Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1281
KARAR NO: 2023/670
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/03/2022
NUMARASI: 2018/1023 E – 2022/143 K
DAVANIN KONUSU: İstirdat
KARAR TARİHİ: 07/03/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … belge numaralı sanayi sicil belgesine sahip olan müvekkilinin sanayi belgesi için üzerine düşen tüm sorumluluklarını yerine getirmesine rağmen davalının bildirimde bulunmadan yasaya aykırı hareket ederek,tesbit edebildikleri kadarıyla 2018 Nisan – 2018 Temmuz dönemleri arasında sanayi tarifesi yerine ticarethane tarifesine göre faturalandırma yaptığını belirterek, davacıdan abonelik tarihinden itibaren haksız ve fazla olarak tahsil edilen bedellerden şimdilik 5.000 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faiziyle ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekilince yergılama sırasında alınan ek bilirkişi raporu doğrultusunda , 21/06/2021 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 201.798,72 TL’na yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının Sanayi Sicil Belgesinin 26/02/2018 tarihinde süresinin sona erecek olması nedeniyle 60 gün kala 12/12/2017 tarihinde adı geçen adresine kurye vasıtasıyla bildirimde bulunulduğunu, evrakların davacı tarafından zamanında sunulmaması nedeniyle 2018 yılı mayıs ve haziran dönemlerinde ticarethane abone grubu olarak faturalandırma yapıldığını belirterek davanın reddini reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda ; Davanın KABULÜ ile; 1-Hatalı tarife uygulama nedeniyle fazladan tahsil edilen 201.798,72 TL fark bedelinin dava tarihi 31/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek ve hesaplanacak avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; Davacı yana ait tesisatın sanayi sicil belgesinin geçerlilik süresinin 26.02.2018 tarihinde sona erecek olması nedeniyle müvekkili şirket tarafından 12.12.2017 tarihinde davacı şirkete ait … Mah. … Cad. No:… … San. Sit. No:… Beylikdüzü/İstanbul adresine, ”sanayi sicil belgesinin vize işleminin yapılması gerektiğine” dair tebligat yapılarak yazılı bildirim yapıldığı, buna dair kayıtların da dosyaya ibraz edildiği, EPDK’nın 5999-3 sayılı kanunun Dağıtım Lisansı Sahibi Tüzel Kişiler Ve Görevli Tedarik Şirketlerinin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul Ve Esaslar başlığının 3. Maddesi 2.Bendine göre ” Görevli tedarik şirketinden enerji alan müşteriler için görevli tedarik şirketi, görevli tedarik şirketi dışında bir tedarikçiden enerji alan dağıtım sistemi kullanıcısı müşteriler için dağıtım şirketi sanayi abone grubundaki tüketicileri vize bitim tarihinden en az iki ay önce sanayi sicil belgelerinin yenilenerek ibraz edilmemesi halinde bu tüketicilerin tüketimlerinin ticarethane abone grubundan faturalandırılacağına dair yazılı olarak bilgilendirmekle yükümlüdür. ”şeklinde olduğu, mevzuat hükmünde açıkça bildirildiği üzere davacıya bildirim yapılmasının yeterli olduğu, davacı yanın … Mah. … Cad. No:…San. Sit. No:… adresine kurye aracılığı ile yazılı bildirimin ulaştırıldığı, mevzuat gereği bildirim yapıldığı açık olmakla, ilk derece mahkemesinin bildirim yükümlüğünün yerine getirilmediğinden bahisle hüküm tesis etmesinin hatalı olduğu, davacı yana 12.12.2017 tarihinde bildirim yapılmasına rağmen davacı tarafından mevcut sanayi sicil belgesinin geçerlilik süresi dolduktan sonrasında, vize işlemi tamamlanmış sanayi sicil belgesinin müvekkili şirkete iletilmediği tespit edildiği için davaya konu tesisatın tarife grubunun ticarethane olarak güncellendiği, buna göre; 05/2018, 06/2018 ve 07/2018 dönem faturalarının Ticarethane abone grubu şeklinde tahakkuk ettirildiği ve yapılan işlemin mevzuata uygun olup ve faturalandırmada herhangi bir hata bulunmadığı, Mahkemece , dosyada denetime ve hüküm kurmaya elverişsiz bilirkişi raporu hükme esas alınarak, hatalı değerlendirme ile usul ve yasaya aykırı şekilde karar verildiği, avans faizi uygulanmasının da hatalı olduğu ileri sürülerek, kararın kaldırılması istenmiştir. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , alacak talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; Taraflar arasında düzenlenen elektrik enerjisi satış sözleşmesi kapsamında davacı abone şirketin 04/12/2014 tarihli sanayi sicil belgesine göre sanayi tarifesinden yararlandığı, davacı tarafın da sanayi sicil belgesinin zamanında vize ettirmemesi nedeniyle 2018 yılı mayıs, haziran, temmuz ve ağustos dönemi faturalarına göre ve yargılama sırasında tesbit edilen 2017/09,2017/12,2018/2,2018/3 dönem faturalarında fazla tahakkuk yapıldığı anlaşılmaktadır. Konuya ilişkin mevzuat düzenlemesi incelendiğinde ; Elektrik Piyasası Denetleme Kurulu’nun 30/12/2015 tarih ve 5999-3 sayılı kararının 3. Maddesinin 2. bendinde “(2) Görevli tedarik şirketinden enerji alan müşteriler için görevli tedarik şirketi, görevli tedarik şirketi dışında bir tedarikçiden enerji alan dağıtım sistemi kullanıcısı müşteriler için dağıtım şirketi sanayi abone grubundaki tüketicileri vize bitim tarihinden en az iki ay önce sanayi sicil belgelerinin yenilenerek ibraz edilmemesi halinde bu tüketicilerin tüketimlerinin ticarethane abone grubundan faturalandırılacağına dair yazılı olarak bilgilendirmekle yükümlüdür. Faturalarda belirtilen vize bitim tarihine ilişkin uyarılar ilgili yükümlülüğü karşılamaz. Bildirim yapılmasına rağmen sanayi sicil belgelerinin vize bitim tarihinden itibaren 30 (otuz) gün içerisinde yenilenerek dilekçe ekinde ibraz edilmemesi halinde bu tüketicilerin verilen 30 (otuz) günlük süre sonrasındaki ilk fatura döneminden itibaren tüketimleri ticarethane abone grubu tarifesi üzerinden faturalandırılır. Görevli tedarik şirketi, dağıtım şirketini abone grubu değişikliği hakkında bilgilendirir” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Somut olayda, davacı tarafça her ne kadar davalı tarafa bu konuda bilgilendirme yapıldığı savunulmuş ise de, dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporundaki tesbitlere göre; davacının aboneliği için kurul kararında öngörülen bildirim araçları ile herhangi bir bilgilendirme yapılmadığı, bu sebeple davalının mevzuat uyarınca sicil belgesinin yenilenmesi konusundaki bildirim yükümlülüğünü ihlal ederek davacıdan fazla tahakkuk ve tahsilat yaptığı anlaşılmıştır. Mahkemece yargılamada kök rapor alınmış, kök raporda 2018 Nisan – 2018 Temmuz dönemleri arasında sanayi tarifesi yerine ticarethane tarifesine göre faturalandırma yapılması sonucu 192.676,32 TL fazla tahakkuk yapıldığı, davacı tarafın dava dilekçesindeki talebi abonelik tarihinden itibaren bu şekilde fazladan alınan miktarın tahsili olduğundan, yargılama sırasında tesbit edilen 2017/09,2017/12,2018/2,2018/3 dönem faturalarında da 9.122,41 TL fazla tahakkuk yapıldığı,böylece fazla tahakkuk ettirildiği tespit edilen fark bedelin 201.798,72 TL olduğu tesbit ve beyan edilmiştir. Bilirkişi raporu,mevzuata ve dosya kapsamına uygun olmakla ,mahkemece rapora itibar edilerek,hükme esas alınmasında hukuka aykırılık bulunmamıştır. Mahkemece ,tarafların sıfatı ve ticari iş sözkonusu olduğundan alacağa avans faizi işletilmesinde de hata bulunmamaktadır. Böylece ;mahkemece verilen kararda maddi vakıa ve hukuki denetim yönlerinden usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı,davalı tarafın istinaf talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, HMK 353/1-b-1 maddesine göre istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 13.784,87 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 3.446,21 TL harcın mahsubu ile bakiye 10.338,66 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf masrafının istinaf eden davalı üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 07/03/2023