Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/2569 E. 2022/1540 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/2569
KARAR NO: 2022/1540
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/07/2021
NUMARASI: 2019/189 E – 2021/526 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 26/05/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, … plakalı aracını, trafik kazası hasebiyle tamir ve bakımı için, 12.07.2017 tarihinde, davalı şirketin Beylikdüzünde faaliyet gösteren … Oto Servisi’ne teslim ettiğini, davalı yanca, müvekkiline takriben 10 gün içerisinde aracın tamir edilerek teslim edileceğinin bildirildiğini, söz konusu aracın servise tesliminden sonra, davalının özen, bakım ve dürüstlük yükümlülüğüne aykırı davrandığını, aracın sel ve su baskını hasebiyle, tamamen su altında kalmış, motoru çalışmamış, koltukları ve içi tamamen sökülmüş ve kullanılamaz hale getirilmiş olduğunu, iş bu durum ile ilgili, müvekkiline her hangi bir bilgi verilmediği gibi, müvekkilinin rızasına başvurulmadan, aracın gizlice tamir edilmeye başlandığını, bu durumu tamir süresinin uzaması hasebiyle servise gittiğinde öğrendiğini, müvekkilinin aracının sular altında kaldığını ve söküldüğünü fotoğraflamış olup, Bakırköy … Noterliği’nin 08.09.2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarını keşide ettiğini, söz konusu ihtara rağmen müvekkilinin zararı giderilmediğinden, Büyükçekmece 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2017/95 D.İş sayılı dosyası ile 20.09.2017 gününden mahallen tespit yaptırdığını, söz konusu tarihte aracın müvekkiline teslim edilmediğini, bilirkişi raporunda öngörüldüğü üzere 60 gün serviste kaldığını, aracın sular altında kaldığı, kurutulduğunun tespit edildiğini, dolayısıyla hasar miktarının ne olduğunun ayrıca tespit edilemediğini, müvekkilinin maliki olduğu araçtaki hasar, sel ve su baskını hasebiyle, öngörülen 10 günlük süre içerisinde giderilmediğinin aşikar olduğunu, söz konusu araçtaki tamir süresinin uzamasına, davalının kendi kusurunun neden olduğunu, müvekkiline ait aracın serviste 12.07.2017 ila 20.09.2017 tarihleri arasında kaldığını, müvekkilinin iş bu süreçte aracını kullanamadığını, davalının ikame araç temin etmemiş olduğunu, araçtaki değer kaybı ve sair zararı bir tarafa, tamir süresi boyunca, faaliyetlerini sürdürebilmek için … plakalı muadil bir araç kiraladığını, kiralama bedeli için, 28.08.2017 tarihli faturayla 4.050,01 TL ve 13.10.2017 tarihli faturayla 3.600,00 TL ödediğini, takip talebinde ayrıntılı gösterildiği üzere gerek ihtarname masrafı, gerekse tespit davası için yargılama gideri ödediğini, iş bu araç kiralama, ihtar ve tespit dosyası yargılama giderlerinin tamamına, davalının özen, bakım ve dürüstlük kuralına uymayarak, aracı sel suyu altında bırakılması neden olduğunu, davalı borçludan rızaen tahsil edilemeyen alacağın tahsilini temin ine, İst. Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, ancak borç ödenmemiş olup; davalı tarafça takibe haksız, mesnetsiz ve kötü niyetle itiraz edildiğini beyan ile, davalı/borçlunun İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasına vaki, haksız itirazının iptali ile takibin asıl alacak ve işlemiş-işleyecek faiz ve faiz oranı yönünden devamını, kötü niyeti sabit olan ve likit olan alacağın yapılan itiraz hasebiyle, davalı borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili … San. A.Ş., …-… markaları ile Türkiye hudutları dâhilinde araç satımı, araç kiralama işleri ve yetkili servis bakım işleri ile iştigal eden sektöründe öncü ve güvenilir bir firma olduğunu, davacı taraf … plakalı aracını hasarlı olarak, müvekkili şirketin Beylikdüzü … Şubesi’ne bakım için bıraktığını, davacı, aracının sol ön ve arka kısımlarından darbe almış olması sebebi ile araca servis bakım işlemlerinin yapılması için müvekkili şirkete ait yetkili servise başvurduğunu, müvekkili şirket müşteri memnuniyetine verdiği önem ve saygı sebebiyle yapılacak incelemeler sonucu, tespit edilecek arıza ve eksikliklerin giderileceğini bildirdiğini, davaya konu aracın 12.07.2017 tarihinde servise geldiğini, aynı gün iş emri açıldığını, 13.07.2017 tarihinde eksper onayı geldiği ve aracın onarımına başlandığını, bu esnada 27.07.2017 tarihinde bir sel felaketi yaşandığını, bu felaket nedeniyle serviste park halinde bekleyen bazı araçların zemin kısmından su aldığını, bu hususta davacının derhal bilgilendirildiğini, müşterinin bilgisi dahilinde derhal su alan kısımlar için detaylı kurutma işlemi yapılmış ve araç 22.08.2017 tarihinde tamamen kullanıma hazır hale getirilmiş olduğunu, davacı yan, tamamen art niyetli şekilde aracını müvekkili şirket yetkili servisinden almayarak, aracının yetkili serviste kaldığı süre içerisinde kiralamış olduğu araçlara ilişkin araç kiralama bedellerinin tahsili amacı ile başlatmış olduğu icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali amacı ile işbu davayı ikame ettiğini, davacının huzurdaki dava ile talep etmekte olduğu bedellerden müvekkili şirketin sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, davacı yan servis bakım işlemleri için müvekkili şirkete bırakmış olduğu aracının servis işlemleri bitmiş olması ve bu husustan haberdar edilmiş olmasına rağmen tamamen kötü niyetle huzurdaki davaya konu icra takip dosyasını başlattığını, davacının aracının servis bakım işlemlerinin 30 iş gününden önce tamamlandığı ve aracın teslime hazır hale getirildiği konusunda bilgilendirildiği, davacı huzurdaki davada öne sürmüş olduğu talepleri ile sebepsiz zenginleşme gayesi güttüğünü, davaya konu aracın 12.07.2017 tarihinde servise bırakılmış ve hemen akabinde 13.07.2017 tarihinde eksper onayı gelmiş ve aracın onarımına başlanmış olduğunu, 22.08.2017 tarihinde davacı yana gerek telefon, gerekse SMS yolu ile bilgilendirme yaparak, aracın teslime hazır hale geldiğinin bildirildiğini, aracın teslim alınmadığını ve hiç bir sebep yokken aracı teslim almak için 20.09.2017 tarihine kadar beklediğini, aracın kullanıma hazır hale gelmesine rağmen teslim alınmamış olmasının maddi ve hukuki sonuçlarının müvekkili şirkete yüklenmesinin düşünülemeyeceğini beyan ile, haksız ve kötü niyetli olarak açılmış olan davanın reddini ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından; “… davalı oto tamir servisi tarafından aracın tamamen tamir edilerek davacıya teslim edilecek hale getirildiğini davacıya ait cep telefonuna SMS ile bildirdiği iddia edilmiş ise de, …’ye yazılan müzekkere cevabında bildirilen cep telefonunun davacıya ait olmadığı bildirildiğinden davacıya ait aracın davalı yedinde aracın fiilen teslim edildiği 20.09.2020 tarihine kadar kaldığı mahkememizce değerlendirilerek; aracın davalı oto servise bırakıldığı tarih ile davacıya teslim edildiği fiili tarihten aracın makul onarım süresi olarak tespit edilen 15 günün tenkisi ile günlük araç kullanamamaktan doğan zarar olarak tespit edilen 100,00 TL’nin çarpımı ile davacının davaya konu zararı hesaplanmıştır ki – 70-15 = 55 gün x 100 = 5.550,00 TL muadil araç zararının bulunduğu, davacının 5.500,00 TL muadil araç zararı ve Büyükçekmece 1. SHM’nin 2017/95 D. İş sayılı dosyasına yapılan 563,62 TL noter masrafı, 450,00 TL bilirkişi ve gider avansı, 221,80 TL keşif harcı, 70,80 TL delil tespiti harcı, 60,00 TL keşif araç ücreti olmak üzere zararları toplamı 6.864,72 TL alacağın takip tarihinden itibaren yasal faiz talebinin yerinde olduğu, davacının zararının bilirkişi marifeti ile tespit edilebildiği, asıl alacak konusunun davalı tarafından belirli ve bilinebilir olmadığı, itirazın kötü niyetli olduğunun davacı tarafından tespit edilemediği anlaşılmakla; davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir. ” gerekçeleriyle Davanın KISMEN KABULÜ İLE; 1-İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyasına vaki İTİRAZIN İPTALİNE, takibin 5.500 TL muadil araç kiralama, Büyükçekmece 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/95 D. iş sayılı dosyasına yapılan 562,62 TL noter masrafı, 450 TL bilirkişi ve gider avansı, 221,80 TL keşif harcı, 70,80 TL delil tespiti harcı, 60 TL keşif araç ücreti olmak üzere toplam 6.864,72 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DEVAMINA, 2-Fazlaya dair talebin REDDİNE, 3-Davacının zararının bilirkişi marifeti ile tespit edilebildiği, asıl alacak konusunun davalı tarafından belirli ve bilinebilir olmadığı, itirazın kötü niyetli olduğunun davacı tarafından ispat edilemediği anlaşılmakla; davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE karar verilmiştir. Karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; aracın 22.08.2017 tarihinde tamamen kullanıma hazır hale getirildiğini, müvekkili şirket yetkilileri tarafından davacı yana gönderilen, aracın teslime hazır hale geldiğini belirtir 22.08.2017 tarihli SMS gönderim görüntüsünün dosyaya sunulduğunu, davacının kötü niyetli olarak aracı teslim almadığını, mahkemece verilen kısmen kabul kararına gerekçe olarak aracın iade alınması için davacıya gönderilen SMS’in gönderildiği numaranın davacı adına kayıtlı olmamasının gösterildiğini, ancak davacı tarafından müvekkili şirkete bildirilen numaranın davacı adına kayıtlı olup olmadığının müvekkili şirketçe bilinmesinin mümkün olmadığını, dosyaya sundukları 07.01.2020 tarihli dilekçe ekinde SMS gönderimine ek olarak davacının sigorta şirketi ile yapılan yazışmaların da eklendiğini, anlatılanlar çerçevesinde müvekkili şirketin dava konusu aracın alınması için gerekli bildirimleri gerçekleştirmiş olduğunu, müvekkil şirketin, yürürlükteki mevzuat uyarınca tamir süresini aşmadığını, 30 iş günü olarak kabul edilen tamir süresinden önce araç teslime hazır hale getirildiğini ve davacıya aracın teslime hazır olduğu hususunun bildirdiği iletişim vasıtasıyla (cep telefonu) sms olarak iletildiğini, – Bilirkişinin sunmuş olduğu raporda aracın makul onarım süresinin 20 gün olabileceğini belirttiğini, ayrıca makul onarım süresinde aracın kullanılamamasından doğan zararın müvekkili şirketten talep edilemeyeceğini, verilen kararda aracın makul onarım süresinin 15 gün olarak kabul edilmesi hatalı olduğunu, davacıya aracın tamamen hazır olduğunun bildirildiği tarihin 22/08/2017 tarihi olduğunu, aracın teslim tarihi ile davacıya aracın teslime hazır olduğunu bildirildiği tarih arasında 41 günlük bir fark bulunduğunu, aracın makul onarım süresi bilirkişi marifetiyle 20 gün olarak belirlendiğinden, davacının talep edebileceği miktarın 21 günlük muadil araç kiralama bedeli olabileceğini, bilirkişi raporunda tespit edilen muadil araç bedeli ise günlük 100,00-TL olarak belirlendiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının talep edebileceği bedel azami olarak 2.100,00-TL olabileceğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava; tamir için davalı servise bırakılan aracın makul onarım süresinin aşıldığı iddiasına dayalı uğranılan zararın tazmini talebine ilişkindir. Taraflar arasında, taraflar arasında davacıya ait … plakalı aracın 12/07/2017 tarihinde davalı servise teslim ettiği ve aracın serviste iken sel baskınına maruz kaldığı, 20.09.2017 tarihinde teslim edildiği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Davalı aracın 22.08.2017 tarihli SMS ile aracın teslim alınmasını bildirdiğin ileri sürmektedir. Mahkemece bildirilen telefon numarasının davacıya ait olmadığının belirlendiği, davalı tarafça da SMS bildirimine rağmen aracın .bir aya yaklaşan uzun sürede teslim alınmaması üzerine başkaca bir yolla teslim borcundan kurtulmadığı, tevdi yeri tayinin talebinde de bulunmadığı görülmekle bu yöndeki istinaf itirazları yerinde görülmemiştir. Büyükçekmece 1. SHM’nin 2017/95 D. İş sayılı dosyasında bilirkişi raporunda; 12.02.2017 tarihli hasar onarım süresinin 15 gün olduğu, aracın sel nedeniyle ıslanmasının kurutma işleminin 5 gün süreceği, makul onarım süresinin hasar ve sel nedeniyle ıslanmadan kaynaklanan toplam onarım süresinin 20 gün olduğunun mütalaa edildiği, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemelerinde de bu sürenin 20 gün olarak .belirlendiği anlaşılmaktadır. Belirtilin 20 günlük sürenin 15 günlük kısmının aracın servis için bırakılan arızaya ilişkin olduğu, 5 günlük sürenin ise davalı tarafça aracın muhafaza edildiği sırada meydana gelen ıslanma nedeniyle eklenen süre olduğu, bu nedenle mahkemece makul sürenin 15 gün olarak esas alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre, davacının tamir için aracını 12/07/2017 tarihinde davalı servise teslim ettiği ve aracın serviste iken sel baskınına maruz kaldığı, 20.09.2017 tarihinde teslim edildiği, servise bırakma sebebiyle ilgili tamir süresinin 15 gün olduğu, bu süreyi aşan 55 gün için davacının ödediği araç kiralama bedelinden davalını sorumlu olduğu anlaşılmakla mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygundur.Bu itibarla; ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 468,93 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 118,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 350,93 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 26/05/2022