Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/82 E. 2021/30 K. 11.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/82
KARAR NO: 2021/30
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/09/2020
NUMARASI: 2018/705 E – 2020/285 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 11/01/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesi özetle; davacı ile davalı arasında … İhale Kayıt Sözleşmesi ile Hizmet Alım Sözleşmesi akdedildiğini, hizmet alım işinin davalı tarafından ihale edilmesine rağmen burada çalışan işçilerin esasen aynı kaldığını sadece ihale alıcısı yüklenicilerin değiştiğini, dava dışı … isimli işçinin davacı şirkette 01/01/2012-31/12/2012 tarihleri arasında davalı ile yapılan hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalıştığını, davacı ve davalı şirket arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunduğunu, bu kapsamda işçilerin İş Kanunundan doğan hak ve alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, bu hususun Yargıtay denetiminden geçen iş mahkemesi kararı ile de kesin olduğunu, davacı şirketin davalı ile akdettiği hizmet alım sözleşmesinin sona ermesi ile birlikte buradaki işçilerini ve iş yerini devrettiğini ancak … adlı işçinin iş akdinin ihaleyi alan şirket tarafından devam ettirilmediğini, dava dışı işçinin işçilik alacaklarının temini için davacı ve davalı şirketler aleyhine Bakırköy 19. İş mahkemesi nezdinde 2013/875 esas sayılı davayı ikame ettiğini, ilgili mahkeme tarafından 2015/285 sayılı karar ile davanın kabulüne karar verildiğin anılı kararın Yargıtay 9. HD 2015/20658 E. 2018/13751 K. İlamı ile onandığını, bahse konu davada 06/07/2004-31/12/2012 tarihleri arası dönem için işçilik alacaklarına hükmedildiğini, ancak bu dönem içerisinde dava dışı işçinin sadece 01/01/2012-31/12/2012 tarihleri arasındaki dönemin davacı şirkette geçtiğini, ancak davacı şirketin son alt işveren olarak davalı asıl işveren ile birlikte bütün çalışma döneminden sorumlu tutulduğunu, kesinleşen kararın dava dışı işçi tarafından Bakırköy … İcra Müdürlüğünde kanuni takibe konu edildiğini ve davacı şirketin bu dosyaya 41.000 TL ödeme yaptığını, davacı şirket ile davalı İETT arasındaki Hizmet Alım Sözleşmesi gereğince sadece kendi dönemi olan 01/01/2012-31/12/2012 tarihleri arasındaki işçilik alacaklarından sorumlu olduğunu, Hizmet Alım Sözleşmesi Ve Eki şartnamelerde açık bir hüküm bulunmadığını dolayısıyla bu dönem içinde sorumululuğun 1/2 olacağını, sonuçta davacının bütün sorumluluğunun 01/01/2012-31/12/2012 tarihleri arasında tekabül eden işçilik alacaklarının %50 ‘si ile sınırlı olduğunu, Borçlar Kanununun 167. maddesi gereğince davacının kendisine düşen paydan fazlasını ödediği için rücu hakkının olduğunu, davacının dava dışı işçinin kendisinde çalışmadığı dönem ile ilgili olarak iç ilişkide herhangi bir sorumuluğunun bulunmamasına rağmen ödeme yapmak zoruda kaldığını davacı ile davalı arasında akdedilen Hizmet Alım Sözleşmesi ve eki şartanamelerde davacı şirketin kıdem tazminatından sorumlu olduğuna dair bir hükmün bulunmadığını, tip sözleşme şeklinde düzenlenen sözleşmelerde kanunun emredici hükümlerine atıf yapıldığını ve başkaca bir açıklamaya yer verilmediğini, Yargıtay’ın be şekilde düzenlenmiş tip sözleşmelerde kıdem tazminatından yüklenicinin sorumlu tutulmadığın karar verdiğini, sorumluluğun da asıl işveren ve alt işverenlerin yarı oranda dağıtılması yönünde bir çok kararının olduğunu iddia ederek fazlaya ilişkin talep dava ve ıslah haklarını saklı tutarak dava dışı işçiye ödenmek zorunda kalının 10.000,00 TL ödeme tarihi olan 30/07/2018 tarihinden itibaren tahakkuk edecek avans faizi ile birlikte tahsiline talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu’nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince ” 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar”a ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK’nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46 Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, iş bölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1-Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2-Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, Dair; HMK’nın 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda 11/01/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.