Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/655 E. 2020/614 K. 09.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/655
KARAR NO: 2020/614
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 28/02/2020
NUMARASI: 2018/1158 Esas
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit
KARAR TARİHİ: 09/07/2020
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde; öncelikle bu davanın daha önce açılan davanın İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1158 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi ile, yine karşı taraf … hakkında, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/643 D.İş sayılı kararı ile tedbir kararının devamına, 05/10/2019 tarihli ve 35.000,00 TL bedelli … nolu …’ya ait çekinin ibrazı halinde bedelinin ödenmesinin tedbiren önlenmesine, İİK 72/2 maddesi uyarınca tedbir süresince bu çeke dayalı takibin durulmasına, tedbir kararından önce takip başlatılmış ise İİK 72/3 maddesine göre icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmemesine, her ne kadar taraflar arasındaki ilişkinin hasılat paylaşımına/hasılata endeksli olduğu çeklerin bir takım şartlara bağlanmış olduğunun açık olduğunu beyanla, davalının kasten yarattığı muarazanın giderilmesine, 35.000.000 TL tutarlı, 05/10/2019 tarihli ve … nolu çek açısından borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkeme menfi tespite ilişkin olarak İstanbul Anadolu 12 ATM’nin 2019/321 E.sayılı dosyası ile açılan davada, İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1158 esas sayılı dosyası ile bu dosyanın taraflarının ve dava konusunun aynı olduğu, biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyecek nitelikte bulunduğu gerekçesiyle, HMK’nın 166/1. maddesi uyarınca yargılamanın İstanbul 5.ATM 2018/1158 E.sayılı dosyası üzerinden yürütülmek üzere birleştirilmesine dair 05/11/2019 tarihinde karar vermiştir. Birleştirilen dosya davası açılmadan önce birleşen dosyaya konu edilen 05/10/2019 tarihli ve 35.000,00 TL bedelli … nolu …’ya ait çek için davacılar … ve … A.Ş tarafından davalılar … aleyhine ihtiyati tedbir talep edilmesi sonrası İstanbul Anadolu 3.ATM 2019/643 D.iş sayılı dosyası ile “Davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kımen kabulü ile, davalı yönünden taktiren talep edilen 35.000.000,00 TL üzerinden %15 oranında teminatla … adına düzenlenen 05/10/2019 keşide tarihli … nolu …’ya ait çekin ibrazı halinde bedelinin ödenmesinin tedbiren önlenmesine,İİK 72/2.madde uyarınca tedbir süresince bu çeke dayalı takibin durdurulmasına, tedbir kararından önce takip başlatılmış ise, İİK 72/3.maddesine göre icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmemesine, üçüncü kişileri kapsar şekilde ihtiyati tedbir verilmesi talebinin reddine dair 23/09/2019 tarihinde karar vermiş, ihtiyati tedbire davalı vekilinin itirazı üzerine, bu kez 02/01/2020 tarihli ek kararla ,ihtiyati tedbire itirazın, esasa ilişkin açılan ve görülen dava dosyasının bulunduğu İstanbul 12 ATM 2019/321 E. sayılı dosyada görülmesi gerektiği, ancak bu dosyanın İstanbul 5 ATM 2018/1158 E. sayılı dosyayı ile birleştirildiğinden İstanbul 5 ATM 2018/1158 E.sayılı dosyayı üzerinden incelenmek üzere tedbir dosyasının gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır. Asıl ve birleşen davalarda davacılar aynı olmakla, asıl davada davalılar …, … A.Ş. birleşen davada davalı … davalı olarak gösterilmiştir. Birleştirme kararı sonrası, ihtiyati tedbire itirazı inceleyen mahkeme tarafından, ihtiyati tedbir kararı sonrası, davalı …’ün çeki bankaya 07/10/2019’da ibraz ettiği, itiraza konu tedbir nedeniyle işlem yapılamadığı şerhini aldığı, çeki ibraz ettiği bu tarih itibariyle ihtiyati tedbirden haberdar olduğu, HMK 394/2 m.uyarınca itirazın yapılması gerekli bir haftalık süre geçtikten sonra yapıldığı gerekçesiyle, “İtirazın yasal sürede yapılmaması nedeniyle reddine” dair 20/02/2020 tarihinde karar verildiği görülmüştür. Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur. İstinaf dilekçesinde, davalı hakkındaki tüm davaların vekille takip edildiğini, bu nedenle vekile tebliğ yapılmasının zorunlu olduğunu, davalının kendisinin bankada ihtiyati tedbir kararını öğrenmesinin karara itiraz süresini geçirmesi olarak kabul edilemeyeceğini, ihtiyati tedbire itiraz süresinin kararın asil yada varsa vekile tebliği ile başlaması gerektiğini, bu nedenle mahkemenin itirazın reddi kararının usule uygun olmadığını, ayrıca yetkisiz ve görevsiz bir mahkeme tarafından tedbir kararının verildiğini, İİK 72 ve HMK 389.madde şartlarının olayda oluşmadığını, delillerin belirtilmediğini, asıl yargılamayı çözecek şekilde karar verildiğini belirterek , ihtiyati tedbirin reddedilen kısmına halel gelmemek üzere aleylerine verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını istemiştir. Davada vekil varsa vekaletname sunulduktan sonra tebligatların vekile yapılması gerekir. Vekil ile takip edilen davada asil duruşmada bizzat bulunsa dahi tebliğin ona değil, vekiline yapılması zorunludur. Vekile çıkarılan tebligat, kendisine veya kendisi yerine sekreteri veya katibine tebliğ edilmelidir. Bu durumda davalı asil yada dosyada vekaletname varsa kendisini vekille temsil ettiren davalı yönünden, ihtiyati tedbir kararının davalı asil veya (vekaletname gereği ) vekiline tebliği ile bu karara itiraz süresinin bu tarihten itibaren başlatılması gerekirken, davalının çeki bankaya ibraz ettiği tarihte ihtiyati tedbiri öğrendiğinden bahisle,itiraza dair sürenin bu tarihten itibaren başlatılması usul ve hukuka uygun bulunmamıştır. Kaldı ki davalıya dahi ihtiyati tedbir kararının tebliğ edildiği de anlaşılmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davalının ihtiyati tedbire süresinde itiraz etmediği gerekçesi ile itirazın reddi kararı usul ve hukuka uygun bulunmamıştır. Yine uyuşmazlık ve aynı ilişki çerçevesinde başka çeklerle ilgili asıl dosyada verilen ihtiyati tedbir kararına karşı Dairemizin 2019/921 E.sayılı dosyası ile ihtiyati tedbire itirazın reddi kararına yönelik “Davalıların istinaf talebinin reddine ” ilişkin 10/07/2019 tarihinde karar verildiği görülmüştür. Birleşen dosya sebebiyle, aynı olay ve hukuki ilişkiye dayalı bu ihtiyati tedbir kararına itirazın esastan incelenmesinde ise, davanın İcra İflas Kanunu 72. maddesine dayalı Menfi Tespit davası olması nedeniyle, davanın icra takibinden önce açılmış olması koşulu ile takibin durdurulması, icra takibinin dava tarihinden önce yapılması halinde icra veznesine giren paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesi ve anılan ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmesi üzerine verilen istinaf konusu kararda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliği, kararın dayandığı gerekçe ve sebepler yönünden başka çeklerle ilgili asıl davada tedbir kararına itirazın istinaf incelemesi kararı da baz alınarak, öncelikle davalı vekilinin vekaletname sunması karşısında ihtiyati tedbir kararının vekile tebliği gerekirken buna uyulmadığı değerlendirilerek, davalı asilin kendisine dahi tebliğ yapılmadan bankadan tedbir kararını öğrenmesi nedeniyle süre yönünden itirazın reddi kararı gerekçe olarak usul ve hukuka uygun bulunmadığından,ancak verilen ihtiyati tedbir kararı usul ve hukuka uygun görülmekle,davalı … vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile, …nun 353/1-b-2 maddesi gereğince, istinaf konusu ilk derece mahkemesinin 20/02/2020 tarihli “İhtiyati tedbire itirazın yasal sürede yapılmaması nedeniyle reddine” dair ara kararının KALDIRILMASIYLA ,HMK 353/1b-2.maddesi gereğince “Davalı … vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine “dair düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalı … vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile, …nun 353/1-b-2 maddesi gereğince, istinaf konusu ilk derece mahkemesinin 20/02/2020 tarihli “İhtiyati tedbire itirazın yasal sürede yapılmaması nedeniyle reddine” dair ara kararının KALDIRILMASIYLA ,HMK 353/1b-2.maddesi gereğince düzeltilerek yeniden esas hakkında; Davalı … vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine, Peşin alınan istinaf karar harcının, istinaf edene isteği halinde ilk derece mahkemesince iadesine, Davalının istinaf sebebiyle yaptığı 83,00 TL. masrafın davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa, karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 09/07/2020