Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/265 E. 2021/219 K. 01.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2021/265
KARAR NO : 2021/219
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/05/2019
NUMARASI : 2018/861 E – 2019/511 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 01/02/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı/borçlunun kaçak elektrik kullandığı tespit edildiğini ve hakkında 12.05.2017 ve 09.11.2017 tarihlerinde kurum görevlilerince kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı düzenlendiğini, bu tutanaklara istinaden müvekkili şirket tarafından davalı adına faturalandırma yapıldığını, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 28. Maddesi uyarınca icra takibine konu borcun tahakkuk ettirildiğini, borçlunun bakiye hesap özetine ilişkin … sistem kaydında da görüldüğü gibi borçlu, hakkındaki kaçak tespit tutanaklarına dayanarak düzenlenen tahakkuk bedelini ödemediğini, davalı/borçlu 13.02.2018 tarihli itiraz dilekçesinde her hangi bir borcunun olmadığını belirttiğini, ancak davacı/alacaklı … (…) ekiplerince yapılan kontrolde abonesiz elektrik kullanımı mevcut olduğu tespit edildiğini ve kaçak tespit tutanağı düzenlendiğini, bu tutanak gereği borç tahakkuk edildiğini, ancak davalı/borçlu bu takip konusu alacağa ve ferilerine haksız olarak itiraz ettiğini, davalı borçlunun, asıl alacağa işletilen faize itirazlarının da haksız olduğunu, çünkü Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 15.maddesinin 4.fıkrasında; “Düzenlenen tarifelerle enerji ve/veya kapasite satın alan tüketicilerce zamanında ödenmeyen borçlara,görevli tedarik şirketi tarafından bu Yönetmelikte belirlenen oranı aşmamak üzere gecikme zammı uygulanır.”hükmüne yer verildiğini, takip konusu asıl alacağa işletilen ve 6183 sayılı kanun gereği değişecek oranlar üzerinden işletilecek gecikme zammı uygulamasının usul ve yasaya uygun olduğunu, İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe yönelik davalı/borçlunun haksız ve yersiz itirazının iptali ile asıl alacağa uygulanacak %16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, iş bu gecikme faizi tutarına işleyecek %18 Katma Değer Vergisi ile birlikte devamın, davalının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya dava dilekçesi ve tensip tutanağı tebliğ edilmiş, davalı tarafça davaya cevap verilmemiş, Mahkememizin 30/11/2018 tarihli duruşmasına katılan davalı … beyanında; ” Ben açılan davayı kabul etmiyorum, icra takibine konu fatura tarihinden yaklaşık 6 ay önce abonelerin bulunduğu taşınmazdan ben ayrıldım ve bu taşınmazda … yeni abonelik aldığını öğrendim, açılan davayı kabul etmiyorum, benim davaya konu borç ile ilgili bir borcum yoktur, ben iş yerini boşaltıktan sonra aboneliği iptal etmemiştim, çünkü hakkımda kaçak elektrik kullanmaktan dolayı tutanak tutulmuştu, borcu kapatmadığım için aboneliğim kapatılmadı, ancak fiili olarak ben kullanmıyordum, abonelikte şirket adına idi, ” şeklinde beyanda bulunmuştur. İlk Derece Mahkemesince; davanın reddine, karar verilmiştir.Söz konusu kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Dava dosyası istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş ise de, 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair 6763 sayılı yasa ile, HMK 341. madde 2. fıkrasında “Miktar veya değeri üçbin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir” şeklinde yapılan yasa değişikliği 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Karar tarihi itibarıyla, kesinlik sınırı ise 4.400,00 TL’dir.Somut uyuşmazlıkta, davacı tarafından istinaf edilen davanın değeri 3.013,00 TL olup, karar tarihinde davacı yönünden miktar itibarıyla karar kesindir. Bu itibarla, istinaf konusu kararın HMK 341. ve 346. maddelerine göre kesin olması sebebiyle, davacının istinaf dilekçesinin HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf dilekçesinin, HMK 341, 346 ve 352/1-b maddeleri uyarınca karar kesinlik sınırı altında kaldığından reddine,Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf eden davacıya isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/02/2021