Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1282 E. 2022/1179 K. 19.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1282
KARAR NO: 2022/1179
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/02/2021
NUMARASI: 2019/326 E – 2021/171 K
DAVANIN KONUSU: Tazminat
KARAR TARİHİ: 19/04/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin 2006 yılından bu yana dünya çapında 100’ün üzerinde laboratuvarla işbirliği yapmak suretiyle Genetik Hastalıklar Tanı Merkezi olarak tüm genetik tanı birim ve laboratuvar hizmeti verdiğini, 17/11/2017 tarihi saat 10:30 civarında müvekkil şirketin eski faaliyet adresi … Mahallesi, … sokak, No … Beşiktaş / İstanbul adresine gelen davalı şirketin görevlisi …’nun elektrik panosuna müdahale ettiğini, bu müdahalenin elektrik kesintisine yol açtığını, sonradan öğrenilen bilgiye göre sayaç değişikliği yapıldığını, davalı şirket ile çalışanının mesai saati içerisinde elektrik kesintisine sebep olacak uygulama için müvekkil şirketi bilgilendirmediğini, herhangi bir önlem alınması konusunda uyarmadığını, kesintinin akabinde hatalı olarak tekrar bağlantı sağlanması ile yüksel voltaj oluştuğunu, bu sebeple müvekkil şirkete ait pek çok elektronik cihazın hasar gördüğünü, söz konusu hasara ilişkin davalı tarafından düzenlenen … Dağıtım İlk Endeks ve Değiştirme Protokolüne müvekkil şirket temsilcisi tarafından bu hususun şerh düşüldüğünü, davalı şirketin müdahaleyi yapan görevlisinin cihazların bozulduğunu teyit ettiğini, davalı şirket ile görüşüldüğünü, zararın tazmini talep edildiğinde yüksek voltajın ortaya çıkmasında sorumlulukları olduğu şifahen kabul ettiklerini, Beşiktaş … Noterliği tarafından düzenlenen 23/11/2017 tarihli ihtarnameye olum dönüş yapmadıklarını, davalı şirketten bir kez daha zararın tazmini talep edildiğini, 23/01/2018 tarih 5423 sayılı yazı cevapları ile talebin yerinde görülmediğini bildirdiklerini, … San ve Tic Ltd. Şti. Tarafından 17/11/2017 tarihli Servis Bilgi Formunda yer alan bilgi ile söz konusu arızaların davalının gerçekleştirdiği sayaç değişiminin jeneratör dahil elektrik kesintisi yapılmadığından kaynaklandığının tespit edildiğini beyanla , fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla 17/11/2017 tarihinde gerçekleşen yüksek voltaj sonucunda müvekkil şirketin cihazlarının uğradığı zararın ve giderilme bedelinin tespiti ile şimdilik 10.000,00-TL’nin 17/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilince yargılama sırasında verilen ıslah dilekçesi ile , dava dilekçemizin ıslahı ile toplam 71.373,42 TL zararın 17.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile bilikte davalıdan tahsiline karar verilmesi istenmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davasını şimdilik alacak miktarının bir kısmını talep ve dava ederek açmasının usule aykırı olduğunu, iddia ettiği hasarın bedelinin belli ya da belirlenebilir nitelikte olduğunu, dava dilekçesinde iddia edilenlerin gerçeği yansıtmadığını, müvekkil şirket ile ilgili birimleri ile yazışmalarının sonucu edinilen bilgilere göre 17/11/2017 tarihinde görevli personel sayaç değişimi yapacağını tüketim noktasındaki yetkililere bildirdiğini, yetkililerden enerji kesildiğinde jeneratörün devreye gireceği bilgisini alarak yani yetkilileri haberdar ederek sayaç değişimi işlemini yazılı olarak bildirdiğini, davacının tesisatına bağladığı jeneratörün kurma ve işletme ruhsatının bulunmadığını, müvekkil şirket tarafından onaylı projesi olmadığını, müvekkil şirketin izni ve bilgisi dışında tesis edildiğini, jeneratör tesisatının hatalı nötr bağlantısı nedeniyle hasarın meydana geldiğini, dava konusu olayda müvekkilinin bir suçu olmadığını, ruhsatsız ve izinsiz kurulan jeneratörün bağlantılarını kim yaptı ise sorumlunun o ve bu işlemi yaptıran davacı taraf olduğunu, davacı tarafın hatasını bildiği için hemen işlem yapmadığını, olayın üzerinden 1,5 yıl sonra dava açtığını, müvekkil şirkete sorumluluk izafesini kabul anlamına gelmemekle birlikte hasarın gerçekleştiği 17/11/2017 tarihinde aboneliğin davacı adına olmayıp, … Tic. Ltd. Şti’ nin adına olduğunun tespit edildiğini, o tarihte davacının abonelik sözleşmesi akdetmeden usulsüz elektrik kullandığını, zararın tazminini talep etme hakkının olmadığını beyanla , davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı şirketin elektrik altyapı sistemine yapılan müdaheleler sonucu, davacı şirkete ait elektronik cihaz ve sair altyapı ürünlerinin zarara uğradığı, davalı şirketin kusurlu olduğu, kusurlu davranış ile oluşan zarar arasında illiyet bağının bulunduğu, davacının zararının bilirkişi raporuyla hesaplanmış olduğu gerekçesiyle , davanın kabulüne, 71.373,42-TL’nin, olay tarihi olan 17.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme tarafından verilen kararın eksik inceleme ile tesis edildiği, dosyadaki esasa yönelik ve özellikle mahkemece aldırılan bilirkişi kök ve ek raporlarına yönelik beyan ve itirazlarının dikkate alınmamış, yeterli şekilde incelenmemiş oluğu,. mahkeme tarafından yeni bir bilirkişi tarafından rapor hazırlatılmasına karar verilmek yerine hazırlanan kök ve ek raporun aynen kabul edildiği, davacının davasını şimdilik alacak miktarının bir kısmını talep ve dava ederek açmasının usule aykırı olduğu, zira 17.11.2017 tarihinde gerçekleştiği belirtilen davacının zararı dava açıldığında belli ve tespit edilebilir nitelikte olup; bu şekilde alacak miktarının bir bölümüne dair dava açılmasının mümkün olmadığı, müvekkili şirket ilgili birimleri ile yazışmalar sonucu edinilen bilgilere göre, 17.11.2017 tarihinde görevli personel sayaç değişimi yapacağını tüketim noktasındaki yetkililere bildirdiğini, yetkililerden enerji kesildiğinde jeneratörün devreye gireceği bilgisini alarak yani yetkilileri haberdar ederek sayaç değişimi işlemine başladığını yazılı olarak bildirdiğinin öğrenildiğini ,yani haber vermeden sayaç değişimi yapılmadığı ,bunun yanında, davacının tesisatına bağladığı jeneratörün “kurma ve işletme ruhsatı” nın bulunmadığı, müvekkili şirket tarafından onaylı projesinin olmadığı, müvekkili şirketin izni ve bilgisi dışında tesis edildiği, jeneratör tesisatının hatalı nötr bağlantısı nedeniyle hasarın meydana geldiğinin tespit edildiği, dava konusu olayda müvekkili şirketin kusuru bulunmadığı, ruhsatsız ve izinsiz kurulan jeneratörün bağlantılarını kim yaptı ise sorumlu o ve bu işlemi yaptıran davacı taraf olduğu, ayrıca müvekkili şirkete sorumluluk izafesini kabul anlamına gelmemekle birlikte, hasarın gerçekleştiği 17.11.2017 tarihinde aboneliğin davacı adına olmayıp, “… Hizm. Tic. Ltd. Şti.” adına olduğu tespit edilmiştir. Yani o tarihte davacı abonelik sözleşmesi akdetmeden usulsüz elektrik kullanmakta olup, zararının tazminini talep etme hakkı da bulunmadığı,mahkeme tarafından illiyet bağı araştırılmadan, gerekli illiyet bağı davacı tarafça da kanıtlanmamışken bilirkişi ek ve kök raporları ve davacı tarafın iddiaları olduğu gibi kabul edilerek davanın kabulüne karar verildiği, iddiaları kesinlikle kabul etmemekle birlikte raporda mevcut bulunan bedel hesaplamalarına da açıkça itiraz ettiklerini ,mahkeme tarafından davacının talepleri doğrultusunda reeskont faiz üzerinden yapılan hesaplamanın hatalı olduğu ,dava konusu alacakları kesinlikle kabul etmemekle birlikte dava konusu talebe en aleyhe kabulde dahi yasal faiz işletilmesi gerektiği ileri sürülmüştür HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, davalının ayıplı hizmeti iddiasına dayalı tazminat talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ; davacı şirketin faaliyet gösterdiği yerde, 17.11.2017 tarihinde, 52081548 seri numaralı elektrik sayacının, davalı şirket çalışanlarınca değişiminin yapıldığı, bu esnada davacı şirketin altyapısına bağlı bulunan jenaratör sisteminin de bulunduğu ancak sayaç değişimi sırasında jenaratörün devreye girmediği, faaliyet konusu, genetik hastalıklarla ilgili tanı merkezi olan davacı şirketin bu sebeple kullandığı elektrikli araçların hasarlandığı anlaşılmıştır. Mahkemece yargılamada keşif yapılmış, bilirkişi heyetinden kök ve ek raporlar alınmıştır. Kök raporda, davacı tarafça jeneratörün yetkili firmaya periyodik bakımlarının yaptırılmış olduğu, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine göre bir müdahele nedeniyle meydana gelebilecek kesintilerin, yazılı, işitsel veya görsel basın yayın kuruluşları aracılığıyla ve internet sitesinde, ayrıca isteyen kullanıcılara, kısa mesaj /e posta gönderilerek kesintinin tarih, başlangıç ve bitiş zamanlarının, kesintinin başlamasından evvel 48 saat içerisinde tüketicilere bildirim yükümlülüğünün olduğu, davalı şirketin bu usule uygun surette işlem yaptığını ispatlayamadığı, davacı şirketin elektrik altyapı sistemine yapılan müdaheleler sonucu, davacı şirkete ait elektronik cihaz ve sair altyapı ürünlerinin zarara uğradığı, davalı şirketin kusurlu olduğu, dosyaya ibraz edilen faturalar ve belgelere göre davacının zarar miktarının hesaplandığı,itiraz üzerine alınan ek raporda ,Etüv cihazları için 17/11/2017 tarihli Prizma firmasının proforma fiyat teklifi olan 6.246,-Euro fiyatın uygun olduğu beyan edilmiş, davacı vekilince 1 Eura=8,99 TL olduğu beyan edilerek ,buna göre talep arttırımı yapılmıştır.Uzman bilirkişi kurulunca yapılan teknik değerlendirme sonucu, davacının zararının oluşmasında davalı şirketin kusurlu olduğu görüşü de bildirilmiştir. böylece, zarar ve davalı taraf eylami arasında uygun illiyet bağı bulunduğu tesbiti ile,denetime elverişli bilirkişi kurulu doğrultusunda karar verilmesinde ve somut olayda ,tacirler arası haksız fiil sözkonusu olduğundan ticari (avans ) faizi uygulanmasında da hukuka aykırılık bulunmamadığı anlaşılmakla ,davalı vekilinin istinaf talebinin HMk 353/1-b-1 maddesine göre reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 4.875,51 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.218,87 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.656,64 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.19/04/2022