraki tutanaklardan davacının borcu nedeniyle kesilen elektriği açarak kullandığı bu eyleminin kaçak kullanım oluşturduğu, davacı şirketin enerji hırsızlığına dayalı suç duyurusu yapmaksızın alacağının tahsil etme imkanın bulunduğu, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamanın tutanak tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olduğu anlaşılmakla mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygundur. Davacının istinaf itirazları yönünden yapılan değerlendirmede ise, davacı dava dilekçesi ve sonrasında delil listesinde ilk kaçak tutanağına dayanmamış olmakla daha sonra iddiasını genişletmiş, dosya kapsamından da davalının buna açık muvafakat verdiğinin anlaşılamamasına göre davacının istinaf itirazları da yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davacının ve davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının ve davalının istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine,Davacıdan alınması gereken 269,85-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davalıdan alınması gereken 577,83 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 170,34 TL harcın mahsubu ile bakiye 407,49 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf edenler üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/09/2023