Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1844 E. 2022/828 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1844
KARAR NO: 2022/828
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 15/04/2021
NUMARASI: 2017/273 E – 2021/468 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 17/03/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … İnşaat şahıs firmasının ticari faaliyetlerinde kullandığı ve adına kayıtlı … plakalı ve … şase no’lu, … ticari adlı … kamyoneti, rutin bakımı için yetkili servis olan davalı … A.Ş.’ye getirildiği, davalı … A.Ş. tarafından bakımı yapılan aracın, yağ filtresi de değiştirilerek davacıya fatura edildiği, dava konusu aracın 20.12.2016 günü mesai bitiminde park edildiği, 21.12.2016 günü sabah saatlerinde çalıştırıldığı ve kısa bir mesafe hareket ettikten sonra stop ederek bir daha da çalıştırılamadığını, bunun üzerine araç oto kurtarıcı çekici araç ile … A.Ş. yetkili servise getirildiği, burada yapılan ilk incelemede davalı yetkili servis elemanlarınca … A.Ş tarafından 17.06.2016 tarihli rutin bakımda değiştirilen yağ filtresi tasının çatladığı ve içindeki yağın boşalarak motorun yanmasına sebep olduğunun sözlü olarak bildirildiği, aracın kullanılamaz hale gelmesine neden olan arızanın, davalı yetkili servisin rutin bakım sırasında verdiği hizmetten kaynaklandığı ve motorun yenilenmesi için gereken parça ve işçilik giderleri toplamının 13.745,99 TL (KDV Dahil) olduğunun tespit edildiğini, davacıya ait ticari araçta meydana gelen arıza ve hasarın davalı yetkili servisin hizmeti sonucunda meydana geldiğini belirterek ,araçta meydana gelen arızanın ve hasarın giderilmesi için harcanması gerekli olduğu İstanbul Anadolu ll.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/130 D.İş sayılı dosyası kapsamındaki bilirkişi raporu ile tespit edilen 13.745,99-TL.’nin şimdilik 1.000-TL.’sinin işleyecek avans faizi ile, arıza nedeniyle çalışmaz vaziyetteki aracın transferi için davacının ödediği 236-TL. ve 177-TL. oto kurtarıcı araç bedellerinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile,davacının ticari faaliyeti kapsamında hizmet verdiği banka ve iş yerlerine iş malzemelerinin nakliyesi için nakliye araçlarına ödediği toplam 3.068-TL. tutarındaki fatura bedellerinin, her bir fatura tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile, davacının, delil tespiti kapsamında İstanbul Anadolu 11.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/130 D.İş sayılı dosyası kapsamında ödediği 750-TL. yargılama gideri (keşif harcı ve yolluğu, bilirkişi ücreti, harç ve giderler) ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre 400-TL. vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.150-TL/nin ve 194,97-TL. ihtarname noter ücretinin, ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile,aracın halihazırda bulunduğu … A.Ş.’nin aracın motorunun ve parçalarının sökülmesi, toplanması, muhafazası ile kullanamayarak bekletilmesi sebebiyle işleyecek otopark ücreti olarak talep edeceği ve yargılama sırasında Mahkemece tespit edilecek bedelin şimdilik l00 -TL.’sinin işleyecek avans faizi ile, davacının aracının çalışamaz hale geldiği 21.12.2016 tarihinden bu yana ve aracın kullanılabilir hale gelmesine kadar kullanamaması nedeniyle uğradığı iş/gelir kaybı bedelinin şimdilik 100- TL.’sinin işleyecek avans faizi ile, davcının ticari faaliyetlerini sürdürebilmek için kiraladığı araç bedeli olarak şimdilik 100- TL.’nin işleyecek avans faizi ile olmak üzere belirtilen alacak kalemlerinde toplam şimdilik 6.125,97 TLnın avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 23.11.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile ; araçta meydana gelen arızanın ve hasarın giderilmesi için yapılan tamirat bedelinin 1.000-TL.’lik kısmını, 7.551,011-TL. arttırmak suretiyle 8.551,01-TL, davacının ticari faaliyetlerini sürdürebilmek için kiraladığı araç kira bedelinin 100-TL’lik kısmını, 1.100-TL arttırmak sureti ile 1.200-TL olarak ıslah etmiştir. Yargılama sırasında davacının 05/08/2020 tarihinde vefat ettiği ve mirasçılarına ait vekaletnamenin dosyaya sunulduğu,ancak karar başlığında mirasçıların yazılmasının unutulduğu,bunun maddi hata olarak kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu aracın davalı şirketin servis bölümüne 16.06.2016 tarih ve 199.573 km’de bakım için geldiğini, gerekli bakımlar yapıldıktan sonra araç sorunsuz olarak müşteriye teslim edildiğini, davacının belirttiği gibi araç hasarı meydana geldiği tarihin 21.12.2016 ve 215.173 km olduğu, araçta yağ göstergesine göre aracın yağının azaldığı uyarısı ikaz edilmekte olup sürücünün araç yağının boşalması uyarısını dikkate alması gerektiğini, bununda aracın servis hatasından olmadığını, yapılan incelmeden de anlaşılacağı üzere çatlağın kılcal değil büyük bir çatlak olduğunu, bu sebeple süregelen bir durum değil biranda veya darbe sonucu oluşan bir çatlak olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu, ayrıca araç şirket kayıtlarına göre 06.10.2016 tarihinde ön kısımdan hasarlı bir şekilde tekrar servise girdiği, bunun da aracın bir kazaya karıştığını gösterdiğini, aracın müvekkil servisine yetkili olmayan bir servisten geldiği için orada yapılan bir işlemden kaynaklandığının da mümkün olabileceğini, aracın 6 ay içerisinde başka servise gitmediği yetkili olmayan bir serviste tamir olmadığını veya herhangi bir sebeple gitmediğinin ispatının gerektiğini, söz konusu işlemin başka bir serviste yapılan bir işlem sonucu oluşmadığının da ispatının gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme olayda davacının %30 davalının %70 kusurlu olduğu ve davaya konu aracın motorunun yağsız kalması ile yatak sarması nedeniyle zararın meydana geldiği, araçta meydana gelen toplam hasar tutarının 12.215,73 TL olduğu, yedek parça ve işçilik tutarının makul olduğu, davalı şirketin kusuruna denk gelen (12.215,73 TL * %70 : 8.551,01 TL) 8.551,01 hasar kaynaklı alacağının bulunduğu,araç ikamesi ve kiralanma bedelinin 1.200,00 TL ,oto kurtarıcı bedelinin olan 177 TLnın kadri maruf olduğu ,davacıya ödenmesi gerektiği,,iş ve gelir kaybının hesaplanamadığı,tespit masraflarının yargılama giderleri kısmında değerlendirildiği ve diğer taleplerin yerinde olmadığı gerekçesi ile ; “Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile ; 1- 8.551,01 TL hasar bedelinin dava tarihinden itibaren işeyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2-1.200,00 TL araç kira bedelinin dava tarihinden itibaren işeyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3-177,00 TL araç oto kurtarıcı bedelinin 21.12.2016 tarihinden itibaren işleyecek ve ve 236,00 TL araç transfer bedelinin 29/12/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 4-Aşan istemin REDDİNE, ( 400 TL vekalet, 100 TL otopark, 3.068 TL Nakliye, 100 TL Gelir Kaybı) 5-Sulh Hukuk Mahkemesindeki delil tespitine ilişkin 750 TL yargılama gideri ve 194,97 TL ihtarname ücretinin yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine” karar vermiştir. Kararı davacılar vekili ile davalı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davadaki tüm taleplerinin kabulü gerekirken reddedilen taleplerinin yerinde olmadığını,araçtaki arızanın araçtaki ayıplı bakımdan kaynaklandığını,bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmediğini, kusuru kabul etmediklerini belirterek kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının olayda kusuru olmadığını,davacının %30, müvekkilin %70 kusurunun bulunduğu ihtimalinde dahi ilk derece mahkemesi tarafından verilen kararda yalnızca araç ve hasar bedeli yönünden kusur oranına göre hesaplama yapılmasının hukuka aykırı olduğunu,söz konusu arıza ile davacının verdiği hizmetin arasında 6 aylık bir süre bulunduğu ve bu süre zarfında araçla 15.600 km yol yapıldığını, aracın yağ kaçırdığına dair araçtan verilen uyarıya rağmen bu uyarı davacı tarafından dikkate alınmayarak önemsenmediğini,davacının ihmalkarlığı neticesinde izafe edilen %70 kusur oranını kabul etmediklerini,davalının ayıplı bakım hizmeti yapmadığını,belirtilen aracın bakım sonrası nasıl kullanıldığı ve dışarıdan bir olaya maruz kalıp kalmadığının araştırılması gerektiğini,bilirkişi raporuna itirazlarının değerlendirilmediğini,ihtarname masrafını kabul etmediklerini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, ayıplı bakım hizmeti iddiasıyla davacıya ait araçta oluşan araç hasar bedeli, ile oto kurtarma bedeli, ticari faaliyet kapsamında nakliye aracına ödenen ücret, delil tespiti masrafları, otopark ücreti ve gelir kaybı ücretinin davalıdan tahsiline ilişkin tazminat talebine ilişkindir. Yargılama sırasında ilk bilirkişi raporunun makina mühendisi …’ten alındığı,itiraz üzerine ikinci bilirkişi raporunun makina mühendisi …’dan alındığı, her iki raporun çelişkili olması nedeniyle bu kez 3 kişilik bilirkişi kurulu olarak önceden rapor alınan …, …’ın yanına sigorta ve tazminat uzmanı … ilave edilerek alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Her iki bilirkişi raporuna itirazların ve çelişkilerin giderilmesi için bu bilirkişilerin heyette olmadığı başka bir bilirkişi kurulundan bilirkişi raporu alınması gereklidir.Bu şekilde hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda verilen hüküm usul ve hukuka uygun değildir. Bu nedenle mahkemenin kararı yerinde görülmemiştir. Bu itibarla belirtilen şekilde farklı bilirkişilerden oluşan konusunda uzman yeni bilirkişi heyetinden rapor alınarak yargılamaya devamla karar verilmesi gerektiğinden, tarafların istinaf taleplerinin kabulü ile karar HMK 353/1a-6.madde gereği kaldırılarak dosyanın mahkemesine geri gönderilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının ve davalının istinaf başvurularının kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edenlere isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.17/03/2022