Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1479 E. 2022/1094 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1479
KARAR NO: 2022/1094
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/12/2019
NUMARASI: 2018/756 E – 2019/1271 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 12/04/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak,ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmesi gereğince, müvekkilinin davalının ticarethanesine elektrik enerjisi temin ettiğini, elektrik tüketiminden kaynaklanan 04/08/2014 ,01/09/2014 ,01/10/2014,04/11/2014, 03/12/2014, 22/12/2014, 22/12/ 2014 ve 28/01/2015 son ödemeli fatura bedellerinin ödenmemesi üzerine davalı aleyhinde İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ile itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; “…. Küçükçekmece /İstanbul” adresinde bulunan ticari faaliyetine 07/11/2013 tarihinde son verdiğini ve bu adresten tamamen ayrıldığını, bundan sonra o adreste “…” isimli şahsın faaliyet gösterdiğini ve elektrik sarfiyatı yaptığını, davacının taleplerinin muhatabının da ancak bu kişi olabile- ceğini, kendisinden alacak talep edilemeyeceğini, ayrıca uyuşmazlıkta Bakırköy İcra Dairelerinin ve mahkemelerinin yetkili olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi’nce: “Davacının davasının REDDİNE” karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: Hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde: Yargıtay içtihatlarına göre ,tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklığın davalı olarak gösterilmesi “tevcihte hata” olarak kabul edilerek adi ortaklığı oluşturan ortakların davaya dahil edilmesi, taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esasına girilmesi gerekirken , ilk derece mahkemesince taraf teşkili için kendilerine süre tanınmadığını, yerel mahkeme hakiminin emredici hukuk kurallarına uymadığını, HMK ile öngörülen yargılama aşamalarına uyulmadığını, usulüne uygun olarak sözlü yargılama yapılmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava, İİK 67 maddesine dayalı itirazın iptali talebine ilişkindir. Dosya içeriğine göre, … Ortaklığı’nın elektrik aboneliğinden kaynaklanan 04/08/2014, 01/09/2014,01/10/2014, 04/11/2014,03/12/2014, 22/12/2014 ve 28/01/2015 tarihli faturalardan kaynaklanan 4.519,49 TL asıl alacak + 2.254,46 TL gecikmiş gün faizi+ 405,79 TL faizin KDV’sinden ibaret toplam 7.179,74 TL alacağın tahsili talebiyle … aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiği anlaşılmıştır. Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. Bilindiği üzere, adi ortaklığın tüzel kişiliği yoktur. Aktif ve pasif taraf ehliyeti tüm ortaklara aittir. Bu açıdan ortaklar arasında mecburi takip/dava arkadaşlığı vardır. Adi ortaklığın borçları nedeniyle ortaklar müştereken ve müteselsilen sorumlu olup eldeki davada her iki ortak aleyhine usulen başlatılmış hukuken geçerli bir takip bulunmaktadır. Ancak takip borçlularından sadece … borca itiraz etmiş olup iş bu dava de adı geçen borçlunun itirazının iptali talebiyle açılmıştır. Diğer borçluya çıkarılan ödeme emrinin akıbeti ve süresi içinde itiraz ileri sürülüp sürülmediği hakkında dosyaya her hangi bir bilgi bulunmamaktadır. İtirazın iptali davasının takibe sıkı surette bağlı dava türlerinden olduğu, sadece takibe itirazda bulunan borçlu yönünden itirazın iptali davası açılmasında yasal engel bulunmadığı,takip alacaklısının “ödeme emrinin tebliğ edilip edilmediği, itirazda bulunup bulunmadığı bile anlaşılmayan diğer borçlu aleyhine dava açmaya zorlanamayacağı” gözetildiğinde davanın esasına girilerek, taraf delillerinin toplanması, hasıl olacak sonuca göre karar tesisi gerekirken yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK 353/1-a-6 md gereğince tespit edilen eksiklikler yeniden yargılama gerektirdiğinden dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun kabulü ile, kararın, HMK 353/1-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasıyla,yukarıda izah edilen şekilde, yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine, Peşin alınan istinaf karar harcının istinaf edene isteği halinde iadesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 12/04/2022