Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1516 E. 2023/1163 K. 13.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1516
KARAR NO: 2023/1163
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/11/2021
NUMARASI: 2020/131 E – 2021/1089 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 13/04/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı şirketin … Bayii olarak Bakırköy-Çorlu ve Tekirdağ’da bulunan işyerlerinde araç satış ve servis hizmeti verdiğini, davacı şirket ile davalı … Sanayi Ltd Şti arasında davalının araçlarının bakım ve hasar onarımı””” hesap dökümünde bulunan 03/12/2018 tarihli ve seri noları birbirini takip eden 6 adet faturanın kesilerek posta yoluyla davalı tarafa gönderildiğini, … plakalı araca kesilerek, her faturada farklı tamir işinin yazıldığını, fatura toplamlarının 5.800,45 TL olduğu, söz konusu 6 adet fatura için, ihtar ve ihbar edildiği, davacı tarafın 11/02/2020 tarihli 21.812,53 TL tutarında itirazın iptali ve %20 icra inkar tazminatı talepli dava açtığını, davacı tarafa 17/10/2018 tarihinde 17.131,21 TL ödeme yapılarak mevcut cari hesabın kapatıldığını, davacının ileri sürdüğü alacağının … Sigorta A.Ş.’nin … no’lu hasar dosyası ve … Sigorta A.Ş.’nin … no lu dosyasından kaynaklı olduğunu, ilgili dosyalara muafiyet uygulanmasından kaynaklandığını iddia ettiği, hasarlı aracın … Oto ya teslim edilmesi ile … Oto nun Eksper çağırarak hasar tespiti yaptırdığı, Eksper ile hasar tespiti sonucunda aracın onarıldığını, …’a teslim edildiği, hasarlı araç için … Sigorta A.Ş. nin açmış olduğu … no’lu hasar dosyası için eksperle yapılan görüşme sonucu belirlenen ve sigorta şirketi tarafından onaylanan tutar için davacı … Otonun davalı … a kestiği 31/01/2018 tarih ve …, …, …, … ve … no’lu toplam: 19.396,32 TL faturaların …’a gönderildiği, davalı şirketin 30/01/2018 tarih ve … no lu faturası ile 19.396,32 TL tutarlı yansıtma faturası keserek ödemesini yapacak olan … Sigorta şirketine gönderdiği, her iki fatura ile … şirketi mahsup yaparak hesabını kapattığı, faturaların KDV beyannamelerinde ve Ba-Bs formlarında beyan edildiği ancak davacı … Oto’nun …’a kestiği 31/01/2018 tarihli 036330 numaralı faturasını 24/04/2018 tarihli ve mükerrer olarak farklı bir tutarda tekrar düzenleyerek davalı …’un borcuna kayıtlayıp, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi yaptığı ve huzurdaki davayı açtığını, davacı … Oto’nun … Sigorta A.Ş.’nin … no’lu dosyası ile ilgili alacaklı olduğu iddiasının karşısında, … Sigorta’nın müzekkereye cevabında söz konusu hasar dosyası ile ilgili herhangi bir hasar dosyasının açılmadığını bildirdiği, davacı tarafın iddia ettiği alacak tutarının muhasebe kayıtlarında mevcut olmadığını, davacı kayıt ve belgelerini kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından; “Uyuşmazlığın … Sigorta A.Ş.’nin … no’lu hasar dosyası ve … Sigorta A.Ş.’nin … no lu hasar dosyalarına yönelik davacının yaptığı onarım hizmetinden kaynaklı olduğu,Davalı tarafın, takip ve dava konusu faturalara dayanak olan davacı faturalarını defter vc kayıtlarına almadığı, ancak davacı tarafın dava dosyasına sunduğu ve dava dilekçesinde zikrettiği … ve … plaka sayılı araçların tamir, bakım ve onarım gerçekleştirerek faturalandırdığı, sigorta şirketine bildirdiği, davalı tarafın … ve … plakalı araçların … Sigorta A.Ş, sigorta şirketinden kasko poliçesi ile teminat altına alındığı, … aracın … no’lu poliçe ile 22.02.2017 — 22.02.2018 tarihleri arasında sigortalı olduğu, araca ait … no’lıı hasar dosyasında Muafiyet uygulanması nedeninin Sigorta şirketinin düzenlemiş olduğu … no’lu poliçede yer alan kullanım şekline aykırı bir durun olmasından dolayı beyana aykırı bir durum olmasından dolayı beyana aykırılıktan %60 oranında hasar tenzili muafiyet uygulandığı, bu nedenle de davacı tarafın alacağını tahsil edemediği,Şayet davalı taraf beyana aykırı olmayacak şekilde, Sigortalı aracı kullanan kişinin şoforlü taşıma sözleşmesi ile kiralama yapılmaması durumunda veya poliçe özel şartlarında muafiyet notu olmadan sigorta poliçesi yapmış olsa idi daha önceki hasarlarında olduğu gibi 19.396,32TL nin tamamını tahsil edebileceği, davalı tarafa tenzili muafiyet yükü oluşturmayacağı aşikar olduğu,… plakalı araç için davacı yanın aracın tamir, bakım ve onarımını gerçekleştirerek faturalandırdığı araca ait hasar dosyalarından, … no’lu hasar dosyasında … fatura no ile 604,16 TL ve … no’lu hasar dosyasında … fatura no’lu 2.399,21 TL ile red edilen, hasarı ödenmeyen toplam 3.003,37 TL … Sigorta A Ş tarafından davacıya yansıtma faturası kesildiği anlaşılmakla her iki hasar dosyasından kaynaklı davacının 12.831,88 TL + 3.003,37 TL = toplam 15.835,25 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne ve de İİK 67/2 uyarınca asıl alacak bilirkişi marifeti ile tespit edildiğinden likit olmadığı anlaşılmakla icra inkar tazminatı talebinin şartlar oluşmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçeleriyle 1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİNE, 2-Davalı borçlunun Bakırköy … İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın asıl alacak 12.831,88 TL + 3.003,37 TL = 15.835,25 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,3-Davacının icra inkar tazminatı talebinin şartlar oluşmadığından reddine karar verilmiştir.Karara karşı davacı ve davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; davalı borçlu adına başlatılan, davacının hasarlı ve servis bakımı yapılan araçlarına verilen hizmetten doğan faturalardan doğan cari hesap alacağına ilişkin takibe, borçlu tarafından itirazda bulunulmuş ise de itirazdan sonra icra dosyası yerine, alacaklı şirket hesabına ödeme yapılmış olup, icra takibi yapılması ile ödeme yerinin değiştiğinin gözetilmediğini, davalının yapmış olduğu ödemelerin tamamı takip sonrası yapılmış ödemeler olup, ödeme yapılan kısım yönünden hukuki yarar bulunmadığından bakiye cari alacak yönünden harç yatırılarak dava açıldığını, mahkemece takip konusu alacağın dava konusu edilen kısmının tamamı üzerinden hüküm kurulmamasının hatalı olduğunu ileri sürerek davalı/borçlunun itirazlarının iptaliyle Bakırköy … İcra Dairesinin … takip sayılı dosyasında takibin 21.812,53 TL üzerinden devamına, takip sonrasında ödeme yapılmış olması nedeniyle, kabul anlamına gelen işbu tutarlar yönünden de vekalet ücreti takdir edilmesine, alacağın tamamı üzerinden davalı/borçlu aleyhine icra inkar tazminatı takdir edilmesine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; davacı tarafından talep edilen alacağın kaynağı olarak, davalı müvekkilin araçlarındaki hasardan kaynaklanan ve … SİGORTA A.Ş.’nin … nolu hasar dosyası ve … SİGORTA A.Ş. nin … nolu dosyasına ilgili sigorta şirketlerince muafiyet uygulanması gerekçe gösterilip dava konusu yapıldığını, davacının dava süresi boyunca, dava dilekçesinin talep kısmında bulunmayan ve dava dilekçesi ile ileri sürmediği ve talep etmediği, değişik hasar dosyalarını dava dosyasına sunduğunu, yargılama aşamalarında taleple bağlılık ilkesine ve genişletme yasağına aykırı olarak bir çok hasar dosyasının celbini talep ettiğini, -Bilirkişilerin kök ve ek raporları arasında çelişki olduğunu, -… Sigorta tarafından teminat altına alınan … ve … hasar dosyaları için herhangi bir hasar dosyası ya da ”iade dekontunun” dava dosyasına sunulmadığını, ek raporunun 5. Sayfasında bulunan ”SOMUT OLAYDA” başlıklı bölümün 4. maddesin de bulunan ve … Sigorta A.Ş. tarafından davacıya yansıtma faturası kesildiğine dair açıklamaya delil olabilecek herhangi bir hasar ödemesinin reddi yönünde bir fatura ya da bilirkişinin ifade ettiği şekilde … Sigorta tarafından davacıya kesilmiş yansıtma faturaları dava dosyasında bulunmadığını, -Dava dosyasında bulunan ve davacı tarafça sunulan yansıtma faturalarının müvekkili şirket tarafından … Sigorta’ya kesilen yansıtma faturaları olduğunu, Sigorta şirketi tarafından kabul edilmeyen hasar ödemesi ile ilgisi olmadığını, -İki hasar dosyası için bu güne kadar davacı tarafından, davalı …’ a iletilmiş, Sigorta Şirketi tarafından kesilmiş bir iade dekontu ya da belge bulunmadığını, -Davalı müvekkilinin mezkur dosya için muafiyet uygulandığına dair bilgisi bulunmadığından söz konusu borcu kabul etmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle kendi nezdinde tuttuğu cari hesap bakiye borcunu ödeyerek davacı ile olan borç-alacak ilişkisini kapattığını, davacı tarafından, müvekkiline, hasar dosyasına muafiyet uygulandığı konusundaki bilginin zamanında verilmesi gerektiğini, davacı ile davalı arasındaki ilişkinin ticari olduğunu, yapılan işlerin belge ile ispatlanmsı gerektiğini, yapılan işlerle ilgili faturaların 7 gün içinde kesilmesinin zorunlu olduğunu, aksi durumların da taraflara zamanında bildirilmesi gerektiğinin hem Türk Ticaret Kanunu, hem de Borçlar Kanunu hükümleri gereği zorunlu olduğunu, davalı tarafın bu bilgilere zamanında ulaşmasının, herhangi bir zarar uğrama durumunda söz konusu sigorta şirketine itiraz ve yasal sürecin takibi için gerekli ve zorunlu olduğunu, müvekkiline bilgi verilmeden sadece cari hesaba kaydedilerek alacak talebinde bulunmanın, söz konusu alacak için herhangi bir belge bulunmadan ve sunulmadan icra takibine geçmenin hukuka aykırı olduğunu, kabul etmemekle birlikte, dava dosyasına sunulan dekont ile borcun muaccel hale geldiği kabul edilse dahi dava tarihi itibariyle muaccel olmayan borç nedeniyle açılmış davanın reddi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava, davalı araçlarına yapıldığı ileri sürülen bakım ve onarım bedellerine ilişkin fatura alacaklarının tahsiline yönelik yapılan takibe karşı itirazın iptali ve icra inkar tazminatına yöneliktir. Tarafların ticari defterleri incelenmiş, mali müşavir ve sigorta bilirkişilerinden kök ve ek rapor alınmıştır. Mahkeme bilirkişi kök ve ek raporunda belirlenen asıl alacak ve resen hesaplanan işlemiş faiz alacağı doğrultusunda hüküm kurmuştur. Dava hizmet alımına dair fatura alacaklarına dayanmakta olup, davalı tarafından fatura bedellerindeki hizmet ve bedellerine yönelik itiraz bulunmadığından makine bilirkişinin heyette yer almaması eksiklik olarak görülmemiştir. TMK’nın 6. maddesine göre; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. TBK’nın 470. ve devamı maddelerinde (BK’nın 355. ve devamı maddelerinde) düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda; işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye, iş bedelinin ödendiğini ispat külfeti ise, iş sahibine düşer. Davacının, genel kurallar içinde davalıya ait araca bakım hizmeti verdiğini kanıtlaması gerekir. Tarafların incelenen ticari defter kayıt ve belgeleri incelenmiş, davacı defterlerine göre icra takip tarihi itibariyle ile davalı taraftan 33.173,29 TL alacaklı bulunduğu, toplam tutarı: 21.812.70 TL olan faturaların davacı kayıtlarında ) mevcut olup, davalı kayıtlarında mevcut bulunmadığı, davalı tarafın incelenen defter, kayıt ve belgelerine göre takip tarihi itibariyle davacının 16.639,50 TL alacaklı olduğu, davalının 17.161,21 TL ödemesi sonucu 31.10.2018 tarihli davacı tarafın 300.90 TL ve 220,82 TL fatura kaydı ile bakiyenin sıfırlandığı, taraf defterleri arasındaki farkın;… plakalı aracın söz konusu 19.396,32 TL’nin 12.831,88 TL lik kısmının sigorta şirketi tarafından davacı şirkete ödenmediği, davacı tarafın 12.831,88 TL lik alacağının davalı tarafından ödeneceği, … plakalı araç için davacı yanın aracın tamir, bakım ve onarımını gerçekleştirerek faturalandırdığı araca ait hasar dosyalarından, … no’lu hasar dosyasın da … fatura no ile 604,16 TL ve … no’lu hasar dosyasında … fatura nolu 2.399,21 TL ile red edilen, hasarı ödenmeyen toplam 3.003,37 TL’nin … Sigorta A.Ş. tarafından davacıya yansıtmada faturası kesildiği, davacı tarafa alacağın 3.003,37 TL’nni davalı tarafça ödenmesi gerektiği belirlenmiştir. Hükme dayanak bilirkişi raporları taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli olduğundan,yeni bilirkişi incelemesinin davaya katkısı olmayacaktır. Davacını istinaf itirazları yönünden yapılan değerlendirmede ise, davacı tarafça davalı aleyhine toplam 32.474,73 TL alacağın tahsili talebiyle takip başlatıldığı, davalı borçlu tarafından alacağın tamamına itiraz edildiği eldeki davanın dava öncesi ödeme miktarı düşülerek bakiye alacak 21.812,53 TL üzerinden açılmış, mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İcra inkar tazminatı yönünden; alacağın varlığı ve miktarı yargılama sonucu toplanan deliller ile bilirkişi raporu alınarak yapılan hesaplamalar ile saptanmış olmakla, alacak likit kabul edilemeyeceğinden İcra İflas Kanunu’nun 67.maddesi uyarınca davacı lehine icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Davacı tarafça ödenen kısım için harçlandırılan icra inkar tazminatı talebinin dava dilekçesinde yer almadığı gibi esasen de icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği, dava edilen davanın kabul ve red oranına göre yargılama gideri hesaplandığı ve AAÜT gereğince de vekalet ücretine hükmedildiği gözetildiğinde davacı istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararın mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalının ve davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının ve davalının istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine, Davacıdan alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davalıdan alınması gereken 1.081,71-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 271,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 810,71-TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf edenler üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 13/04/2023