Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/2551 E. 2022/2527 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/2551
KARAR NO: 2022/2527
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/07/2021
NUMARASI: 2019/205 E – 2021/535 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 03/10/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin maliki olduğu … plakalı aracı 02/10/2018 tarihinde, aracın suya yağ karıştırdığı şikayetiyle aracı davalı servise teslim ettiğini, davalı aracın yağ soğutucusunun patladığını belirttiğini, aracın onarılması için iki gün davalıda kaldığını, aracın yağ soğutucusu, yedek su deposu ve kapağı ve radyatör temizleyicisinin değiştirildiğini, davalının şikayetin giderildiğini bildirmesi üzerine aracın 04/10/2018 tarihinde davalıdan teslim alındığını, aracın teslim alındığı gün aracı teslim alır almaz aracın için su bastığını ve hararetin yükseldiğini, aracın tekrar davalıya götürüldüğünü, davalının aracın kalorifer peteğinin patladığını belirttiğini, aracın onarıldığını söyleyerek 05/10/2018 tarihinde müvekkiline teslim ettiğini, servis girişleri için 09/10/2018 tarihli tek bir fatura kesildiğini, araç teslim alındıktan sonra araçta bu sefer de su eksiltme şikayeti olduğunu ve 17/10/2018 tarihinde aracın tekrar hararet yaptığını, aracı tekrar davalı servise teslim ettiğini, bu sefer aracın hortumunun değiştiğini , aracın onarımının tamamlandığını bildirdiğini ve aracı müvekkil şirketin personeline teslim ettiğini, ancak tekrar arızalanması üzerine aracın tekrar davalı servise götürüldüğünü, davalı bu sefer aracın motoronun komple bozulduğunu ve motorun yapılması gerektiğini söylediğini, davalı motoru açmış olması nedeniyle işçilik bedeli istediğini ve aracın davalıda kalması nedeniyle otopark bedeli talep ettiğini, bu itibarla müvekkilin aracı davalıdan teslim alabilmek için toplam 4.277,18 TL ödemek zorunda kaldığını, şikayetin çözülmediğinin ortada olduğunu, yukarıda izah edilen hususların tespiti amacıyla İstanbul anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/8549 Değişik iş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını , bilirkişinin aracın onarımı için 15.225,17 TL, meydana gelen hasar nedeniyle oluşan değer kaybı için de 5.000,00 TL tespit ettiğini, müvekkilin aracın motorunu başka bir serviste yaptırdığını, ayrıca dava konusu aracın toplam 46 gün serviste 10 gün de onarım için bir başka serviste kaldığını, aracın bu süre boyuncu kullanılamaması nedeniyle toplamda 9.800 TL kazanç kaybının oluştuğunu beyanla , bu miktardaki alacakların davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı tarafın 02.10.2018 tarihinde, dava konusu araca ilişkin olarak ‘motor suyuna yağ karışması ve hararet yapması’ nedeniyle servise geldiğini, serviste bu araç üzerinde yapılan çalışmalarda, lastik vidaları kontrol edildiğini , motor yağına su karıştıran parçanın ( yağ sağutucusu ) değiştirildiğini, motor su temizliği ve gerekli testler yapıldıktan sonra aracın teslim edildiğini, araç şoförüne üç gün sonra aracın tekrar getirilmesi gerektiğinin bildirildiğini, aracın 17.10.2018 tarihinde su kaçağı nedeniyle tekrar getirildiğini, Araç üzerinde yapılan incelemelerde, değişen parça ve işçilik ile ilgili herhangi bir kusur ve sorun tespit edilmediğini, araca ilişkin tüm malzemeler davacı tarafından temin edilmekle, müvekkilinin parça garantisi bulunmadığını, ancak aracın önceki nedenle değil, ‘araç kalorifer hortumunun patlamış olduğu’ tespitinin yapıldığını, araç müvekkili şirkete teslim edildiğinde, ciddi bir hararet yaptığının tespit edildiğini, araç şoförünün ‘işim çok acil, işleri yapmalıyım…’ demesi nedeniyle, kalorifer hortumunun değiştirildiğini, devamında aracın testi için ‘ en fazla 1 saat aracı test et, aracı tarafımıza iade et..’ denildiğini, ancak araç teslim edilmemiş olup, telefonlara da cevap vermediğini, aracın teslim edilmemesi nedeniyle şirket yetkilisi … aranarak, aracın teslim edilmesi gerektiğinin izah edildiğini, tüm uyarılara rağmen araç, 1 saat içinde teslim edilmesi gerekirken tam 2 gün sonra aracın ‘hararet nedeniyle’ araç geri getirildiğini ,aracın iki gün sonra geldiğinde, araç üzerinde yapılan incelemelerde ‘ aracın hararet yapması nedeniyle, motora zarar verdiği’ tespitinin yapıldığını, araç sürücülerin bildiği ve bilmesi zorunlu olan kaidesi, aracın hararet yapması halinde yürütülmemesi gerçeği olduğunu, araç sürücüsünün, aracın hararet yapması halinde, yola devam edilmemesi, araç motorunun zarar göreceğinin bilmemesinin mümkün olmadığını, araç sürücüsünden kaynaklanan zararın, müvekkiline yüklenmesinin, tamir ve işçilik bedellerinin müvekkilinden talep edilmesinin yerinde olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Davanın kısmen kabulü ile, 2-14.527,17 TL motor hasar bedeli, 4.277,18 TL servis ücreti, 5000 TL değer kaybı ve 1200 TL kazanç kaybı tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki hususlar tekrar edilerek ,dava konusu aracın servise getirildiği her iki tarihteki kilometreleri arasındaki kullanım farkının dikkate alınmadığını, iki tarih arasında yaklaşık 2000 km kullanım farkı bulunduğunu, aracın ikinci servise geliş nedeninin su hortumu patlaması ve hararet yapması nedeniyle olduğu, bilirkişinin ve davacı tarafın iddiası olan silindir kapak contası yanık olsa idi eğer, aracın bu kadar km yol almasının mümkün olmadığı, araçta yapılan tespitlerde, yağ soğutucusunun patlak olduğu görülmüş ve değiştirilmiş olduğunu, daha sonra yapılan kontrollerde fan motorunun normal derecesinde olduğu, yol testinde hararet yükselmemesi kapsamında aracın teslim edildiğini, bilirkişi raporunda; yağ sağutucusunun gereksiz değiştirildiğinin iddai edildiğini, 2000 km yol giden aracın neden yağ karışmadığının da açıklanmaya muhtaç olup, yapılan teknik açıklamanın yerinde olmadığını, bilirkişinin silindir kapağına ilişkin teknik açıklamasının da yerinde olmadığını silindir kapak contasının yanması ile birinci servise geliş nedeni arasında bir illiyet bağı bulunmamadığı, yorum ve olasılık üzerine kurulu beyan ve teknik açıklamaların gerçeği yansıtmadığını,20.02.2020 Tarihli duruşma tutanağında tanık ifadeleri somut ve olaya ilişkin ifadeleri kapsamında ispat edilmiş olduğu ve davacı tarafın kusurunun olduğunun açık olduğu, araca ilişkin ilk ve ikinci geliş arasındaki teknik sorunlar, km farkı ve araç dosyası incelendiğinde olayın müvekkili ile bağının olmadığının görüleceği, dosyanın konusunda uzman Mekatonik Mühendisine gönderilmesi defalarca talep edilmesine rağmen, iş bu konusunda uzaman bilirkişiden rapor alınmadığı, bu yönü ile de eksik inceleme yapıldığı, kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür. …nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, ayıplı araç tamiri sebebiyle tazminat ve alacak talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; Davalı … tarafından düzenlenen 06/12/2018 tarihli faturanda ; davacıya ait araçta yapılan tamire ve işçilik masraflarına ve otopark ücretine ilişkin olduğu, fatura bedelinin 4.277,18 TL olduğu, davalı tarafından düzenlenen 18/10/2018 tarihli faturanın davacıya ait araçtaki kalorifer hortum değişimi ve işçiliğe ilişkin olduğu, fatura bedelinin 159,30 TL olduğu, 09/10/2018 tarihli faturanın incelenmesinde davacı araçta yapılan tamir ve işçilik ücretine ilişkin olduğu, fatura bedelinin 955,80 TL olduğu görülmüştür. Davacı tarafından dosyaya sunulan dava dışı … tarafından davacı adına düzenlenen 12/12/2018 tarihli irsaliyeli faturanın incelenmesinde davaya konu araçta yapılan tamire ilişkin olduğu ve fatura bedelinin KDV dahil 15.225,17 TL olduğu, yine celp ve tetkik olunan … tarafından düzenlenen faturanın içeriğinin dava konusu araçta yapılan tamir ve onarıma ilişkin olduğu, fatura bedelinin 9.665,85 TL olduğu görülmüştür. İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/8549 Değişik iş numaralı dosyanında; davacı tarafından dava konusu … plakalı araç ile ilgili makine mühendisi bilirkişiden rapor alındığı ve rapor sonuç kısmında araçtaki dava konusu hasarın motor soğutma suyunun su eksiltmesine bağlı olarak meydana geldiği, motor soğutma suyu su eksiltmesine bağlı olarak motor içindeki soğutma görevini yapamadığı ve eksilen suyun motor içine karışarak motor yağlama yağının özelliğini bozduğu, motor yağlama yağının gerekli yağlamayı ve soğutma görevini yapamadığı, her iki durumda da motorun hararet yapabileceği, oluşan hararetin motor yataklarına, pistonlara, silindir kapağına ve diğer aksamlara zarar verdiği, motor soğutma suyunun eksilmesinin meydana gelen motor hasarı ile illiyet bağı olduğu ve motorun hasar gördüğü, davalı servisin motorun su eksiltmesinin nedenini tespit edemediği, bu nedenle kusurlu olduğu, toplam hasar tutarının KDV dahil 15.205,17 TL olduğu ve araçta 5.000,00 TL değer kaybı olabileceği yönünde rapor düzenlendiği görülmüştür. Mahkemece yargılamada makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmış, itiraz üzerine bu kez farklı makine mühendisi bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi raporlarında; dava konusu aracın servise ilk geldiğinde hasarın su ve yağın birbirine karıştığı şikayeti olduğu, davalı servisin aracın yağ soğutucu değişimini yapmış olduğu, ancak yağ soğutucunun arızalanması durumunda motor dolaşım suyuna yağ karışarak radyatördeki dolaşımın hızlı bir şekilde tıkanması ile oluşacağı, bununla birlikte hararet yükselmesi ve motor üst kapak contasının yanmasıyla devam eden zincir hareketin başlatıcısının yağ soğutucusu olabileceği, bu nedenle aracın ikinci gelişinde radyatör bağlantı hortum değişimi ile birlikte silindir kapak contasının arızalı olduğunun tespit edilmesi gerektiğini, ikinci değerlendirme olarak araç servise ilk geldiğinde silindir kapak contasının arızalı olabileceği, her iki durumda da silindir kapak contasının arızalı olduğu halde değiştirilmediği, bu nedenle motorun hararet yaptığı ve komple hasar gördüğü, davalı servisin hizmet kusurundan kaynaklı hasarın meydana geldiği, görüşü bildirilmiş olup,tesbit dosyasında da aynı şekilde görüş bildirildiği anlaşılmıştır.Bilirkişi raporlarında araçta 5000,-TL değer kaybı oluştuğu bildirilmiştir. Ancak hasar bedeli yönünden rakamsal farklılıklar ve bir kısım taleplerin istenip istenemeyeceği yönlerinden farklı değerlendirmeler bulunmaktadır. Ancak ; bilirkişi raporlarında aracın servise ilk getirildiği 02/10/2018 ile 17/10/2018 tarihleri arasında aracın km arasında 1913 km fark bulunduğu, ilk arıza onarımının ayıplı olduğu kabul edildiğinde ,aracın bu kadar km yol yapmasının teknik açıklaması raporlarda yer almamaktadır.Davalı tarafça bu husus yargılamada raporlara itirazlarında ve bu aşamada istinaf sebebi olarak ileri sürülmüştür. Mahkeme bilirkişiden bu yönde ek rapor da almamıştır. Bu sebeple,yukarıda açıklanan ,itiraz ve istinafa konu edilen hususların teknik yönü bulunduğu,mevcut bilirkişi raporlarının uyuşmazlığın çözümünde yeterli olmadığı gibi ,itirazları da karşılar nitelikte olmadığı anlaşılmakla, tarafların iddia ve savunmaları ile dosyadaki belgelere göre ve gerektiği takdirde araç üzerinde inceleme yapılması suretiyle; davalı tarafça yapılan araç tamirinin ayıplı olup olmadığı, buna göre davacının alacak taleplerinin ayrı ayrı değerlendirilmesi için, mahkemece Teknik Üniversitelerin Otomotiv Kürsülerinde görevli akademisyen bilirkişilerden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetinden ,tarafların itirazlarını karşılayacak,denetime elverişli bilirkişi kurulu raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekli olmakla ,davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine karar verilesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.03/10/2022