Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1441 E. 2022/1715 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1441
KARAR NO: 2022/1715
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN ARA KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/03/2022
NUMARASI: 2022/43 E –
DAVANIN KONUSU: Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi
KARAR TARİHİ: 07/06/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile akdedilen elektrik sözleşmesinin sona ermiş olması nedeniyle sözleşme uyarınca davalı uhdesinde bulunan teminat mektubunun iade edilmemiş olması nedeniyle öncelikle dava süresince bankaya ibraz ile paraya çevrilmesi halinde telafisi güç zararlara yol açacağından paraya çevrilmesinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi, giderek teminat mektubunun mahkemeye depo edilmesi ve taraflarına iadesi talebiyle dava açılmıştır. Mahkemece 19/01/2022 tarihli ara karar ile ;davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, davacı … Anonim Şirketince, davalı … Anonim Şirketi’ne verilen … Bankası A.Ş. Anadolu Kurumsal Şubesinin düzenlediği 12/12/2019 tarih ve … mektup nolu 3.600.000,00- TL meblağlı teminat mektubunun paraya çevrilmesinin önlenmesi bakımından HMK 389. madde uyarınca ihtiyati tedbir konulmasına, dava değeri (551.022,09,-TL) üzerinden %15 teminat (nakit veya kesin-süresiz teminat mektubu ) davacı tarafça mahkememiz veznesine depo olunduğunda tedbir kararının infazına, muhatap bankaya yazı yazılmasına ve davalıya tebliğine karar verilmiştir. Davacı tarafça 82.654,00 teminat 19/01/2022 tarihinde yatırılmıştır. Davalı … A.Ş. vekili itiraz dilekçesinde ;teminat mektubu hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının sözleşme gereği iade şartlarının oluşup oluşmadığı hususunun yargılamayı gerektirdiğini, davanın esasına etki edecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, ayrıca davacı taraftan ihtiyati tedbir sebebiyle alınan teminatın miktarının az olduğunu, muhtemel zararları karşılamaya yetmeyeceğini savunarak öncelikle teminat mektubu için verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, aksi halde teminat miktarının dava değeri kadar olmak üzere 551.022,09 TL ‘ ye yükseltilmesini ve bu tutar teminat alınmasını talep etmiştir. Mahkemece itirazın duruşmalı olarak yapılan incelemesi sonucunda; 14/03/2022 Davalının-tedbire itiraz edenin tüm itirazlarının Reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; itiraz dilekçesindeki hususlar tekrar edilerek, ihtiyati haciz kararı verilmesi için gerekli koşulların oluşmadığını, müvekkili şirketin sözleşmeye uygun olarak fiyat ayarlaması talep hakkını kullandığını, bunun yanı sıra, taraflar arasında imzalanan anılı sözleşmenin “Toplam Satış Bedeli’nin Ödenmesi Ve Teminat Altına Alınması” başlıklı 4 üncü maddesinin ikinci paragrafında,”Tedarikçi, Tüketici Sözleşme’den doğan herhangi borcunu son ödeme tarihinde ödememiş ise, almış olduğu teminatı veya Teminat Mektubu’nu alacağına mahsuben nakde çevirebilir.” şeklinde belirtildiğini ,hal böyle iken, davacı şirket tarafından ödenmeyen Aralık 2021 fatura dönemine ait 551.022,07 -TL’lik bakiye alacağının tahsili amacıyla teminat mektubunun nakde çevrilmesi talebinde bulunabileceklerinin açıkça görüleceğini, davacının, halihazırda müvekkil itiraz eden davalı şirketten elektrik enerjisi tedarik etmeye devam ettiği değerlendirildiğinde davacı şirketin telafisi imkansız bir zarara uğrayacağından da söz edilemeyeceği,ayrıca istinafa konu haksız ihtiyati tedbir kararı karşısında, davacı şirketten alınan %15 oranında teminat bedelinin, itiraz eden-davalı müvekkili şirketin muhtemel zararlarını karşılayacak oranda ve miktarda olmadığı, kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; HMK 389 ve devamı maddelerine göre “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Mahkeme, tedbire konu olan mal veya hakkın muhafaza altına alınması veya bir yediemine tevdii ya da bir şeyin yapılması veya yapılmaması gibi, sakıncayı ortadan kaldıracak veya zararı engelleyecek her türlü tedbire karar verebilir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme, sözleşme kapsamındaki teminat mektubuna ilişkin hükümler, davalı cevab, ödemeye dair dekont içeriği nazara alındığında davacı taraf açısından yaklaşık ispat düzeyinde deliller ve tedbir sebebinin mevcut olduğu, ayrıca HMK 389. maddesi uyarınca telafisi güç ve imkansız bir durumun ortaya çıkmaması bakımından tedbir talebinin kabulüne karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Ayrıca ,mahkemece HMK 392. maddesine göre ve dava değeri üzerinden % 15 oranında teminat alınmasına karar verildiği, alınan teminat miktarının da her zaman değişen durumlara göre mahkemece değerlendirilebileceği, bu aşamada alınan teminat miktarının da yerinde olduğu görüldüğünden, mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuş olmakla, davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığından,istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 07/06/2022