Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/2361 E. 2022/2321 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/2361
KARAR NO: 2022/2321
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/03/2021
NUMARASI: 2019/1292 E – 2021/277 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 20/09/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıların faturaları ödememesi üzerine 25.363,20 TL asıl alacak bedeli, 378,76 TL faiz, 68,18 TL faizin KDV’si ile birlikte toplam 25.810,14 TL’nin tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına, davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesine, borçlunun taşınmaz, taşınır malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … TİC. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının içinde bulunduğu ortaklığın Sefaköy’de bulunan şantiyesinde 2011 Yılı 1. Kısım Atıksu Ve Yağmur Suyu Kanal İnşaatı işini yaptığını, bu süreçte kullanılan elektrik bedellerinin tamamını süresinde ödendiğini, herhangi bir borcu kalmadığından verilen teminatın davacı tarafından davalıya iade edildiğini ve ortaklık adına olan aboneliğin kapama işlerinin tamamlandığını, abonelik kapandıktan sonra herhangi bir açıklama yapılmadan ve hiçbir yasal dayanak göstermeden alacaklı olduğu iddiasıyla icra takibi başlatıldığını, şantiyede kullanılan ve dava konusu faturalarda belirtilen bedellerin tamamının ödendiğini belirterek; davanın reddine, dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı … TİC. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının 2011 Yılı 1. Kısım Atıksu ve Yağmursuyu Kanal İnşaatı işinin yapımına ilişkin olarak Sefaköy’de bulunan şantiye binasının Aralık 2014 ile Mart 2016 tarihleri arasındaki faturalandırılan ve davalıya tebliğ edilmiş bulunan elektrik kullanım bedelinden doğan borçlarının tamamının eksiksiz olarak ödendiğini, davacının talep ettiği 21/04/2015-25/03/2016 dönemini de kapsar şekilde bütün ödemelerin yapıldığını, davalı şirketin elektrik kullanımından doğan herhangi bir borcu bulunmadığını, davalının bakiye borcu olan 85,70 TL tutarındaki faturasını ödeyerek 28.03.2016 tarihi itibarıyla, davalı nezdinde bulunan güvence bedelinin çözdürüldüğünü ve iade alındığını, aboneliğin başka bir firmaya devredildiğini, bu devirden sonra da davalı şirketin şantiye binasını tahliye ettiğini ve herhangi bir elektrik kullanımının söz konusu olmadığını belirterek; davanın reddine, dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda ; Davanın KISMEN KABULÜ ile davacı tarafından davalılar aleyhine başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına davalılar tarafından yöneltilen itirazının kısmen iptaline, takibin 24.995,64 TL asıl alacak, 316,33-TL işlemiş faiz ve 56,94 TL KDV olmak üzere toplam 25.368,91 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren, yasal faiz işletilmesine, fazlaya dair istemin reddine, 2-)Hükmolunan asıl alacağın %20’si(4.999,12-TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine ,şeklinde hüküm kurulmuştur. Mahkemece verilen kararı,davacı vekili ve davalı vekili istinaf etmiştir. 1- Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; haklı davalarının tümden kabulü gerekmekteyken, kısmen kabulü yönünde kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olduğu, bilirkişi tarafından yapılan hesaplama cüzi farklarla birlikte müvekkili şirket hesabına uygun olsa da; bilirkişi raporunda enerji bedelinin eksik hesaplaması sonucu faturadaki diğer bedeller de eksik hesaplanmış ve nihayetinde müvekkili şirket hesabı ile ufak bir fark oluşmasına sebebiyet verilmiş olduğu, eksik hesaplama içeren ve itiraz ettkleri apor doğrultusunda hüküm tesis edildiği ileri sürülmüştür. 2- Davalı … Tic. A.Ş. vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle;Yetki itirazlarının bulunduğu, işbu davaya dayanak icra takibi Adi Ortaklık’a karşın başlatılmış olup, bilindiği üzere, adi ortaklığın taraf ve dava ehliheti bulunmadığından, adi ortaklığa karşı takip başlatılamayacak olup, ortada hukuken geçerli bir icra takibi bulunmamaktadır.Müvekkilimiz üstlenmiş olduğu “2011 Yılı 1. Kısım Atıksu ve Yağmursuyu Kanal İnşaatı” işinin yapımına ilişkin olarak Sefaköy’de bulunan şantiye binasının Aralık 2014 ile Mart 2016 tarihleri arasındaki, faturalandırılan ve müvekkilimize tebliğ edilmiş bulunan elektrik kullanım bedelinden doğan borçlarının tamamı eksiksiz olarak ödenmiştir. Müvekkiline güvence bedelinin iade edildiğini,,diğer yandan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği ve likit alacak sözkonusu olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği ileri sürülmüştür. 3- Davalı … vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; dava yetkisiz mahkemede ikame edilmiş, mahkemece yetki itirazları hakkında kanuna aykırı olacak şekilde karar verildiğini, hak düşürücü süre geçtikten sonra ikame edilen davanın reddine karar verilmesi gerektiği, müvekkili ve içinde bulunulan adi ortaklığın tüm yükümlülüklerini yerine getirmiş, kullanmış olduğu elektriğin bedelini ödemiş olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmadığı, davacının kendisine düşen ifada ihmal ettiğinden kusurlu olduğu, bu nedenle iddia edilen alacaktan her durumda indirim yapılması gerektiği , davacının kendi kusurunu dayanak yaparak ikame ettiği davada müvekkili tarafından belirlenmesi mümkün olmayan bir iddia nedeniyle aleyhine %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesinin açık şekilde kanuna ve usule aykırı olduğu , davalılar lehine tam vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken bu yönden de eksik ve hatalı karar verildiği, . yerel mahkeme kararında belirtilen şekilde icra takibi öncesi faiz işletilmesinin hukuken mümkün olmadığı ileri sürülmüştür. Ek İstinaf Dilekçesi : huzurdaki itirazın iptali davasında dava şartı olan geçerli takip bulunması koşulu gerçekleşmemiş olduğu halde Mahkemenin bu hususu gözetmeden karar verdiği, taraflarınca İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının iptali için icra hukuk mahkemesinde dava ikame edilmiş ve neticede istanbul 28. icra mahkemesi’nin 2021/402 e. 2021/465 k. ve 08.10.2021 tarihli kararı ile huzurdaki davaya konu icra takibinin iptaline karar verilmiş olduğu, İstanbul 28. İcra Mahkemesi’nin 2021/402 E. 2021/465 K. Ve 08.10.2021 tarihli kararında; “Somut olayda; icra takip dosyası içerisinde bulunan takip talebi ve buna uygun olarak düzenlenen ödeme emrinin incelenmesinde; takip talebinde ve ödeme emrinde sadece adi ortaklığın borçlu olarak gösterildiği, adi ortaklığı oluşturan ortakların ayrı ayrı takip talebi ve ödeme emrinde borçlu olarak gösterilmediği, her birinin adına ayrı ayrı ödeme emri gönderilmediği anlaşılmaktadır.Bu nedenle, mahkememizce, şikayetin kabulü ile adi ortaklık hakkında yapılan takibin iptaline” şeklinde açıklanan gerekçelerle İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasından yapılan takibin, borçlu … San. A.ş. – … Tic. A.Ş. İş Ortaklığı yönünden iptaline karar verildiği, ilgili icra takibinin iptal edilmiş olması nedeniyle hukuken geçerli bir takip bulunmadığı, davanın her halükarda reddine karar verilmesi gerektiği ileri sürülmüştür. HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava davacı alacaklı tarafından davalılar aleyhine fatura alacağından kaynaklanan İİK 67 maddesi kapsamında açılan itirazın iptali davasıdır. Davanın dayanağı olan, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalılar/borçlular aleyhine 25.810,14 TL borcun ödenmesi amacıyla 25/11/2016 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluların icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; Davalı tarafça İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının iptali için icra hukuk mahkemesinde dava ikame edilmiş ve neticede İstanbul 28. İcra Mahkemesi’nin 2021/402 e. 2021/465 k. ve 08.10.2021 tarihli kararı ile davaya konu icra takibinin iptaline karar verilmiş olduğu ek istinaf dilekçesinde bildirilmiş olup karar örneği ibraz edilmiştir. Sözkonusu kararın 23/11/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Böylece ; dava itirazın iptaline ilişkin olup, dava dayanağı olan icra takibinin kesinleşmiş mahkeme kararı ile iptal edildiği,böylece davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla ,davalıların istinaf talebinin kabulü ile ;HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca karar kaldırılarak,yeniden esas hakkında aşağıda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi gerekmiştir. Davacı istinafı yönünden ; dava dayanağı takip iptal edilmekle davacının istinaf talebinin ise HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; A-Davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, B-Davalıların istinaf başvurusunun kabulü ile, karar HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca karar kaldırılarak,yeniden esas hakkında, 1-Dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar harcından davacı tarafça yatırılan 311,73 TL harçtan mahsubu ile bakiye 231,03 TL’nin davacıya iadesine 3-Davacının yapmış olduğu yargılama masrafının üzerinde bırakılmasına, 4-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT uyarınca 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, 5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın kararın kesinleşmesi halinde ilk derece mahkemesince iadesine, İstinaf incelemesiyle ilgili olarak; Davacıdan Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 80,70 TL’den peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, Davalılardan peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.20/09/2022