Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/2314 E. 2022/1341 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/2314
KARAR NO: 2022/1341
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/06/2021
NUMARASI: 2017/416 E – 2021/695 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 28/04/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/05/2014 gün ve 28994 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine dayanarak davalı/borçlunun kaçak elektrik kullandığının iki defa tespit edildiğini, 07/10/2015 tarihlerinde kurum görevlilerince kaçak elektrik tüketim tespit tutanağının düzenlendiğini, davalının fatura bedelini ödemediğini, davalının borcuna itiraz ettiğini, davalı borçlunun asıl alacağa işletilen faize itirazlarının haksız olduğunu belirterek İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile yapılan takibe yönelik davalı-borçlunun haksız ve yersiz itirazının iptaline asıl alacağa uygulanacak % 16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme faizi tutarına işleyecek % 18 Katma Değer Vergisi ile birlikte takibin devamına, davalının % 20 den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiştir. İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasının davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 72.261,32 TL asıl alacak,1011,67 TL gecikme faizi,182,10 TL KDV olmak üzere toplam 73.455,09 TL nın tahsiline dair yapılan ilamsız takibin itiraz üzerine durdurulduğu anlaşılmıştır Mahkeme, davalının EPDK elektrik piyasası tüketici hizmetleri yönetmeliğinin 26/1-a maddesi kapsamında abone sözleşmesi olmaksızın kaçak elektrik kullandığı, davaya konu adresteki … numaralı tesisatta 17/04/2014 tarihinden 26/12/2014 tarihine kadar muhatap adının dava dışı şahıs olduğu, en son sayaç okuma tarihi ile tutanak tarihi arasında yaklaşık 10 ay boyunca sayacın kontrol edilmediği ve okunmadığı, tutanak öncesi tüketimlerin de davalıya yansıtıldığı, davalının kaçak elektrik kullanım süresi olarak 26/12/2014 – 07/10/2015 tarihleri arası esas alındığı fakat bu tarih aralığında davalının kaçak elektrik tüketimi yaptığına dair herhangi bir bilgi ve belge dosyada bulunmadığı, bu nedenle de EPDK yönetmeliğine göre kaçak kullanım süresinin 90 gün olarak baz alınması gerektiği bu kapsamda yapılan hesaplamalar neticesinde davalının 7.117,73 TL lik kaçak kullanım bedelinden sorumlu olması gerektiği,ayrıca alacağın likit olduğu gerekçesiyle; “1-Davanın kısmen kabulü ile; İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine yapılan itirazın 7.117,73 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına, 2-Davacı lehine hükmedilen tutarın % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar vermiştir. Kararı davacı vekili ile davalı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; tahkikatın yasaya aykırı tamamlandığını,sözlü yargılamaya geçildiğinin hatırlatılmadığını,davalının kaçak elektrik kullandığını,hakkındaki takibe haksız itiraz ettiğini,,90 gün üzerinden kaçak tüketim hesaplanmasının hukuka aykırı olduğunu,önceki kullanıcının sözleşmesinin feshedildiğini,davacının bu yerde uzun zamandır işyeri olarak faaliyette bulunduğunu,hatta önceki kişi adına kullanım yapıldığını,yani davacının önceki kullanıcı sözleşmesi bulunduğu zamandan beri kullanım yaptığını,davacının müzekkere ile adres araştırma yapma yetkisinin bulunmadığını,bilirkişi raporunda hatalı hesaplama yapıldığını,bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmediğini,yeni bilirkişi incelemesi yapılmadığını,eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek davanın tümünün kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davalının bu yeri kullanmadığının sabit olduğunu, buna rağmen davalı hakkında 7.117,73 TL yönünden kaçak bedelinden sorumluluğuna hükmedildiğini, dosyaya burada başkasının kiracı olduğuna dair belgenin sunulduğunu,davanın tamamen reddi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava davalının kaçak elektrik kullandığından bahisle düzenlenen kaçak tutanağı gereği kaçak tahakkukunun tahsiline ilişkin itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir. Davalıya gerekçeli kararın 05/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği,davalının istinaf dilekçesini 21/09/2021 pazartesi tarihinde sunduğu davalının 2 haftalık istiaf süresinin 20/09/2021 pazartesi günü dolduğu,davalının bir gün sonra istinaf talebinde bulunduğu görülmüştür. Gerekçeli kararın davalı vekiline 05/09/2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen,davalı vekilince 2 haftalık yasal süre sonrası istinaf süresi geçtikten sonra istinaf talebinde bulunduğu anlaşılmıştır. Bu sebeplerle, davacı tarafın istinaf dilekçesinin HMK 345. 346. ve 352/1-c. maddeleri uyarınca süresinde verilmediği anlaşılmakla, her ne kadar ilk derece mahkemesince bu hususta ek bir karar verilmemiş ise de, Dairemizce bu hususta karar verilebileceğinden, davalının istinaf talebinin süresinden sonra olması sebebiyle, istinaf dilekçenin reddine karar verilmesi gerekmiştir. Ayrıca dava konusu yerde önceden … adına abonelik bulunduğu ve bu aboneliğin davacı tarafça feshedildiğinin bildirildiği,bilirkişi kök e ek raporu kapsamında, davalının, EPDK Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği,beşinci bölüm kaçak elektrik enerjisi tüketimi başlığı 26 – 1. (a) maddesinde tanımlanan şekilde, kaçak elektrik enerjisi kullandığı, tüketim ekstresine göre, dava konusu işyerindeki … numaralı tesisatta 17.04.2014 tarihinden 26.12.2014 tarihine kadar muhatap adının dava dışı … olduğu, en son sayaç okuma tarihi (26.12.2014) ile tutanak tarihi (07.10.2015) tarihleri arasında yaklaşık 10 ay boyunca sayacın kontrol edilmediği ve okunmadığı,tüketim ekstresine göre, tutanak öncesi tüketimlerin de davalı tüketiciye yansıtıldığı,davacı elektrik kurumu tarafından kaçak kullanım süresinin 26.12.2014 ile 07.10.2015 tarihleri arasındaki 286 günlük süre alındığı, fakat bu tarih aralığında davalının kaçak elektrik tüketimi yaptığına dair herhangi bir bilgi ve belge tespit edilemediği,bu nedenle EPDK Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne göre kaçak kullanım süresinin 90 gün alınması gerektiği, davacının elektrik kurumu tarafından günlük tüketim miktarını ihtilafsız dönem tüketim ortalamasının kaçak tespitinden sonraki bir tarih aralığından alınarak 487,364 kwh olarak bulunduğu, ayrıntıları verilen hesaplamada günlük tüketim miktarının 136,83 kwh olarak tespit edildiği,davalı ile davacı elektrik kurumu arasında Perakende Satış Sözleşmesinin olmadığı, davalının, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğİ gereği vergiler dahil cezalı kaçak tüketim bedelinin (faiz hariç) 7.117,73 TL olduğu belirlenmiştir.Bilirkişi kök ve ek raporda davalıya tutanak zamanı kullanmadığı dönemler yönünden de kaçak tahakkuk yapıldığı belirlenmiş,davalının kaçak tüketim tarihleri belirlenemediği taktirde yönetmelik gereği 90 günlük süre baz alınarak yapılan hesaplama açısından davalının 7,117,73 TL borçlu olduğu belirlenmiştir. Bilirkişi kök ve ek raporu taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bulunmuştur.Ancak kaçak elektrik kullanımı haksız fiil olduğundan davada icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği açık olmasına rağmen mahkemece alacağın likit olduğu gerekçesi ile icra inkar tazminatına hükmedilmiş ise de, davalının süresinde istinafı bulunmadığı ve aleyhe bozma yasağı gereği bu konuda istinaf incelemesi yapılmamıştır.Bu itibarla davalının istinaf dilekçesinin HMK 345, 346 ve 352/1-c. maddeleri uyarınca süresinde verilmediğinden reddine, ayrıca davacının istinaf başvurusunun ise HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Davalının istinaf dilekçesinin HMK 345, 346 ve 352/1-c. maddeleri uyarınca süresinde verilmediğinden reddine,
B-Davacının istinaf başvurusunun ise HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf eden davalıya isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine,Davacıdan alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf edenler üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/04/2022