Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2317 E. 2022/2414 K. 26.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2317
KARAR NO: 2022/2414
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/07/2022
NUMARASI: 2021/630 E
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 26/09/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Taraflararasında, İstanbul ili, Zeytinburnu ilçesi, … Mahallesi, … Sokak adresinde kain, tapuda … pafta, … ada, 3… parselde kayıtlı ve üzerinde arsa maliklerince kiraya verilmiş işyerlerinin ve binaların bulunduğu gayrimenkulde, mevcut imar durumuna uygun olarak hazırlanacak proje ve ona bağlı alt yapı, çevre düzenlemesi ile alışveriş merkezi, otopark ve eklen- tilerinden oluşan inşaat işlerinin yapımı konusunda Beyoğlu …Noterliği’nin 11.12.2013 tarih ve … yevmiye sayısıyla “Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Yapımı ve Yapılacak İnşaatta Yer Alacak Alışveriş Merkezi İnşaatının Ahara Satılmama Esaslarını Havi Söz- leşme”nin imzalandığını, sözleşmeye göre davacının yüklenici, davalıların ise arsa sahibi olduğunu, Sözleşme ile tarafların dava konusu AVM’nin tümünde %50-%50 oranında pay sahibi olacaklarının kararlaştırıldığını , yapılacak inşaat için harcanan bedel karşılığı arsa sahibi tarafından ar- sanın % 50 payının- ayrıca bir bedel alınmadan- yükleniciye devir ve temlik edilmesi, yüklenicinin de arsa sahibine kalacak olan diğer %50’lik paya tekabül eden yapının inşası karşılığında bir bedel alma- ması, sözleşmenin 9.3.maddesinde ise, sözleşme konusu işlerin yapılabilmesini sağlamak adına davalı tarafça kurulacak şirket için davacının 300.000-USD para verdiği hususunun hüküm altına alındığını, davacı tarafça yapılan 300.000 USD’lik ödeme ile … AŞ’nın kurulduğunu ,alışveriş merkezi inşa edildikten sonra kiraya verilip ve kira gelirlerinin de %50 oranında paylaşılacağını, sözleşmenin 25/2.maddesine göre yüklenici ve arsa sahibinin, kiralamalarla ilgili oluşturulacak birim metrekare kiralama değerlerinin alt ve üst limitlerini ortaklaşa kararlaştıracağını, Sözleşmenin hayata geçirilmesi için davacı tarafça ödemeler yapıldığını, sözleşmenin 9.3. maddesinde, arsa sahibi şirketin ortaklarını temsil eden …’na 350.000.USD kira avansı ödemeyi taahhüt ettiğini; sözleşmenin 9.3.maddesi gereğince müvekkil şirket, ödemelerini tam ve söz- leşmeye uygun olarak zamanında yaptığını, sözleşmenin imzalanmasından önce toplam 300.000-USD ve Sözleşmenin imzalanmasından sonra toplam 200.000-USD olmak üzere toplamda 500.000-USD ödeme yaptığını, ayrıca …’na 11/12/2013 düzenleme tarihli 250.000 USD tutarında teminat senedi verdiğini, Bir süre sonra taraflar arasında oluşan anlaşmazlıklar nedeniyle sözleşmenin sona erdiril- diğini , adi ortaklık amacının gerçekleşmesinin imkansız hale geldiğini, Ortaklar arasında ortaklığın konusu için verilmiş olan para ve avansların birbirlerine iadesinin gerektiğini ,keşide ve tebliğ edilen ihtarnamelerin sonuçsuz kaldığını beyanla; Davacı şirketin 11/12/2013 tarihli sözleşme konusu adi ortaklık işinin gerçekleştirile- bilmesi için vermiş olduğu toplam 500.000-USD para ve avans ödemesinin, adi ortaklığın sona ermesi nedeniyle davalı tarafın temerrüde düşürüldüğü 03.07.2020 tarihinden itibaren kamu bankalarının bir yıllık USD (Amerikan doları) mevduatına fiilen uyguladığı en yüksek (azami) faiz oranı işletilerek faiziyle birlikte AYNEN -Döviz cinsinden- davalıdan tahsilini, Davacı şirketin 11/12/2013 tarihli sözleşmenin 17.15.maddesi uyarınca ödemiş olduğu davalıya (arsa sahibi) ait olan taşınmazın emlak vergileri toplamı olan 192.028,17.-TL’nin davalı tarafın temerrüde düşürüldüğü 03.07.2020 tarihinden itibaren işlemiş yasal faiziyle birlikte davalı taraftan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, Davacıya iadesi gereken parayı kendi işlerinde kullanan ve talep edilmesine rağmen müvekkilime ödemeye davalıların üzerine kayıtlı bulunan banka hesapları ve malvarlığı değerlerine, zaten mağdur edilmiş olan davacıdan teminat alınmaksızın işbu dava değerini faiziyle birlikte karşı- layabilecek miktarda ihtiyati tedbir ve/veya ihtiyati haciz konulmasına, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. Davalı … Gayrimenkul A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; dava konusu uyuş- mazlığın taraflar arasında akdolunan Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’nden kaynaklandığını, dava konusu Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi’nin davacı yüklenicinin kusuru sebebiyle, davacı yükleniciye yer/arsa teslimi yapılmadan ve davacı yüklenici tarafından henüz hiç inşaata başlanmadan müvekkili arsa sahibi tarafından haklı nedenle feshedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi’nce: 07/07/2022 tarihli ara karar ile BK’nun adi ortaklığa ilişkin hükümleri doğrultusunda “tasfiye memuru” atanmasına karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: Davalı … – Davalı/Karşı Davacı … Gayri- menkul A.Ş. tarafından istinaf edilmiştir. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde; Taraflar arasındaki sözleşme Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi olup Adi Ortaklık sözleş- mesi bulunmadığını, taraflar arasındaki hukuki ilişkini ve sözleşmesinin adi ortaklık olarak değerlen- dirilmesinin hatalı, ayrıca usul ve yasaya aykırı olduğunu, adi ortaklığın varlığı ididasını kesinlikle kabul etmemekle birlikte, ortada tamamlanmış ve hasılat getiren bir yapı bulunmadığı gibi yapımına başlanmış bir inşaat dahi olmadığını, sözleşmeye konu arsa, davacı yüklenici ile işbu dava konusu KKİS imza- lanmadan evvel nasılsa şimdi de aynı durumda olduğunu, davacının de dilekçelerinde hiç inşaata başla- madığını kabul ettiğini, neticeten bir adi ortaklık sözleşmesi ilişkisi ve tasfiyesine girecek herhangi bir malvarlığı bulunmadığından tasfiye memuru atanmasına dair ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; HMK’nun “İstinaf Yoluna Başvurulabilen Kararlar ” başlıklı 341 .maddesinde aynen; (1) (Değişik:22/7/2020-7251/34 md.) İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir: a) Nihai kararlar. b) İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar. (2) (İptal birinci cümle: Anayasa Mahkemesi’nin 24/2/2022 tarihli ve E.:2021/34, K.:2022/21 sayılı Kararı ile) (2) (…) (Ek cümle: 24/11/2016-6763/41 md.) Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir. (3) Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda üç bin Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. (4) Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü üç bin Türk Lirasını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz. (5) İlk derece mahkemelerinin diğer kanunlarda temyiz edilebileceği veya haklarında Yargıtaya başvurulabileceği belirtilmiş olup da bölge adliye mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işlere ilişkin nihai kararlarına karşı, bölge adliye mahkemelerine başvurulabilir.” hükmüne yer verilmiş olup “tasfiye memuru atanmasına” dair karar yargılamayı sone erdiren nihai bir karar olmadığı gibi, istinaf incelemesine tabi ‘ihtiyati haciz ,tedbir vs ” türü ara kararlardan da değildir. Ancak nihai karar ile birlikte istinafı/veya temyizi söz konusu olacaktır. Açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin ilk derece mahkemesince verilen “tasfiye memuru atanmasına” dair 07/07/2022 tarihli ara karara ilişkin istinaf dilekçesinin HMK 341 md gereğince reddine karar vermek gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf dilekçesinin ortada istinafı kabil bir karar bulunmadığından HMK 352/1-ç, 341 maddesi uyarınca reddine, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 26/09/2022