Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/464 E. 2021/518 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/464
KARAR NO : 2021/518
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/11/2020
NUMARASI: 2020/351 E – 2020/800 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 24/02/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından keşide edilen … Bankası Güneşli Şubesi’ne ait, 15/03/2003 tarihli, 7.821,00 TL tutarlı çekinde içinde bulunduğu 74 adet çekin müvekkili şirketin kendi çalışanı tarafından sahte ciro ile tedavül edildiğini, buna istinaden Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2007/156 esas, 2012/45 karar sayılı dosyasında, sanıkların cezalandırılmasına ve suça konu çeklerin müvekkiline teslimine karar verildiğini, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/242 esas, 2012/136 karar sayılı dosyasında, ödeme yasağı alınan çeklerden 50 adetini, elinde bulunduran sanık …’ın çekleri mahkemeye ibraz etmesi nedeniyle istirdat davası açmak üzere süre verildiğini, açılan davalar sonucu çeklerin müvekkiline ait olduğu saptanarak istirdadına karar verildiği, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında icra takibi açıldığını, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, 12.Hukuk Dairesi’nin 2018/600 esas, 2020/93 karar sayılı kararında; “dava konusu çekin zayi olması nedeniyle süresinde işleme konulmamış olup, her iki tarafında çekin zamanaşımına uğramasında kusurlu olmadığı, dolayısıyla davacının uğradığı munzam zarar olduğunu düşünüyor ise, sorumlu olan şahıslardan tazmin hakkı saklıdır.” denilerek munzam zarar davası açılması gerektiğine kesin olarak karar vermiştir. İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına sunulan banka cevabında, çekin gününde bankaya ibraz edildiği, ancak çek bedelinin gününde depo etmediği gibi keşidecisi tarafından ödenmesinin yasaklandığı bildirilmiş olup, müvekkiline ödenmesi gereken çek tutarını 15/03/2002 tarihinden beri uhdesinde tutarak 18 yıldır işletilmesinden haksız yere fayda sağlayarak müvekkile zarar verildiğini, ayrıca niyet olarak davalının çeki çalan şahıslardan farkı olmadığı gibi durumdan fayda sağladığını, bu nedenle şimdilik 20.000,00 TL munzam, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, kambiyo senetlerinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK’nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12., 13., 14. veya 43. Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, iş bölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2-Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12., 13., 14. veya 43. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, Dair; HMK’nın 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda 24/02/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.