Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/795 E. 2021/2054 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/795
KARAR NO: 2021/2054
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/02/2020
NUMARASI: 2018/166 E – 2020/150 K
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 08/07/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kurum ile yaptığı abonelik sözleşmesi neticesi adına kayıtlı olan … nolu tesisatla uzun süredir enerji kullandığını, müvekkilinin, bu güne kadar faturalarını düzenli olarak ödediğini ve davalı kurum ile her hangi bir sorun yaşamadığını, davalı çalışanlarının 03.01.2018 tarihinde müvekkilinin firmasına gelerek müvekkilinin sayacının … seri no lu kaçak /usulsüz elektrik kullanım tespit tutanağı ile “T fazından 42A çekilirken sayaçtan 3A okuduğu tespit edildiği, yapılan kontrollerde sayaç arkasında kuvvetli mıknatıs yapıştırılarak sayaç hatalı tüketim kaydettirildiği görüldü” şeklinde ihbarname yapıştırdığını ve işbu tutanağa istinaden 1.765,00- TL kaçak ve 20.578,00 TL ek kaçak olarak 22.343,60 TL fatura tahakkuk ettirildiğini, herhangi bir kaçak veya usulsüz enerji kullanımı söz konusu olmadığını, öncelikle teminatsız olarak veya mahkemenin uygun göreceği teminat karşılığında dava konusu alacağa dayalı olarak yapılacak elektrik kesme işleminin HMK 389. madde de yer alan şartlarını taşıması nedeni ile dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasını, davalı tarafından tahakkuk ettirilen 22.343,60 TL borç yönünden müvekkilinin borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından … nolu tutanağa istinaden 03/01/2018 tarihinde 1.765,10 TL tutarındaki kaçak tahakkuk bedeli ile aynı tarihli 20.578,50 TL tutarındaki kaçak ek tahakkuk bedeli tanzim edildiğini, bu tutanağa istinaden müvekkili şirket tarafından … adına faturalandırma yapıldığını, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 28. Maddesi uyarınca borç tahakkuk ettirildiğini, 06.03.2018 tarihli ve 14600 sayılı yazıya göre de mahalde yapılan kontrolde sayacın T fazından 42 Amper çekilirken, mıknatıs müdahalesine istinaden sayaç üzerine 3 Amper okutturulduğu tespit edildiğini, davacının borçtan kurtulma gayesiyle yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz tüm iddiaların reddine, davanın kötü niyetle olarak açılması sebebiyle uğrayacakları herhangi bir zararda dava açma haklarının saklı kalmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; “…. davacı kaçak kullanım yapmadığını ispat yükü altındadır. Kaçak kullanımın bulunup bulunmadığı teknik bilgi gerektirdiğinden dosya alanında uzman Elektrik Elektronik Mühendisi …’a tevdi edilmiş olup, davacı tarafça “mıknatıs vasıtasıyla sayacı eksik kayıt yapar hale getirerek” tüketilen elektriğin Kacak Elektrik Tüketimi sayılması gerektiği tespit edilmiş olup, mıknatıs kullanılarak manyetik etki ile sayacın doğru tüketim kaydetmesinin engellenebileceği, sayaca bağlantısı bulunan R-S-T fazlarından sadece T fazının eksik tüketim kayıt etmekte olduğu, 27.10.2016 tarihinden itibaren sayaç tarafından kayıt altına alınan tüketimlerde bariz bir düşüş gözlemlendiği, 27.10.2016 tarihi öncesindeki günlük 208,48 kwh. ‘lik tüketimin tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değeri kabul edilerek davacıya kaçak ve kaçak ek tahakkuk toplam tutarının 9.364,56 TL. tutarından sorumlu tutulması gerektiği yönünde rapor tanzim edilmiş olup, taraf vekillerinin süresinde itiraz dilekçesi sunmaları nedeni ile ak rapor alınmış, düzenlenen 21.09.2019 tarihli ek rapor ile de kök raporda değişiklik olmadığı yönünde rapor tanzim edilmiş olduğu” gerekçeleriyle açılan davanın kısmen kabulüne, davacının … tesisat numaralı … Seri Numaralı kaçak kullanım tutanağı nedeni ile davalıya 12.979,04-TL borçlu olmadığının tespitine, fazlaya İlişkin talebin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı ve davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; davalının delil olarak ibraz etmiş olduğu fotoğrafların kim tarafından ve ne zaman çekilmiş olduğu, müvekkili tarafından sayaca yapıldığı iddia edilen işlemlerin kanun kapsamında kaçak elektirik kullanımı kapsamına girip girmediğinin, davalının tuttuğunu iddia ettiği tutanakların hukuken geçerli tutanak kapsamında olup olmadığı hususları üzerinde hiçbir değerlendirme yapılmadığını, sayaca karşı yapılmış bir müdahale varsa bunun müvekkilinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını da davalının ispat etmesi gerektiğini, sayaca müdahale olduğu düşünüldüğünde dahi Elektrik piyasası Müşteri hizmetleri Yönetmeliğinde, kusuru olmayan tüketicinin eksik tahakkuktan sorumlu olduğu, sadece tahakkukun normal tarife üzerinden gecikme zammı olmaksızın hesaplanacağı belirtildiğini, müvekkili tarafından bahse konu sayaca herhangi bir müdahale olmamış, bilirkişinin baz aldığı düşük kullanım döneminde tekstildeki durgunluk nedeni ile zaten iş olmadığını, mıknatısla müdahale yapıldığı iddiasında bulunan davalının bunu ispatlaması gerektiğini, objektif bir kurumdan sayaç raporu alınmaksızın verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ileri sürmüştür. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; davacının sayaca mıknatıs vasıtası ile müdahale ederek kaçak elektrik kullanımı gerçekleştirdiği hususu tartışmasız olduğunu, kaçak elektrik tahakkuk hesabında hatalı yöntem uygulandığını, bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, dosya kapsamında mevcut kwh- TL bazlı tüketim ekstresinde yer alan verilerin davacı yanın önceki kullanımlarının ihtilafsız dönem olarak esas alınamayacağı hususunu teyit ettiğini, geçmiş dönem kullanımlarının ihtilafsız dönem olarak esas alınması suretiyle yapılan hesaplamanın, somut durumda mevzuata uygun, hakkaniyetli hesaplama olarak kabul edilemeyeceğini ileri sürmüştür. Dava, kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen faturalar nedeniyle menfi tespit talebine ilişkindir. Dosya kapsamından; taraflar arasında 09.02.2015 tarihinde alçak gerilim elektrik satış sözleşmesi imzalanmış olduğu davalı elemanlarınca yapılan kontrolde 03.01.2018 tarihinde “mıknatıs vasıtasıyla sayacı eksik kayıt yapar hale getirerek” elektrik kullanıldığının tespit edildiği, hükme esas bilirkişi raporunda tüketilen elektriğin Kacak Elektrik Tüketimi sayılacağı, sayaca bağlantısı bulunan R-S-T fazlarından sadece T fazının eksik tüketim kayıt etmekte olduğu, 27.10.2016 tarihinden itibaren sayaç tarafından kayıt altına alınan tüketimlerde bariz bir düşüş gözlemlendiğini, 27.10.2016 tarihi öncesindeki günlük 208,48 kwh. ‘lik tüketimin tüketimi doğru olarak kaydetmiş olan sayaç değeri kabul edilerek davacı …’un, davalı kurumca talep edilen 22.343,60 TL tutarındaki kaçak ve kaçak ek tahakkuk toplam tutarının 9.364,56 TL olduğu mütalaa edilmiştir. Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 26. Maddesine göre ihtilafsız dönem olarak tüketimlerin bariz şekilde düştüğü tarih öncesinin alınmasının yönetmeliğe aykırı olmadığı, davacı tarafından mıknatıs kullanılarak T fazının tüketim kaydetmesine engel olunduğu iddiasının aksinin de kanıtlanamadığı, bilirkişi raporunun mevzuata uygun olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, tarafların istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının ve davalının istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine, Davacıdan alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL’nin istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, Davalıdan alınması gereken 886,59 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 221,64 TL harcın mahsubu ile bakiye 664,95 TL’nin istinaf eden davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf edenler üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/07/2021