Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1705 E. 2023/1457 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1705
KARAR NO: 2023/1457
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/03/2022
NUMARASI: 2021/530 E – 2022/206 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 11/05/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının … Mah. … Cad. No:.. Küçükçekmece/İstanbul adresine ait tesisatında müvekkili şirket görevlilerince yapılan kontrolde harici hat vasıtası ile tesisata kayıtlı sayaç haricinde kaçak elektrik kullanımı yapıldığının tespit edilmesi üzerine zabıt tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereği 09.02.2021 tarih ve … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağının tanzim edildiğini, işbu tutanağa istinaden 440.362,44 TL tutarında kaçak elektrik tüketimi tahakkuku yapıldığını, davalı aleyhine arz edilen kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek 452.556,37TL’ nin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderildiğini, davalı tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, kaçak elektrik kullanımının tutanaklar ile sabit olduğunu, davalının mevzuata uygun olarak düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin tahakkukunu ödemekle yükümlü olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine hükmolunacak meblağın %20’ sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı süresinde cevap vermeme suretiyle davayı inkar etmiş, bilahare kendisini vekil ile temsil ettirmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından; “Davacı şirket görevlilerince, 09.02.2021 tarihinde “… Mah. … Cad. No:.. Küçükçekmece/İstanbul” adresinde bulunan işyerinde (Ticarethane) kurulu .. no.lu hiz.lantı noktasında, davalı… Tic. Ltd. Şti.’ nin sayaçtan geçirmeden harici hat çekerek enerji kullandığının tespit edildiği ve tespite istinaden davalı adına 09.02.2021 tarihli … seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiği, bu tespitin aksinin kanıtlamadığı, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre davacı şirketçe düzenlenen kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarının aksi ispat edilmediği sürece yasal nitelik taşıdığı, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği ilgili maddesi uyarınca davalının “sayaçtan geçirilmeden harici hattan enerji kullanımının” kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiği, 09.02.2021 tarihli…seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağına istinaden, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği uyarınca ve tutanak döneminde EPDK tarife tablosundaki belirlenen ticarethane tek terimli tek zamanlı abone grubuna ilişkin birim fiyatlar dikkate alınarak yapılan hesaplamada kaçak tüketim bedelinin 428.600,46 TL olduğu, enerji bedeli (asıl alacak) 428.600,46TL üzerinden hesaplanan gecikmiş gün faizinin 10.057,82TL ve faizin KDV’ sinin 1.810,41TL olduğu, davacının, 428.600,46 TL enerji bedeli, 10.057,82 TL gecikmiş gün faizi ve 1.810,41 TL temerrüt faizin %18 gider vergisi olmak üzere toplam 440.468,69 TL davalıdan alacaklı olduğu ” gerekçeleriyle; Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına yöneltilen itirazın 428.600,46 TL asıl alacak (enerji bedeli), 10.057,82 TL gecikmiş gün faizi ve 1.810,41 TL temerrüt faizinin %18 gider vergisi olmak üzere toplam 440.468,69 TL yönünden iptaline ve takibin bu miktar üzerinden devamına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Karara karşı davacı ve davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ilgili mevzuat hükümleri uyarınca davacının kaçak elektrik kullandığı sabit olup kaçak elektrik kullanım tespiti ve tahakkuku mevzuata uygun olduğunu, rapora itirazlarını karşılar nitelikte inceleme yapılmaksızın hüküm tesis edildiğini, bilirkişi raporunda mevcut bulunan hatalı tespitler nedeni ile hükümde asıl alacağın 440.362,44-TL yerine 428.600,46-TL olarak hatalı hesaplandığını, -Bilirkişi raporunda da davaya konu kaçak elektrik tüketimi için tıpkı müvekkili gibi 207.600 kWh olarak hesaplandığını, ancak EPDK tarafından belirlenen ulusal tarife bileşenlerinin tatbikinde hataya düşüldüğünü ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; borç miktarının yüksekliği dikkate alınarak dosyanın heyet bilirkişiye gönderilmesini talep etmelerine rağmen bu talepleri dikkate alınmadan yetersiz ve yanlış bilirkişi raporuyla karar oluşturulduğunu, borca itirazlarında da belirttikleri üzere resmi şekilde yönetmeliğe uygun bir kesme olmadığı halde sistemde kesme yapmış gibi gösterip bu dönemdeki kullanımın usulsüz ve kaçak gösterildiğini, fatura dönemine ait iki kez ayrı ayrı kaçak fatura tahakkuk ettirildiğini, günlük sekiz saat çalışan iş yerini Yönetmelik dşına çıkarak 21 saat çalışıyor gibi hesaplama yapıldığını, son okuma tarihinden itibaren 23 günlük süre geçmesine rağmen yine yönetmelik dışına çıkarak belge bulgu yokmuş gibi 365 gün geriye gidildiğini, 0.6 kulanım faktörü çarpan olarak alınmadan hesaplama yapıldığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava, kaçak tahakkukuna adayalı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 14/04/2021 tarihinde 440.362,44 TL asıl alacak, 10.333,84 TL işlemiş yıllık faiz, 1.860,09 temerrütün faizi olmak üzere toplam 452.556,37 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı- borçlunun süresinde itirazı üzerine takip durmuştur. Mahkemece bilirkişiden rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda; ” Davacı şirket görevlilerince, 09.02.2021 tarihinde “… Mah. … Cad. No:.. Küçükçekmece/İstanbul” adresinde bulunan işyerinde (Ticarethane) kurulu … no.lu hizmet bağlantı noktasında, Davalı … Taşımacılık Tic. Ltd. Şti.’ nin sayaçtan geçirmeden harici hat çekerek enerji kullandığının tespit edildiği ve tespite istinaden Davalı adına 09.02.2021 tarihli … seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlendiği, işbu tespitin aksini gösterecek herhangi bir belgenin dosya kapsamında mevcut olmadığı, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre davacı şirketçe düzenlenen kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarının aksi ispat edilmediği sürece yasal nitelik taşıdığı, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği ilgili maddesi uyarınca davalının “sayaçtan geçirilmeden harici hattan enerji kullanımının” kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiği, 09.02.2021 tarihli … seri numaralı kaçak elektrik tespit tutanağına istinaden, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği uyarınca ve tutanak döneminde EPDK tarife tablosundaki belirlenen ticarethane tek terimli tek zamanlı abone grubuna ilişkin birim fiyatlar dikkate alınarak yapılan hesaplamada kaçak tüketim bedelinin 428.600,46 TL olduğu,Davacının, 428.600,46 TL Enerji bedeli, 10.057,82 TL gecikmiş gün faizi ve 1.810,41 TL Temerrüt Faizin 418 gider vergisi olmak üzere toplam 440.468,69 TL Davalı yandan alacaklı olduğu” mütalaa edilmiştir. Bilirkişi raporuna her iki taraf da itiraz etmiştir. Diğer taraftan, 6100 sayılı HMK’nın “İlamların ve resmî senetlerin ispat gücü” başlıklı 204 üncü maddesi; “(1) İlamlar ile düzenleme şeklindeki noter senetleri, sahteliği ispat olunmadıkça kesin delil sayılırlar. (2) İlgililerin beyanına dayanılarak noterlerin tasdik ettikleri senetlerle diğer yetkili memurların görevleri içinde usulüne uygun olarak düzenledikleri belgeler, aksi ispatlanıncaya kadar kesin delil sayılırlar. (3) Mahkeme, yukarıdaki belgelerden biri hakkında şüphe uyandıran bir hâl görürse, ilgili daireden açıklama isteyebilir.” hükmünü düzenlemektedir. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; ticarethane abonesi olan davalı hakkında, dağıtım lisansına sahip tüzel kişi olan davacı şirkete bağlı görevliler tarafından düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağında, harici hat çekilmek suretiyle kaçak elektrik kullandığı tespit edilmiştir. Davaya konu tutanağın, bir özel hukuk tüzel kişisi olduğu tartışmasız olan davacı şirkette hizmet akdiyle çalışan görevliler tarafından düzenlenmiş olduğu gözetildiğinde, HMK’nın 204 üncü maddesinin ikinci fıkrasında hüküm altına alınan belgelerden olmadığı tartışmasızdır. Eş söyleyişle, kaçak elektrik tutanağı, aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgelerden değildir. Diğer taraftan, “Kaçak elektrik enerjisi tüketiminin tespit edilmesinde, ilgili tüzel kişinin tespitini doğru bulgu ve belgelere dayandırması ve tüketici haklarının ihlal edilmemesi esastır.” şeklindeki düzenleme ile ispat yükü, abonesi olan davacının sözleşme hükümlerine aykırı olarak kaçak elektrik kullandığı yönündeki tespite dayanarak davaya konu bedeli talep eden davacı şirkete aittir. HMK’nın “Bilirkişi raporuna itiraz” başlıklı 281 inci maddesinin birinci fıkrası; “(1) Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” hükmünü içermektedir. Tüm bunlara göre, davalı şirket tarafından takibe itirazda elektriğin usule uygun olmadan kesildiği ileri sürülmüş olup, mahkemece davalının tutanak öncesi aboneliğinin olup olmadığı, varsa aboneliğin sona erdirilme nedenleri tartışılmamış, varsa önceki tüketimleri ve faturalandırmalar raporda değerlendirilmemiştir. Bilirkişi raporuna karşı her iki taraf da itiraz etmiştir. Mahkemece bu itirazlar değerlendirilmeksizin tutanakların aksi sabit oluncaya dek geçerli olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Açıklanan nedenlerle, tarafların istinaf başvurusunun kabulüyle HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince karar kaldırılarak, davalı adına abonelik olup olmadığının sorularak varsa tüm abonelik dosyası ile aboneliğin sona eridirilmesine ilişkin belgeler getirtilerek konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden, denetime elverişli rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edenlere isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 11/05/2023