Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1612 E. 2023/1251 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1612
KARAR NO: 2023/1251
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/09/2018
NUMARASI: 2015/199 E – 2018/988 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 26/04/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin fabrikasında ticari faaliyetlerini sürdürdüğünü, kamu kurumları ve özel sektör kuruluşlarına hizmet verdiğini, davalı kurumdan gelen 12/02/2015 tarihli yazı uyarınca “faturalara ilişkin yapmış olduğunuz itiraza ilişkin, faturaların hesaplanmasında hata olmadığı, ancak yönetim kurulunca alınan karar gereği gerekli şartların oluşması halinde tahakkuk edilen ceza bedellerine indirim yapılacağı ve bu bedellerin … numaralı faturada 145.424,80 TL ve … numaralı faturada 390.690,06 TL olmak üzere toplam 536.114,86 TL indirim yapılacağını, aksi halde ilgili faturaların ödenmemesi veya ödeme talebi ile yapılandırılmaması halinde 23/02/2014 tarihi itibariyle gaz akışının durdurulacağı ve yasal takip başlatılacağı”nın bildirildiğini, davacı şirketin abonmanlık sözleşmesinin imzalanmasından bu tarihe kadar kurum tarafından gönderilen tüm faturaların eksiksiz ödendiğini, ancak sadece gönderilen dava konusu fahiş ve haksız faturalara itiraz edildiğini, ancak yine de şimdiye kadar olan süreçte enerjinin kesilmemesi için davacı şirketin ihtirazi kayıt ile dava açma hakkı da saklı kalmak kaydı ile davalı kuruma teminat olarak 200.000,00 TL ödeme yapıldığını, bu nedenle davalı kurum tarafından 23/02/2015 tarihinde gaz kesintisinin yapılacağı ihtarının da ivedi olarak göz önüne alınması kaydı ile yatırılan bedelin ihtiyati tedbirin teminatı olarak kabul edilerek fabrikada yürütülen faaliyetlerin aksamaması ve yüzlerce çalışanın mağdur edilmemesi için faturalara dayalı enerji kesintisinin durdurulamayacağına ilişkin tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, anılan nedenlerle öncelikle ihtiyati tedbir kararı verilmesi ile 08/07/2014 tarihli ve 462.450,86 TL ve 08/07/2014 tarihli … numaralı 816.542,23 TL bedelli faturalardan kaynaklı davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı ile imzalanan Abone Bağlantı Sözleşmesinde abonenin doğal gazla ilgili iş ve işlemlerde Doğalgaz Piyasası Kanunu ve bu kanun kapsamında EPDK tarafından çıkarılmış ve çıkarılacak olan kurul kararları, yönetmelik, düzenlemeleri teknik şartnameleri, yayınlanmış ve yayımlanacak uygulama kurallarına uymayı ve bu kapsamda tahakkuk edecek tüm bedelleri ve doğabilecek farkları ödemeyi kabul ettiğini, yine bu sözleşmenin 4.maddesinde “kaçak veya usulsüz doğalgaz kullanımının tespiti halinde EPDK mevzuatı kapsamında doğalgaz kesilerek hizmet durdurulur ve kaçak doğalgaz kullanım halinde %200, tekerrürü halinde %300 ceza, usulsüz doğalgaz kullanımı halinde ise sayaç açma-kapama bedelinin 3 katı olacak şekilde ceza uygulanır”hükmünün mevcut olduğunu, davacının sözleşmeyi imzaladığını, bu nedenle mevzuattan ve şartlardan haberdar olduğunu, buna rağmen sayaca müdahale ettiğini, davalı kurumun işlemlerinin mevzuata uygun olduğunu, davacının sayaca müdahalesinin tutanak ile tespit edildiğini ve söz konusu sayacın … Tic.AŞ’ye gönderildiğini, burada da sayaca müdahale edildiğinin tespit edildiğini, daha sonra davacı tarafından sayacın kurulması olayının gerçekleştirildiğini, bu olay üzerine sayacın değiştirildiğini, daha sonra da dava konusu edilen cezalı faturanın çıkarıldığını, davalı kurumun mevzuat çerçevesinde bu işlemi gerçekleştirdiğini, bu nedenle 462.450,86 TL bedelli faturanın kıyas hesabındaki hata nedeni ile 317.414,00 TL olarak tespitine, bunun dışındaki talepler açısından davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesince; davalı şirket elemanları tarafından dava konusu sayaçtaki endekslere yapılan müdahalenin fotoğraflandığını ve 19/06/2014 tarihinde 12:03’de yapılan kontrolde 149202 m3 kullanımın bulunduğu, 25/06/2014 tarihinde 11:33’de yapılan kontrolde ise 139147 m3 kullanım olduğu, normal bir sayaçta arada geçen 1 haftalık süre içerisinde kullanıma bağlı olarak sayaç numaratörünün artması gerekirken 6 günlük süre içerisinde sayaç yaklaşık 10000 m3 düşerek geriye gittiği, yine sayacın kulak mühürlerinin ilk mühürlü haline göre ters mühürlenmiş oldukları, bu itibarla davacı tarafın sayaca müdahalede bulunarak kaçak doğalgaz kullanma eyleminin sabit olduğu ve davalı şirket tarafından kaçak tahakkuku yapılmasının hukuka uygun olduğu, ilk kaçak kullanımın 07/12/2012 tarihli tutanakla tespit edildiği, dolayısıyla haziran 2014’te yapılan tespitin 2. kaçak kullanım olduğu ve %300 cezalı tarhiyat yapılmasının uygun olduğu fakat kaçak ve usulsüz doğalgaz kullanımı durumunda uygulanacak usul ve esasların 2. maddesine göre kaçak olarak doğalgaz kullanma süresinin kontrol, mühürleme, sayaç açma kapama, sayaç değiştirme, sayaç sökme takma, pil değiştirme, doğalgaz kullanım sözleşmesinin imzalanması işlemlerinden en son yapılanın işlem tarihi ile kaçak tespitinin yapıldığı tarihine kadar olan süre olduğu, 16/06/2014 tarihindeki sayaç işaretinin 138790, 19/06/2014 tarihindeki sayaç işaretinin 149202, 25/06/2014 tarihindeki sayaç işaretinin 139146 olduğu, davalı … tarafından 27/01/2014-02/07/2014 tarihleri arasındaki dönem için kıyas fatura tahakkuk ettirildiği ancak son kontrolün 25/06/2014 tarihi olduğu dolayısıyla 25/06/2014 ile tutanak kıyas tarihi olan 02/07/2014 tarihi arasındaki 7 gün için %300 cezalı hesaplama yapılması ve 69.745,68 TL kaçak doğalgaz ceza bedelinin hesaplanması gerektiği, ayrıca 27/01/2014 ile 25/06/2014 tarihleri arası için ise eksik tüketim hesabı yapılarak 231.112,37 TL tahakkuku gerektiği, yani davacının 08/07/2014 tarih … nolu 2. kaçak kullanım üzerine hesaplanan 816.542,23 TL kaçak ve kaçak ek tahakkukuna ilişkin fatura için 300.858,08 TL borçlu, 515.684,18 TL borçlu olmadığı, yine davalı tarafından davacıya ilk kaçak kullanım dönemine ilişkin tutulan … nolu toplam 462.450,86 TL’lik fatura yönünden ise davacının davalı şirket komisyonuna yapmış olduğu itiraz sonucu bu faturanın 317.464 TL olarak düzeltildiği, dolayısıyla bu faturadan 144.986,86 TL’lik kısım için davanın konusuz kaldığı ve davacının ilk kaçak tüketim yaptığı döneme ilişkin kesilen bu faturanın mevzuata uygun olduğu gerekçesi ile … nolu 462.450,86 TL bedelli fatura için komisyon raporu ile 317.464 TL olarak düzeltilmesi ve davalının da cevap dilekçesindeki kabulü doğrultusunda 144.986,86 TL’lik kısım için dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, düzeltilen 317.464 TL bedel açısından ise açılan davanın reddine karar verilmiş; karar taraf vekillerince istinaf edilmiştir. Dairemizce yapılan istinaf incelemesi sonucunda , 08/11/2021 tarihli : 2020/721-2021/2919 esas ve karar sayılı kararla ” sayaca ilişkin akredite deney ve kalibrasyon laboratuarı olan …’de muayene yapıldığı ve laboratuar sonuç raporu ile sayaç üzerinde tespit edilen hususlar, bilirkişi raporu ile tespit edilen tutanak öncesi ve sonrası tüketimler arasında bariz fark bulunması nedenleriyle, Doğal Gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği – Kaçak ve Usulsüz Doğal Gaz Kullanımı – Kaçak doğal gaz kullanımı madde 52 uyarınca sayaca müdahale edilerek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek suretiyle 07/12/2012-02/07/2014 tarihli arasında kaçak kullanımın bulunduğu gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun reddine, davalı şirketin istinaf başvurusu açısından ise; %300 cezanın uygulanacağı sürenin başlangıcı yönünden ilk derece mahkemesince hüküm kurmaya elverişli bulunmaması nedeni ile hükme esas alınmayan ancak aslında hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesi ile 19/06/2016 tarihli rapor doğrultusunda ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve … nolu 816.542,23 TL’lik faturaya ve … nolu fatura ile kesilen ve daha sonra komisyon raporu ile düzeltilen 317.414 TL lik miktara yönelik menfi tesbit talebinin reddine, … nolu fatura ile kesilen 462.450,86 TL’lik fatura komisyon raporu ile 317.414 TL olarak düzeltildiğinden 144.936,86 TL’lik kısım için dava konusuz kaldığından bu miktar yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Dairemizce verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesince ; Esas No: 2022/816 Karar No : 2022/2439 sayılı ilamla” “Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere ve özellikle davacının kaçak doğal gaz kullanımına yönelik tespitte bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazlarının reddine, Kaçak ve kaçak ek tahakkuku yapılmasına ilişkin olarak EPDK tarafından 06/08/2004 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Kaçak veya Usulsüz Doğal gaz Kullanımı Durumunda Uygulanacak Usul ve Esaslar’ın ilgili maddeleri şöyledir; “Madde 2 – Kaçak olarak doğal gaz kullanma süresi; kontrol, mühürleme, sayaç açma-kapama, sayaç değiştirme, sayaç sökme-takma, pil değiştirme, doğal gaz kullanım sözleşmesi imzalanması, varsa daha önce kaçak doğal gaz kullanıldığına ilişkin tutanak ve hatlara bağlantı yapılması işlemlerinden en son yapılanın işlem tarihi ile kaçak tespitinin yapıldığı tarihe kadar olan süredir. Bu süre bir yılı aşamaz. Madde 3- Kaçak olarak kullanılan doğal gaz tüketim miktarı, Doğal Gaz Piyasası Dağıtım ve Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 42 nci maddesi (a) ve (b) bentleri hükümlerine göre hesaplanır. Madde 4- Kaçak olarak kullanılan doğal gaz tüketim bedeli; kaçak doğal gaz kullanım miktarı ve faturalandırmanın yapıldığı tarihteki cari perakende satış fiyatı esas alınarak hesaplanır. Dağıtım şirketi, müşterilerle yapacağı anlaşma ve sözleşmelerde kaçak doğal gaz kullanım miktarının % 200’üne kadar, tekerrürü halinde ise % 300’üne kadar ‘kaçak doğal gaz kullanım bedeli’ uygulanabileceğine ilişkin hükümlere yer verebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 281. maddesinde ise; tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır. Somut olayda; yargılama sırasında alınan 19/09/2016 tarihli raporda; davacının her iki fatura açısından da davalı şirket tarafından doğru hesaplama yapılmış olması sebebi ile borçlu olmadığı bir tutarın olmadığının bildirildiği, 30/11/2017 tarihli raporda ise; … nolu toplam 462.450,86 TL’lik fatura için 19/09/2016 tarihli rapordaki aynı kanaati bildirmekle birlikte, davacının … nolu 816.542,23 TL’lik fatura için 300.858,08 TL borçlu, 515.684,18 TL borçlu olmadığına ilişkin değerlendirme yapıldığı, ilk derece mahkemesi tarafından 30/11/2017 tarihli, bölge adliye mahkemesi tarafından ise 19/09/2016 tarihli raporun esas alınarak karar verildiği, dosya içerisindeki raporların hesaplamaların birbirinden çok farklı olduğu ve kaçak kullanımın başlangıç tarihi başta olmak üzere yönetmelik ve sözleşme hükümlerinin de farklı değerlendirildiği, derece mahkemeleri tarafından raporlar arasındaki çelişki giderilmeden karar verildiği anlaşılmıştır.Hal böyle olunca, bölge adliye mahkemesince; ilk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için, yeniden konunun uzmanlarından oluşturulacak bilirkişi kurulundan, davacının itirazlarını karşılar biçimde, önceki bilirkişi raporlarını da irdeleyen ve çelişkiyi giderecek mahiyette, Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; raporlar arası çelişki giderilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. ” gerekçesiyle bozulması üzerine, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Uyulan bozma ilamı uyarınca Dairemizce oluşturulan bilirkişi kurulundan kök ve ek raporlar alınmıştır.Bilirkişi kök raporu ve itiraz üzerine alınan ek raporda ; 19.06.2014 tarihinde sayaç endeksinin 149.202 m 3olduğu halde, 6 gün sonra 25.06.2014 tarihinde ise endeksin ileride olması gerekirken 139.147 m3 olduğu, bu durumu açık bir şekilde gösteren çekilen benzer fotoğraflar ile endeksin hem 10.055 m3 geride olduğu, hem de mühürlerin yönünün değiştiği, vida açılarının değiştiği, mühür üzerindeki tellerin geçtiği deliklerin değiştiği (tellerin farklı mühür deliklerinden geçirildiği) tespit edilmiştir. Bu durumda, davacının tesisatından geçen ve kullandığı doğalgaz tüketimlerini ölçen doğalgaz sayacının endeks değerlerine, sayacın numaratörüne müdahale ederek, sürekli artması (ileri gitmesi) gereken endeksin 10.055 m3 geri aldığını ve bu durumun davacının sayaca müdahale ettiği şeklinde 25.06.2014 tarihli tutanağa da yansıtıldığı anlaşılmıştır. Davacı … A.Ş. nin 07.12.2012 tarihinde … tip … numaralı sayaca müdahale ederek mühür damga telini kopartarak, 25.06.2014 tarihinde yine … tip … numaralı sayacın endeksini geri alarak, yani her iki sayaca da değişik tarihlerde müdahale ederek sayacın kullanılan doğalgazı doğru ölçmesinin engellendiği, EPDK Madde 52 uyarınca bu müdahalenin “kaçak doğalgaz kullanımı” olarak kabul edildiği görüşüne varıldığı, davacının işyeri üretim amaçlı doğalgaz kullanılan ticari bir tesis olduğu, yürürlükteki mevzuat hükümlerinde göre kaçak süresi, miktarı ve tüketim bedelinin nasıl hesaplanacağının Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından Kaçak veya Usulsüz Doğal Gaz Kullanımı Durumunda Uygulanacak Usul ve Esaslar’ın belirlendiği, taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmesinin 4. maddesinde kaçak kullanımda ilk tespitte %200 , tekerrürü halinde %300 oranında “kaçak doğal gaz kullanım bedeli” uygulanabileceğine ilişkin madde mevcuttur ve davacı imzaladığı abonelik sözleşmesi ile bunu kabul etmiş olduğu, dava konusunun 08.07.2014 tarihli … numaralı 462.450,86 TL bedelli ve … numaralı ve 816.542,23 bedelli 2 adet fatura olduğu, 07.12.2012 tarihinde tanzim edilen kaçak doğalgaz kullanımı tutanağına istinaden sayaç 12.12.2012 tarihinde değiştirildiği, Dava konusu 08.07.2014 tarihli … numaralı 462.450,86 TL bedelli faturada; davalı … tarafından kıyas döneminin sehven 12.07.2012-12.02.2013 tarihleri arasında 215 gün alındığı belirtilerek davalı …’ın mahkemeye sunduğu dilekçesi ile bu sürenin 12.07.2012- 12.12.2012 arasındaki 153 günü esas alarak faturayı tahakkuk etmesi gereken kıyas miktarının 137.385 m3 yerine 97.767 m3 ve TL olarak 317.414 TL olarak düzenlediği, Davacının tesisatına 12.12.2012 tarihinde yeni sayaç takıldığı, 12.12.2012 ile 12.03.2013 tarihleri arasında yeni sayaç ile ölçülen davacı şirketin kendi tüketimi dikkate alınarak kıyas hesabi yapılmış, sayaca müdahale nedeniyle doğru tüketimin ölçülemediği 12.07.2012- 12.12.2012 tarihleri arasındaki 153 günlük döneme kıyas faturası tahakkuk ettirilmesi ve ilk kaçak kullanım olması sebebiyle %200 kaçak kullanım cezası uygulanmış olduğu, 25.06.2014 tarihinde tanzim edilen kaçak doğalgaz kullanımı tutanağının ardından sayacın 02.07.2014 tarihinde değiştirildiği, zaten 25.06.2014 tarihindeki tutanağın da bir tespiti içermekte olup, sayacın müdahaleli olduğunun bu tarihte kesin olarak tespit edildiği, dolayısıyla davalı yan tarafından Madde 2 ye göre 25.06.2014 den geriye doğru gidilerek 27.01.2014 arasında eksik tüketim ve kaçak ceza süresinin uygulanması gerektiği, Davalı … tarafından yapılan kıyasta ise sayaç değişim tarihi olan 02.07.2014 esas alınarak 02.07.2014 tarihinde sayacın sökülmesi esnasındaki gösterge alınarak günlük tüketim 988,65 m3/gün olarak bulunmuş, dolayısıyla;2082,4 – 988,65 – 1093,84 m3/gün üzerinden hesap yapılmış olduğu, bu durumda faturaya esas teşkil edecek doğalgaz miktarının 02.07.2014-27.01.2014 arasındaki 156 gün için 156 x 1093,84 m3/gün – 170.639,04 m3 çıkmakta olduğu, ancak yine davalı İGDAŞ tarafından 170.639,04 m3 olması gereken doğalgaz tüketim miktarı da 170.624 m3 alınarak bu miktar üzerinden doğalgaz faturası tahakkuk ettirildiği, davalının 156 gün üzerinden yaptığı hesap sonucunda talep ettiği fatura tutarı,816.542,23 TL olup, 149 gün üzerinden ve tespit tarihi esas alındığında ise fatura tutarının 818.968,39 TL çıktığı, davacı şirket lehine olarak değerlendirildiği takdirde davalı tarafından tahakkuk ettirilen 816.542,23 TL tutarlı fatura miktarının esas alınabileceği, yapılan hesaplama sonucunda 2 defa sayaç müdahalesi sonrasında kaçak kullanılan doğalgaz bedelinin 1.136.382,39 TL olduğu, davalının iki faturadan olan talebinin ise 1.133.956,23 TL olduğu görüşü beyan edilmiştir.Böylece ; dosyadaki bilgi ve belgelere ,anılan bilirkişi kurulu raporuna göre , dava konusu 08.07.2014 tarihli … numaralı ve 462.450,86 TL bedelli ve … numaralı ve 816.542,23 bedelli 2 adet faturanın olması |gereken değerleri yönünden yapılan inceleme ve hesaplamaya göre ; 07.12.2012 tarihinde tanzim edilen kaçak doğalgaz kullanımı tutanağına göre kullanılan kaçak doğalgazın bedeli: kıyas dönemi dava konusu faturada sehven 12.07.2012-12|02.2013 tarihleri arası olarak 215 gün alınmış daha sonra davalı mahkemeye sunduğu dilekçesi ile bunun 12.07.2012-12,12.2012 tarihleri arası 153 günü esas alarak faturayı doğru olarak tahakkuk etmesi gereken kıyas miktarı 137.385 m3 yerine 37.767 m3 ve TL olarak 317.414 TL olarak düzeltmiştir.Yapılan hesaplama sonucunda; Kaçak doğalgaz miktarına göre bedeli 99.817,96 TL ,KDV ve %200 kaçak doğalgaz ceza bedeli toplamı 317.414,00TL olduğu, 25,06.2014 tarihinde tanzim edilen kaçak doğalgaz kullanımı tutanağına göre kullanılan kaçak doğalgazın bedeli:Kıyas dönemi 27.01.2014-02.07.2014 tarihleri arası 156 gün için toplam 195.345,03 TL,Kaçak doğalgaz ceza bedeli % 300 oranına göre 586.035,09 TL ilavesiyle toplam 816,542,23 TL olduğu , davalının bu miktarlarda davacıdan alacaklı olduğu,bu miktarlara ilişkin talebin yerinde olmadığı, diğer yandan davalı tarafından davacıya … nolu tesisat için düzenlenen … nolu fatura ile kesilen 462.450,86 TL’lik fatura komisyon raporu ile 317.414,00 TL olarak düzeltildiğinden 145.036,86 TL’lik kısım içinse davanın konusuz kaldığından, denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli bilirkişi raporuna itibar edilmesi suretiyle , aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK 353/1-b-3, maddesi gereğince; 1- Davacı tarafın , davalı kurum tarafından … nolu tesisat için düzenlenen … nolu 816.542,23 TL’lik faturaya ve … nolu fatura ile kesilen ve daha sonra komisyon raporu ile düzeltilen 317.414,00 TL lik miktara yönelik menfi tesbit talebinin Reddine, 2-Davalı tarafından davacıya … nolu tesisat için düzenlenen … nolu fatura ile kesilen 462.450,86 TL’lik fatura komisyon raporu ile 317.414,00 TL olarak düzeltildiğinden 145.036,86 TL’lik kısım için dava konusuz kaldığından bu miktar yönünden Esas Hakkında Karar Verilmesine Yer Olmadığına, 3- Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 21.842,01 TL harçtan mahsubu ile bakiye 21.662,11 TL harcın talebi halinde davacıya iadesine, 4-Davacıdan alınan 179,90 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 5-Konusuz kalan talep yönünden, davacının dava açıldığı tarih itibariyle haklı olmasından dolayı davacı lehine (145.036,86 TL üzerinden) 22.755,53 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden 72.488,22 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 7-Davacının ilk derece mahkemesinde yapmış olduğu 5.400,00 TL bilirkişi ücreti ve istinaf aşamasında yapmış olduğu 3.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 281,50 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 8.681,50 TL ‘nin (konusuz kalan talep yönünden oranlanarak) takdiren 1.103,41 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8-Davalı tarafından yargılama sırasında yapılan 18,00 TL’lik yargılama giderinin reddedilen miktara göre 15.-TL sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 9-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili taraflara ilk derece mahkemesince iadesine, İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf eden davalıya isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,Davalının istinaf aşamasında yapmış olduğu 31,50 TL istinaf masrafının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,Davacının istinaf aşamasında yapmış olduğu istinaf masrafının üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Temyiz incelemesiyle ilgili olarak; Peşin alınan temyiz harcının temyiz eden davacıya Yargıtay ilamı uyarınca iadesine, Davacının temyiz sebebiyle yapmış olduğu 224,50 TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/03/2023