Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/629 E. 2022/683 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/629
KARAR NO: 2022/683
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/11/2020
NUMARASI: 2017/981 E – 2020/636 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 08/03/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin … Mah. … Sok. No:… Esenyurt adresinde atık su kullanımı ile ilgili olarak … Esenyurt Şubesine bağlı olduğunu, Firmanın Mayıs 2016 tarihine kadar aylık 200,00 TL, 500,00 TL arasında fatura öderken, 30/04/2016 – 19/09/2016 tarih arası çok yüksek faturalar geldiğini, firma yetkililerinin yüksek gelen faturalar için …’ye başvuru yaptıklarını, şirkette ilgili inceleme neticesinde, firma merkezindeki su tesisatında meydana gelen teknik bir arıza nedeni ile firma içinde yer alan suyun atık kanala gitmeksizin devamlı suretle devir daim şeklinde sayaçtan geçtiğini, bu nedenle su faturalarının fahiş geldiğinin tespit edildiğini, suyun sayaçtan geçtiğini, sayaçla ilgili bir arızanın olmadığını, ancak su tesisatındaki arıza nedeniyle kullanılmayan ve atık kanala gitmeyen bir suyun faturalandırıldığını, belirtilen 4 adet fatura ve gecikme cezası ile tahakkuk ettirilmiş olan, 26.710,00 TL’lik bedelden ,davalıya 20.000,00 TL borçlu tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili, 19/02/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile 20.000 TL lik taleplerini 2.312,80 TL daha artırmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde ; davalı şirketin …’nin … nolu sayaçlı tanker sözleşmesinin tarafı olduğunu, borcundan sorumlu olduğunu, davacı şirketin …’ye 13/06/2017 tarih … sayılı yazısı ile yaptığı başvuru da, faturaların yüksek olduğu ve sayacın boşa döndüğünü beyan ettiğini, … elemanlarınca yerinde yapılan kontrolde … Nolu sayacın normal çalıştığının tespit edildiğini, iç tesisatta meydana gelen arızaların ise …’nin sorumluluğunda olmadığını, … abone hizmetleri yönergesinin 12-aa)maddesinde “Kolon ve dizi sistemli binalarda polietilen hortumun bittiği noktaya kadar idare, hortumun bina içi kolon tesisatın bağlandığı noktadan sonra abone, tek sayaçtan su kullanan ve / veya birden fazla yapının su kullandığı site, kooperatif, iş merkezi, villa benzeri roplu yapılan parsel girişine kadar idare, parsel içi tüm bağlantı ve hatların üzerinde meydana gelen arızalardan abone sorumludur.” hükmünün yer aldığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Davanın kısmen kabulü ile, davacının davalıya 17/10/2016, 07/12/2016, 22/12/2016 ve 28/06/2017 tarihli faturalardan dolayı gecikme cezası dahil 21.977,58 TL Borçlu Olmadığından Tespiti ile, davalının davacıdan fazladan tahsil ettiği 12.280,38 TL fatura bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle;Davacı şirket tarafından müvekkili idareye 13.6.2017 tarih … sayılı yazıyla yapılan başvuruda; faturaların yüksek olduğu ve sayacın boşa döndüğü beyan edilmiş ve bu nedenle inceleme yapılması talep edildiği, idare elemanlarınca yerinde yapılan kontrolde … nolu su sayacının normal çalıştığının tespit edildiği, iç tesisatta meydana gelen arızaların ise idare sorumlu olmadığı, … Abone Hizmetleri Uygulama Yönergesi’nin 12-aa) maddesinde “Kolon ve dizi sistemli binalarda polietilen hortumun bittiği noktaya kadar İdare, hortumun kolon içi bina tesisatına bağlandığı noktadan sonra abone; tek sayaçtan su kullanan ve/veya birden fazla yapının su kullandığı site, kooperatif, iş merkezi, villa benzeri toplu yapıların parsel girişine kadar idare, parsel içi tüm bağlantı ve hatların üzerinde meydana gelen arızalardan abone sorumludur. ” hükmü bulunduğu, mahkemenin ‘davalı …’nin ilgili yönerge gereğince davacının iç tesisatındaki arızadan kaynaklı olarak sorumluluklarının bulunmadığını ileri sürmüş ise de davacının davalıdan su almayıp sadece atık su hizmeti alması ve su sayacından geçen su nedeni ile artış söz konusu olmaması nedeni ile davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilemeyeceği kanaatine varıldığı…’ gerekçesiyle hüküm kurduğu, bu hükmün hukuki dayanaktan yoksun olduğu, dava dilekçesinde ve bilirkişi raporlarına itirazlarında belirttikleri gibi idare ekiplerince yapılan incelemede sayaçla ilgili arızanın olmadığı tespiti yapıldığı, buna ilişkin dava sürecinde inceleme yapılmadığı gibi, ayrıca bilirkişi raporlarında da sayacın arızalı olduğuna dair herhangi bir belge ve kanıt sunulmadığı halde sayaç bozukmuş gibi tamamen varsayımlarla bedel tespiti yapıldığı, kaldı ki itirazlı dönemde sayaç bozuk ise sonrasındaki dönemde yapılan tahakkukların da hatalı ve fahiş hesaplanmasının muhtemel olduğu, ancak böyle bir durumun söz konusu olmadığı, davacının sayaçlı tanker abonesi olduğu, bilirkişinin hesap yaparken itiraz edilen döneme ait tanker suyu faturalarını da incelemesi gerektiği, zira …’nin sadece kanal hizmetinden yararlandığı için davacıya kullanılmış suları uzaklaştırma bedeli tahakkuk ettirildiği, itiraz edilen dönemde ne kadar tanker suyu satın almış, bu aldığı suyla sayaçtan geçen su miktarına uyuyor mu bu hususunda incelenmesi gerektiği belirtilmiş ise de bu husustada inceleme yapılmadığı, müvekkili İdarenin bir kamu kurumu olup yaptığı iş ve işlemlerde hukuk kurallarına göre hareket etmek zorunda olduğu, bu nedenle … nolu sözleşmeye tahakkuk ettirilen bedellerin de hukuka ve ilgili yönetmeliklere uygun olduğu, verilen kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir. …nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava , menfi tesbit talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; davacının tanker suyu abonesi olduğu, atık su konusunda davalı …’den hizmet aldığı uyuşmazlık konusu değildir. Mahkemenin de tesbit ettiği üzere ; taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi uyarınca davacıdan talep edilen atık su faturalarının fazladan talep edilip edilmediği, fazladan fatura talep edilmiş ise bunda davalının kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece yargılamada bilirkişi kurulundan kök ve ek raporlar alınmıştır. Bilirkişi kurulu kök raporda; firmanın fatura bedelleri incelendiğinde, 168 TL, 144 TL, 196 TL, 157 TL, 206 TL, 222 TL, 198 TL, 209 TL, 171 TL, 202 TL, 171 TL, 202 TL, 196 TL, 591 TL olarak devam ederken itirazlı faturalarda 5.688,00 TL, 3.349,00 TL, 939,00 TL, 15.565,00 TL olduğu tekrar normal değerlere dönerek 331 TL, 474 TL, 388 TL, 331 TL olarak devam ettiğinin görüldüğünü, su tüketimi ve su bedelinin arada artmasının 03/06/2016 tarihinden sonra normal düzene girmesi bu durumun kapasite artışıyla ilgili olmadığını göstermekte olduğunu, terk giden sıra dışı bir durum olduğunun görüldüğünü, … Abone Hizmetleri Yönergesinin 12-aa) maddesinde iç bağlantı ve hatları üzerinde meydana gelen arızalardan abonelerin sorumlu olduğunun belirtildiğini, bahsi geçen durumda davacı vekilinin sayacın normal çalıştığı ancak tesisatta bir terslik olduğu devridaim yapıldığı, kanala su gitmediği belirttiği, … sözleşmesinin Tanker Sözleşmesi olup KSU aboneliği olduğunu, buradaki arızanın … vekilince hortumun bina içi kolon tesisatının bağlandığı noktadan sonra olarak değerlendirildiği ancak sayacın boşa dönmesinde herhangi bir su kaybı olmadığını, ayrıca yönergenin 12-aa maddesindeki hortumun bina içi kolon tesisatının bağlandığı noktadan sonraki arızalarda … suyu sayaçtan geçtikten sonra olan bir arıza neticesinde suyun boşa akma ve sayaçtan geçen su tüketimi için olan fatura durumu olduğunu, burada firmanın suyunu 3.şahıslardan aldığı tanker ile kullanmakta ödediği faturanın ise kullandığı … kanalı veya …’nin diğer hizmetleri için KSU bedeli olduğunu, bu arızada suyun boşa akma durumu olsa bile suyun 3.şahıslardan alınan tanker suyu olduğunu, davacı vekili tarafından kanala herhangi bir deşarj olmadığının belirtildiğini tespit ederek abonenin itirazlı 30/04/2016-03/06/2017 tarihleri arasında fatura bedeli olarak toplam KDV dahil olarak 3.228,20 TL olarak hesaplandığı bildirilmiştir. İlk üç Ek raporlarda aynı görüş tekrarlanmıştır. Davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği su kullanım bedelinin, birim fiyatlar esas alınarak, her bir fatura için ayrı ayrı hesaplanması , davacının hangi fatura için ne kadarlık hangi tarihte ödeme yaptığının tespiti taraflar arasındaki sözleşmeler gereği raporda belirlenecek olan bedellerin geç ödenmesi nedeniyle şayet varsa işleyecek faizin ödeme miktarından düşülmesi bu suretle davacının istirdat talep edebileceği tutarın net olarak tespiti ayrıca, ödeme tarihlerinin tespiti için alınan 4.ek raporda özetle; itirazlı faturalara ilişkin olarak 3.563,42 TL fatura hesaplandığı, davalı tarafça 21.977,58 TL fazla fatura tahakkuk ettirildiği, davacı tarafın yapmış olduğu ödemeler düşüldüğünde davalıdan 12.280,48 TL alacaklı olduğu bildirilmiş,mahkemece bu hesaplama hükme esas alınmıştır. Davalı tarafça sayacın arızalı olmadığının tesbit edildiği ve iç tesisat arızasından müvekkilinin sorumlu bulunmadığına ilişkin istinaf sebepleri yönünden ,bilirkişi kurulunca raporlarında bu hususta , taraflar arasında Tanker Sözleşmesi bulunduğu , KSU aboneliği olduğunu, buradaki arızanın .. vekilince hortumun bina içi kolon tesisatının bağlandığı noktadan sonra olarak değerlendirildiği, ancak sayacın boşa dönmesinde herhangi bir su kaybı olmadığını, ayrıca yönergenin 12-aa maddesindeki hortumun bina içi kolon tesisatının bağlandığı noktadan sonraki arızalarda … suyu sayaçtan geçtikten sonra olan bir arıza neticesinde suyun boşa akma ve sayaçtan geçen su tüketimi için olan fatura durumu olduğunu, burada firmanın suyunu 3.şahıslardan aldığı tanker ile kullanmakta ödediği faturanın ise kullandığı … kanalı veya …’nin diğer hizmetleri için KSU bedeli olduğunu, bu arızada suyun boşa akma durumu olsa bile suyun 3.şahıslardan alınan tanker suyu olduğunu belirterek ,teknik yönden açıklama getirilmiş,olması gereken fatura miktarları hesaplanmıştır. Davalı tarafça; davacının sayaçlı tanker abonesi olduğu, bilirkişinin hesap yaparken itiraz edilen döneme ait tanker suyu faturalarını da incelemesi gerektiği, zira …’nin sadece kanal hizmetinden yararlandığı için davacıya kullanılmış suları uzaklaştırma bedeli tahakkuk ettirildiği, itiraz edilen dönemde ne kadar tanker suyu satın almış, bu aldığı suyla sayaçtan geçen su miktarına uyuyor mu bu hususunda incelenmesi gerektiği belirtilmiş ise de ,bilirkişi kurulunun 1. ek raporunda ; Tanker suyu abonelerinde,tanker suyu belirli bir dönemde alınıp, depoda biriktirilip, kullanılmakta olduğu, itirazlı dönemde, tanker suyu alınıp, depoda toplanıp, belirli kısmı kullanılıp, bir kısmı depodan daha sonraki tarihlerde kullanılmış olabileceği veya itirazlı dönem öncesinde tanker suları alınıp, itirazlı dönemde ve sonrasında kullanılmış olmuş olabileceği ya da arada depoda su eksildikçe ilave tanker suyu alınmış olabileceği gibi durumlar olduğundan durumu net yansıtmayacağı şeklinde açıklama bulunduğundan, bu açıklamanın somut olaya uygun düştüğü anlaşıldığından ,bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir. Böylece verilen kararda, maddi vakıa ve hukuki dnetim yönlerinden usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla,davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesine göre reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 1.501,28 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 375,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.125,98 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/03/2022