Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/390 E. 2021/1719 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2020/390
KARAR NO: 2021/1719
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/09/2018
NUMARASI: 2017/49 E – 2018/850 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 10/06/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında su abonelik sözleşmesi yapıldığını,davalının kullanım faturalarını ödememesi üzerine borcun tahsili için İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile yapılan takibe davalının haksız itiraz ettiğini, davalının abone sıfatıyla borçtan sorumlu olduğunu beyanla itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında alacaklının İski,borçlunun … A.Ş davalısı olduğu, 4.385,06-TL asıl alacak ile 738,56-TL gecikme cezası toplamı 5.123,62-TL alacağın ilamsız takiple talep edildiği,itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Mahkeme, taraflar arasındaki 05/05/2001 tarihinde abonelik sözleşmesinin 05/03/2015 tarihinde feshedildiği, davacı tarafından yapılan kontrollerde söz konusu aboneliğe bağlı … seri numaralı kartlı sayacın abone föyünde 01/11/2009- 02/03/2014 tarihleri arasında endeks okumalarının hatalı olduğu, sayacın bulunduğu yerin kilitli ve etrafında mal olması sebebiyle doğru endeksin alınamadığı, yine yapılan kontrolde pilinin bitik olması nedeniyle sökülerek … seri numaralı okumalı sayaç takıldığının tespit edildiği, davacı idare yetkililerinin düzenlediği 20/01/2015 tarihli iş emri ile davacı tarafından anılan sayacın laboratuvar muayenesi yapılması neticesinde sayacın doğru kayıt yaptığı ve son endeksinin 1542 m3 olduğu şeklinde rapor tanzim edildiği, yine davacı tarafından sunulan deliller kapsamında 19/10/2009 tarihi ile 27/01/2015 tarihleri arasında davalı yanın 36 kontur su satın aldığı, bu miktarın 360 m3 su kullanımına tekabül ettiği, sayacın son endeksi olan 1542 m3 su kullanımının 306 m3 peşin ödenen konturden karşılanan kısmı çıkartıldıktan sonra bakiye 1236 m3 su tüketim bedelinin ödenmediği, sayacın son endeksinin alındığı tarihte işyeri için su birim fiyatının 6,85 TL olduğu, ödenmeyen metreküp su bedelinin ise 8.466,60-TL olduğu, su tüketiminde KDV’nin %8 olması sebebiyle 677,33-TL KDV ile birlikte toplam 9.143,00-TL borcun bulunduğu, bu bedelin 4.758,00-TL’sinin ödemeyle mahsup edildiği, kalan kısmın ise 4.385,00-TL olduğunun bilirkişi raporuyla tespit edildiği,alacağın likit olduğu gerekçesiyle; “Davanın kabulü ile İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına davalı yanca yapılan itirazın talep gibi asıl alacak miktarı 4.385,06-TL üzerinden iptaline, takibin kabul edilen asıl alacak miktarı yönünden devamına, alacak likit ve itiraz haksız bulunduğundan takdiren asıl alacağın %20’si oranında belirlenen 877,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine” karar vermiştir. Kararı davalı vekili istinaf etmiştir.İstinaf dilekçesinde;sayaç üzerinde inceleme yapılmadığını,davalının su borcunu ödediğini,icra dosyasında vekaletname olmasına rağmen dava dilekçesi ile diğer belgelerin vekile tebliğ edilmediğini,5 yıl sayacın okunmamamsının kusurunun davacıda olduğunu,alacağın likit olmadığını icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava konusu sayacın tüketim endekslerinin fiziki imkansızlık nedeniyle doğru alınamadığı gibi, sayacın muayenesinde sayacın doğru tüketim kaydettiğinin laboratuvar raporu ile belirlenmesi sonrası, sayacın son endeksinin 1542 m3 olduğu,davalının 19/10/2009 ile 27/01/2015 tarihlerinde 36 kontur su satın aldığı, bunun 360 m3 ettiği ve 1534-360= 1236 m3 su tüketiminin ödenmediği ,son endeks itibarıyla birim su 6,85 TL dan su bedelinin KDV ile birlikte 9.143 TL olduğu ve bu tutardan ödenen 4.758 TL mahsup edildiğinde ,davalının kalan borcunun takipteki asıl alacak tutarı olan 4.385,06 TL olduğunun bilirkişi raporu ile belirlendiği,bilirkişi raporundaki hesaplamanın ilgili yönetmelik ve mevzuat hükümlerine uygun olduğu gibi,bilirkişi raporunun taraf,mahkeme ve Yargıtay denetimine de elverişli bulunduğu anlaşılmıştır. Sayaç üzerinde tekrar inceleme yapılmasına gerek yoktur.Ayrıca ödenmeyen fatura alacaklarının likit ve belirlenebilir olduğu gözetildiğinde icra inkar tazminatına hükmedilmesine aykırılık bulunmadığı açıktır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca reddine, Davalıdan alınması gereken 299,54 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 75,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 224,14 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden üzerinde bırakılmasına, İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edene ilk derece mahkemesince iadesine, Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 10/06/2021