Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2494 E. 2023/611 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2494
KARAR NO: 2023/611
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/02/2022
NUMARASI: 2020/286 E – 2022/183 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 24/02/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil kurum ile davalı arasında Standart Sözleşme imzalandığını, anılan bu sözleşme kapsamında müvekkil şirketin elektrik hizmeti sunmayı taahhüt ettiğini, Davalının ise; elektrik kullanımından doğan borcunu ödemeyi taahhüt ettiğini, Müvekkil şirketin, elektrik hizmeti sunmasına ve kullandırmasına rağmen davalı tarafın aldığı hizmetten kaynaklı borcunu ödemediğini, bu sebeple, davalı tarafın elektrik hizmetinden kaynaklı borcunu ödeme edimini yerine getirmemesinin taraflar arasında imzalanan sözleşmeye açıkça aykırılık teşkil ettiğini, Müvekkil şirketin, ödenmeyen fatura bedellerinin tahsilinin sağlanması amacıyla İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile davalı aleyhinde Merkezi Takip Sistemi yoluyla icra takibi başlatıldığını, Borçlu/ Davalı fatura borcuna ilişkin itirazda bulunduğunu, İşbu İtiraz üzerine ilgili icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulduğunu, Borçlunun borcunu ödediğine ilişkin herhangi bir belgede sunmadığını, bu sebeple borçlunun yapmış olduğu itiraz ve iddialarının hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve asılsız olduğunu belirtmiş, Bu nedenlerle; fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydıyla, davanın kabulünü, davalının haksız ve hukuki mesnetten yoksun itirazının iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini; vekalet ücreti ve diğer yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesini talep edilmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline dava dilekçesi ekinde standart perakende delil sözleşmesinin sunulmadığını, iddia ve savunma haklarının kısıtlandığını, bu nedenle dosyaya sözleşmenin sunulması halinde bunlara ilişkin itiraz haklarının saklı tuttuklarını, Müvekkilinin davacı şirkete karşı hiçbir şekilde borcu bulunmadığını, Müvekkilinin tüm borçlarını eksiksiz ve zamanında yerine getirdiğini, davacı şirketin alacağını ödediğini, buna rağmen davacı şirketin müvekkil şirketin borcunu ödemediğine ilişkin haksız olarak açmış olduğu icra takibine itirazları sonucunda açılan huzurdaki davanın hukuki mesnetten yoksun olduğunu, Dosya ekinde sunulan faturalarda ise açıkça görüleceği üzere her kalem ayrı ayrı belirtilmediğini, bahse konu faturaların hangi kalemlerden hangi tutarda ve hangi oranda sorumlu olunulduğuna ilişkin hiçbir bilgi içermediğini belirtmiş, bu nedenler işığında haksız ve mesnetsiz hukuki dayanaktan yoksun iş bu davanın reddini, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulü ile; İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … numaralı takibine yapılan itirazın 33.024,31 TL asıl alacak, 3.715,23 TL gecikme faizi, 668,74 TL işlemiş faizin KDV si olmak üzere toplam 37.408,28 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, davacı lehine hükmedilen tutarın %20 si oranında icra inkar tazminatını davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar vermiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf talebinde bulunmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;”müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından ve dava konusunun miktarı müvekkil tarafından belirlenebilir nitelikte olmayıp alacak likit olmadığını, bu nedenle icra inkar tazminatının reddi ile kararın kaldırılmasını” talep etmiştir. İstinaf incelemesi aşamasında davalı vekilinin istinaftan feragat ettiğine dair 23/02/2022 tarihli dilekçe verdiği ve davalı vekilinin vekaletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisinin bulunuğu anlaşılmıştır. HMK’nın 349/2. maddesine göre; istinaf başvurusu yapıldıktan sonra istinaf talebinden feragat edilirse, dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmez ve kararı veren mahkemece başvurunun reddine karar verilir. Dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise istinaf başvurusu feragat nedeniyle reddedilir. Anılan madde gereğince, istinaftan feragat dosya ilk derece mahkemesinde iken yapılmışsa bu mahkeme tarafından, şayet dosya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderildikten sonra yapılmışsa Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Mahkemesi tarafından istinaf talebinin reddine karar verilecektir. Bu sebeple, dosyanın istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmesinden sonra, davalı vekilince istinaf talebinden feragat edilmiş olup, 23/02/2023 tarihli istinaftan feragat dilekçesi ile vekaletnamedeki yetkileri çerçevesinde yaptığı istinaf talebinden feragati dikkate alınarak, HMK 349/2 maddesi uyarınca istinaf eden davalının istinaf başvurusunun feragat sebebiyle reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı istinaf başvurusunun HMK 349/2 maddesi uyarınca feragat sebebiyle reddine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf eden davalıya karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Davalının istinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davalı üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesine iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.24/02/2023