Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/195 E. 2022/2083 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/195
KARAR NO: 2022/2083
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/09/2021
NUMARASI: 2015/301 E – 2021/623 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 06/07/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin … abone numaralı müşterisi olduğunu, aboneliğine ait kurum elemanlarınca yapılan incelemede sayaca müdahale edildiği gerekçesiyle 1.435,40 TL ve 19.8041,20 TL kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 21.236,40 TL ve sözleşmesinin iptal edilmiş gibi gösterilerek her ay davalı kurumca ceza tahakkuku tanzim edildiğini, davalının yapmış olduğu işlemlerin ilgili yönetmeliğe aykırı olduğunu, aboneliğin olduğu adresin küçük bir tekstil atölyesi olduğunu ve … görevlilerince her ay sayacın okunduğunu, kaçak tutanağından önceki yapılan kontrollerde sayacında herhangi bir usulsüzlük tespit edilmediğini, hal böyleyken sonrasında tarafına kaçak tahakkuku ve ek tahakkuk çıkartılmasının ilgili yönetmeliğe uygun olmadığını, yapılan kontrollerde sayaç üzerindeki mührün sağlam olduğunun tespit edildiğini ve mühür kırılmadan sayaca kapağını çıkartmanın mümkün olmadığını, bu durumun dahi taraflarınca sayaca müdahale etmediklerini ispatladığını, aboneliğin olduğu yerin küçük bir tekstil atölyesi olması nedeniyle kullanılan elektrikli cihazlar ile kaçak faturaları karşılaştırıldığında bu miktarda bir tüketim olmayacağının belirtildiğini, bu nedenle kaçak ek tahakkukundan dolayı davalıya 29.896,91 TL borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu tesisata ait mahalde 06/02/2014 tarihinde yapılan kontrolde saycın eksik tüketim yaptığının tespit edildiğini ve sayaç sökülerek laboratuvarda yapılan kontrolde “Sayacın damgalarıyla oynanmış, sayacın R ve T ölçüm devresine ait uçlar kesilerek sayaç bu fazlarda kayıt yapmaz hale getirilmiş, kaçak işleminin yapılması uygundur.” sonucunun çıkarıldığını, çıkan sonuca istinaden … adına … seri numaralı zabıt varakası tanzim edildiğini, ilgili zabıt için yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri dikkate alınarak 1.435,40 TL kaçak bedeli ve 19.801,20 TL kaçak ek tahakkuku olmak üzere toplam 21.236,60 TL bedel tahakkuk ettirildiğini, bahse konu tutanak mahallinde 13/07/2012 tarihinde tespit edildiği üzere … adına abonelik sözleşmesi bulunduğunu, tutanak tanzim edilen sayacın da abonenin sözleşmesi döneminde kayda alındığını ve bu sayaç üzerinden enerji tüketimi yapan başkaca bir kullanıcının olmasının mümkün olmadığını, dolayısıyla sorumluluğun ilgili abone …’e ait olduğunu, müvekkili tarafından davacı adına yapılan tespit ve tahakkukların ilgili döneme ait yasal mevzuata uygun olduğunu ve herhangi bir hata bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; “İncelenen İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden davalı şirketin 21.236,60 TL asıl alacak ve bu alacağa işletilen 1.318,08 TL işlemiş faiz ile 237,26 TL temerrüt faizinin KDV’si olmak üzere toplam 22.791,94 TL üzerinden takip yapıldığı anlaşıldığından ve bilirkişi raporları ile davacının kaçak kullanımda bulunduğu, kaçak kullanım nedeniyle tahakkuk eden bedelin ilgili yönetmeliklere uygun olduğu ve bu kapsamda oluşan asıl borcun takip tarihinde 21.236,60 TL olduğu, davacıdan talep edilen diğer alacakların ise takip dosyasına konu edilmiş alacağın ferisi niteliğinde işlemiş faiz, temerrüt faizi ile icra harç ve masrafları ile vekalet ücretinden kaynaklandığı” gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; … seri no ve 06.02.2014 tarihli Sayaç Değiştirme Tutanağı ile müvekkilinin sayacı sökülüp laboratuvara gönderildiğini, 07.02.2014 tarihli Sayaç Muayene Talep ve Sonuç Formu ile sayaç ile oynanmış olduğu tespit edilmiş olmasına rağmen … seri nolu 06.02.2014 tarihli Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı ile laboratuvarın tespit ettiği bulguları laboratuvar tespit etmeden 1 gün önce tespit edilmiş bulunduğunu, kronolojik sıra takip etmesi gereken belgelerdeki bu uyumsuzluğun daha inceleme yapılmadan kurum tarafından kaçak olduğuna göre hüküm kurulduğunu ve sonrasında buna uyumlu laboratuvar formunun hazırlandığını düşündürdüğünü, ayrıca müvekkilinin de üzerinde imzası bulunan Sayaç Değiştirme Tutanağında sayacın mühürü ile oynandığı veya mühür üzerinde herhangi bir hasar olduğuna dair bir ifade bulunmadığını, müvekkili tarafından sayaç mühürü sağlam bir şekilde kurum yetkililerine teslim edildiğini, sayacın zaman içerisinde ömrünü doldurduğundan veya diğer sebeplerden dolayı bozulmuş ve eksik ölçüm yapmaya başlamış olabileceğini, bunun sebebinin müvekkilinden kaynaklanmadığını, -Davanın ,mahkemenin gerekçeli kararında belirttiği üzere, icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davası olmayıp, davalı elektrik kurumunun düzenlemiş olduğu tahakkuk fişlerine istinaden açılmış menfi tespit davası olduğunu, – Belirtilen tahakkuk fişlerinden bir kısmının kuruma ödenmiş olup, mahkeme tarafından bu ödemeler dikkate alınmadan ve borcun ne kadar olduğu belirlenmeden davanın reddine karar verildiğini ileri sürmüştür. Dava, kaçak tahakkuku nedeniyle menfi tespit talebine ilişkindir. Takip dosyasının incelenmesinde takibin, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile davalı-alacaklının, davacı/borçlu aleyhine ilamsız yolla, diğer alacaklılar 21.236,60 TL’ye dayalı olarak, 21.236,60 TL asıl alacak, 1.318,08 TL işlemiş faiz ve 237,26 TL işlemiş faize tahakkuk eden %18 gider vergisi olmak üzere toplam 22.791,94 TL’nin takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %16,80 yasal faizi ve bu faize tahakkuk edecek %18 gider vergisi ile birlikte tahsilini talep ettiği, ödeme emrinin borçluya tebliği üzerine takibin kesinleşmiş olduğu görülmektedir. Dosya kapsamından; davacının … Abone numarası ile davalının müşterisi olduğu, Kontrol ve Sayaç Değiştirme tarihinin 06-02-2014 olduğu, kontrolden önceki son okuma tarihinin ise 23-01-2014 olduğu, 06.02.2014 tarihli … seri no’ lu Sayaç Değiştirme Tutanağına göre, dava konusu mahalde kayıtlı … no” lu abone …’e ait elektrik tesisatında elektrik dağıtım – görevlilerince yapılan kontrollerde sayacın eksik tüketim yaptığının tespit edildiği, tesisata bağlı … marka … seri nolu sayaç sökülerek laboratuvara sevk edildiği, yerine … marka … seri no’ lu sayaç takıldığı, sökülen sayaç faz akım değerlerinin R fazının:19,7A ,S:20,3A ve T:58,8A olarak kayıt altına alındığı tespit edilmiştir. – Kaçak Takip Müdürlüğü Sayaç Ayar Tamir Bakım Başmühendisliği 07.02.2014 tarihli Sayaç Muayene Talep ve Sonuç Formunda “sayacın damgalarıyla oynanmış, sayacın R ve T ölçüm devresine ait uçlar kesilerek sayaç bu.fazlarda kayıt yapmaz hale getirilmiş,”” tespiti yapılarak kaçak işleminin yapılmasının uygun olduğu ve sayacın % 66,8 değerinde eksik tüketim yaptığı belirtildiği, 06.04.2014 tarihli … seri no’ Ju … Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı incelendiğinde laboratuvar sonucuna istinaden … adına kayıth … no’ lu tesisatta kullanılan … marka … seri no’lu sayaca ilişkin davalı tarafından 1.434,00 TL kaçak ve 19.801,20TL toplam 21.236,4TL kaçak ek tahakkuku yapıldığı anlaşılmaktadır. 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak 01/03/2003 tarihinde yürürlüğe giren Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesi hükmünde; dağıtım sistemine, sayaçlara veya ölçü sistemine ya da tesisata müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle, eksik veya hatalı ölçüm yapılması ya da hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden mevzuata aykırı bir şekilde elektrik enerjisi tüketimi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiştir. Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun 29/12/2005 tarihli toplantısında; 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmış; bu alınan karar, aynı kurum tarafından hazırlanan ve 08/05/2014 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren “Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği” nin yürürlüğe girmesine kadar hüküm icra etmiştir. 622 sayılı Kararda ise, bu kararın yürürlükte olduğu süre içinde kaçak elektrik enerjisi kullanılması halinde, tahakkuk işleminin nasıl yapılacağı ve esas alınacak süre yönünden; 1. maddesinin (B)-(1)-(a) bendinde, “ …kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin olarak yapılacak hesaplamada esas alınacak süre; tutanak düzenlenmiş olması kaydıyla kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme ve son endeks okuma işlemlerinden en son yapılanın işlem tarihi ile kaçak tespitinin yapıldığı tarihe kadar olan süredir ve bu süre 90 günü geçemez. Bu sürenin dışında müşterinin kaçak elektrik enerjisi kullanım başlangıç tarihinin doğru bulgu ve belgelerle tespit edilmesi halinde, kaçak tüketime ek olarak yukarıdaki paragraf çerçevesinde belirlenen başlangıç tarihinden itibaren, doğru bulgu ve belgelerle tespit edilmiş kaçak elektrik enerjisi kullanımı başlangıç tarihine kadar geriye dönük normal tüketim hesabı yapılır. Bu süre 12 ayı geçemez. Yapılacak hesaplamada tüketimin yapıldığı kabul edilen dönemlerdeki birim fiyatlar dikkate alınır ve gecikme zammı alınmaz.” Aynı maddenin (C) bendinin alt bentleri (a) ile (b)-(3) bendinde ise, “ a) Tüm müşteriler için öncelikle ihtilafsız dönemlerdeki tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değerine göre, (Kaçak kullanım tespitinin yapıldığı tarihten geriye dönük olarak yapılan incelemeler sonucunda, tüketim değerlerinin düşmeye başladığı tarih tespit edilebiliyorsa, bu tarihten önceki dönem ihtilafsız dönem olarak kabul edilir.) b) Doğru tespit edilmiş tüketim değeri yoksa; 3) Meskenler ve müstakil trafolular hariç olmak üzere diğer abone gruplarında, tespit edilen kurulu gücün kullanma faktörü olarak alınan 0.60 ile çarpımı sonucu bulunan değer bağlantı gücü olarak kabul edilir ve bu değer 3 kw’ın altında olmamak üzere ortalama aylık çalışma saatlerine göre, hesaplanır.”şeklinde düzenleme yapılmıştır. Buna göre, bilirkişi raporlarının birbirine doğruladığı, 12.06.2016 tarihli bilirkişi raporunda tüketim ortalamasının %66,8 oranında düşük olduğu tespit edilerek hesaplama yapıldığı, sayaca müdahale edildiğinin laboratuvar raporuyla da sabit olduğu ve kullanımın kaçak niteliğinde olduğu değerlendirilerek yazalı şekilde karar vrelimesi usul ve yasaya uygundur. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararın mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 06/07/2022