Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1917 E. 2022/1596 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1917
KARAR NO: 2022/1596
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/03/2021
NUMARASI: 2019/498 E – 2021/217 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 31/05/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle,dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile müvekkili arasında 2 yıl süre ile geçerli Kurumsal Radyolink İnternet Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin edimini yerine getirerek 13/12/ 2016 tarihinde davalı adresine mülkiyeti kendisinde kalmak üzere cihaz ve ekipmanların kurulduğu- nu, internet hizmetinin verilmeye başlandığını, müvekkili tarafından verilen hizmet karşılığı olarak 10 parça halinde toplamda 12.550,00 TL tutarında 10 parçada fatura kesildiğini, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca faturaların zamanında ödenmemesi halinde %4 faiz işletileceğinin belirtildiğini, davalı yanın hizmeti almasına rağmen faturaları ödemediğini, bunun üzerine 07/12/2018 tarihinde sözleşmenin feshedildiğinin davalı yana bildirildiğini, ayrıca alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı yanın haksız ve mesnetsiz olarak takibe itiraz ederek durdurduğunu, müvekkilinin alacağı sulh ile tahsili için arabulucuya baş vurduğunu ancak davalı yanın anlaşmaya yanaşmadığını beyanla itirazın iptalini, takibin kaldığı yerden devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı yanın müvekkilinden alacaklı olduğu iddiasının gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin davacı şirkete borcunu ödediğini, taraflar arasındaki 05/12/ 2016 tarihli sözleşmede hizmet karşılığı borcun nasıl ödeneceğinin belirtildiğini, müvekkilinin bu ödeme planına göre tüm borcunu ödediğini, davacının müvekkilinin kurumsal kimliğini lekelemeye çalıştığını, 05/12/2018 tarihinde sözleşmenin süresinin dolduğunu, taraflar arasında sözleşmenin feshi hususunda görüşülüp anlaşmaya varıldığını, sanki hiç böyle bir konuşma olmamış gibi davacı yanın sözleşmeyi e-mail yoluyla feshettiğinden bahsetmesinin yargıyı yanıltmaya yönelik olduğunu, müvekkili aleyhine olan iddiaları kabul etmediklerini beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi’nce: “1-Davanın kabulü ile davalı tarafından İstanbul … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 12.475,00 TL asıl alacak ve 4.448,58 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 16.923,59 TL üzerinden devamına, 2-Alacak miktarı olan 16.923,59 TL nin %20 si olan 3.384,72 TL icra inkar tazmi- natının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: Hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yalnızca defter kayıtlarına bakılarak, dava konusu borcun tahsil edilmediğine kanaat getirilmiş ise de, söz konusu tespitin doğru olmadığını, Davaya konu sözleşmenin 2 yıl süreli olarak akdedildiğini, dava konusu alacağın ise 10 aylık hizmet bedeline, yani neredeyse sözleşme süresinin yarısına tekabül ettiğini, Taraflar arasındaki sözleşmenin 6.4 no’lu maddesinde davacı … şirketine hizmet bedelinin ödenmemesi halinde sözleşmeyi tek taraflı feshetme imkanı tanındığını, böyle bir tek taraflı fesih imkanı öngörmüşken, hizmet sağlayıcısının hizmeti sağlamaya devam etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, İddia edilen fatura alacağını kabul anlamına gelmemekle beraber ; taraflar arasında akdedilen sözleşmede, sözleşmenin feshedilmesi halinde gecikme faizinin fesih tarihinden itibaren hesaplanacağının belirtildiğini , buna rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda ilgili faturalara ilişkin gecikme faizlerinin başlangıç tarihinin hatalı bir biçimde her bir faturanın vadesi olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir. Dosya içeriğine göre; taraflar arasında 07/02/2016 tarihinde 2 yıl süreli … Teknoloji Kurumsal Fiber İnternet ( Radyolink) (…) Abonelik Sözleşmesi imzalandığı ve sözleşmenin bu tarih itibariyle yürürlüğe girdiği, Davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri kapsamında davalıya sözleşme konusu internet hizmetini sunduğu, Davalının abonelik sözleşmesi kapsamına tahakkuk edilen 22/03/2018- 24/12/2018 dönemine ilişkin toplam 16.923,59 TL bedelli 10 adet faturaya dayalı borcu ödemediği gerekçesiyle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiği, borç- lunun süresi içinde ibraz ettiği dilekçesi ile ” borç bakiyesinin takipte belirtilen tutar olmadığı, takip konusu faturaların ödendiği”nden bahisle borca itirazda bulunması nedeniyle takip durduğundan itirazın iptali talepli eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Takip ve davanın dayanağını oluşturan faturalar dosyaya ibraz edilmiştir. Sözleşmenin “faturalar ve ödeme başlıklı” 6.4 maddesinde ” aboneye fatura edilen ücretlerin fatura üzerinde yer alan son ödeme tarihine kadar ödenmemesi helinde abone her hangi bir ihtar gerekmeksizin mütemerrit sayılacak ve gecikilen her gün için Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlanan Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliği madde 12 kapsamında fatura bedeline aylık % 4 faiz uygulanacaktır. Sözleşmenin feshedilmesi halinde gecikme bedeline uygulanacak faiz fesih tarihinden itibaren hesaplanacaktır. Söz konusu faiz takip eden ayın faturasına eklenecek ve abone tahakkuk eden ücretleri, belirlenen faizi ile birlikte son ödeme tarihinden itibaren 7 gün içinde ödeyecektir. Aksi takdirde Küresel Beta ,her hangi bir uyarı ve bildirim olmaksızın borcu hukuki yollarla tahsil etme ,sağlanan servisi durdurma ve alacak hakları saklı kalmak kaydıyla iş bu sözleşmeyi tek taraflı feshetme hakkına sahip olacaktır” denilmiştir. Dosya içeriğinden sözleşmenin 07/12/2018 tarihinde ,yani sözleşme süresinin bitimini takip eden 2 gün içinde sonlandırıldığı anlaşılmakta ise de, bu durum dava konusu faturaların ödenmemesi nedeniyle bir fesih bildirimi değildir. Davalının “Aralık ayı itibariyle internet hizmeti almak istemedikleri ” yönünde beyanda bulunduğu gözetildiğinde karşılıklı mutabakat ile sözleşmenin sonlandırıldığı ,sürenin bitiminde yenilenmediği anlaşılmaktadır. Sözleşmede , faturaların süresinde ödenmemesi halinde tek taraflı fesih yetkisi verilmiş ise de , davacının takip konusu faturalar ile ilgili fesih yoluna başvurmadığı anlaşılmaktadır. Ancak fesih yetkisinin kullanılmaması ödenmeyen fatura alacağının talep edilemeyeceği anlamına gelmemeyeceği gibi faturaların ödendiğine dair karine de teşkil etmeyecektir. Mahkemece verilen ara karar üzerine tarafların ticari defter ve dosya üzerinde SMMM … ile Elektrik Mühendisi … tarafından düzenlenen kök ve ek rapor ile; davalının genellikle fatura tarihinden itibaren 3 ile 5 ay arasında gecikmelerle ödeme alışkanlığının olduğu, bu dönemlere ait davacı tarafça düzenlenmiş bir gecikme faizi faturasının bulunmadığı, ancak davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 12.475,00 TL tutarında asıl alacak ve 4.448,58 TL gecikme faizinden ibaret toplam 16.923,59 TL tutarında alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davacı ödeme itirazında bulunmasına rağmen dava konusu borcu ödediğine dair delil sunmadığından itirazı yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince verilen kararda vakıa ve hukuki değer- lendirme noktasında, usul ve esasa aykırılık tespit edilmediğinden, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 md gereğince reddine karar verilmesi gerekmektedir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 1.156,05 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 290,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 866,05 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 31/05/2022