Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1167 E. 2022/1893 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1167
KARAR NO: 2022/1893
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/12/2020
NUMARASI: 2016/340 E – 2020/858 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 21/06/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirketin “Arnavutköy İlçesi, … mah. … Mevki, … Sitesi, … ada, … parsel” adresinde inşa edeceği toplu konut merkezinde yer alacak konutların elektrik ihtiyacının karşılanarak konut aboneliklerinin yapılması amacı ile davalı …’a müracaat ettiğini, …’ın müvekkiline gönderdiği “AG Bağlantı Görüşü”nde “yatırım bedellerinin müvekkili şirket tarafından karşılanması halinde elektrik verebileceği, aksi halde enerji alamayacağı ve itirazlarının da kesinlikle kabul edilmeyeceği” vurgulanarak müvekkilinin çaresiz tek seçenekle karşı karşıya bırakıldığını,bu nedenle davacının söz konusu projenin ihtiyacı olan enerjinin temini için gereken işlerin hepsini dava dışı şirkete yaptırdığını ve bu şirkete 172.295,37 TL tutarında ödeme yaptığını, bilahare söz konusu tesisin kabul ve onayı yapılıp …’a devredildiğini, ancak davacı tarafça sarf olunan masrafların -taleplerine rağmen- ödenmediğini beyanla, 172.295,37 TL alacağın faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde; iş bu davada husumetin sadece diğer davalı …’a yönetilmesi gerektiğini, müvekkili kuruluşa da husumet yöneltilemeyeceğini, 24/07/2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’nin 7.5. maddesi gereğince davaya ilişkin tüm sorumluluğun …’a ait olduğunun açık olduğunu, davacı her ne kadar sözleşme hukukuna dayansa da, iddialarının dayanağı olan sözleşme örneğinin delilleri arasında yer aldığını, dağıtım şirketi ile talep sahibi tüzel kişi arasında yatırımın dağıtım tarifesi bedelinden düşülerek yapılacağına ilişkin bir anlaşmanın olup olmadığı, sistem kullanım ve bağlantı anlaşması yapılıp yapılmadığı, yapılan tesisin yenileme ve genişleme yatırım projeksiyonu içinde olup olmaması, karşı tarafın mahsup talebinin yatırımın baş- langıcında reddedilip edilmediği hususlarının açıklığa kavuşturulmadığını, afaki olarak talepte bulu- nulduğunu beyanla davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü. Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle: Öncelikle zamanaşımı, hak düşürücü süre ve husumet yönünden itirazda bulunduklarını, … ile imzalanan İşletme Hakkı Devir sözlemesi hükümleri gereğince, dağıtım tesislerinin mülkiyetinin …’a ait olduğunu, müvekkilinin özelleştirilmesi, işletme hakkı devri yöntemiyle yapılması nedeniyle dağıtım tesislerinin mülkiyetinin … Genel Müdürlüğü’ne ait olduğunu, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi hükümlerine göre müvekkil şirket dağıtım tesislerinin işletme hakkına sahip olmakla birlikte, mülkiyetine sahip olmadığını, dağıtım tesislerinin mülkiyeti, ilgili idare olan …’a kaldığını, bu nedenle husumetin …’a yönetilmesi gerektiğini, Esas yönünden aradaki sözleşme ilişkisinin geçerli olduğunu ve sonuçlarının doğur- maya devam ettiğini, Müvekkili şirket kayıtlarında yapılan incelemede, dava konusu yerle ilgili olarak davacı şirkete 1250 kVa güç talebi için 29/08/2014 tarihli Tip-A enerji müsaadesi belgesenin düzenlendiğini, ancak davacı şirketin üzerine düşen edimleri zamanında ve gereği gibi yerine getirmemesi nedeniyle iptal olduğunun görüldüğünü, daha sonra davacı taraf o dönemki vekili …’ı azlederek ye- rine …’i yetkilendirdiğini, …’in müvekkili şirkete 21/07/2015 tarihinde başvurması üzerine davacı tarafa 27/07/2015 tarihinden yeniden Enerji Müsaadesi Belgesi düzenlendiğini, davacı taraf vekilinin 05/08/2015 tarihli dilekçesi ile “gerekli yatırımların taraflarınca yapılacağını” beyan /ve kabul ettiğini, ancak tesis sözleşmesi için gerekli olan belgeleri teslim etmediğini, tesis söz- leşmesi düzenlenmeden dağıtım tesislerinin yapım bedellerinin talep edilmesinin mevzuata, dola- yısıyla hukuka aykırı olduğunu, Davacı tarafin “kendilerine herhangi bir itiraz hakkının tanınmadığı ve aradaki söz- leşme ilişkisinin emredici kurallara aykırılığı ve mutlak butlan nedeniyle geçersiz olduğu” yönündeki iddiasının hukuki dayanağının bulunmadığını, Taraflar arasında henüz bağlantı ya da sistem kullanım anlaşmasının da bulunmadığından tek seferde ödeme talebinin hukuka aykırı olduğunu beyanla yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü. İlk Derece Mahkemesi’nce: “Davacının, davalı … yönünden, açılan davasının pasif husumet yokluğundan reddine, … yönünden açılan davasının kabulü ile, 172.295,37TL.nin, 01/04/ 2016 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; Davalılar arasında imzalanan imzalanan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi ve İşletme hakkının Devri suretiyle Özelleştirme Uygulamasının doğal bir sonucu olarak , dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olarak ikame edilen davalarda husumetin …’a yöneltilmesi gerektiğini, Mahkemenin taraflar arasındaki 27/05/2015 tarihli Enerji Müsaadesi (YG Bağlantı Görüşü) Belgesini hiç bir şekilde dikkate almadığını,davacının tesis sözleşmesi için gerekli olan bel- geleri zamanında teslim etmediği için tesis sözleşmesinin imzalanamadığı, davacının inşa ettirdiği tesisin metodoloji kapsamında bulunmadığını, metodolojiye uygun tesis sözleşmesi düzenlenmeden dağıtım tesislerinin yapım bedellerini talep edilemeyeceğini, Davacının kendilerine itiraz hakkı tanınmadığı yönündeki iddialarını gerçeği yansıtmadığını, davacının önerilen sözleşme hükümlerinin hukuka aykırı olduğunu düşünmesi halinde itiraz hakkını kullanarak sözleşme ilişkisini şekillendirme hakkı mevcut iken , her hangi bir itirazda bulunmaksızın ,tesisin yapımına ilişkin edimleri yerine getirdikten sonra aradaki sözleşme ilişkisinin hukuka aykırılığını ileri sürmesinin hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğunu, Yasal mevzuat kapsamında bağlantı ve sistem kullanım anlaşması imzalanmadan söz konusu yatırım tutarlarının hesaplanmasının ve bu tarların dağıtım şirketinden talep edilebilmesinin mümkün olmadığını, Dava konusu yatırım bedelinin davacıya ödenmesi gerektiği yönündeki mahkeme kararının kabulünün mümkün olmadığını, Sadece davacının dosyaya sunduğu belgeler üzerinde inceleme yapıldığını, fatura içeriğinin fahiş miktarda olduğunu, içeriğinin dahi açıklanmadığını, Davacının tesis bedellerini konut maliklerinden tahsil edip etmediğinin incelenmediğini beyanla kararın kaldırılmasına talep etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde: Faizin başlangıcı yönünden Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından 10 Ocak 2013 tarih ve 28524 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olan “Elektrik Piyasası Lisans Yönet- meliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’ın 3. Maddesinin emredici ve belirleyici olduğunu ,söz konusu dağıtım tesisinin dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi tarafından geçici kabulünün yapıl- dığı ayı takip eden aydan itibaren, geri ödemenin yapılacağı ilk taksit tarihine kadar geri ödemesi yapılmamış tutarın Tüketici Fiyat Endeksi oranında güncelleneceğini, vadesinde geri ödemesi yapılmamış tutara 4/12/1984 tarihli ve 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre uygulanacak kanuni faiz oranı uygulanacağını, en son olarak yürürlükte bulunan 2014 tarihli mevzuatın da aynı yönde olduğunu beyanla faiz başlangıç süresi yönünden kararın düzeltil- mesini talep etmiştir. Dairemizin 2021/1388 Esas- 2022/860 Karar nolu 23/03/2022 tarihli ilamı ile “… “fiziki dosya ve UYAP ortamından yapılan ön incelemede;davacının 14/02/2022 tarihli dilekçesinin ‘Faiz’ yönünden istinaf talebi içerdiği, davacının harç muafiyeti bulunmamasına rağmen ,istinaf harçlarının yatırılmadığı tespit edilmekle, eksik istinaf harçlarının tamamlanması ve davacının 14/02/2022 tarihli dilekçesinin- süre yönünden de- değerlendirilerek ek karar oluşturulması için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine” karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi’nce hazırlanan 31/03/2022 tarihli muhtıra ile, HMK 344. Md gereğince , davacı tarafa 80,70 TL istinaf karar harcı ile 220,70 TL istinaf yoluna başvurma harcı ve 200,00 TL istinaf avansını yatırmak üzere 1 haftalık kesin süre verilmiş, muhtıra 10/04/2022 tarihinde davacı tarafa usulen tebliğ edilmiştir. 28/04/2022 tarihli ek karar ile ; istinaf harçları ile gider avansı süresi içinde yatırılmadığından ve istinaf başvurusu süresi içinde olmadığından davacının istinaf başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Ek karar 03/05/2022 tarihinde davacı tarafa tebliğ edilmiş ve aynı tarihte davacı vekilince istinaf başvuru harcı ile gider avansı yatırılmış ise de, ek karara ilişkin istinaf dilekçesi sunulmamıştır. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Davacı , davalı tarafın hizmet alanında yer alan konut projesinin ihtiyacı olan elektrik enerjisinin temini için inşa ettirdiği dağıtım varlıklarının bedelini talep etmektedir. Emsal davalar ile ilgili olarak Yargıtay 3. HD’nce yapılan temyiz incelemesi sonucu tesis edilen 2016/18362 Esas, 2018/5395 Karar sayılı 17/05/2018 tarihli, 2016/20468 Esas, 2018/9184 karar sayılı 27/09/2018 ilamlarda da vurgulandığı üzere; 01 Mart 2003 tarihli “Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 6. Md de: “Gerçek veya tüzel kişilerin, dağıtım sistemine bağlantı talebinin dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi tarafından ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde karşılanması ve bağlantı anlaşması yaparak hizmet verilmesi esastır. Bağlantı için yapılan başvuru, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi tarafından, dağıtım sisteminin mevcut durumu çerçevesinde genişleme yatırımı veya yeni yatırımın gerekli olması hususları da dikkate alı- narak değerlendirilir. Buna göre; a)Dağıtım sisteminin mevcut durumunun bağlantı talebinin karşılanması için uygun olması halinde, 5. maddede belirtilen belgelerin ibraz edilmesi kaydıyla dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi ile başvuru sahibi arasında bağlantı anlaşması imzalanır. b)Dağıtım sisteminin mevcut durumunun bağlantı talebinin karşılanması için uygun ol- maması ve genişleme yatırımı veya yeni yatırımın gerekli olması durumunda; saha etüdü gerektirmeyen hallerde başvuru tarihinden itibaren on iş günü, saha etüdü gerektiren hallerde ise başvuru tarihinden itibaren yirmi iş günü içerisinde, bağlantı talebinin karşılanabileceği makul bir süre, gerekçeleri ile birlikte başvuru sahibine yazılı olarak bildirilir. Başvuru sahibinin söz konusu süreye itiraz hakkı saklı olup, bu konuda Kuruma baş vurabilir. Başvuru, Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 38. maddesi hükümleri çerçevesinde Kurum tarafından değerlendirilir. Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi tarafından verilen görüşe ilişkin gerekçelerin Kurul tarafından uygun görülmemesi halinde, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi ile başvuru sahibi arasında bağlantı anlaşması imzalanır. c)Başvuru sahibinin (b) bendi kapsamında haksız bulunması veya bağlantı talebinin karşılanabilmesi için dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi tarafından bildirilen sürenin başvuru sahibi tarafından uzun bulunması ve bağlantı talebinin branşman hattı tesis edilerek karşılanabilir olması halinde gerekli yatırım başvuru sahibi tarafından üstlenilebilir. Bu durumda bağlantı projesinin hazırlanması başvuru sahibinin sorumluluğunda olup, bağlantı projesinin hazırlanabilmesine ilişkin etüt için gerekli olan tüm bilgiler dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi tarafından sağlanır. Bağlantı projesi, tamamlanmasını müteakip onay için dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiye sunulur. Dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi, söz konusu proje üzerindeki incelemesini proje sunum tarihinden itibaren beş iş günü içerisinde tamamlayarak projeyi onaylar veya projeyi revizyon için başvuru sahibine iade eder. Proje revizyonunun gerekçeleri başvuru sahibine yazılı olarak bildirilir. Bağlantı projesinin onaylanması durumunda, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi ile başvuru sahibi arasında, branşman hattının mülkiyet ve kullanım hakları ile finansman ve bağlantı koşulları gibi hususların düzenlendiği bağlantı anlaşması imzalanır. Dağıtım sistemine geçici bağlantı yaparak elektrik enerjisi temin etmek isteyen gerçek veya tüzel kişi ile dağıtım lisansı sahibi tüzel kişi arasında kullanım amacıyla sınırlı bir süreyi içeren bağlantı anlaşması imzalanır. Bağlantı anlaşmasının imzalanmasını takiben ve anlaşmada yer alan süre içerisinde gerekli bağlantı varlıkları tesis edilerek, Elektrik Piyasası Tarifeler Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak belirlenen bağlantı bedeli, başvuru sahibi tarafından dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiye ödenir. Bağlantı bedeli, bir defaya mahsus olmak üzere ve ilk bağlantı anlaşması yapılması esnasında tahsil edilir ve geri ödenmez. Bağlantı anlaşmasında yer alan adresteki kullanım yeri var olduğu sürece, bağlantı anlaşması yürürlükte kalır ve söz konusu kullanım yerindeki müşteri değişikliği halinde yeni bir bağlantı anlaşması yapılması talep edilmez” hükmüne amirdir. Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliğinin 38. maddesinin 6. Fıkrasında ise; “sisteme bağlantı yapılması hâlinde sistem kullanımı açısından kapasitenin yetersiz olması nedeniyle genişleme yatırımı veya yeni yatırım yapılmasının gerekli olduğu ve yeterli finansmanın mevcut olmadığı hâllerde söz konusu yatırım … ve/veya dağıtım lisansı sahibin tüzel kişi adına, bağlantı yapmak isteyen gerçek veya tüzel kişi tarafından ilgili mevzuat kapsamındaki teknik standartlar sağlanarak yapılabilir veya finanse edilebilir. Bu durumda gerçekleşen yatırıma ait toplam harcama tutarı, sisteme bağlantı yapan gerçek veya tüzel kişi ile … ve/veya dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler arasında yapılacak bağlantı ve sistem kullanım anlaşması çerçevesinde gerçek veya tüzel kişinin iletim ve/veya dağıtım tarifesi bedelinden düşülür” hükmü bulunmaktadır. 28/01/2014 tarih ve 28896 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği’nin geçici ve son hükümlerinde “Kullanıcı Tarafından Tesis Edilen İletim ve Dağıtım Varlıklarına İlişkin Metodoloji” ve “Mahsup Yöntemiyle Geri Ödeme Esasları ” düzenlenmiştir. Yine, aynı yönetmeliğin 20 ve 21. maddelerinde de kullanıcı tarafından tesis edilen iletim ve dağıtım varlıkları ile geri ödemeye ilişkin metodoloji usul ve esasları düzenlenmiştir. Buna göre mahkemece, yatırım programı içerisinde davalının yapması gerekli olan yatırımın abone (davacı) tarafından yapılması nedeniyle talep edilebilecek bedel ve tahsil şeklinin yukarıda açıklanan yönetmelik hükümlerine göre belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Eldeki davada; Dava konusu trafo vs tesislerin esasen davalı şirket tarafından tesisi gereken unsurlar olduğu, davacının enerji talebiyle baş vurusu üzerine , davalı tarafından “talep edilen enerjinin mevcut şebeke üzerinden sağlanmasının mümkün olmadığı ,ancak davacı tarafından belirtilen nitelikte trafo ve tesis inşa edilmek, bitiminde tesisin davalıya devredilmesi kaydıyla” enerji müsaadesi verildiği, davacının bu şartlar dahilinde masraf sarf ederek söz konusu projenin enerji ihtiyacını sağlayacak tesisi inşa ettiği, davalıya devrettiği, kabul işleminin de yapıldığı, tesisin davalı tarafın dağıtım sistemine dahil edilerek işletmeye alındığı, bedelinin de ödenmediği anlaşılmaktadır. Davalı her ne kadar dava konusu tesisin mülkiyet hakkının dava dışı …’a ait olduğunu beyanla husumet itirazında bulunmuş ise de, dava dışı … ile davalı … arasında düzenlenen 24/07/2006 tarih işletme devir hakkı sözleşmesinin 7.5 maddesinde; dağıtım faaliyetinin şirket tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyet kapsamında gerçekleştirilen her türlü iş ve işlem- lerin bütün sorumluluğunun …’ a ait olduğu düzenlendiğinden, davalı …’ın pasif husumet sıfatına ilişkin itirazlar ile bağlantı anlaşmasının bulunmadığı vs yönündeki itirazları yerinde görülmemiştir. Davacı tarafından söz konusu dağıtım varlığının inşaası için dava dışı yükleniciye 30/05/2015 tarih … nolu fatura gereğince yapılan 172.295,37 TL tutarındaki ödeme bilirkişi kurulunca uygun/kadri maruf bulunmuştur. Davacının talebi de fatura içeriği 172.295,37 TL alacağın tahsiline yönelik olup bu miktar yönünden davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalı …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı …’ın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Davalıdan alınması gereken 11.769,49-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 2.942,37 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.827,12-TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/06/2022