Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/2316 E. 2022/1229 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/2316
KARAR NO: 2022/1229
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/01/2021
NUMARASI: 2020/151 E – 2021/15 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 21/04/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin alacağını tahsili amacıyla Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile borçlu hakkında ilamsız icra yoluyla takip yapıldığını, takip öncesinde borçlunun müvekkilince yapılan tespitte kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini, tahakkuk eden bedel 6.177,70 TL olmakla beraber halen ödenmediğini, davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, edilen itiraz neticesinde takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olan adreste kahvehane işletmediğini, bu iş yeri ile ilgisinin bulunmadığını, davacı vekilinin aleyhine yaptığı icra takibine haklı olarak itiraz ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından; Dosyadaki bilgi ve belgeler incelendiğinde; davalının, kaçak/usulsüz elektrik kullanımına ilişkin, davalının isim, soy isim ve vatandaşlık numarasının bulunduğu, ancak davalının imzadan imtina ettiği, 17.03.2015 tarihli tutanağa istinaden, davacı -alacaklı tarafça, hesaplanan alacağın tahsili yolunda icra takibi başlatıldığı, davalı tarafın tutanakta belirtilen kaçak elektrik kullanımı ile ilgisi olmadığını ısrarla savunduğu, tutanakta belirtilen taşınmazın ticari kahvehane olarak tasvir edildiği, tutanakta belirtilen işletmenin davalı ile ilgisi olup olmadığı yolunda ilgili kolluk birimine araştırma yaptırılmış olup konu hakkında tanzim olunan 11.11.2020 tarihli tutanakta, davalının, söz konusu işletme ile ilgili bir ilgisinin olmadığı belirtilmiş, davacı taraf da salt tutanak dışında, davalının, dava konusu usulsüz elektrik kullandığı iddiasını ispat edemediğinden, bu haliyle haksız fiilin faili tespit olunmadığından, davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; davacının kaçak elektrik kullanımı gerçekleştirdiğini, müvekkili şirket kaçak kontrol ekiplerince yapılan incelemede davalı/borçlunun “kayıtsız(zati) sayaçtan kaçak elektrik kullandığı” tespit edilerek 17.03.2015 tarihli F/752693 seri numaralı kaçak elektrik kullanımı tespit tutanağı tanzim edildiğini ve mevzuat hükümleri kapsamında tutanak bilgilerine göre kaçak elektrik kullanımı bedeli tahakkuk ettirildiğini, kaçak tespiti için tespit anında mahalde fiili kullanıcının varlığının yeterli olduğunu, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği m.42’de gösterilen haller içerisinde elektrik tüketimi yapan herkesin, kaçak tespiti ve tahakkukunun muhatabı olabileceğini, – Gaziosmanpaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından 14.11.2020 tarih ve … sayılı yazı cevabı ile kaçak kullanım tespitinin yapılmış olduğu kahvehanenin … ile olan irtibatına dair herhangi bir bilgiye ulaşılamadığı; çevre sakinlerinin kahvehane olarak kullanılan işletmenin sahibinin belli olmadığı yönünde bilgi verilmiş olduğunu, kolluk araştırmasında davalının anılan mahalli kullanmadığı yönünde net bir tespit bulunmadığını, – Davalı adına kaçak kullanım tespitinin yapıldığı adresin davalıdan tamamen soyut, ilgisiz ve farazi bir adres olmadığını, davalının zamanında bilfiil işletmiş olduğu bir adres olduğunu, kahvehane olan işletmenin herhangi bir işletenin olmamasının mümkün olmadığını, kaçak kullanım tespiti esnasında yapılan çevre yoklamalarında davalının bu adresi kullandığına dair bilgi ve beyanların çevreden edinilmiş olması nedeniyle davalı adına kaçak kullanım işlemi yapıldığını, 23.11.2016 tarihinde tekraren yapılan çevre araştırmasında dava konusu mahallin … ve davalı/borçlu … tarafından işletildiğinin açıkça tespit edilmiş ise de söz konusu husus göz önünde bulundurulmadığını, kaçak zabıt varakasında davalının TC Kimlik Numarası da yer almakta olup; kaçak tespiti yapan saha tespit personelinin kimlik beyan edilmeden TC Kimlik numarası tespit edebilmesi ve bunu tutanağa işlemesi mümkün olmadığını, dava konusu uyuşmazlık kapsamında tutanak mümzilerinin de dinlenerek hüküm tesis edilmesi gerekmekte olup bu yöndeki taleplerinin dikkate alınmadığını, davalı her ne kadar kaçak elektrik kullanmadığını ve söz konusu mahalli işletmediğini iddia etmiş olsa da; dosyasına iddiasını ve tutanakların aksini kanıtlar nitelikte, tespit tutanağı ve sair belgelerle aynı kapsam ve mahiyette herhangi bir somut delil sunamadığını ileri sürmüştür. Dava, kaçak elektrik kullanımı nedeniyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında, davacı-alacaklı tarafça, davalı-borçlu aleyhine, elektrik kullanımından kaynaklı alacağın tahsili amacıyla, 14.03.2016 tarihli takip talebi ile ilamsız haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı görülmektedir. Davacı dava konusu yeri davalının kullandığını ileri sürmekle beraber sunmuş olduğu 23.11.2016 tarihli çevre araştırması bültenine göre ” … ve … ilgili mahalde kumarhane işletmişler. Mahal yaklaşık 6 aydır boş vaziyette. … ve …’dan sonra mahalli kullanan olmamış. Mahallin elektriği kesik kullanan yok” şeklinde tespit yapıldığı görülmektedir. Kaçak elektrik tespit tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Tutanağın aksinin iddia edilmesi halinde bundan kendisine hak bahşeden kişinin aksini ispat etmesi gerekir. Somut olaya gelince; davacı taraf davalının abone sözleşmesi olmadan kaçak elektrik kullandığını iddia etmiştir. Davalı, mahalle ilgisinin olmadığı itirazında bulunmuştur. Davacı ile davalı arasında abone sözleşmesi olmadığı için davalının sözleşmeden kaynaklanan sorumluluğu yoktur. Bu noktada davalının fiili kullanıcı olup olmadığının tespiti önem arz etmektedir. Yargılama sırasında mahkemece dava konusu tutanağın tutulduğu yerde davalının faaliyette bulunup bulunmadığının tespiti için kolluk araştırması yaptırılmış ve kullanan kişinin tespit edilemediği görülmüş ise de tutanak tanıkları dinlenilmemiştir. Hal böyle olunca, mahkemece tutanak tanıkları dinlenilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz kolluk araştırmasına dayalı yazıl şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir.Bu sebeple; davacının istinaf başvurusunun kabulüyle kararın HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılarak tutanak tanıkları dinlenilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/04/2022