Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1830 E. 2022/831 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1830
KARAR NO: 2022/831
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/03/2021
NUMARASI: 2018/146 E – 2021/258 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 17/03/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ilgili yönetmelik kapsamında davalı iş yerinde kaçak elektrik kullandığının tespit edilerek davalı hakkında 16.01.2017 tarihinde kaçak elektrik tüketim tespit tutanağı tutulduğunu, bu tutanak gereğince davacı şirket görevlilerince yapılan incelemede; perakende satış sözleşmesiz davacı şirketin kestiği elektriği yükümlülüklerini yerine getirmeksizin şirketin izni olmaksızın açarak kaçak elektrik tespit tutanağı düzenlenildiğinin belirtildiğini, bu tutanağa göre davalı adına tahakkuk ve faturalandırma yapıldığını ,ödenmeyen bu bedel için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü … sayılı dosyasıyla yapılan takibe davalının itiraz ettiğini,takibin durdurulduğunu belirterek,davalının takibe itirazının iptali ile asıl alacağa uygulanacak %16,80 yıllık 6183 sayılı yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme faizi tutarına işleyecek %18 Katma Değer Vergisi ile birlikte takibin devamına, davalının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafın usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemi, duruşmalara katılmamıştır. İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında alacaklı davacı tarafça borçlu davalı şirket hakkında 22.058,09-TL asıl alacak, 782,33-TL gecikme faizi, 140,82-TL %18 KDV olmak üzere toplam 22.981,24-TL alacağın tahsilinin istenildiği ilamsız takibin itiraz üzerine durdurulduğu anlaşılmıştır. Mahkeme alınan kök ve ek rapordaki hesaplamalara göre davacının davalı şirketten 6.831,15-TL kaçak elektrik bedeli, 245,47-TL gecikme zammı ve gecikme zammının KDV’sinin 44,18 TL ile birlikte toplam 7.120,80-TL alacaklı olduğu ve icra inkar tazminatı da verilmesi gerekçesiyle ” “1-Davanın kısmen kabulü ile; Davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 6.831,15-TL asıl alacak, 245,47-TL gecikme zammı, 44,18-TL KDV olmak üzere toplam 7.120,80-TL alacak ve asıl alacağa (6.831,15-TL) işleyecek takip tarihinde belirtilen faizi üzerinden aynen devamına, 2-Hükmedilen alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar vermiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; hukuki dinlenilme haklarının ihlal edildiğini,hükme dayanak bilirkişi raporunun denetime ve davayı aydınlatmaya yeterli olmadığını,rapora itirazlarının ve ek rapor taleplerinin değerlendirilmediğini,sözlü yargılamaya geçilmeden karar verildiğini belirterek kararın bu yönüyle kaldırılmasını talep etmiştir. Davada kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsiline yönelik yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talep istenilmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Alınan bilirkişi raporunda daha önce abonelik bulunan yerde abonelik sona erdikten sonra davacı tarafça abonelik sözleşmesi yapılamadan ve kesik elektrik açılarak kaçak elektrik kullanıldığı belirtilerek davacı tarafça kaçak tahakkuku yapıldığı ,tahakkuk hesabında sayaçtaki tüm endeks miktarının baz alındığını,oysaki aynı yerdeki sayacın daha önce abonelik sözleşmesi ile kullanıldığı,bu nedenle abonelik sonrası dönemden kaçak tutanak tarihine kadar olan süre baz alınarak kaçak tüketim hesabının yapılması gerektiğinden davacı tarafça 22.058,09 TLlık kaçak tahakkuk hesabının hatalı yapıldığı belirlenmiştir. Bu hususlar açıklanarak davacının ilgili yönetmelik gereği kaçak tüketim alacağı 16/01/2017 tarihli kaçak tutanağı kapsamında harcanan enerji miktarı 11.383,203 kwh baz alınarak ceza bedeli,fon ve vergiler dahil olmak üzere 6.831,15 TL olduğu,bu tutara takip tarihine kadar gecikme zammının 245,47 TL,gecikme zammı KDVsi olarak hesaplanan 44,18 TL ile birlikte davacının takibe konu alacağının toplam 7.120,80 TL olduğu hesaplanmıştır. Bilirkişi raporu ilgili yönetmelik ve mevzuata uygun bulunmuştur.Yeniden bilirkişi incelemesine usul ekonomisi açısından gerek bulunmamaktadır. Ayrıca dava kaçak elektrik kullanımına dayandığından,dava konusu alacak haksız fiil niteliğindeki kaçak elektrik bedeline ilişkin olup, likit alacak vasfı taşımadığından, davacı lehine icra inkar tazminatı koşulları oluşmamıştır.Mahkemece icra inkar tazminatına hatalı olarak hükmedilmiş ise de, karara yönelik davalı istinafı bulunmadığından ,istinaf sebepleri ile bağlı yapılan incelemede buna dair değerlendirme yapılmamıştır. Yine tahkikata ilişkin son celse mahkeme hakimince taraf beyanlarının da son beyan olarak alındığı görülmüştür.Sözlü yargılama için açıkça sorulmasa da alınan son beyanların sözlü yargılamaya yönelik olduğu anlaşılmıştır. Bu itibarla,ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 17/03/2022