Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/200 E. 2022/3053 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/200
KARAR NO: 2022/3053
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/12/2021
NUMARASI: 2021/685 E – 2021/997 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 28/11/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının kullanımında olan tesisatta kurum tarafından 30.11.2020 tarihinde yapılan kontrolde sistemde 100/5 oranlı akım trafosu kayıtlı olmasına rağmen yerinde 200/5 oranlı akım trafolarının takılı olduğunun tespit edildiğini, tespit üzerine zabıt tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereği 30.11.2020 tarih ve … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağının tanzim edildiğini, işbu tutanağa istinaden 42.433,52-TL tutarında kaçak elektrik tüketim tahakkuku ile 74.520,41-TL tutarında kaçak elektrik ek tüketim tahakkuku olmak üzere toplam 116.953,93-TL tutarında kaçak elektrik tahakkuku yapıldığını, davalı tarafça yapılan kısmi ödeme sonrası 86.953,93-TL tutarında kaçak faturası bakiye borcunun kaldığını, davalı borçlu aleyhine yukarıda bahsedilen kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek 100.142,17-TL’nin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderildiğini, davalı borçlu tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, dosyanın dava tarihi itibariyle güncel bakiyesi 120.852,74-TL tutarında olduğunu, davalı borçlu, ilgili kaçak elektrik faturalarının son ödeme tarihi geçmiş olmasına rağmen borcunu ödemediğini, davalı borçlu mevzuata uygun olarak düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin tahakkuku ödemekle yükümlü olup; söz konusu borca itirazının yerinde olmadığını, bu nedenle borçlunun itirazının iptalini ve hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde ; müvekkilin dava dışı lisanslı tedarik şirketi olan … A.Ş.’nin sözleşmeli abonesi olarak, … tesisat numaralı kullanım yerinde elektrik enerjisi kullanmakta iken, İstanbul Avrupa Yakası Bölgesi’nde tek yetkili elektrik dağıtım şirketi olan davacı tarafından, dava dilekçesinde belirtildiği gibi belirtilen kullanım yerinde kaçak elektrik enerjisi kullanıldığı iddiasıyla müvekkili hakkında 30.11.2020 tarih ve h/369215 no’lu kaçak/usulsüz elektrik kullanımı tespit tutanağı düzenlendiğini , müvekkili tarafından, elektrik enerjisinin kesilmesi baskısı altında banka dekontu ve dava dilekçesindeki ikrar ile ihtilafsız olduğu (HMK.m.188) üzere davacının banka hesabına 24.12.2020 tarihinde 30.000,00-TL ödenmiş ve müteakiben davacı aleyhine, 42.433,52-TL’lık faturanın 40.225,66-TL kısmından, 74.520,41-TL’lık faturanın tamamından borçlu olmadığının tespiti istemiyle, Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 2020/993 E. sayısına kayden menfi tespit davası açıldığını, davacı tarafından, mezkur davaya konu faturaların bedelinden müvekkilinin yaptığı 30.000,00-TL ödemenin mahsubuyla bakiye 86.953,93-TL’nın, faizi ve faizin KDV ile birlikte tahsili için İstanbul … İcra Müd.’nün … E. sayılı icra takibi başlatılmış ise de; müvekkilinin kanuni süresi içinde vaki haklı itirazı üzerine icra takibinin durmasına karar verildiğini, davacı tarafından mezkür icra takibine itirazın iptali istemiyle açılan huzurdaki davada tesis edilen 01.12.2021 tarihli ihtiyati haciz kararı gereğince menkul ve gayrimenkul malları üzerine hacizler tatbik ettirilmesi karşısında müvekkilinin 09.12.2021 tarihli icra dosya hesap raporuna göre bütün takip ferileriyle birlikte dosya borcu toplam 119.587,10-TL olmasına rağmen dosya borcu olarak talep edilen 121.658,00-TL’nı davacının banka hesabına 08.12.2021 tarihinde ödendiğini ve davacı tarafından haricen tahsil edildiği bildirilen takip dosyası, icra müdürlüğünce haricen tahsil sebebiyle hacizler kaldırılarak infazen kapatıldığının dosya kapsamından sunulan talep evrakı ve karar tensip tutanağından da anlaşıldığını, davaya konu İstanbul … İcra Müd.’nün … E. sayılı takip dosyası borcunun faiz, takip harç, gider ve vekâlet ücreti ile birlikte tamamının ödenmesi sebebiyle konusuz kalan huzurdaki davada, davanın esası hakkında karar verilmesine ver olmadığına karar verilmesi gerektiğini, davacı aleyhine açılan Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mah.’nin 2020/993 E. sayılı menfi tespit davasının, aynı alacak iddiasına ilişkin olarak davacı tarafından müvekkil aleyhine açılan huzurdaki itirazın iptali davasının çözümüne tesir edeceği şüphesiz olmakla, kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar bekletici mesele yapılması gerektiğini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda ; davanın devamı sırasında dava konusu borcun davalı tarafından davacı şirkete haricen ödenmiş olduğu, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasının haricen tahsil nedeniyle infaz olduğu, tahsil harcının alacaklı (davacı) taraf vekilince 08/12/2021 tarihinde ödenmiş olması, yine yargılama sırasında davalı tarafından borcun kapatılmış olduğuna dair cevap dilekçesi davacı vekilinin 17/12/2021 tarihli dilekçesiyle beyan edilmiş olması nedeniyle, dava konusuz kaldığı gerekçesiyle , davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,Alacağın hesabı gerektirir şekilde olması nedeniyle likit ve belirlenebilir olmaması ile borcun tamamen ödenmesi olması nedeniyle, davacı alacaklı tarafından %20 oranındaki icra inkar tazminat talebinin REDDİNE karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle;açılan itirazın iptali davasında tesis edilen 01.12.2021 tarihli ihtiyati haciz kararı gereğince, takip dosyasında müvekkilinin menkul ve gayrimenkul malları üzerine hacizler tatbik edilmiş olduğu, hal böyle olunca davalı müvekkilinin takibe konu borcu ihtiyariyle değil cebri icra ve haciz baskısı altında ödemek zorunda kalmış olup, müvekkilinin cebri icra ve haciz baskısı altında yapmak zorunda kaldığı ödemenin , – ilk derece mahkemesinin yanılgılı takdirinin aksine – davacının iddiasının/haklılığının hukuken müvekkilince de kabul edildiği anlamına gelmeyeceği gibi, bu yöndeki bir kabul ve değerlendirmeye dayanak da oluşturamayacağından, ilk derece mahkemesinin kararı hukuka aykırılık oluşturduğu, Konusuz kalması sebebiyle esas hakkında hüküm kurulmasına gerek olmayan somut davada; ilk derece mahkemesince, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin hangi taraf lehine hüküm altına alınacağının belirlenebilmesi için, HMK.m.331 hükmü gereğince yargılamaya devam edilerek, tarafların davanın açıldığı tarih itibariyle haklılık durumunun belirlenmesi ve dava sonucunda, haksız olduğu belirlenen taraf aleyhine yargılama gideri ile vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği, işbu itirazın iptali davasından önce açılmış ve hükme bağlanmış olan Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mah.’nin 2020/993 E. sayılı menfi tespit davasında tesis edilen hüküm, maddi ve hukuki yönden bağlantılı olduğu işbu itirazın iptali davasının sonucuna tesir edeceğinden, mezkür menfi tespit davasının kesinleşinceye kadar bekletici mesele yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,” ilk derece mahkemesince, menfi tespit davasının sonucu beklenilmeksizin haksız addedilen müvekkiline yargılama gideri ve vekâlet ücreti yüklenmiş olmasının hukuka aykırı olduğu, Davaya cevap dilekçesinde belirtildiği üzere, davaya/takibe konu faturalara ilişkin açtıkları Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mah.’nin 2020/993 E. sayılı menfi tespit davasında tanzim ettirilen bilirkişi raporunda; “müvekkilinin 42.433,52-TL’lık faturanın 41.315,30-TL kısmından sorumlu olmadığı, 74.520,41-TL’lık faturadan sorumlu olduğu başka bir söylemle, kaçak elektrik bedeli olarak tahakkuk ettirilen 116.953,93-TL’nın 75.638,63-TL kısmından sorumlu olmasına karşılık, 41.315,30-TL kısmından ise sorumlu olmadığı” yönünde tespit bildirilmiş olduğu, bilirkişi raporunun hükme esas ve dayanak alındığı mezkür menfi tespit davasında, işbu itirazın iptali davasından önce tesis edilen 12.11.2021 tarihli hüküm ile borçlu olunan ve olunmayan miktarların tesbit edildiğini, sözkonusu hükme göre bile, müvekkilinin takibe konu yapılan kaçak elektrik bedelinin (asıl alacağın) 41.315,30-TL kısmı yönünden takip ve dava tarihi itibariyle haklı olup bu haklılık durumuna göre, vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilesi gerekirken, bu husus da göz ardı edilerek, davada, müvekkilinin tamamen haksız, davacı ise tamamen haklıymış gibi müvekkil aleyhine yargılama gideri/vekâlet ücreti takdir edilmiş olmasının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür.HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, itirazın iptali talebine ilişkindir.Yargılama sırasında dava konusu borcun davalı tarafından davacı şirkete haricen ödenmiş olduğu, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasının haricen tahsil nedeniyle infaz olduğu dikkate alınarak dava konusuz kaldığı gerekçesiyle , davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. HMK’nun 331/1 maddesinde “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder” düzenlemesi benimsenmiştir. Bu yasal düzenlemeye göre, davanın açılmasına davalı tarafın sebep olup olmadığına, davacı tarafın dava açıldığı tarih itibariyle haklı olup olmadığına göre, yargılama giderlerinin hüküm altına alınması gerekmektedir. Somut olayda icra takibi 06/09/2021 tarihinde yapılmış,borca 14/09/2021 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir. İtirazın iptali davası 30/11/2021 tarihinde açılmıştır. İcra dosyasına haricen ödeme yapılma tarihi 08/12/2021 tarihidir. Davalı tarafça aynı faturalarla ilgili olarak Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mah.’nin 2020/993 E. Sayılı dosyasında, davacı sıfatıyla açtıkları menfi tespit davasında, 12/11/2021 tarihinde kısmen kabul kararı verilmiştir.Anılan kararın istinaf edilmesi üzerine Dairemizce yapılan istinaf incelemesi sonunda 2022/311 esas ve 2022 /3052 karar sayılı karar ile tarafların istinaf talebinin esastan reddine kesin olarak karar verilmiştir.
Böylece ; davacı tarafça yapılan takipte borca itiraz edilmesi üzerine, itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar olduğu gibi, başlangıçta haklılık durumunun da sözkonusu olduğu ,bu sebeplerle davacı taraf lehine vekalet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmesinde usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı tarafın istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf aşamasında yapılan giderlerin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesinleştiğinde olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/11/2022