Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1490 E. 2022/445 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1490
KARAR NO: 2022/445
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/03/2021
NUMARASI: 2019/486 E – 2021/200 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 17/02/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde;davacının araçların tamir ve bakımlarının yapıldığı özel araç bakım servisi olduğunu,davacı tarafça davalının araçlarının tamir ve bakımlarını eksiksiz bir şekilde yapmış olmasına rağmen, delilleri arasında yer alan faturalar ve fatura dökümünden de anlaşılacağı üzere, davalının tamir ve bakımı yapılan araçlardan dolayı borcunu ödemediğinden,bu bedelin tahsili için davalı hakkında İstanbul …İcra Müd…. sayılı icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini,davacının ticari defterleri, faturaları ve sair evraklar ile davalı tarafın ticari defter ve fatura kayıtları incelendiğinde alacağın ispatlanacağını belirterek, davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü niyetli itiraz sebebiyle davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının davacı şirketten söz konusu bakım servisini aldığını,ancak davacı şirketin yeterli teknik bilgi ve beceriye sahip olamadığından,araçların tamir edilemediğini,davalı şirketin araçların tamiri için başka bir servisten hizmet almak zorunda kaldığını, sonradan yapılan servis ücretine ilişkin belgelerin sunulduğunu,davacının sözleşmeden doğan edimlerini gereği gibi ifa etmediğini, davacı tarafından yüklenilen edimin ayıplı olarak ifa edildiğini, söz konusu ayıpların davalı tarafından başka bir şirketten servis hizmeti alınarak giderildiğini,davacı tarafça yaptığı iş nedeniyle fatura düzenlenmiş ise de, işin eksiksiz olarak yapıldığı ve teslim edildiğine ilişkin davacı tarafından herhangi bir belge sunulmadığını, ispat yükünün davacı tarafta olduğu ve davacının salt faturalara dayandığını, salt fatura ve defter kayıtlarının ilgili işin yapıldığını ispat edemediği hakkında içtihat birliği olduğunu belirterek,davanın reddi ile davacı hakkında %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Dava araç bakım ücretinden kaynaklı icra takibine karşı itirazın iptali ve icra inkar tazminatına yöneliktir. İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında ,davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu hakkında 11.409,60 TL asıl alacak,213,34 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.622,94 TL nın ödenmesi amacıyla yapılan ilamsız takibin itiraz üzerine durdurulduğu anlaşılmıştır. Mahkeme davacının ticari defterlerinin bilirkişi marifetiyle incelendiği, davalının ticari defterlerini sunmadığı,mazeretle bu hususu uzatmaya çalıştığı,neticede davacının ilgili yıllara ait ticari defterlerinin incelenmesi sonrası alınan bilirkişi raporunda davacı tarafın davalıdan takip konusu faturalardan kaynaklanan 11.409,60 TL alacaklı olduğunun belirlendiği,davalının söz konusu ayıplı işleri başkasına yaptırdığına dair belge sunulmadığı,bu iddiaya dair cevap dilekçesi ekinde ve dosyada belge bulunmadığı ,davalının takip öncesi temerrüde düşürülmediği, alacağın likit olduğu gerekçesiyle; “Davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile; a) Davacı tarafın başlattığı İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasında borçlu davalı tarafından 11.409,60 TL asıl alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, temerrüt koşulları oluşmadığından faize yönelik fazlaya ilişkin istemin reddine, b) Hükmolunan asıl alacağın %20’si(2.281,92-TL) oranında icra inkar tazminatının borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine”karar vermiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; davalının ayıplı bakım hizmeti yaptığını,bu ayıplı işlerin başka firmaya davalı tarafça yaptırıldığını,buna dair belgelerin dilekçe ekinde sunulduğunu,ayrıca sadece davacı ticari defterleri incelenerek bilirkişi raporu alındığını,davalının ticari defterlerinin incelenmediğini,davalı ticari defterlerinin incelenmesi taleplerinin dikkate alınmadığını,.eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava araç bakım giderine dair fatura alacağına dayanmaktadır. TMK’nın 6. maddesine göre; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. TBK’nın 470. ve devamı maddelerinde (BK’nın 355. ve devamı maddelerinde) düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda; işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye, iş bedelinin ödendiğini ispat külfeti ise, iş sahibine düşer. Davacının, genel kurallar içinde davalıya ait araca bakım hizmeti verdiğini kanıtlaması gerekir. Taraflar arasında araç tamirine dair yazılı bir sözleşme bulunmadığı sabittir. Davacı, iddiasını ispat için söz konusu faturaları ve icra dosyasını delil olarak göstermiştir. Fatura; tek taraflı ve davacı tarafından düzenlenmesi her zaman mümkün olan bir belgedir, bu nedenle, davacının iddiasını ispat için yeterli değildir. Hakim, davanın çözümü için kendisinin sahip olmadığı özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde, bilirkişinin oy ve görüşünü almalıdır. (HMK m.266 v.d). Bilirkişi kendisinden sorulan husus hakkında, özel ve teknik bir bilgiye sahip ve o konuda uzmanlaşmış olmalıdır. Somut olayda, bilirkişi olarak görüşüne başvurulan kişi, mali müşavir olup, dava konusu araç tamiri konusunda ehil değildir. Hal böyle olunca, mahkemece; yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle, davacı tarafından düzenlenmiş faturaların içeriği yanında dosya sunulmayan bu işlere ilişkin iş emri kayıtları celbedilerek ,ayrıca davalının hala sunduğunu bildirdiği ancak dosyada görülemeyen başkasına yaptırıldığı ileri sürülen ayıplı bakım giderimine dair belgeler tekrar istenerek , ilgili araç üzerinde yapılan işlemlerin kadri maruf olup olmadığı hususunda, (makine mühendisi) bilirkişi marifetiyle keşfen yada araç bulunamadığı taktirde dosya üzerinde incelenme yapılarak iş emri ve fatura muhteviyatlarının uyumlu olup olmadığının da tespiti ile ,buna dair deliller tam olarak toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,sadece mali müşavir bilirkişi görüşü dayanak yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir. Ayrıca alacak hesaplamayı gerektirdiğinden likit kabul edilemez. Bu itibarla davalının istinaf isteminin kabulüyle, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasıyla, yargılamaya devam edilerek bir karar verilmesi için dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.17/02/2022