Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/430 E. 2021/1786 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/430
KARAR NO : 2021/1786
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/12/2019
NUMARASI: 2017/200 E – 2019/1459 K
DAVANIN KONUSU: Alacak
KARAR TARİHİ: 17/06/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; elektrik borcundan dolayı ödenmeyen 21/11/2016 düzenleme ve 30/11/2016 son ödeme tarihli 672,85 TL ve 12.327,89 TLlık 13.000,74 TL 2 adet fatura bedeli asıl alacak ile 466,74 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 13.467,48 TLnın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu faturalara yasal süresi içerisinde itiraz edilerek davacıya iade edildiğini, davalının serbest tüketici olması nedeniyle tedarikçi seçim hakkına sahip olduğu, dava konusu faturalara yansıtılan cayma bedeline ilişkin maddenin davalı ile müzakere edilmeden sözleşmeye konulduğunu ve bu nedenle yok hükmünde olduğunu, matbu sözleşmenin imzalanması sırasında cayma bedeli konusunda davalının bilgilendirilmediği belirtilerek, davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.Davada ödenmeyen fatura alacağının tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.Mahkeme,taraflar arasındaki 26/07/2013 tarihli sözleşmede,sözleşmenin feshi durumunda en son 2 fatura toplamı kadar cezai şartın abone tarafından da ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davacı tarafça 30/11/2016 ödeme tarihli 10.492,30 TL tutarlı ve 30/11/2016 tarihli 12.327,89 TL bedelli faturaların düzenlendiği, bu faturalar içerisinde ilk fatura yönünden 7.111,75 TL son fatura yönünden de 5.889 TL cayma bedeli de yer aldığı,davalı tarafça davaya konu edilen 33002 numaralı fatura yönünden 7.111,75 TL’lik cayma bedelinin tenzili ile bakiye 3.380,56 TL’lik bedelin , 33003 numaralı fatura yönünden 5.889 TL cayma bedelinin tenzil edilmesinin sonucunda bakiye 6.438,89 TL bedelin ödendiği ve bu haliyle toplamda 9.819,45 TL’lik fatura bedeli ödemesinin yapıldığı ,davacı tarafça iş bu ödemeler dışında kalan 672,85 TL bedel ile 12.327,89 TL bedelin ödemesinin talep edildiği, toplam ödeme tutarı 9.819,45 TL olması karşılığında 10.492,30 TL ve 12.327,89 TL bedelli faturaların tamamının ödenmediği ve ödenen kısmının tenzil edildiğinde bakiye 13.000,74 TL’lik miktarın kaldığı,yapılan ödemeler ve %16,8 gecikme zammının 479,30 TL hesaplanmasına rağmen talebin 466,74 TL’n olarak, alacak tutarı 13.000,74 TL ve gecikme zamı 466,74 TL olmak üzere toplamda davacının 13.467,48 TL alacağının bulunduğu gerekçesiyle;”Davanın kabulü ile; 13.000,74 TL asıl alacak ve 466,74 TL. gecikme zammı olmak üzere toplam 13.467,48 TL.nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine” karar vermiştir.Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde;Davacı tarafça taahhütlü elektrik tedarik sözleşmesinin süresinden önce feshedildiği gerekçesiyle sözleşmedeki cezai şarta dayanarak 2 adet cezai şart faturası düzenlemek suretiyle alacaklı olduğu iddiasıyla açılan davada,kök raporda davacının taahhüdüne aykırı davrandığı ve sözleşmenin davalı tarafça haklı nedenle feshedildiğinin ve 2 yıllık taahhüt süresi geçtikten sonra davalının başka tedarikçiden elektrik temin ettiğinin belirlendiğini. 3 kez ek rapor alınarak hüküm kurulduğunu,gecikme zammına faiz yürütülemeyeceğini,kök ve ek raporlar arasındaki çelişkinin giderilmediğini,davacının %10 indirimi yansıtmadığını,taahhüdüne aykırı davrandığını,davacının cayma bedei adı altında fatura düzenleyemeyeceğini,TBK daki genel işlem koşullarının değerlendirilmediğini,davalı aboneliğinin ve taahhüt süresinin 26/07/2025 de sona erdiğini,sözleşmenin süresinden önce sona erdirilmesi durumunda bile sınırlı bir cayma faturasının düzenlenebileceğini, son ödeme tarihi 30.11.2016 olan toplam 2 adet faturaya dayanılarak talep edilen cayma bedelinin 13.001,20 TL’ olduğu,bu bedelin yönetmeliğin 16/1. maddesi hükmüne göre davalıya sağlanan indirim bedellerinin tahsil edilmemiş kısmının toplamı kadar olup olmadığı yönünde (Yönetmeliğe göre en fazla sağlanan indirim bedellerinin tahsil edilmemiş kısmının toplamıyla sınırlı olarak cayma bedeli alınabilir) herhangi bir hesap yapılmadığını,abonelik sözleşmelerinin yönetmeliğinin 22. maddesine göre 1 yıl ve daha uzun olan abonelik sözleşmesini herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin feshetmenin mümkün olduğunu,sözleşmede cayma bedeli nüshasında davalının imzasının olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde davalının istinaf talebinin reddini talep etmiştir.6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre;Alınan kök ve 2 adet ek bilirkişi raporu kapsamında ;hükme dayanak son ek raporda taraflar arasındaki sözleşmenin 26/07/205 ve 26/07/2017 arasında devamla 2 yılı kapsadığı,davalının 2016 yılı sonlarında başka tedarikçiden elektrik alması sonrası sözleşmenin davacı tarafça feshedildiği,sözleşmeye göre sözleşmenin feshi sonrası en son iki fatura toplamı kadar cezai şartın ödeneceği hükmü getirildiği,davacının davalı adına 30/11/2016 son ödeme tarihli 33002 seri nolu 10.492,30 TLlık ve 30/11/2016 son ödeme tarihli 33003 seri nollu 12.327,89 TLlık fatura düzenlediği,33002 seri nolu fatura içerisinde 7.111,75 TL,33003 seri nolu faura içeriğinde ise 5.880,00 TL cayma bedeli bulunduğu ,davalı tarafça 23/01/2017 tarihinde 33002 nolu fatura için 3.380,56 TL,33003 nolu fatura için 6.438,89 TLnın .. Bankasına davacı hesabına yatırıldığı, 33002 nolu fatura tutarı olan 10492,30 TL dan faturada yer alan 7.111,75 TL cayma bedeli düşüldüğünde kalan 3.380,56 TL ile,33003 nolu faturada tutarı olan 12,327,89 TLbedelden faturada yer alan 5.889,00 TL cayma bedeli düşümü ile 6.438,89 TLnın davalı tarafça ödendiği,bu bedeller için 3.380,56 TL+6.438,89 TL= 9.819,45 TL ödendiği,davacının yapılan bu ödemeyi 10.492,30 TLlık tutardan düşmesi sonrası (10.492,30-9.819,45=672,85 TL bedel talep ettiği,buna göre davacının cayma bedeli olarak 1.faturadan kaynaklı yapılan ödeme mahsupları sonrası 672,85 TLTL ile ikinci fatura kaynaklı 12.327,89 TL olmak üzere toplamda 13.000,74 TL asıl alacak ve son ödeme tarihleri ve dava tarihi itibarıyla toplam 479,30 TL gecikme zammı alacağı olduğunun belirlendiği,ancak davacının gecikme zammı talebinin 466,74 TL olduğu ,buna göre davacı alacağının 13.000.74 TL asıl alacak,466,74 TL gecikme zammı olarak 13.467,48 TL olarak hesaplandığı,davacının davalı tarafça sözleşmenin süresinden önce feshi nedeniyle son iki aktif kullanım bedelinin 6831 sayılı yasa gereği gecikme zammı olarak cayma bedeli alacağının mevcut olduğu,normal 2 faturadan yapılan normal tüketim tutarlarının 1.faturadan düşüldüğü ve davacının toplamda 13.000,74 TL asıl alacak ,ayrıca taleple bağlı kalınarak 466,74 TL.gecikme zammı alacağının bulunduğu anlaşılmıştır.Bu nedenle ek raporlar kapsamında belirlenen davacı alacağına yönelik hesaplamayı içerir bilirkişi raporlarının taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli olduğu anlaşılmıştır. Davacı asıl alacak ile gecikme zammı talebinde bulunduğundan,gecikme zammı tutarı harcı yatırılan müddeabihe dönüştüğünden tüm toplam alacak tutarı için faiz yürütülmesinde aykırılık olmadığı kabul edilmelidir.Genel işlem kurallarına aykırılık da görülmediğinden,aslında uygulama aşamasında sözleşmenin inkar edilmediği gözetilerek ,sözleşmede bazı nüshaların imzasız olduğu hususu sözleşmenin geçerliliğini etkileyecek unsur olarak görülmemelidir.Davacı davasını ispatlamıştır.Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine,Alınması gereken 919,96 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 222,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 697,96 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına,İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine,Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 17/06/2021