Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2069 E. 2022/2383 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2069
KARAR NO: 2022/2383
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 16/06/2022
NUMARASI: 2021/791 E – 2022/493 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 21/09/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı şirketin … Mah. … Sok. No: … adresinde 22.07.2019 tarihinde, … Mah. … Sok. No: … adresinde 22.07.2019 tarihinde, … Mah. … Sok. No:.. adresinde 30.10.2019 tarihinde, … Mah. … Sok. ile … No:.. adresinde 13.11.2019 tarihinde,… Sok. No: … adresinde 23.11.2019 tarihinde, davalı İSKİ tarafından yapılan/yaptırılan çalışmalar esnasında şirketlerine ait kablolar ile alt yapı tesislerine hasarlar verildiğini, şirket elamanlarınca hasar tespit edildiğini, hasar keşif tutarı formu ve malzeme-işçilik cetveli düzenlendiğini, akabinde kamusal hizmet niteliğinde olan iletişimin aksamaması adına, müteahhit firma tarafından zarar giderildiğini, zararın tazmini için alacaklarının tahsilini sağlamak amacıyla hasar tespit tutanağı hasar keşif formu ve olay yeri resimlerine istinaden, taraflarınca … Mah. … Sok. No: .. adresi için İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası üzerinden, … Mah. … Sok. No: … adresi için İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden, … Mah. …Sok. No:… adresi için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası üzerinden, … Mah. … Sok. ile … No:.. adresi ile .. Sok. No: … adresi için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası üzerinden ilamsız icra takipleri başlatıldığını, bu takiplere ilişkin ödeme emirleri davalıya tebliğ edildiğini, davalı taraf borcun tamamına (aslına ve ferilerine) itiraz ettiğini, arabuluculuk kapsamında İstanbul Anadolu Arabuluculuk Bürosuna yaptıklarını, müracaatlarıyla anlaşmazlıkla sonuçlandığını, davalının meydana gelen hasardan sorumlu olduğu ve zamanaşımı sürelerinin dolmadığını, hasarın meydana geldiği yer bakımından İstanbul Anadolu İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle davalının yetkiye, alacağın aslına ve ferilerine yönelik tüm itirazları haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalının itirazlarının ayrı ayrı iptalinin gerektiğini, alacaklarının likit alacak olduğunu ve belgeleriyle birlikte davalı/borçluya bildirildiği halde, haksız itirazı ile takibin durmasına neden olan davalıdan ayrıca her bir takip için ayrı ayrı % 20 oranında icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini, her bir takip için ayrı ayrı yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili idare aleyhine davacı taraf icra takibi başlattıklarını, icra takibine taraflarınca yasal süresi içinde itiraz ettiklerini, davanın yargı yolu sebebiyle, görev yönünden reddi gerektiğini, yetki ve görev konuları 6100 Sayılı HMK madde 114’de dava şartı sayıldığından, yetkisiz ve görevsiz mahkemede açılan iş bu davanın, dava şartına aykırılık sebebiyle işin esasına girilmeksizin doğrudan reddinin gerektiğini, davaya konu hasarların gerçekleştiği adresler idarelerine bağlı … Dairesi Başkanlığının hizmet alanı içerisinde “… (2)” işi kapsamında yürütülen altyapı çalışması esnasında … AŞ.’ye ait hatlara hasar verildiği tespit edildiğini, takip ve dava konusu hasarlar idareleri ile ihale kapsamında çalışma yapan müteahhit firma tarafından gerçekleştirildiğini, davanın idareleri müteahhit firması olan … İş Ortaklığının (Adres: … Mahallesi, …Caddesi, No:.. Küçükyalı Maltepe/İSTANBUL) firmasına ihbarını talep ettiklerini, idareleri sorumlu tutulamayacağını, davanın reddi gerektiğini, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacı şirketinde müterafik kusur durumunun araştırılmasının gerektiğini, hasar iddiasına konu davacıya ait altyapı durumunun, boruların ve tesisatın projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediğinin araştırılmasını, istenilen tazminat bedelinin fahiş olduğunu, hasardan bu kadar zarar bedelinin çıkamayacağını, piyasa rayiçlerine uygun olmadığını, dava konusu tazminat alacağının, tek taraflı tutulan bir tutanağa dayandırıldığını, yargılamayla sübut bulacak nedenlerle haksız ve dayanaksız davanın husumet ve esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, yargı yolu bakımından İ.Y.U.K madde 2 gereğince, müvekkili aleyhine idari yargıda tam yargı davası olarak açılması gerektiği halde görevsiz olan mahkemenizde açılan davanın, görevsizlik sebebiyle reddini, davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddi ile lehimize %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatı takdirini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, lehlerine vekalet ücreti verilmesini verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Davanın HMK. 114/1-b maddesi uyarınca yargı yolu caiz olmadığından İdari Yargı görevli olduğundan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,” karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde; hükmün istinaf incelemesi sonuna kadar, ücreti vekalet yönünden icrasının durdurulması adına Tehir-i İcra talebinin kabul edilmesini, İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/791 Esas – 2022/493 Karar numaralı usul ve yasaya aykırı kararın bozularak davanın kabul edilmesini ve hükmedilen ücreti vekalet ve yargılama giderlerinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Mahkemece; takip konusu yapılan maddi zararın, davalının kamu hizmeti kapsa- mında yürüttüğü kazı çalışmaları esnasında oluştuğu gerekçesi ile yargı yolu yönünden görevsizlik kararı verilmiştir. Davalı İSKİ Genel Müdürlüğü, bir kamu kurumudur ve İstanbul Büyükşehir Be- lediyesi’ne bağlıdır. Davacı, kamu hizmeti niteliğindeki çalışmalarını özel hukuk kuralları çerçeve- sinde gerçekleştirmektedir. 6102 sayılı TTK m. 16’ya göre; kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlarının dahi tacir sayılacakları belirtilmiştir. Bu açıklamalar ışığında, davalı İSKİ’nin bir kamu kurumu olduğu ve kamu hiz- meti yaptığı ancak, çalışmalarının özel hukuk hükümlerine bağlı bulunduğu ve tacir sıfatını taşıdığı, davacı … A.Ş.’nin da özel hukuk tüzel kişisi ve “tacir” olduğu benimsenmelidir. Haksız fiilden kaynaklanan ve ticari nitelik arz eden uyuşmazlığın da, adli yargı yerinde ve Ticaret Mahkemesi’nde çözümlenmesi gerekir. Bu yönde yargısal uygulamalar yerleşiktir. (HGK’ nun 21/9/1983 gün ve 1980/11-2721; 1983/823 ile 29/11/1995 gün ve 1995/11-647; 1995/1043 sayılı kararları). Davacının vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca kabulü ile kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dava dosyasının mahkemesine gönderilmesi gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/09/2022