Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/599 E. 2021/3378 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/599
KARAR NO: 2021/3378
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/12/2020
NUMARASI: 2018/82 E – 2020/945 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 15/12/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili şirket arasında imzalanan Sözleşme ile davalıya … Abone numarası ile elektrik kullandırıldığını, davalı, ödemelerin tam ve zamanında yapılmamış olması nedeniyle borçlu bulunmakta olduğunu, davalının müvekkili şirkete 06.06.2011 son ödeme tarihli 1506,40 TL tutarlı, 04.07.2011 son ödeme tarihli 3442,20 TL tutarlı, 04.08.2011 son ödeme tarihli 1998,40 TL tutarlı,05.09.2011 son ödeme tarihli 1007,90 TL tutarlı, 10.10.2011 son ödeme tarihli 18,05 TL tutarlı, 02.01.2012 son ödeme tarihli 3424,54 TL tutarlı, 04.05.2012 son ödeme tarihli 10600,50 TL tutarlı, 01.04.2013 son ödeme tarihli 2405,20 TL tutarlı, 06.05.2013 son ödeme tarihli 69,30 TL tutarlı, fatura borçlarını ödememesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Es. sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile icra takibi yapıldığını, ancak bu kez davalı borçlu takip konusu alacaklarına karşı, kötü niyetli olarak ve takibi durdurmak maksadıyla itirazda bulunduğunu ve takibin durduğunu, söz konusu itirazlar haksız ve yasal dayanaklardan yoksun olduğunu, taraflar aralarında imzaladıkları sözleşme ile ödeme şekli, faiz oran ve miktarını belirlediklerini, borç miktarı ve faiz hesabı sözleşmeye ve ilgili kanunlara uygun olarak tespit edilmiş olup itiraz haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan; takibe, borca, ferilerine, faiz oran ve miktarına yönelik itirazların iptaline, takibin devamına, davalının % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının 11.01.2011 tarihinde, mağaza olarak kullandığı yeri boşaltarak durumu hem Vergi Dairesine hem de o dönem itibariyle elektrik temin etmiş olduğu … Elektriğe yazılı olarak bildirdiğini ve karşılığında kapanma evrakları alındığını, yazısı ekinde ilgili evrakları sunduklarını, bu hususun tespiti için Vergi Dairesine yazı yazılmasını talep ettiklerini, davaya konu … Abone numaralı sayaçtan bu tarih itibariyle davalının hiçbir suretle elektrik temin etmediğini, elektrik enerjisi kullanım bedeli faturalarında ne davalı gönderilmiş ne de bu hususta başlatılan takibe kadar bir ihtar çekildiğini, bununla birlikte davacının faturaları 4 yıl boyunca ödemediği iddia ettiği sayacı kapatmayarak davalı adına haksız ve hukuka aykırı faturalar tanzim ederek davalıyı zarara uğratma amacı içinde olduğunu, davacının bu işleminin mevzuata aykırı olduğunu, davacının iddialarının hiçbir şekilde gerçeği yansıtmadığını, davalının işyerini kapattıktan ve kapanma bildirimlerini yaptıktan sonra fatura düzenlemesinin haksız olduğunu, davalının bu tarihten sonra elektrik kullanmasının mümkün olmadığını, aynı sayaçla elektrik kullanımı gerçekleşmişse dahi bu kullanımın davalı tarafından yapılmadığını, davacının aksi yöndeki iddialarını ispatla mükellef olduğunu, açıklanan nedenlerle huzurdaki davaya ilişkin olarak, huzurdaki davanın yukarıda açıkça izah edilen nedenlerle reddine, kötüniyetli davacının %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından; “Mahkememizce uyuşmazlık konusu uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi raporları alınmış, bilirkişi raporu ve ek raporunun tetkikinde, davalı, aboneliğini iptal ettirmediği, abonelik iptal ettirilmediği sürece elektrik bedellerini ödeme yükümlülüğü olduğu, abonelik dönemine ait fatura bedellerini gecikme zam ve KDV’leri ile birlikte ödeme yükümlülüğü olduğu kanaatine varıldığı, davacı şirket, borç ödenmediği halde elektriği kesmeyerek, gecikme zammı ve KDV nedeniyle davalının elektrik borcunun aşırı derecede artmasında müterafik kusurlu olduğundan, gecikme zammından %50 indirim sağlanması gerektiği, dava konusu elektrik borçlarının gecikme zamlarının ve KDV’lerinin hesabında İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 19.10.2017 tarihli, 2017/23 E, 2017/185 K sayılı ilamı emsal alınarak gecikme zamları ve KDV’leri hesaplandığı, davacı şirketin asıl alacağı 24.472,49 TL, Gecikme zammı 7.515,90 TL, Gecikme zammı KDV’si 1.352,86 TL, davacı şirketin icra takip tarihi itibariyle alacağı 33.341,25 TL olduğu ve davacı … A.Ş.’nin, icra takip tarihi itibariyle, davalı … A.Ş.’den 33.341,25 TL talep edebileceği kanaatiyle raporlar alınmıştır… davalı yanın kullanmış olduğu 24.472,49 TL’lik enerji bedelinin tamamından sorumlu olduğu, alacağın likit olduğu ” gerekçeleriyle 1-)Davanın KABULÜ İLE; davalı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasına yapılan itirazın 24.472,49 TL enerji bedeli, yönünden iptaline takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA 2-) 4.894,49 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine karar verilmiştir. Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; müvekkiline ait mağazada Elektrik Dağıtımı yapılan firmaların devamlı olarak değiştiğini, başlangıçta … ile sözleşme yapılsa dahi sonrasında … ve en son …den hizmet alındığını, müvekkili tarafından en son hizmet alınan … AŞ’ye kapama bildirimi yapıldığını ve ilgili evrakların dosyaya sunulduğunu, … ve … arasında Elektrik Dağıtımı için Lisans Sözleşmesi imzalandığını, kendi imkanları ile temin edilen iş bu sözleşmenin oe dosyaya sunulduğunu, mahkemece bunların dikkate alınmadan karar verildiğini, mahkemece gerekçede fatura adresi ile abonelik adresinin farklı olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verildiğinin belirtildiğini, faturalarda belirtilen adresin müvekkili şirketin genel merkez adresi olduğunu, ilgili faturaların ise müvekkili şirketin mağaza olarak kullandığı adrese ait olduğunu, abonelik numarası ile faturaların uyuştuğunu, müvekkilinin 11.01.2011 tarihinde, mağaza olarak kullandığı yeri boşaltarak durumu hem Vergi Dairesine hem de o dönem itibarıyle elektrik temin etmiş olduğu … Elektriğe yazılı olarak bildirdiğini, karşılığında kapanma evraklarının alındığını, davacının faturaları 4 yıl boyunca ödenmediği iddia ettiği sayacı kapatmayarak müvekkili adına haksız ve hukuka aykırı faturalar tanzim ettiğini, müvekkilinin işyerini kapattıktan ve kapanma bildirimlerini yaptıktan sonra fatura düzenlenmesinin haksız olduğunu ileri sürmüştür. Dosya ödenmeyen elektrik faturalarının tahsili talebiyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalı tarafça cevap dilekçesinden itibaren yargılama sürecinde işyerini tahliye ettiğini, tahliye sonrası hizmet aldığı tedarik şirketine durumu bildirip aboneliği kapattığını ileri sürmüş, dosya kapsamından da dava dışı şirket tarafından da kapnama tarihine ilişkin yazı bulunduğu, şirket unvanının farklı olduğu görülmektedir. Mahkemece dava dışı … AŞ’den davalı ait abonelik dosyası ve fatura dökümleri istenmemiş, davacı şirketten de bu döneme ilişkin aboneliğe ait bilgi belgeler getirtilmemiş, bilirkişi tarafından da kök ve ek raporda bu hususlarda değerlendirme yapılmamıştır. Hal böyle olunca davalı şirkete ait aboneliğin hangi şirketlerle yapıldığı, hangi şirketlerden hangi tarihlerde elektrik temin edildiğinin dava dışı şirket ve davacı şirketten sorularak abonelik dosyalarının getirtilmesi ve hasıl alacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Bu itibarla, davalının istinaf isteminin kabulüyle HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince her iki şirketten abonelik dosyalarının getirtilerek aboneliğin kapatılıp kapatılmadığı hususlarında üçlü bilirkişi heyetinden rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi için doyanın mahkemesini iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 15/12/2021