Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1263 E. 2022/285 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2021/1263
KARAR NO: 2022/285
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/03/2021
NUMARASI: 2016/459 E – 2021/249 K
DAVANIN KONUSU: İstirdat
KARAR TARİHİ: 03/02/2022
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 15.07.1970 tarih ve 1312 sayılı Kanunla Devletin genel enerji ve ekonomik politikasına uygun olarak, elektriğin üretim, iletim, dağıtım, ve ticaretini yapmak üzere Kamu iktisadi Kuruluşu Statüsünde Türkiye Elektrik Kurumunun kurulduğunu, sonrasında 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye dayanılarak çıkarılan 12.08.1993 tarih ve 93/4789 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile …’in, … A.Ş (…) ve … A.Ş. (…) olmak üzere iki ayrı devlet teşekkülü olarak teşkilatlandırıldığını ve yine 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3. maddesine ve 20.01.2001 tarih ve 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa dayanılarak çıkarılan ve 02.03.2001 tarihinde yürürlüğe giren 05.02.2001 tarih ve 2001/2026 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca …; … A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş. unvanlarında üç ayrı iktisadi devlet teşekkülü olarak teşkilatlandırıldığını, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Dağıtım Şirketinin elektrik tüketimine dair faturalandırma işlemlerinde uyacağı tarife usul ve esaslarının belirlendiğini, bu tarife usul ve esaslarda tarife gruplarının da tespit edildiğini, EPDK tarafından hazırlanarak belirli periyotlarla güncellenen ve … A.Ş. tarafından uygulanan fonsuz tarifeler kapsamındaki abone gruplarından hangisine dahil olacağının belirlendiğini ve EPDK tarafından 01.09.2006 tarih ve 26276 sayılı resmi gazetede yayımlanan 24.08.2016 tarih ve 875 numaralı Kurul Kararının 6 numaralı ekinde yer alan 20 dağıtım şirketi için “Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esaslara” göre ticarethane ana grubuna dahil olduklarını ifade ettiğini,20 Dağıtım Şirketi için “Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esaslar ”da Abone Grupları ve Tanımı başlığının birinci kısmının (B) maddesinde;“B.l) Ticarethane; Ana abone grubudur. Bu usul ve esaslarda tanımlanan diğer ana ve alt abone grupları kapsamına girmeyen her türlü tesis ve işletmeler, kamu idareleri, kamu kurum ve kuruluşları, şantiyeler, geçici ve gezici tesisler bu abone grubu kapsamındadır.” ifadesinin kullanıldığını, fonsuz tarifelerdeki amacı Elektrik Dağıtım Sistemi kullanıcılarının dağıtım şirketinin şebekesine bağlantı şekline göre birim fiyatı belirleneceği, trafo merkezleri iç ihtiyaç elektrik tüketiminin davalı şirket şebekesine bağlantı şekli nedeni ile Fonsuz Tarifeler 2 maddesinde yer alan “Dağıtım sistemi kullanıcıları* İletim Şalt sahalarının dağıtım şirketinin kullanımındaki OG baralarına özel hattı ile bağlı tek bir tüzel kişi durumundaki kullanıcılar” başlığı altında bulunan Ticarethane abone grubu üzerinden faturalandırılması gerekirken Fonsuz Tarifelerin 4. maddesinde yer alan “Diğer Tüm Dağıtım Sistemi Kullanıcıları” başlığı altındaki “Ticarethane” abone grubu üzerinden faturalandırıldığının belirtildiğini,davacı, … Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından yapılan denetimlerde, İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüğü sorumluluk alanında bulunan işyerleri ve trafo merkezleri iç ihtiyaç sahalarının (dağıtım sisteminden enerji alan ve tarifenin 4. madde kapsamına giren bazı idari binalar, lojmanlar vb. hariç) abone grubunun … Fonsuz Tarifelerin 2. maddesinde yer alan “İletim Şalt Sahalarının, dağıtım şirketinin kullanımındaki OG baralarına Özel hattı ile bağlı tek bir tüzel kişi durumundaki kullanıcılar başlığı altında bulunan “Ticarethane” tarife grubundan faturalandırılması gerektiğinin tespit edildiği fakat … İstanbul 1. İletim Tesis ve İşletme Bölge Müdürlüğünün 37 adet elektrik aboneliğinde, ticarethane abonelik tarifesinin uygulanmadığının tespit edildiğini,ayrıca davalı tarafından yanlış abone grubu tespiti yapılan iç ihtiyaç abone numaraları liste halinde dava dilekçesinde belirtildiğini, 2007-2008-2009-2010-2011-2012 yıllarında davalı şirket tarafından yapılan tarife değişikliği ile ortaya çıkan fazla ödeme tutarlarının da dava dilekçesine tablolar halinde eklendiğini,bu dönemlere ait fazla ödenen 1.265.621,13 TL tutarın ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; … Genel Müdürlüğünün dağıtım ve perakende satış lisansı olmaması nedeni ile davaların muhatabı olmadığını, faturaları düzenleyen kurumun kendisi olmadığını, elektrik dağıtım faaliyetini yapanın ve faturaları düzenleyen kurumun … A.Ş olduğunu, diğer davalı … ile aralarında 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi imzalanmış olduğu, bu sözleşmenin 7.1,7.2,7.3, 7.4, 7.5, 7.6, 7.7 maddelerinde üçüncü kişilerin hak ve iddiaların düzenlendiğini,özelleştirme ile 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir sözleşmesi ve 4628 sayılı Kanunun 15/c maddesi gereği dağıtım tesislerinin sadece mülkiyetinin …’m uhdesinde kaldığını, …’m özelleştirme öncesi ve sonrasında borç ve yükümlülüklerinde herhangi bir değişiklik söz konusu olmadığını ve bu nedenle her türlü talebin muhatabının … olduğunu belirterek husumet yokluğu nedeni ile ayrıca esastan reddini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacının talebine dayanak gösterdiği ve fazladan ödeme yapıldığı iddiasında bulunulan faturaları kayıtsız şartsız, herhangi bir ihtirazı kayıt koymadan ödediğini, bu nedenle mevzuat ve içtihat (Yargıtay 11.HD. E.2003/4557, K. 2003/11483, T. 08.12.2003) gereğince ödenen bedelin geri istenemeyeceğini, açılan davanın, 08.05.2014 tarihine kadar yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 23. maddesine aykırılık teşkil ettiğini, bu maddede düzenlenen süre içinde itiraz hakkının kullanılmamış olduğunu ve bu neden ile talep edilebilir olmadığını,“Hatalı bildirimde bulunulması Madde 23; Ödeme bildirimine ilişkin hataların ; hatalı sayaç okunması, yanlış tarife veya yanlış çarpım faktörü uygulanması, tüketim miktarı ve/veya bedelinin hatalı hesaplanması ya da mükerrer ödeme bildirimi düzenlenmesi gibi hususlara ilişkin olduğunu,hatalı bildirimlere karşı, müşteri tarafından fatura tebliğ tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde perakende satış şirketine itiraz edilebildiğini, itirazın yapılmış olmasının ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığını, itiraza konu tüketim bedeli ile müşterinin bir önceki tüketim döneminde ödemiş olduğu tüketim bedeli arasındaki farkın yüzde otuzdan fazla olması durumunda müşterinin , bir önceki dönem tüketim bedeli kadarını son ödeme tarihinden önce ödeyebildiği,bu durumda müşteriye 24 üncü madde hükümleri uygulanmaz…” hükmü gereğince birinci fıkra hükmündeki hallerden birinin varlığı halinde ödeme bildiriminde hata olduğu kabul edilerek bu hataya yönelik düzenlenen faturanın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içerisinde itiraz etme hakkının olduğu, itiraz süreleri için itiraz edilmediğini, itiraz süreleri geçirildikten çok sonra bu davanın açılmış olması ve fatura içeriklerinin kesinleştiğini beyanla , davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme,davanın iddia edilen yanlış abonelik grubu nedeniyle fazla ödenen bedelin istirdadına ilişkin olduğu, Türkiye Elektrik Kurumunun 12/08/1993 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile … ve … olmak üzere iki ayrı devlet teşekkülüne ayrıldığı, daha sonra ise 05/02/2001 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile …, 3 ayrı iktisadi devlet teşekkülüne ayrıldığını, …’ın , dosyaya sunulu İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi ile sabit olduğu üzere yanlış abonelik grubu tespiti yapıldığı iddia edilen yerde elektrik dağıtım faaliyetini yürütmemekte olup dağıtım ve perakende satış lisansı olmadığından açılan davada pasif husumet ehliyeti bulunmadığı, diğer davalı … yönünden ise her ne kadar elektrik dağıtım faaliyetini yürütmekte ise de somut davada yanlış abonelik grubu tespitinden kaynaklı düzenlenen faturaların ödenmesi sonucu fazla ödendiği iddia edilen bedelin istirdatı talep edildiğinden,yine dosyaya sunulu faturaların … A.Ş. tarafından düzenlenerek tahsil edildiği tespit edildiğinden davalı … A.Ş. ‘nin hatalı düzenlendiği iddia edilen faturalardan dolayı sorumluluğu olmayıp pasif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle ; “Açılmış olan davada her iki davalının da pasif husumet ehliyeti olmadığından davanın reddine” karar vermiştir. Kararı davacı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde; mahkemenin husumete yönelik alınmış olan 26.10.2020 tarihli rapor doğrultusunda hüküm kurduğunu,bu hukuki ihtilafın bilirkişi raporu ile değerlendirilemeyeceğini,“…..06.12.2012 tarih 7280 sayılı yazı ile davalı … Genel Müdürlüğü’ne İç ihtiyaç sahalarının abone grubunun … fonsuz tarifelerin 2. Maddesinde yer alan İletim Şalt Sahalarının, dağıtım şirketinin kullanımındaki OG baralarına özel hattı ile bağlı tek bir tüzel kişi durumundaki kullanıcılar başlığı altında bulunan Ticarethane tarife grubundan faturalandırılması gerektiği bildirilerek ödenen fazla bedelin 1 yıl geriye dönük olarak iadesi talep edildiğini,31.12.2012 tarih 7769 sayılı yazı ile davalı … Genel Müdürlüğü’ne İç ihtiyaç sahalarının abone grubunun … fonsuz tarifelerin 2. Maddesinde yer alan İletim Şalt Sahalarının, dağıtım şirketinin kullanımındaki OG baralarına özel hattı ile bağlı tek bir tüzel kişi durumundaki kullanıcılar başlığı altında bulunan Ticarethane tarife grubundan faturalandırılması gerektiği bildirilerek ödenen fazla bedelin iadesi talep edildiğini,18.09.2013 tarih 5951 sayılı yazı ile davalı … Genel Müdürlüğü’ne İç ihtiyaç sahalarının abone grubunun … fonsuz tarifelerin 2. Maddesinde yer alan İletim Şalt Sahalarının, dağıtım şirketinin kullanımındaki OG baralarına özel hattı ile bağlı tek bir tüzel kişi durumundaki kullanıcılar başlığı altında bulunan Ticarethane tarife grubundan faturalandırılması gerektiği bildirilerek 2011-2012 yıllarına ait fazla ödenen 361.630,43 TL bedelin iadesi talep edildiğini, davacı şirketin kamu kurumu olması, diğer yandan davalı şirketle gerek faaliyet alanı gerekse eylemsel olarak ortak çalışma faaliyetlerinin bulunması nedeniyle, davacı şirketin üzerine düşen tüm yükümlülüğü yerine getirdiğini, davalı şirketlerden sadır olan işlemler nedeniyle fazla ödenen bedellerin iadesini talep ettiğini, davacıya hiçbir ödeme yapılmadığını,sundukları ispata yönelik delillerin bilirkişi incelemelerinde değerlendirilmediğini,eksik ve hatalı inceleme ile hüküm kurulduğunu belirterek davanın kabulüne karar verilmesi için kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Davada belirtilen yıllara ilişkin davacının iç ihtiyaç aboneliklerinin yanlış abone grubu tespitinden kaynaklı hatalı olarak yapıldığı bildirilen faturalandırma iddiasına dayalı olarak fazladan ödenen fatura bedelinin istirdadı talep edilmiştir. Davalı …’ın, dosyaya sunulu İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi kapsamında yanlış abonelik grubu tespiti yapıldığı ileri sürülen yerde elektrik dağıtım faaliyeti yapmadığı,ayrıca hatalı abonelik grubu tespitine yönelik tahakkuk eden faturaların tahsilatının ise davalı … değil … tarafından yapıldığı fatura içeriğinden anlaşılmakla,her iki davalının dava konusu istirdada konu edilen bedeller yönünden sorumlu olmadıkları anlaşılmakla,her iki davalı hakkında davanın pasif husumetten reddine dair mahkeme kararının usul ve hukuka uygun olduğu anlaşılmıştır. Bu itibarla,ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İtemyizİstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesinleştiğinde istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK 361.madde uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 03/02/2022