Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1181 E. 2022/1730 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1181
KARAR NO: 2022/1730
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/02/2022
NUMARASI: 2021/322 E – 2022/108 K
DAVANIN KONUSU: Tespit
KARAR TARİHİ: 07/06/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/11/2015 tarihli tespit tutanağı ile işyerindeki elektrik sayacının eksik kayıt yaptığı tespitinden hareketle kendisine sayaç değiştirme tutanağı ile birlikte ceza tahakkuku yapıldığını, herhangi bir kaçak kullanımın söz konusu olmadığını, saatte herhangi bir koparma ve kırılmanın mevcut olmadığını, eksik kayıtla ilgili kendisinin kusurunun bulunmadığını, verilen cezanın haksız olduğunu ileri sürerek borçlu olmadığının tesbitini (cezanın iptalini) talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından yapılan incelemede sayacın damgalarının orijinal damgalarla uyumlu olmadığı, kablolarda koparılma ve kırılma bulunduğunun tespit edildiğini, yaptıkları hesaplamanın tahakkuk tarihinde yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği ve mevzuatına uygun olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 2016/42 E – 2018/1358 K. sayılı 17/12/2018 tarihli ” Davanın kabulü ile, davacının 24/11/2015 tarihli … seri nolu, kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine…” ilişkin kararı Dairemizin 2019/901 E – 2021/774 K sayılı 16/03/2021 tarihli kararı ile “…Davalı vekilinin cevap dilekçesinin ekindeki tüm belgelerin dava dışı … (…) ile ilgili olup, farklı dosya numarası yazılı olduğu, davacı ile ilgili hiç bir belge sunulmadığı, mahkemece ibraz edilmiş olan davalı delillerinin yanlış kişiye ait olduğuna dikkat edilmeksizin, laboratuvar sonucu ibraz edilmediği, kaçak kullanımın ispatlanamadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Oysa ki bu yanlışlık sebebiyle davalı şirketten davacı ile ilgili ve dava konusu belgelerin celbi ve değerlendirilmesi ve deliller toplanarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verildiği…” gerekçesi ile kaldırılmıştır. Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonunda ;davanın REDDİNE karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı,davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2001 yılından beri iş yerinini işlettiği de göz önünde bulundurulduğunda sayacın yenisi ile değiştirildiği tarih olan 2015 yılına kadar 43 yıl boyunca aynı sayaç kullanılmış, müvekkil ise 2001-2015 yılları arasında dava konusu sayacı 14 yıl boyunca kullandığı, bilirkişinin davalı şirketin tutmuş olduğu tutanaklar ve ölçümlerden yola çıkarak, sayacın eksik ölçüm yapıldığını tespit etmiş ve dosyaya şirketin raporlar ile beyan etmiş olduğu hususlar haricinde bir ekleme yapmadığı, mahkemenin bu raporu itirazlarına rağmen kabul etmesinin ve bu doğrultuda karar vermesinin hatalı olduğu, bilirkişi raporunda, sadece davalı şirketlerin tutmuş olduğu raporlar baz alınarak hazırlandığını ,oysa ki raporların bağımsız ve tarafsız bir ortamda ölçümlerinin ve testlerinin yapılması gerektiği, diğer yandan iddia edilen bu kopmaların davacı müvekkili tarafından ya da dışarıdan müdahale ile sayacın değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı hususlarının inceleme konusu dahi yapılmadığı, mahkemenin tüm bu rapor ve testlerin, bağımsız ve özel bir laboratuvarda yaptırılmasını, sayacın eksik ölçümü tespiti halinde eksik ölçme yapma sebepleri ortaya çıkarılması için bilirkişiye tevdi etmesi gerektiği, ayrıca yapılan testler sonucu eksik ölçümün insan müdahalesi sebebi ile mi ortaya çıktığı, bu sayacın yukarıda bahsedildiği gibi R ve T fazlarına ait gerilim kabloları kırılarak koparılma durumunun insan müdahalesi ile oluşmasının mümkün olup olmadığının da tespite muhtaç olduğu gibi bu hususun müvekkilinin sayacı kullandığı zamanlarda oluşup oluşmadığı tespit edilmeden verilen tüm kararların eksik ve kanuna aykırı olacağı, bu sebeple yeniden ve yukarıda açıklanan hususlar dikkate alınarak bilirkişi raporu alınması gerektiği ileri sürülmüştür. …nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, menfi tespit talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; Davalı şirket görevlilerince 11.11.2015 tarihinde Davacı …’ ın “… Mah. … Sok. No:… Fatih/İstanbul adresinde bulunan işyerine ait tesisata yapılan kontrollerde; tesisata bağlı İETT (…) marka … seri no.lu sayaç üzerinde yapılan etolan testine göre “sayacın %68,28 oranında eksik kayıt yaptığının tespit edildiği (Sayaç Test Tutanağı mevcut), sayacın son tüketim endeksinin 588kWh ve devreden geçen akım değerlerinin R:10A, S:10A, T:23A olduğunun tespit edildiği, tespite istinaden sayacın laboratuvara sevk edildiği, sökülen sayaç yerine tesisata … marka … seri no.lu sayacın bağlandığını, yapılan bu işlemlerin tümünün 11.11.2015 tarihli … seri no.lu Sayaç Değiştirme Tutanağı’ nın düzenlendiği belirlenmiştir. 11.11.2015 tarihli … tutanağı ile ilgili tesisatta kurulumu yapılmış cihazların toplam gücünün 10,08kWh olduğu kayıt altına alındığı belirlenmiştir. Davacının tesisatında kullanılan sayacın muayenesi sonucunda; “Sayacın damgaları orijinal damgalarla uyumlu değil, R ve T fazlarına ait gerilim kabloları kırılarak koparılmış. Bu fazlarda kayıt yapmıyor.” tespitleri yapılmıştır. Sayacın incelendiği laboratuvar Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yetkilendirilmiş olup, sayacın incelendiği laboratuvarda test yapılan cihazların kalibrasyonları yıllık periyotlarla düzenli olarak akredite firmalar tarafından yapılmakta olduğu uygulama ve emsal kararlar ile belirlendiğinden ,bu sebeple davacının bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Nitekim, Yargıtay 3. HD’nin Esas No: 2019/4387 Karar No: 2020/50 sayılı ve benzer olayla ilgili içtihadında da ; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 204/2. maddesi uyarınca, Bilim Sanayi Teknoloji İl Müdürlüğü Ölçüler ve Ayarlar Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen resmi belge niteliğindeki, sayaç muayene raporu kesin delil teşkil etmekte olup, aksinin aynı kuvvete haiz bir başka kayıt ve belgeyle ispatlanması gerektiği açıklanmıştır. Laboratuvar sonucuna istinaden, Davalı …DAŞ görevlilerince Davacı abone … sorumluluğundaki “… Mah. … Sok. No:… Fatih/İstanbul adresinde bulunan mahalde kurulu … no.lu elektrik tesisatına bağlı İETT-… marka … seri no.lu sayaca müdahale edildiğinin tespitine istinaden, davacı adına 24.11.2015 tarihli … seri no.lu Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı düzenlendiği belirlenmiştir. Bu tutanağa istinaden davalı görevlileri tarafından davacı adına dava konusu 18.12.2015 son ödeme tarihli 655,70TL kaçak elektrik tüketim tahakkuku ve 18.12.2015 son ödeme tarihli 7.995,90TL kaçak elektrik tüketim ek tahakkuku düzenlendiği belirlenmiştir. Alınan bilirkişi raporu ile yapılan tahakkukların mevzuata uygun olduğu tesbit edilmiştir. Sözkonusu bilirkişi raporu tutanak tarihindeki yönetmelik hükümleri esas alınarak hazırlanmış olup, hükme esas alınacak niteliktedir. Böylece mahkemece verilen kararda maddi vakıa ve hukuki denetim yönlerinden usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla,davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 07/06/2022