Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2162 E. 2023/1435 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2162
KARAR NO: 2023/1435
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/04/2022
NUMARASI: 2021/998 E – 2022/389 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 09/05/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; 19/06/2018 tarihinde davalı … A.Ş. tarafından müvekkiline ait … nolu sayacın kaçak elektrik kullanımından dolayı 82.203,49-TL para cezası verildiğini, verilen bu usulsüz kaçak elektrik tespit tutanağındaki para cezasının iptali ile birlikte müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığının tespiti talep ettiklerini, 19/06/2018 tarihli tespit tutanağının hukuka aykırı düzenlendiğini, tutanakta tanık adı soyadı ve imzası olmadığı gibi, tespit anındaki güç bilgi ve miktarının ayrıntılı şekilde belirtilmediğini, bu durumun tutanağın tek taraflı ve keyfi olarak düzenlenerek müvekkilinin mağdur edildiğini, 19/06/2018 tarihli tespit tutanağının müvekkili aleyhine verilen 82.203,49-TL güncel borcun gerçeği yansıtmadığını, dilekçe ekinde sunulan elektrik faturalarından anlaşılacağı üzere müvekkilinin işyeri elektrik borcunu düzenli ödediğini, ihtilaf döneminin 23/05/2018 son okuma tarihinin 19/06/2018 tespit tutanak tarihleri arasındaki süre dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekirken davalı şirketin doğru bulgu ve belgeler olmadan geriye dönük 12 ayı göz önüne alınarak kaçak tüketim bedeli hesapladığını, bir meskenin bu kadar elektrik kullanmasının imkânsız olduğunu, davalı şirketin hukuka aykırı verdiği para cezasının iptalini, açılan dava sonuçlanıncaya kadar davalı şirketin müvekkilinin elektriğinin kesilmemesi için bir an önce ihtiyati tedbire karar verilmesini, karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından 19/06/2018 tarihinde mahalde yapılan kontrolde giriş kofresinden harici hat ile nitelikli kaçak elektrik kullanımının tespit edildiğini, davacı adına … seri numaralı tutanağın düzenlendiğini, zabıt tespiti ve tespite istinaden yapılan tahakkuk hesabının tespit tarihindeki yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri gereğince yapıldığını, harici hatta bağlı cihazların tespitinin yapılarak zabıt üzerine açıkça yazıldığını, tespitte ve tahakkukta herhangi bir hata bulunmadığını, kaçak kullanıma konu mahalin bir iş yeri olduğunu beyanla, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece verilen kararın istinaf edilmesi üzerine,Dairemizin 23/11/2021 tarih ve 2021/2572 esas 2021/3119 Karar sayılı kararı ile ; taraf teşkili sağlanmaksızın davacının duruşmadan haberdar olduğu ve duruşmaya katılmadığı gerekçesiyle 6100 Sayılı Kanun’un 150/1. maddesi gereğince 05/07/2021 tarihinde dosyanın işlemden kaldırılmasına ve bahisle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğunu, davacı tarafın hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilmesinden ötürü dosyanın bozularak Mahkemeye iadesine karar verilmiştir.Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonunda; ” Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; davalı şirketin davacıya düzenlemiş olduğu para cezasına ilişkin 42.837,65 TL ‘lik kısmı bakımından para cezasının iptaline ve bu değer bakımından davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine” şeklinde hüküm kurulmuştur.Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir.Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; Kaçak elektrik kullanım tespiti ve tahakkuku mevzuata uygun olup müvekkil şirketin işlemlerinde herhangi bir hata bulunmadığı, davaya konu adreste müvekkili şirket personeli tarafından 19.06.2018 tarihinde kontrollerde; giriş kofresinden çekilen harici hat marifetiyle elektrik enerjisi tüketildiği tespit edilmiş olup nitelikli olarak kaçak elektrik kullanıldığının belirlendiği, bu tespit neticesinde … seri numaralı kaçak elektrik kullanımı tespit tutanağı düzenlenmiş ve davacı tarafça imzalanmış olduğu, tutanaktan da görüleceği üzere tespit esnasında harici hattan kullanım yapılan cihazların güç değerinin 28.400 Watt’ olduğu, bununla birlikte harici hatta tespit edilen 28,4 kW güç hesaba dahil edilerek 21.12.2017 tarihi ile tespitin yapıldığı 19.06.2018 tarihi arasındaki 180 gün X 28,4kW X 14 saat= 71,568 kWh hesabı yapılarak kaçak elektrik tarifesinden; yine aynı hesapla söz konusu tarihler arasında 71,568 kaçak ek tahakkuk (normal tarifeden) hesabı yapılarak 49.000,60 TL tutarında kaçak tahakkuk bedeli ve 32.574,00 TL tutarında kaçak ek tahakkuku bedeli fatura edildiği, Bilirkişi raporlarına itiraz ve talepleri değerlendirilmeden hüküm kurulduğu, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı yanın kullanımındaki tesisatta günlük çalışma saati 8 saat olarak kabul edilmiş olup ,bu kabulün açıkça hukuka ve somut gerçeğe aykırı olduğu, davacının ortalama günlük çalışma saati EPTH Yönetmeliği m.45/3-c gereği iki vardiya üzerinden 14 saat olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerektiği,zira dosyaya sundukları tüketim ekstreleri incelendiğinde, kaçak kullanım haricinde sayacın T1, T2 ve T3 zaman aralıklarında kayıt yaptığının göründüğü, sözkonusu ekstrede T1, T2 zaman aralığında 14 saatten fazla aktif olduğunun açıkça görüldüğü, müvekkili şirketçe, mevzuatta 14 saat olarak belirtildiği için, günlük çalışma süresi 14 saat olarak hesaba dahil edildiği, Ayrıca, davacı her ne kadar kaçak elektrik kullanmadığını iddia etmiş ise de; dosyasına iddiasını ve tutanakların aksini kanıtlar nitelikte, tespit tutanağı ve sair belgelerle aynı kapsam ve mahiyette herhangi bir somut delil sunamadığı, Davacı yan tarafından Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin “Ödeme” başlıklı 31. maddesindeki süre içerisinde faturalara itiraz edilmediği, bu sebeplerle kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, kaldırılması istenmiştir.HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , menfi tesbit talebine ilişkindir.Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; davalı şirket elemanları tarafından 19.06.2018 tarihinde davacı işyerinde yapılan kontrollerde; giriş kofrasından çekilen harici hat marifetiyle elektrik enerjisi tüketildiği tespit edildiği gerekçesiyle , H/131849 seri numaralı kaçak elektrik kullanımı tespit tutanağı düzenlenmiştid. Tutanakta davacı imzasının da bulunduğu görülmektedir. Tutanakta tespit esnasında harici hattan kullanım yapılan cihazların güç değerinin 28.400 Watt’ olduğu, bununla birlikte harici hatta tespit edilen 28,4 kW güç hesaba dahil edilerek 21.12.2017 tarihi ile tespitin yapıldığı,bu tesbite göre davalı şirketçe ; 19.06.2018 tarihi arasındaki 180 gün X 28,4kW X 14 saat= 71,568 kWh hesabı yapılarak kaçak elektrik tarifesinden; yine aynı hesapla söz konusu tarihler arasında 71,568 kaçak ek tahakkuk (normal tarifeden) hesabı yapılarak 49.000,60 TL tutarında kaçak tahakkuk bedeli ve 32.574,00 TL tutarında kaçak ek tahakkuku bedeli fatura edildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece yargılamada alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetteri Yönetmeliği’nin 42. maddesinde tanımlanan şekilde, giriş kofrasından harici hat çekerek kaçak elektrik kullandığı, davacı adıma düzenlenen 19/06/2018 tarihli … seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağında davacının imzasının olduğu, dava konusu tutanakta tespit anında ayrı hattan beslenen cihazlar ve bunların güç bilgilerinin ayrıntılı bir şekilde belirtildiği, (Beton sıkıştırma cihazı 12 Kw, Harç karıştırma Makinesi 9 kw, Araç Yıkama makinesi 7 kw, Dolap 0,4 kw ), sözleşmede abone detay bilgilerinde, kaçak tutanağında, dosyaya sunulan fotoğraflardan ve hatta davacı vekili beyanlarından dava konusu yerin mesken değil ticarethane olduğu, davacının 24.500,31-TL kaçak elektrik tüketim bedeli ve 14.865,53-TL Ek Tüketim bedeli olmak üzere, toplam 39.365,84-TL bedelden sorumlu olacağı görüşü bildirilmiştir.İtiraz üzerine alınan ek raporda : davacının KWH bazlı tüketim ekstresine göre, dava konusu işyerinde 17.00-22.00 (aktif puant) ve 22.00-06.00 saatleri arasında (gece puant) tüketimlerinin, gündüz tüketimin (06.00-17.00 saatleri arası) %10’nu kadar olduğu, bu durumun davalı işletmenin tek vardiya çalıştığının tartışmaya yer vermeyecek şekilde en büyük göstergesi olduğu, davalı elektrik dağıtım şirketi tarafından, dava konusu işyerinin iki vardiyalı çalıştığı dikkate alınarak çalışma saatinin 14 saat alındığı, fakat dava konusu iş yerinin iki vardiya çalıştığına dair resmi bir kurum tarafından sunulmuş her hangi somut belge bulunmadığı, bu nedenle çalışma saatinin ticarethane grubu için yönetmelikte belirtilen 8 saat alınması gerektiği, kök rapordaki kanaatinin aynen devam ettiği bildirilmiştir.Olayda uygulanması gerekli Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği (EPTHY) MADDE 45; 3/c) Sanayi tüketici grubundan enerji alanlar ile turistik tesisler, akaryakıt istasyonları, hastaneler, alışveriş merkezleri gibi vardiyalı hizmet veren tüketicilerden, tek vardiyalı çalışanlar için 7 saat, iki vardiya çalışanlar için 14 saat, üç vardiya çalışanlar için 21 saat, ç) Diğer tüketicilerde; 8 saat, olarak kabul edilir,şeklinde düzenleme içermektedir. (5) Üçüncü fıkranın (c) bendinin uygulanmasında, vardiya sayısının tespitinde kaçak tespiti yapan kuruluşun görevlilerinin tespiti ve şirket kayıtları, bunun mümkün olmaması halinde kamu kurum vekuruluşları tarafından verilen resmi belgeler göz önüne alınır. Çalışmasaatlerinin ikinci fıkranın (c) bendinde belirtilenlerden daha fazlaolmasının tespiti durumunda ise, tespit edilen saatler esas alınır.” hükümleri yer almaktadır. Bilirkişi ek raporunda ” davacının KWH bazlı tüketim ekstresine göre, dava konusu işyerinde 17.00-22.00 (aktif puant) ve 22.00-06.00 saatleri arasında (gece puant) tüketimlerinin, gündüz tüketimin (06.00-17.00 saatleri arası) %10’nu kadar olduğu, bu durumun davalı işletmenin tek vardiya çalıştığının tartışmaya yer vermeyecek şekilde en büyük göstergesi olduğu, davalı elektrik dağıtım şirketi tarafından, dava konusu işyerinin iki vardiyalı çalıştığı dikkate alınarak çalışma saatinin 14 saat alındığı, fakat dava konusu iş yerinin iki vardiya çalıştığına dair resmi bir kurum tarafından sunulmuş her hangi somut belge bulunmadığı, bu nedenle çalışma saatinin ticarethane grubu için yönetmelikte belirtilen 8 saat alınması gerektiği ” şeklindeki görüşünün yukarıda açıklanan yönetmelik hükmüne uygun olduğu,bu sebeple davalı tarafın bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.Diğer yandan ,dava menfi tesbit talebine ilişkin olup,kaçak ve ek kaçak tahakkukuna ilişkin faturalara itiraz edilmemiş olması ,menfi tesbit davası açılmasına engel teşkil etmediğinden bu yöne ilişkin istinaf sebepleri de yerinde görülmemiştir.Böylece, mahkemece verilen kararda maddi vakıa ve hukuki denetim yönlerinden usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı tarafın istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 2.926,23 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 732,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.194,23 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf masrafının istinaf eden davalı üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 09/05/2023