Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/1084 E. 2022/1429 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2022/1084
KARAR NO: 2022/1429
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 18/03/2022
NUMARASI: 2022/29 Esas
DAVANIN KONUSU: Muarazanın giderilmesi-tedbir
KARAR TARİHİ: 11/05/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mutfak eşyaları üreten davacının davalı ile yapmış oldukları 05/01/2018 tarihli abonelik sözleşmesi kapsamında uzun süredir aynı performansta elektrik kullanırken karşı tarafın C tipine uygun olarak proje hazırlanması ve anlaşma imzalanması gerektiğinden bahisle kendilerinden talepte bulunulduğunu, ancak söz konusu alanın tesis edilmesi için şirketin 99 yıllığına kiraya verdiğinin tapuya şerhinin gerektiğini, kaldı ki kiracı olan davacının trafo masraflarının karşılanmasının mümkün olmadığını beyanla , ayrıca konkordato sürecinde olan davacının elektriğinin kesilmesi halinde ekonomik anlamda mahvına sebebiyet vereceğini belirterek tedbiren abonelik fesih işleminin durdurulması sağlanarak dava sonuçlana kadar yeniden açılmasını tedbiren talep etmiştir. İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesince 2021/854 D.iş sayılı 29/12/2021 tarihli kararı ile; trafo kurulum bedeli 500.000,00 TL’nin %15 oranında teminat kabilinde elektriğin kesilmesinin önlenilmesine karar verilmiştir. Tedbire itiraz eden davalı … vekili yaklaşık ispat koşulu somut olayda gerçekleşmediği gibi söz konusu trafodan beslenen diğer tüketicilerin can ve mal güvenliğinin riske atılacağını, aşırı derecede güç aşımı nedeniyle yangın çıkma ihtimali bulunduğunu, zira elektrik dağıtım şebekesinin ilgili bölgede yer alan abone sayısına göre tesis edildiğini, şebekedeki yükün artması halinde elektrik kesintilerin olası olduğunu, kaldı ki davalının tekel hakkına sahip olmaması nedeniyle davacı ile elektrik aboneliği sözleşmesi yapmaya zorlanmayacağını belirterek ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir. Davanın esası hakkında dava açılması nedeniyle ihtiyati tedbir kararına itirazın değerlendirilmesi için dosyanın asıl davanın açıldığı mahkemeye gönderildiği görülmekle,mahkemece duruşmalı yapılan incelemede bu konuda alınan bilirkişi raporu da değerlendirilerek, tedbir talep eden konkordato sürecindeki davacı şirketin ticari faaliyetlerini sürdürerek projenin başarıya ulaşabilmesi için elektriğin zorunlu bir ihtiyaç olduğu, sözleşme kapsamında fazla güç birimine dayalı olarak elektrik çekimi yapılsa dahi bu durum elektriğin kesilmesi ve fesih sebebi olmayıp güncelleme uyarlama ya da fazla kullanıma dayalı olarak tahakkuk ettirilecek fatura bedellerinin tahsili istemine konu olacağı, elektriğin kesilmesi halinde telafisi imkansız zararların doğacağı, kamunun ya da üçüncü kişilerin zarar görme riskinin bulunmadığı gibi yeterli miktarda teminat alındığı gerekçesiyle; “1-İhtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine, 2-Ara kararın taraflara tebliğine” istiafı kabil olmak üzere 18/03/2022 tarihinde karar vermiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; ihtiyati tedbir kararı verilebilmesi için kanunun aradığı şartların ayrıca yaklaşık ispat koşullarının gerçekleşmediğini,yazışmalar neticesinde, davacının dağıtım şebekesine AG seviyesinden bağlı … sayılı … Ltd. Şti.’ne Bağlantı Anlaşması gücü 355,8 kW olmasına karşın, dağıtım sistemimizin güvenliği üzerinde risk oluşturacak şekilde; -Eylül 2020 döneminde 852,95 kW, -Ekim 2020 döneminde 829,2 kW, -Kasım 2020 döneminde 842,4 kW, -Aralık 2020 döneminde 789,6 kW, -Ocak 2021 döneminde 855,8 kW, -Şubat 2021 döneminde 848,64 kW, -Mart 2021 döneminde 884,16 kW, -Nisan 2021 döneminde 847,2 kW, -Mayıs 2021 döneminde 784,8 kW, -Haziran 2021 döneminde 876,96 kW, -Temmuz 2021 döneminde 834,72 kW, -Ağustos 2021 döneminde 807,36 kW, -Eylül 2021 döneminde 783,36 kW, -Ekim 2021 döneminde 801,6 kW, -Kasım 2021 döneminde 750,24 kW ve -Aralık 2021 döneminde 674,4 kW güç kullanarak, anlaşma gücünü mevzuatın belirlemiş olduğu sınırlar dışında %20’nin üzerinde güç kullanıldığının anlaşıldığını, davacı tarafa, trafoya fazla yüklenilmesi nedeniyle elektrik kesilmesi öncesi tüm yasal uyarıların davalı tarafça yapıldığını,davacıya anlaşma gücünü artırmak üzere davalı şirket bünyesinde çalışan bir Elektrik Mühendisi veya Yetkili Elektrik Fen Adamı tarafından imza edilmiş tadilat projesiyle birlikte, bağlantı tesisi ve bağlantı anlaşmasında değişiklik yapılması için başvuruda bulunulması gerektiğini belirten “1. Güç Aşım İhbarı” 01/09/2020 tarihinde yerinde bildirildiğini,söz konusu “1. Güç Aşım İhbarı” davacıya tebliğ edildiği halde davacı taraf yine de dağıtım şebekesi üzerinde hem kabloların hem trafonun hem de aynı trafodan beslenen diğer tüm tüketicilerin can ve mal güvenliğini riske atacak şekilde aşırı güç aşımına devam edildiğini, bu sebeple, davacı tüketiciye 09/11/2020 tarihinde Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddesi uyarınca, gerekli işlemlerin yapılmaması nedeniyle 14 gün sonra enerjinin kesileceğini bildirir “2. Güç Aşım (Usulsüz Kullanım) İhbarı”nın yerinde bildirildiğini,ayrıca davacı tüketicinin gerekli işlemeleri yapabilmesi için talep ettiği süre uzatım kendisine tanınmış olup, verilen süre uzatımına istinaden; herhangi bir işlem yapmadığı için 23/08/2021 tarihinde güç aşımlarının devam etmesi üzerine enerji kesmek için ekipler gönderildiği, ancak davacı tüketicinin müdahalesi ile karşılaşıldığı için kesme işlemi yapılamadığını,10/11/2021 tarihinde, proje işlerinin tamamlanması ve Dağıtım Bağlantı Anlaşması’nın tanzim edilmesi için bir ay süre talep edilmiş olup, davacı tüketiciye talep edilen süre tanındığını,davacı tüketici taahhütte bulunulan süre içerisinde işlemlerini tamamlamadığı için, son bir defa daha aranıp görüşme sağlanmış olup, Dağıtım Bağlantı Anlaşması’nın tesis edilmediği telefonla şifai olarak bildirildiği,hem davalı bünyesinde çalışan Yetkili Fen Adamı hem de davacı tüketici Dağıtım Bağlantı Anlaşması’nı tanzim edemeyeceklerini belirttiklerini ,gerekli işlemlerin tamamlanmaması sebebiyle 28/12/2021 tarihinde davacıya ait mahalin enerjisinin tekrar keslidiği ve 29/12/2021 tarihli ihtiyati tedbir kararı nedeniyle 31/12/2021 tarihinde tekrardan enerji verilmeye başlandığını,davalının kamu güvenliğini gözetmek ve buna göre önlem almak durumunda olduğunu, tedbir kararının kamu zararının engellenmesinin önüne geçtiğini ,tedir sonuçlarının mahkemece değerlendirilmediğini,tedbirin anayasaya aykırı olduğunu,teminatın düşük belirlendiğini,%100 teminat alınması gerektiğini belirterek ,ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Talep ,dava konusu yerde elektriğin kesilmemesi yönünden verilen ihtiyati tedbire itirazın reddi kararına ilişkindir. Mahkeme tarafından bu hususta elektrik mühendisi … 22/02/2022 tarihli raporda;… sayılı trafo merkezinde diğer abonelerle birlikte davacının 774,08 kW demand ihtiyacını karşılayacak şekilde kapasitenin mevcut olduğunu, ayrıca boş kapasitenin dahil bulunduğunu, yeni servise giren trafo merkezinin doğru şubeleri demand güç dahil davacının ihtiyacını karşılamak için yeterli olduğunu, B ya da C tipi trafo merkez tesisine ihtiyaç bulunmadığını, EPDK yönetmeliklerinde güç artışı nedeniyle aboneden trafo merkezi tesisi istenebileceğine dair hüküm bulunmadığı gibi işin niteliği gereği güç artışının mevcut trafo ve şebekeden karşılaması gerektiği davacı tarafından zaman zaman kısa süreli 774,08 kW değerinde demand güç çekilmesinin arızaya sebebiyet veremeyeceğini, çünkü trafo merkezinin kapasitesinin yeterli olduğunu, davacının sözleşmede belirlenen aşkın güç üzerinden enerji tüketmesinin kamu zararına sebebiyet vermeyeceğini, davacının sadece fark bedelini ödeyerek, sözleşmede kararlaştırılan 355,80 kW birim sözleşme elektrik gücünü 774,08 kW demand güç birimine uyarlayarak davalı elektrik şirketine başvurabileceğinin belirlenmiştir. Dava konusu yerin işyeri olduğu gözetilmelidir. Yapılan değerlendirmede; elektriğin kullanıldığı yer işyeri olup, elektrik kesintisi halinde işletmedeki faaliyetin de kesintiye uğrayacağı, ekonomik yönden mağduriyet yaşanması ihtimali bulunmaktadır.Bu sebeple somut olayda, mahkemece HMK 389. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.Yine alınan teminat miktarının da her zaman değişen durumlara göre mahkemece değerlendirilebileceği,bu aşamada alınan teminat miktarının da yerinde olduğu görüldüğünden mahkemenin kararı usul ve hukuka uygun bulunmuştur.Bu nedenle davalının istinaf talebinin HMK 353/1b-1.madde gereği reddi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 11/05/2022