Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1889 E. 2021/2508 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1889
KARAR NO: 2021/2508
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 14/04/2021
NUMARASI: 2019/565 E – 2021/389 K
BİRLEŞEN DOSYA
DAVANIN KONUSU: Tazminat – İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 04/10/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacıya ait … plaka nolu aracın … Mahallesi … sokak no:… adresinde bulunan binanın arka kısmında bulunan çıkmaz sokağa park edildiği ve olası acil bir durumda kendisine ulaşabilmek üzere cep numarasının aracın görünür kısmına bıraktığını, ardından davalı tarafça ,olay mahallindeki … Ltd. Şti firmasına ait caraskalın altına park ettiğinden bahisle biraz ileri park etmesinin istendiğini, bunun üzerine davacının aracı ileri alarak park ettiğini, ancak aracın üzerine caraskalın düşmesi sonucu aracın hasar aldığını, araçta oluşan bu hasar nedeniyle aracın onarım gördüğünü ve bu sürede çalışma- dığından kazanç kaybının oluştuğunu, ayrıca aracın değer kaybına uğradığını, caraskal çalışması olaca- ğına dair herhangi bir uyarıcı levha konulmadığını, davacının zararının giderilmesinden davalı tarafın so- rumlu olduğunu beyanla fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00TL tutarındaki maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin Bahçelievler/İstanbul adresinde bulunduğunu, dava konusu kazanın Güngören ilçesinde meydana geldiğini, uyuşmazlığın çözümünde Bakırköy mahkemelerinin yetkili olduğunu, Davalıya ait caraskalın sağlık ve güvenlik şartları yönetmeliğine göre periyodik kontrollerinin yılda en az bir kere yapıldığını ve en son 03/03/2018 tarihinde yapıldığını, dava konusu kazanın caraskal sepetinin bağlı bulunduğu çengelden çıkması sonucu gerçekleştiğini, bunun öngörülemeyen bir durum olduğunu, Araç malikinin şifahi olarak uyarılmasına ve olay yerinde “park edilmez” levhası bulunmasına rağmen olay yerine park ettiğini, olayda davacı taraf sürücüsünün kusurlu olduğunu, Davacının tazminat talebinin ispata muhtaç olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince: ” 4 nolu celsede işlemden kaldırılan, dosyanın 3 aylık süre içerisinde yenilenmediği” gerekçesiyle “DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA” karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde: dava dosyasında Av. …’in vekaletname süresinin 30/04/2020 tarihinde sona erdiğini, 12/02/2020 tarihinde duruşmaya davacı vekili Av. …’ın katıldığını, 15/04/2020 tarihli duruşmanın COVİD nedeniyle ertelendiğini, 03/09/2020 tarihli celse itibarıyla davacının Av. …’e verdiği vekaletin süresi sona erdiğinden bu vekalete dayalı yetki belgesi gereğince Av. …’un duruşmaya katılımının usulsüz olduğunu, mahkemece bu hususun gözden kaçırıldığını, davacı asile de tebligat yapılmadığını, dosyanın işlemden kaldırılması ve davanın açılmamış sayılmasına dair kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Davacı … A.Ş’nin ticari unvanı … A.Ş. olarak değişmiş, bu değişiklik 06/02/2019 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi’nde tescil edilmiştir. Dava, davacı … A.Ş tarafından ikame olunmuş, İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde ikame olunmuş yetkisizlik kararı ile Bakırköy Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 18/09/2018 tarihli dava dilekçesine ekli ilk vekalet davacı davacı … A.Ş tarafından Av. …’in adına Kartal … Noterliği’nce düzenlenen 10/11/2017 tarihli … yevmiye nolu süreli vekaletname olup vekaletnamenin 14/11/2018 günü mesai bitimine kadar geçerli olduğu,esasen İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemesi’nin kararın tebliği aşamasından önce bu vekaletname ilişkisinin dolayısıyla vekilin vekaletnameden kaynaklanan yetkisi sona erdiği anlaşılmaktadır. Adı geçen avukat Av. … tarafından dosyaya sunulan diğer vekalet ise … A.Ş .adına Kartal … Noterliği’nce düzenlenen 07/02/2020 tarihli … yevmiye nolu vekaletname olup bu vekaletnamenin de 30/04/2020 tarihine kadar geçerli olduğu, bu tarihten sonra adı geçen vekil tarafından dosyaya yeni vekalet sunulmadığı anlaşılmaktadır. Eldeki dosyanın tetkikinde; 12/02/2020 ve 15/04/2020 tarihli duruşmalar itibariyle Av. …’in ve yetki belgesi ile görevlendirdiği vekilin yetki olduğu tartışmasızdır. 15/04/2020 tarihli duruşma COVİD-19 tedbirleri kapsamında tarafların ve vekillerinin yokluğunda yapılmış, duruşmanın 30/09/2020 tarihine ertelenmesine ve duruşma gününün taraflara tebliğine karar verilmiştir. Sonrasında duruşma tutanağı, ertelenen duruşma gün ve saatini bildirir davetiye ile birlikte 21/04/2020 tarihinde halen yetkili bulunan Av. …’e tebliğ edilmiştir. Davacı tarafça bu tarihten sonra yeni vekaletname sunulmamış olmasına rağmen 30/09/ 2020 tarihli duruşmada vekalet görevi ve temsil yetkisi sona eren vekilin yetkilendirdiği Av. … usulsüz olarak duruşmaya katılmıştır. Mahkemece de bu husus gözden kaçırılarak duruşmaya devam olunmuş, ara karar tesis edilerek duruşma 13/01/2021 tarihine ertelenmiştir. 13/01/2021 tarihli celsede ise, davacının mazeretsiz olarak duruşmaya katılmadığından bahisle dosya işlemden kaldırılmış, devamındaki 14/04/2021 tarihli duruşmada HMK 150 md gere- ğince, süresi içinde yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/22-2904 Esas, 2017/1283 Karar nolu 01/11/2017 tarihli ilamında: “Vekil ile takip edilen davalarda vekaletnamenin ibrazını düzenleyen 6100 sayılı HMK’nun 76’ncı, vekaletnamesiz dava açılması ve işlem yapılması halini düzenleyen HMK’nun 77’nci ve dava şartlarını düzenleyen HMK’nun 114/f maddeleri uyarınca usulüne uygun düzenlenmiş vekaletnamenin dosya içerisinde bulunması zorunludur. Dosya içerisinde yapılan incelemede; davalı … tarafından düzenlenen 30.07.2013 tarihli “Süreli Vekaletname” ile, gereken tüm işlemleri yapması amacıyla Av. ..’in vekil tayin edildiği, ancak bahsi geçen bu vekaletnamenin “İşbu vekaletname 31/12/2015 tarihine kadar geçerlidir.” şeklinde hüküm içerdiği ve vekaletnamede belirtilen sürenin sona ermesine karşın vekilin yeni bir vekaletname sunmaksızın görevine devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda; davalı … tarafından, varsa 31/12/2015 tarihinden sonra eldeki davayı takip etme konusunda Av. ..’e verilen vekaletname aslı veya onaylı örneğinin dosya içerisine sunulması, vekaletname aslı veya onaylı örneğinin sunulmaması durumunda ise yerel mahkeme direnme kararının davalıya tebliğ edilerek, tebligat parçalarının dosya içerisine eklenmesi ve açıklanan eksiklik giderildikten sonra Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmek üzere dosyanın mahalline geri çevrilmesi gerekmiştir” denilmiştir. Eldeki dosyada da Av. …’in vekaletnamesindeki sürenin 30/04/2020 tarihinde dolduğu, takip eden 30/09/2020 tarihli duruşmaya katılan Av….’un ise yetkisiz olduğu anlaşılmakla davada usulünce taraf teşkilinin sağlanmadığı, davacının savunma ve adil yargı- lanma hakkının kısıtlandığı sonucuna varılmaktadır. İstinaf eden eden vekilin vekaletinin de süreli olduğu ve 10/12/2021 tarihi itibariyle vekalet görevinin sona erdiği gözetilerek , davacı tarafa duruşma gün ve saatinin usulen tebliği suretiyle taraf teşkilinin sağlanması, 30/04/2020 tarihinden sonra yapılan yargılama işlemlerine ve tebliğ edilecek bilirkişi raporuna karşı diyeceklerini bildirmek üzere süre ve imkan verilmesi gerekir. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK 353/1-a-4 md gereğince tespit edilen eksiklikler yeniden yargılama gerektirdiğinden dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Asıl dava Davacısının istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1-a-4 maddesi gereğince kaldırılması ile yeniden yargılama yapılmasını temin için dosyasının ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf eden taraflara isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 04/10/2021