Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1422 E. 2023/783 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1422
KARAR NO: 2023/783
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/10/2020
NUMARASI: 2019/282 E – 2020/512 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 14/03/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasında 01/04/2016 tarihinde 2 yıl süre ile geçerli olmak üzere Kurumsal Fiber İnternet Satış Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili şirketin sözleşmeye uygun olarak 2 yıl boyunca 10 mbit hızında internet hizmeti sağlayacağını, davalının ise 2 yıl boyunca sözleşme bedelini ödeyeceğini taahhüt ettiğini, davalı şirketin müvekkilinden almış olduğu internet ve ekipmanları kendi müşterisi olan Zeytinburnu İstanbul Halk Sağlığı Merkezine kurduğunu, ekipmanların müvekkili şirkete ait olduğunu ve 2016 yılında değeri 7.000 USD olduğu , ancak şimdiki değerinin bu bedelin iki katı olduğunu, müvekkili şirket tarafından 05/05/2016 tarihli … numaralı 951,20 TL bedelli ve 05/05/2016 tarihli … numaralı 826,00 TL bedelli olmak üzere toplam 1.777,20 TL’lik fatura tanzim edildiğini, fatura bedellerinin davalı tarafından ödenmediğini ve ekipmanların ise müvekkiline iade edilmediği gibi, 09/05/2016 tarihinde hiç bir gerekçe göstermeden sözleşmeyi feshettiğini, buna karşılık müvekkili şirketin sözleşme kapsamında yer alan alacaklarının tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası ile icra takibine geçtiğini, ekipmanların ise iade edilme ihtimaline karşılık ekipman bedellerinin icra takibine konu edilmediğini, bu bedelin hesaplanarak müvekkiline ödenmesi gerektiğini beyanla, 2.515,00 TL’nin fesih tarihi olan 09/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, müvekkiline ait ekipmanların iade edilmemesi nedeniyle şimdilik 3.000 USD’nin fesih tarihinden itibaren işleyecek Merkez Bankası tarafından özel bankaların döviz hesaplarına uygulanan en yüksek mevduat faizi ile davalıdan tahsiline, ihlal edilmiş olan sözleşmeden kaynaklı 5.000,00 TL tazminatın fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili ile davacı arasında 01/04/2016 tarihinde abonelik sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereğince davacı şirketin 7/24 internet erişimi sağlaması gerektiğini, ancak davacının bu hizmeti sağlayamadığını, fesih süresinin yaklaşık 1 ay olduğunu, müvekkili şirketin hizmet verdiği İstanbul Halk Sağlığı Merkezinin görüşmelerinde ses problemlerinin meydana geldiğini, durumun davacıya defalarca bildirilmesine karşın çözüm bulunamadığı için müvekkili şirketin başka bir kurum ile anlaşarak İstanbul Halk Sağlığı Merkezine ses ve internet hizmeti vermeye devam ettiğini, müvekkili şirketin hizmeti tam ve eksiksiz alamadığından davacı şirkete de herhangi bir fatura borcu bulunmadığını, sözleşmenin 4. Maddesinde ekipmanların davacı şirketin çalışanları tarafından belirlenen teknik ekipler tarafından yapılması gerektiği ve müvekkili şirketin herhangi bir çalışanının veya teknik elemanı ile müdahale edilmemesi gerektiğini, müvekkili şirketin sözleşmeyi feshettiğinde gidip cihazlarını almalarının gerektiğini, ancak 3 yıl boyunca cihazları teslim almadıklarını, sözleşme fesih edildiği sırada müvekkili şirket tarafından davacı şirkete ekipmanların iadesi için mail atıldığını, davacının bu maile 1 sene sonra cevap vererek teknik ekiplerini İstanbul Halk Sağlığı Merkezine göndereceğini, orada kendilerine yardımcı olacak kişilerin isim bilgilerini istediğini, müvekkili şirket tarafından bu bilgilerin davacıya bildirildiğini, ancak davalının o gün de gidip ekipmanlarını teslim almadığını, davacının kötü niyetli olduğunu beyanla , davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda ; davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı,davacı vekili istinaf etmiştir.Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle;sözleşmenin arama hizmetine ilişkin değil internet hizmetine ilişkin olduğu, dosyada mübrez Fiber İnternet Sözleşmesi ‘nin ilk sayfasının “sözleşmenin Konusu” başlıklı 1. Maddesi uyarınca “İşbu sözleşme konusu, küresel … altyapısına ait Fiber Optik veya Radiolink bağlantısı ile Metro Ethernet erişim tipiyle sağlanan Kurumsal İnternet Hizmetinin SÖZLEŞME’de belirtilen bedel karşılığında ABONE’ye sağlanmasıdır. (…)” şeklinde yer aldığı, davalı şirket tarafından cihazların teslim alınmasına engel olunduğu, teknik bilgiden yoksun, gerekçesiz şekilde oluşturulan bilirkişi raporunun esas alınmasının hakkaniyete aykırı olduğu, Mahkemeye sunulan 27.06.2020 tarihli bilirkişi raporunun IV Bölüm “TEKNİK SONUÇ” kısmında yalnızca “Davacının davalı ile arasında imzalanan sözleşme gereğince sağladığı hizmette kusur bulunduğu dava dosyasındaki ping değerleri içeren görüntüler ve mail yazışmalarının anlaşıldığı, (…)” cümlesinden anlaşıldığı üzere Bilirkişi Heyeti tarafından yapılan incelemenin yalnızca ping değerleri içeren görüntülere dayandığı, yalnızca mail yazışmaları ve ekran görüntüsü üzerinden yürütülen ve bilirkişi raporu dayanak gösterilerek hazırlanan gerekçeli kararın yeniden değerlendirilmesi, sözleşmenin kapsamı, tarafların karşılıklı yükümlülükleri ve taahhüt edilen hizmetin içeriği kapsamında İlk Derece Mahkemesi kararının yeniden incelenerek kaldırılması istenmiştir …nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , alacak talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere ,taraflar arasında imzalana 01.04.2016 tarihli Sözleşmeye göre ; sözleşmenin konusunun Fiber Optik veya Radiolink bağlantısı ile Metro Ethernet Erişim tipiyle sağlanan Kurumsal İnternet Hizmetinin bedel karşılığında davalıya sağlanmasına ilişkin olduğu, sözleşmenin süresinin 2 yıl olduğu, sözlemenin 4.1 Maddesinde sözleşme konusu hizmetin sağlanması için gerekli olan ve mülkiyeti davacıya ait olan cihazlar ve ekipmanların davalının belirttiği adrese kurulacağı, sözleşmenin 4.3 maddesinde sözleşme konusu hizmetlerin verilmesi için gerekli olan cihazların kurulumunun davacının belirleyeceği teknik ekipler tarafından yapılacağının, davacı tarafından sağlanan cihaz ve ekipmana davalının herhangi bir çalışan veya teknik elemanı ile müdahale etmeyeceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır Mahkemece yargılamada alınan bilirkişi heyeti raporunda özetle;dava dosyasında bulunan ping değerlerini gösteren doküman incelendiğinde ping değerlerinin aşırı yüksek olduğu, davacının kusurlu ve ayıplı hizmet verdiği ,yapılan teknik tespitler sebebiyle davacının hizmeti gereği gibi ifa etmediği, ayıplı ve kusurlu hizmet verdiği, ping değerlerinin internet hizmetinin kalitesini ve sesi etkilediği anlaşılmakla davalının sözleşme ile gerçekleşmesini umduğu faydayı sağlayamadığı görüşü bildirilmiştir. Ancak bilirkişi heyetince hazırlanan raporun yeterli teknik inceleme içermediği gibi,taraflar arasındaki sözleşmenin de mahkemece ve bilirkişi kurulunca yeterli olarak değerlendirilmediği anlaşılmaktadır. Dosyada mevcut Fiber İnternet Sözleşmesi ‘nin “sözleşmenin Konusu” başlıklı 1. Maddesinde “İşbu sözleşme konusu, küresel … altyapısına ait Fiber Optik veya Radiolink bağlantısı ile Metro Ethernet erişim tipiyle sağlanan Kurumsal İnternet Hizmetinin Sözleşme’de belirtilen bedel karşılığında Abone’ye sağlanmasıdır, şeklinde açıklandığı,bilirkişi kurulunun ise raporunda ping değerlerinin internet hizmetinin kalitesini ve sesi etkilediği tesbiti yapılmış ,bu sebeple ayıplı hizmet verildiği görüşü bildiririlmiştir.Sözleşmenin konusunun sadece internet hizmetini mi kapsadığı ,arama (VOİP) hizmetinin de dahil olup olmadığı,buna göre ses sistemindeki yetersizliğin sözleşmeye aykırılık sayılıp sayılmayacağının değerlendirilmesi yapılmamıştır. Bu hususun tesbiti için de ,davalı şirketten ,sözleşmenin yapıldığı tarihteki VOİP hizmetine ilişkin belgelerin,tarife ve paketlerin de celbi ile ,mevcut internet tarifesi ile karşılaştırması ,buna göre sözleşmenin ses (arama) hizmetini de kapsayıp kapsamadığı yönünden sözleşme hükümleri ve teknik hususların irdelendiği ,itirazları karşılar nitelikte ek rapor alınarak,sonuca gidilmesi gerektiğinden,davacı istinafının kabulü ile kararın bu sebeplerle kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yukarıda açıklanan şekilde yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.14/03/2023