Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2144 E. 2022/2367 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2144
KARAR NO: 2022/2367
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/05/2022
NUMARASI: 2021/780 E – 2022/434 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 21/09/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; belirtilen muhtelif adreslerde davalı İSKİ tarafından yapılan/yaptırılan çalışmalar esnasında şirketlerine ait kablolar ile alt yapı tesislerine hasarlar verildiğini, zararların tazmini için alacaklarının tahsilini sağlamak amacıyla hasar tespit tutanağı, hasar keşif formu ve olay yeri resimlerine istinaden, taraflarınca icra takipleri başlatıldığını beyan ederek davalının haksız olan her bir itirazının ayrı ayrı iptali ile takiplerin devamına, haksız ve kötü niyetli davalı aleyhine her bir takip için ayrı ayrı % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, her bir takip için ayrı ayrı yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de, karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; belirtilen mahalde davalı İdareye değil, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere, İdareleri müteahhidi şirket kazı çalışması yapmış olduğunu, İdareleri ile yüklenici şirket arasında yapılan protokolün 28. maddesinde “Bu yüklenimin yerine getirilişinde, işin başından sonuna kadar ve ne nedenle olursa olsun, avaryalar dahil, kazı, taşıma, yükleme, boşaltma, istif, inşaat, montaj vb. tüm işlerin yapılması esasında meydana gelebilecek kaza, hasar, kayıp, ve zararların mali, hukuki ve cezai bütün sorumluluk ve sonuçları müteahhide aittir.” denildiğini, dava konusu hasarın oluştuğu yerde İdareleri tarafından ve İdare elemanlarınca herhangi bir çalışma yapılmadığını, beyan ederek davanın zamanaşımı, görev, husumet ve esastan reddine, davalı ile müteahhit firma arasında imzalanan sözleşme gereği çalışmayı yapan aşağıda adı ve adresi yazılı firmaların davaya dahil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava davacıya ait tesislere verildiği ileri sürülen zarar bedellerinin tahsiline yönelik yapılan İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas,İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyaları ile yapılan takiplere karşı itirazın iptali ve icra inkar tazminatına yöneliktir. Mahkemece ; “Davanın HMK. 114/1-b maddesi uyarınca yargı yolu caiz olmadığından İdari Yargı görevli olduğundan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine” karar verilmiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davanın Adli Yargı ve Ticaret Mahkemeleri’nde görülmesi gerektiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesinin henüz çok yeni olan 2021/1595E ve 2022/392 K sayılı 21.02.2022 tarihli kararı ile İstanbul BAM 4.Hukuk Dairesi’nin 2022/158E ve 2022/570 K sayılı ilamının da aynı doğrultuda olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Mahkemece; takip konusu yapılan maddi zararın, davalının kamu hizmeti kapsamında yürüttüğü kazı çalışmaları esnasında oluştuğu gerekçesi ile yargı yolu yönünden görevsizlik kararı verilmiştir. Davacı İSKİ Genel Müdürlüğü, bir kamu kurumudur ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlıdır. Davalı, kamu hizmeti niteliğindeki çalışmalarını özel hukuk kuralları çerçevesinde gerçekleştirmektedir. 6102 sayılı TTK m. 16’ya göre; kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlarının dahi tacir sayılacakları belirtilmiştir. Bu açıklamalar ışığında, davacı İSKİ’nin bir kamu kurumu olduğu ve kamu hizmeti yaptığı ancak, çalışmalarının özel hukuk hükümlerine bağlı bulunduğu ve tacir sıfatını taşıdığı, davalı … A.Ş.’nin da özel hukuk tüzel kişisi ve “tacir” olduğu benimsenmelidir. Haksız fiilden kaynaklanan ve ticari nitelik arz eden uyuşmazlığın da, adli yargı yerinde ve Ticaret Mahkemesi’nde çözümlenmesi gereklidir. (HGK’ nun 21/9/1983 gün ve 1980/11-2721; 1983/823 ile 29/11/1995 gün ve 1995/11-647; 1995/1043 sayılı kararları). Davada mahkeme görevlidir. Bu itibarla ,davacının istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK 353/1a-6.madde gereği kaldırılmasına,yargılamaya devam edilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.21/09/2022