Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2068 E. 2022/2328 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/2068
KARAR NO: 2022/2328
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/06/2022
NUMARASI: 2021/781 E – 2022/524 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 20/09/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilİ şirketin Ümraniye … Müdürlüğü hizmet sahasında; “… Mah. … Sok. No:..” adresinde 04/09/2019 tarihinde, “… Mah. … Sk. ile … Sk kesi- şimi” adresinde 13/05/2019 tarihinde, “… Mah. … cad. İle …” adresinde 18/06/2019 tarihinde, “… Mah. … Sk. No:..” adresinde “26/02/2019 tarihinde, “… Mah. … Cad. No:..” adresinde 23/09/2019 tarihinde davalı … tarafından yapılan/yaptırılan çalışmalar esnasında şirketlerine ait kablolar ile alt yapı tesislerine hasar verildiğini, Söz konusu hasarlara ilişkin olarak şirket elemanları tarafından hasar tespiti yaptı- rıldığını, Hasar Keşif Tutarı Formu ve Malzeme-işçilik Cetveli düzenlendiğini, Akabinde kamusal hizmet niteliğinde olan iletişimin aksamaması adına, ivedilikle müteahhit firma tarafından zararın giderildiğini, zararın tazmini ve alacaklarının tahsilini sağlamak amacıyla; “… Mah. … Sok. No:… adresi için” İstanbul Anadolu …İcra Müdür- lüğü’nün … Esas nolu dosyası, ” … Mah. … Sk. ile … Sk. kesişimi “adresi için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası , “… Mah. … cad. İle …” adresi için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası, “… Mah. … Sk. No:..” adresi için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası, “… Mah. … Cad. No:…” adresi için ise İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas nolu dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı nedeniyle takiplerin durduğunu,Dava açılmadan önce arabuluculuk bürosuna başvurduklarını, anlaşmazlıkla sonuçlan- dığını, davalının meydana gelen hasardan sorumlu olduğu, zamanaşımı sürelerinin dolmadığını, hasarın meydana geldiği yer bakımından İstanbul Anadolu İcra Daireleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, bu nedenle davalının yetkiye, alacağın aslına ve ferilerine yönelik tüm itirazları haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla davalının itirazlarının ayrı ayrı iptalini , davalı aleyhine her bir takip için ayrı ayrı % 20 icra inkar tazminatına , yargılama giderleri ve ücreti vekalete hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; İdarenin eylemi ile zarara uğradığı iddiasındaki davacının zararını genel mahkemelerde talep ve dava etmek yerine, İYUK md.2 gereğince idare mahkemesinde açacağı tam yargı davası ile tazmin yoluna gitmesinin gerektiğini, açılan davanın yargı yolu yönünden işin esasına girilmeksizin doğrudan reddinin gerektiğini, Müddeabihe dayanak gösterilen tutanağın, müvekkili idareye haber verilmeden tek taraflı olarak düzenlendiğini, bu haliyle delil vasfı bulunmadığını, Davacı tarafın icra inkâr tazminatı istemesinin de hukuken mümkün olmadığını, takip ve dava konusu alacağın yargılama gerektirdiğini, Takip ve dava konusu hasarların idare ile ihale kapsamında çalışma yapan müteahhit firma tarafından gerçekleştirildiğini, davanın idareleri müteahhit firması olan … İş Ortaklığı firmasına ihbarını talep ettiklerini, idarelerinin sorumlu tutulamayacağını, Dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacı şirketin de müterafik kusur durumunun , hasar iddiasına konu davacıya ait altyapı durumunun, boruların ve tesisatın projesine ve yapı tekniğine uygun bir biçimde döşenip döşenmediğinin araştırılmasının gerektiğini, İstenilen tazminat bedelinin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi’nce: “Davanın HMK. 114/1-b maddesi uyarınca yargı yolu caiz olmadığından İdari Yargı görevli olduğundan DAVANIN DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE” karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde:Haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davanın Adli Yargı ve Ticaret Mahkemeleri’nde görülmesi gerektiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37.Hukuk Dairesinin henüz çok yeni olan 2021/1595E ve 2022/392 K sayılı 21/02/2022 tarihli kararı ile İstanbul BAM 4.Hukuk Dairesi’nin 2022/158E ve 2022/570 K sayılı ilamının da aynı doğrultuda olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Mahkemece; “takip konusu yapılan maddi zararın, davalının kamu hizmeti kapsa- mında yürüttüğü kazı çalışmaları esnasında oluştuğu” gerekçesi ile yargı yolu yönünden görevsizlik kararı verilmiştir. 6102 sayılı TTK m. 16’ya göre; kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlarının dahi tacir sayılacakları belirtilmiştir. Eldeki davada; davalı İSKİ İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı bir kamu kurumu ise de, çalışmalarının özel hukuk hükümlerine bağlı bulunduğu ve tacir sıfatını taşıdığı, davacı … A.Ş.’nin de özel hukuk tüzel kişisi ve “tacir” olduğu tartışmasızdır. Haksız fiilden kaynaklanan ve ticari nitelik arz eden uyuşmazlığın , adli yargı yerinde ve Ticaret Mahkemesi’nde çözümlenmesi gerekir. Bu yönde yargısal uygulamalar yerleşiktir. (HGK’ nun 21/9/1983 gün ve 1980/11-2721; 1983/823 ile 29/11/1995 gün ve 1995/11- 647; 1995/1043 sayılı kararları). Açıklanan nedenlerle ,davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 mad- desi uyarınca kabulü ile kararın kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dava dosyasının mahkemesine gönderilmesi gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/09/2022