Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2235 E. 2022/2454 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2235
KARAR NO: 2022/2454
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 07/07/2022
NUMARASI: 2022/358 E
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 28/09/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası üzerinden başlatılan icra takibinde talep edilen alacak konusunda davalı tarafa herhangi bir borçlarının bulunmadığını, öncelikle takip konusu işlemlerin mahkemece uygun görülecek bir teminat mukabilinde ve iş bu dosya kapsamında yapılacak yargılama neticesi verilecek mahkeme kararının kesinleşmesine kadar durdurulması veya İİK 72/3 uyarınca icra dosyasına yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince, davacı vekilinin icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile; İİK 72/3 madde hükmü uyarınca takip konusu alacağın % 15’i oranında teminatın dosyaya depo edilmesi ya da kesin ve süresiz şartlı teminat mektubunun mahkememiz dosyasına sunulması halinde, taraflar arasında geçerli olmak üzere Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra veznesindeki paranın tedbiren alacaklısına ödenmemesi için ihtiyati tedbir konulmasına, karar verilmiştir. Mahkemece itirazın duruşmalı olarak incelenmesi sonucunda ; davalı vekilinin tedbir kararına itirazı üzerine mahkemece mürafa duruşması yapıldığı, mürafaa duruşmasında; İhtiyati tedbire itiraz eden vekili; yaklaşık ispat şartı gerçekleşmeden tedbir talebinin kabul edildiği, dosya kapsamındaki deliller ile davacının kaçak elektrik kullandığının ispat edildiğini, aynı konuda ihtiyati tedbir kararı olduğundan 12/05/2022 tarihinde kurulan ara karardan rücu edilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise tedbirin kaldırılmasını, tedbirin devamına karar verilmesi durumunda kabul anlamına gelmemekle birlikte hak kaybına uğrayan davalı şirket açısından hakkaniyetin sağlanması adına teminatın %100 olarak düzeltilmesi talep edilmiştir. ihtiyati tedbir talep eden vekili icra dosyasına ödeme yaptıklarını, menfi tespit davasının istirdata dönüştüğünden tedbir kararının geçerliliği kalmadığını beyan etmiştir.ilk derece mahkemesince İhtiyati tedbire itiraz eden vekilinin itirazlarının reddine karar verilmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; HMK 389. maddesinde düzenlenen şekilde ,dava konusu olayda hakkın elde edilmesinin zorlaşması veya imkansız hale gelme ihtimali söz konusu olmadığı, davacının iddialarını doğrular yönde yaklaşık bir ispat olmadığı gibi, davalı şirketin haklı olduğunun delillerden anlaşıldığı, tedbirin kaldırılması taleplerinin reddedildiğini, Mahkeme tarafından hüküm altına alınan ihtiyati tedbir kararı nedeniyle davalı şirketin mevcut ve gelecekteki haklarının açıkça ihlal edildiği, bu nedenle 10/08/2022 tarihli kararın hukuka aykırı olduğundan kaldırılmasını, tedbirin devamına karar verilmesi halinde teminat miktarının %100’e çıkartılması talep etmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Davacı İİK 72 maddesine dayalı olarak açtığı menfi tespit davasında takibin tedbiren durdurulmasını talep etmektedir. İİK’nin 72/3. maddesinde; “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” hükmü mevcuttur.Bu sebeple,takipten sonra açılan menfi tespit davasında tedbiren icra takibinin durdurulması mümkün değil ise de ,olayda İİK 72/3. Maddesine göre tedbir kararı verilmesini engelleyen bir durum söz konusu olmadığından, bu yönden tedbir kararı verilmesi usul ve hukuka uygundur. Sözkonusu düzenlemeye göre ,ihtiyati tedbir kararı verilmesi için yaklaşık ispat veya HMK 389. Madde şartlarının araştırılmasına gerek bulunmamaktadır. İİK 72. Maddede menfi tesbit davalarında ihtiyati tedbir ile ilgili özel düzenleme olup, davanın takipten önce veya sonra açılması verilecek tedbirin şekli yönünden değişikliğe yol açmaktadır. Mahkemece, takipten sonra açılan davada İİK 72/3 maddesine göre tedbir kararı verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/09/2022