Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1743 E. 2022/723 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1743
KARAR NO: 2022/723
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/01/2021
NUMARASI: 2019/880 E – 2021/44 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 09/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 09/03/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 21/04/2018 tarihinde aracını tamir için davacı firmaya teslim ettiğini, davalının aracının tamir edildiğini, araç tamir bedeli faturasının tanzim edilerek davalıya gönderildiğini, ancak davalı tarafça araç tamir bedelinin ödenmediğini,alacağın tahsili için davalı aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasında icra takibine başlandığını, davalının borcun tamamına itiraz etmesi nedeni ile takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği takip konusu alacağın %20’si tutarında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız olduğunu, davalı şirketin aracını tamir edilmek üzere davacıya bırakıldığını ancak onarımın yapıldığının söylenmesine rağmen araç arızasının devam ettiğini, aracın teslim alınmaması nedeni ile arızanın onarılıp onarılmadığının test edilemediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.Mahkeme,dosyada mübrez “Genel Onarım Şartları” örneği, bilirkişi raporu, 09/08/2018 tarihli fatura sureti, taraflarca karşılıklı olarak düzenlenmiş ihtarnamelerin suretleri dosya içeriği değerlendirildiğinde; taraflar arasında araç bakım/ onarımına dair anlaşma olduğu, davalının aracının tamir/ bakım için davacı tarafın servisine bırakıldığı, davacı tarafından tamir/ bakımı yapılan aracın davalı tarafça teslim alınmadığı, davalının aracı kontrol etmeden, incelemeden, inceletmeden ayıbın/ hasarın giderilmediğini savunduğu, davalı tarafın, davacının tamire ilişkin tanzim ettiği faturayı ticari defterine kaydetmediği, fatura bedelinin 8.500,72-TL olduğu davacının ise işbu faturayı ticari defterine kaydettiği, davacının ticari defterlerine göre davacının 8.500,72-TL alacaklı olduğu, faturanın ödenmesine dair davacı tarafça keşide edilen 23/05/2018 tarihli ihtarnamenin davalıya ulaştığının/ tebliğ edildiğinin cevabî ihtarname içeriğinden anlaşıldığı, davalının faturayı reddettiği, davacının düzenlediği fatura tarihinden (23/05/2018) itibaren itibaren icra takibi öncesi dönem için davacının ticari faiz talep edebileceği, işbu takip öncesi faiz miktarının bilirkişice 273,97-TL olarak tespit edildiği, asıl alacak ve takip öncesi faiz tutarının toplam 8.774,69-TL olduğu gibi alacağın da likit olduğu gerekçesiyle ; “1-)Davanın kısmen kabulüne – kısmen reddine, 2-)İstanbul Anadolu … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında takibe yapılan itirazın İPTALİNE, duran takibin 8.774,69-TL üzerinden ticari faiziyle devamına, 3-)Asıl alacak olan 8.774,69-TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine” karar vermiştir.Kararı davalı vekili istinaf etmiştir. İstinaf dilekçesinde; yargılama sırasında belirtildiği üzere, araç davacının elinde iken, SGK tarafından haczedilerek götürüldüğünü,bu nedenle davalının aracı teslim alması, kontrol etmesi ve ayıp ihbarında bulunmasının mümkün olmadığını,bu aracın SGK tarafından ihale ile satıldığı, ihale sonucunda aracı alan kişinin , aracın içerisinde eksik parçalar olduğunu iddia ettiğini,bu nedenle ihalenin iptal edildiğini, sonra tekrar ihale yapıldığının bildirildiği, SGK tarafından yapılan ihale dosyasının bir örneğinin istenmesi, araçtaki eksik parçaların ihale dosyasında yer aldığı mahkemeye bildirilmiş ise de, bu konuda hiç bir işlem yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiğini,eksik parçalar nedeniyle aracın değerinin altında bir bedel ile satıldığını,bu satış nedeniyle araç sahibi şirketin büyük zarara uğradığını, zarara davacının neden olduğunu,davaya konu alacağa ilişkin fatura davalı şirkete tebliğ edilmiş ise de, fatura içeriğine Bakırköy … Noterliğinin 13.6.2018 tarih ve … nolu ihtarnamesi ile yasal 7 günlük süre içerisinde itiraz edildiğini, faturanın alacağa dayanak olamayacağını ve ticari defterlerdeki kayıtlara bakılarak karar verilemeyeceğini, işin yapılıp yapılmadığının da belli olmadığını,alacağın likit olmadığını ve icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Davada araç tamir giderinden kaynaklı alacağın tahsiline dair yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talep edilmiştir. Davacı şirketin işlettiği oto servisine davalı şirkete ait aracın tamir için davalı tarafça bırakıldığı, araca davacı servis tarafından tamir/ bakım işlemlerinin yapıldığı ve davaya konu tamirat işlemi sonunda davalı tarafça aracın teslim alınmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmadığı görülmüştür. Dava araç bakım giderine dair fatura alacağına dayanmaktadır. TMK’nın 6. maddesine göre; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. TBK’nın 470. ve devamı maddelerinde (BK’nın 355. ve devamı maddelerinde) düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda; işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye, iş bedelinin ödendiğini ispat külfeti ise, iş sahibine düşer. Davacının, genel kurallar içinde davalıya ait araca bakım hizmeti verdiğini kanıtlaması gerekir. Taraflar arasında araç tamirine dair yazılı bir sözleşme bulunmadığı sabittir. Davacı, iddiasını ispat için söz konusu faturaları ve icra dosyasını delil olarak göstermiştir. Fatura; tek taraflı ve davacı tarafından düzenlenmesi her zaman mümkün olan bir belgedir, bu nedenle, davacının iddiasını ispat için yeterli değildir. Davada sadece taraf ticari defter incelemesi yapılarak mali müşavir bilirkişiden alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulduğu anlaşılmıştır. Hakim, davanın çözümü için kendisinin sahip olmadığı özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde, bilirkişinin oy ve görüşünü almalıdır. (HMK m.266 v.d). Bilirkişi kendisinden sorulan husus hakkında, özel ve teknik bir bilgiye sahip ve o konuda uzmanlaşmış olmalıdır. Somut olayda, bilirkişi olarak görüşüne başvurulan kişi, mali müşavir olup, dava konusu araç tamiri konusunda ehil değildir. Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle, davacı tarafından düzenlenmiş fatura içeriği yanında dosya sunulmayan bu işlere ilişkin iş emri kayıtları celbedilerek, ayrıca davalının iddiasına konu olan aracın ihalesine dair ihale dosyaları istenerek , ilgili araç üzerinde yapılan işlemlerin kadri maruf olup olmadığı hususunda, (makine mühendisi) bilirkişi marifetiyle keşfen yada araç bulunamadığı taktirde dosya üzerinde incelenme yapılarak iş emri ve fatura muhteviyatlarının uyumlu olup olmadığının da tespiti ile buna dair deliller tam olarak toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,sadece mali müşavir bilirkişi görüşü dayanak yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Ayrıca alacak hesaplamayı gerektirdiğinden likit kabul edilemez. Bu itibarla davalının istinaf isteminin kabulüyle, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasıyla, yargılamaya devam edilerek bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 09/03/2022